+ All Categories
Home > Documents > Gürsel Sönmez' Selda Cholangiocellular Careinoma in a...

Gürsel Sönmez' Selda Cholangiocellular Careinoma in a...

Date post: 29-Jul-2020
Category:
Upload: others
View: 1 times
Download: 0 times
Share this document with a friend
7
Vet. Bil. Derg. (1997), 13, i: BiR KÖPEKTE KOlANGiOSEllÜlER KARSiNOM Gürsel Sönmez' Selda Özbilgin' Cholangiocellular Careinoma in a Dog Summary: in this report, a case of cholangiocellular carcinoma in a 4 - year - old, male, mongrel retriever is dese- ribed. In the necropsy, numerous neoplastic masses, grey - white colored, firm, 0,5 - 4 cm in diameter were seen both on the serosal and cut surfaces of the liver. Additionally, metastases were observed in the portal Iymph nodes, omen- .tum, diaphragm and spleen. Microscopically, tumor cells were generally arranged in to form ductular or glandular structures lined by mucin secreting cuboidal or columnar epithelium. Key words : Cholangiocellular carcinoma, dog. Özet: Bu raporda, 4 erkek, melez bir av kolangiosellüler karsinom olgusu Nek- ropside, hem hem de kesit yüzünde, gri - beyaz renkte, sert ve 0,5 - 4 cm çok tümoral kitleler gözlendi. portal lenf omentum, diafragma ve dalakta metastazlara Mikroskobik olarak tümörün bez veya kanal gösteren ve müsin kübik ve silindirik epitel hücrelerinden belirlendi. Anahtar kelimeler : Kolangiosellüler karsinom, köpek. Kolangiosellüler karsinom (Kolangiokarsinom , Kolangioadenokarsinom) intrahepatik safra ka- epitel hücrelerinden köken alan malign bir tümördür (Ponomarkov ve Mackey, 1976; Mo- ulton, 1978; Kelly, 1985). Bu tümör en fazla kö- pekierde (Straffus , 1976; Marler ve ark., 1977;Hayes ve ark., 1983; Dakshinkar ve ark., 1990; Krotje ve ark, 1990), daha az olarak ta kedi (Mc Clure ve ark., 1977; Post ve Patnaik, 1992; Lawrance ve ark., 1994), at (Mueller ve ark., 1992), (Straffus ve ark., 1973) ve koyunlarda (Lofs- tedt ve ark., 1988) Safra kanserleri, oldukça nadir olarak duktus hepatikus , duktus sistikus ve duktus ko- ledokus gibi ekstrahepatik safra da de (Patnaik ve ark., 1981; Hayes ve ark., 1983), intrahepatik safra ka- epitel hücrelerinden köken (Marler ve ark., 1977: Patnaik ve ark., 1981; Hayes ve ark., 1983; Lofstedt ve ark., 1988). Hayes ve ark. (1983), köpeklerde tespit edilen 77 safra kanserinden ô linin intrahepatik (kolangiokar- sinorn), ise ekstrahepatik safra ori- jinli bu Tarihi : 00,02. 997 ' U,Ü. Veteriner Fakültesi. Patoloj i Anabilim nURSA . t ürn örün cinsiyetin rolü ve oranla Labrador av köpekleri ve melez köpeklerde daha Tümöre 6 üzerindeki kö- pekierde ve birlikte insidensin art- (Strafuss, 1976; Moulton, 1978). Strafuss (1976), 1664 tümörlü 14'ünde safra kanseri ve bu kö- pekierin 8 - 17 (ortalama 11,4 Metastazik oldukça yüksek olan ko- langiosellüler karsinomlar portal lenf dü- periton ve metastaz yapar (Strafuss, 1976; Moulton, 1978: Patnaik ve ark., 1981; Kelly, 1985). metastazlara dalak (Stra- fuss, 1976; Marler ve ark., 1977; Moulton, 1978), böbrek (Strafuss ve ark., 1973; Strafuss, 1976; Marler ve ark., 1977; Lofstedt ve ark., 1988), adren (Strafuss, 1978; Moulton, 1978), kalp (Lofstedt ve ark., 1988), rnediastinal ve mezenterial lenf dü- (Strafuss, 1976; Moulton, 1978), tiroid (Mo- ulton,1978), pankreas (Strafuss, 1976), kemik (Moulton, 1978), göz (Strafuss, 1976) ve ver- tabralarda da (Marler ve ark.,'1977) bil- literatürlerde , ülkemizde, A.Ü.
Transcript
Page 1: Gürsel Sönmez' Selda Cholangiocellular Careinoma in a Dogeurasianjvetsci.org/pdf/pdf_EJVS_146.pdf · belirtiler asites ve i kıerus tablosudur (Mouhon, 1978). Ikterusun çoğunlukla

Vet. Bil. Derg. (1997), 13, i : ı.W-I.ıs

BiR KÖPEKTE KOlANGiOSEllÜlER KARSiNOM

Gürsel Sönmez' Selda Özbilg in'

Cholangiocellular Careinoma in a Dog

Summary : in this report, a case of cholangiocellular carcinoma in a 4 - year - old, male, mongrel retriever is dese­ribed. In the necropsy, numerous neoplastic masses, grey - white colored, f irm, 0,5 - 4 cm in diameter were seen bothon the serosal and cut surfaces of the liver. Additionally, metastases were observed in the portal Iymph nodes, omen-

.tum, diaphragm and spleen. Microscopically, tumor cells were generally arranged in to form ductular or glandularstructures lined by mucin secreting cuboidal or columnar epithelium.

Key words : Cholangiocellular carcinoma, dog.

Özet: Bu raporda, 4 yaşlı , erkek, melez bir av köpeğinde kolangiosellüler karsinom olgusu tanımlanmaktadır. Nek­ropside, karaciğerin hem dış hem de kesit yüzünde, gri - beyaz renkte, sert ve çapları 0,5 - 4 cm arasında değişen çoksayıda tümoral kitleler gözlendi. Ayrıca portal lenf düğümleri , omentum, diafragma ve dalakta metastazlara rastland ı.

Mikroskobik olarak tümörün çoğunlukla bez veya kanal yapısı gösteren ve müsin salg ılayan kübik ve silindirik epitelhücrelerinden ol uşt uğu belirlendi.

Anahtar kelimeler : Kolangiosellüler karsinom, köpek.

Giriş

Kolangiosellüler karsinom (Kolangiokarsinom ,Kolangioadenokarsinom) intrahepatik safra ka­nallarının epitel hücrelerinden köken alan malignbir tümördür (Ponomarkov ve Mackey, 1976; Mo­ulton, 1978; Kelly, 1985). Bu tümör en fazla kö­pekierde (Straffus , 1976; Marler ve ark.,1977;Hayes ve ark., 1983; Dakshinkar ve ark.,1990; Krotje ve ark, 1990), daha az olarak ta kedi(Mc Clure ve ark. , 1977; Post ve Patnaik , 1992;Lawrance ve ark., 1994), at (Mueller ve ark., 1992),sı ğır (Straffus ve ark., 1973) ve koyunlarda (Lofs­tedt ve ark., 1988) bildirilmiştir .

Safra kanalı kanserleri, oldukça nadir olarakduktus hepatikus , duktus sistikus ve duktus ko­ledokus gibi ekstrahepatik safra kanallarından dagelişebilirse de (Patnaik ve ark., 1981; Hayes veark., 1983), çoğunlukla intrahepatik safra ka­nallarının epitel hücrelerinden köken alırlar (Marlerve ark., 1977: Patnaik ve ark., 1981; Hayes ve ark.,1983; Lofstedt ve ark., 1988). Hayes ve ark.(1983), köpeklerde tespit edilen 77 safra kanalı

kanserinden ô linin intrahepatik (kolangiokar­sinorn), 16' sının ise ekstrahepatik safra kanalı ori­jinli olduklarını kaydetmişlerdir. Aynı araştırıcılar bu

(;c1 i ~ Tarihi : 00,02. ı 997 'ı. U,Ü. Veteriner Fakültes i. Patoloj i Anabilim Dalı , nURSA.

türn örün oluşumunda cinsiyetin rolü olmadığını vediğer ı rk ıara oranla Labrador av köpekleri ve melezköpeklerde daha s ık görüldüğünü bildirmişlerdir.

Tümöre çoğunlukla 6 yaşın üzerindeki kö­pekierde rastland ı ğı ve yaşla birlikte insidensin art­t ı ğ ı kaydedilmiştir (Strafuss, 1976; Moulton, 1978).Strafuss (1976), incelediği 1664 tümörlü köpeği n

14'ünde safra kanalı kanseri teşhis etmiş ve bu kö­pekierin 8 - 17 yaşlar arasında (ortalama 11,4 yaş)

olduğunu bild irmişt i r.

Metastazik özelliği oldukça yüksek olan ko­langiosellüler karsinomlar çoğunlukla portal lenf dü­ğümleri , periton ve akciğerlere metastaz yapar(Strafuss , 1976; Moulton, 1978: Patnaik ve ark.,1981; Kelly, 1985). Ayrıca metastazlara dalak (Stra­fuss, 1976; Marler ve ark., 1977; Moulton, 1978),böbrek (Strafuss ve ark., 1973; Strafuss, 1976;Marler ve ark., 1977; Lofstedt ve ark., 1988), adren(Strafuss, 1978; Moulton, 1978), kalp (Lofstedt veark., 1988), rnediastinal ve mezenterial lenf dü­ğümleri (Strafuss, 1976; Moulton, 1978), tiroid (Mo­ulton,1978), pankreas (Strafuss, 1976), kemik i1iği

(Moulton, 1978), göz (Strafuss, 1976) ve ver­tabralarda da (Marler ve ark.,'1977) rast landığı bil­dirilmiştir.

Inceıenebilen literatürlerde , ülkemizde, A.Ü.

Page 2: Gürsel Sönmez' Selda Cholangiocellular Careinoma in a Dogeurasianjvetsci.org/pdf/pdf_EJVS_146.pdf · belirtiler asites ve i kıerus tablosudur (Mouhon, 1978). Ikterusun çoğunlukla

SClN MEZ. üzn llJ.;IN

Veteriner Fakültesi Patoloj i Anabilim Deh'noa 1973- 1984 yıllarını kapsayan ve 523 köpeğin post ­mortem bulguların ın değerlendirildiği survey ça­lışmada (Berkin ve Alçığır . 1986) kaydedilen birolgu dı şında kolanqiosetlüler karsinam hakkında birraporun bulunmaması nedeniyle bu olgunun ya­yınlanması uygun bulunmuştur .

Sunulan raporda , bir köpekte saptanan ko­Iangiosel1Cı le r karsinom olgusu makroskobik vemikroskobik bulgularıyla tanımlanmaktad ır .

Olgunun Tanımı

Materyal 4 yaşlı . erkek. melez bir av köpeği

olup, Patoloji Anabilim Dalına hayvan sahibi ta­rafı ndan ölü olarak getirildi. Yapılan sistematik nek­ropsi sonucunda. karaciğer . portal lenf düqümleri .diafragma. omentum ve dalakla çeş itli bü­yüklüklerde tumoral oluşumlar görüldü. Türnöral kit­lelerden ve iç organlardan alınan doku örnekleri%l m uk tormafin'de tepit edildi. Haz ırlanan peretinbloklar 5 • 6 mikton kalınlığında kesilerek He·matoxylin - Eosin, gerekli görülen kesit ler ise ayrıca

van Gieson, Periodic Acid Schiff ve Mayer' s mu­cicarmine metodlarına göre boyanarak ı ş ık mik­roskobunda incelendi (Luna. 1968).

Makroskobik Bulgular Post - mortem in-celemede, karın boşluğunda yaklaşık 3 • 3,5 i mik­tarı nda kanlı bir sıv ı dikkati çekti. Karaciğerin gerekdış yüzevinde gerekse kesit yüzünde gri - beyazrenkte, sert ve çaplan 0,5 - 4 cm aras ı nda değişen

multifokal neoplastik oluşumlar görüldü . Türnörallezyontar Lobus heparis dexter ve sinister' lerin me­dial loblarında daha yayg ın olarak şekillenmişt i. Ka­raciğerin dış yüzündeki tümörel kitlelerin ortaları

çukur olup, göbeklenme gösteriyordu. Yaklaşık 2kg olarak tartılan ve dış yClzü oldukça kaygan olankaraciğer , şeki llenen neoplastik oluşumlar ne­deniyle kaba noduler bir qôrünüm sergiliyordu(Şeki l 1A). Türröral kitlelerin kesit yüzteri lobulluolup. kesit yüzünden sızan berrak, parlak ve ya­pışkan bir s ıv ı (mukus) nedeniyle nemli ve kayganbir durumdayd ı. Portal lenf duğumleri metastaıik

odaklar nedeniyle büyümüş olup, kesit yuzleri gri ­beyaz renkte ve farklı büyükluklerde nodüllerle lo­bulasyon gösteriyordu (Şek il 1B). Dolu ve gerginbir durumda olan safra kesesine tazyik yapıldığında

güçlükle de olsa sahanın duodenuma akışının sağ­

lanabildiği gözlendi. Diafragmanın üzerindeki pa­riyetal periten ve omentum üzerinde de çapları 1cmve varan çok say ıda nodClllere rastlandı. Ayrı ca

dalağın kesit yüzünde. merkeze yak ın olarak yer-

140

leşmiş ve dışa doğru hafif ç ı kıntı yapan gri - beyaı

renkte, 0,5 - 1 cm çapında 3 adet nodülün varlığ ı dadikkat i çekti.

Mikroskobik Bulgular : Tümör parankimi nuk­leoluslen belirgin olmayan ve hücrenin ortas ı nda yer­l eşmiş , yuvartak, krcmetinden fakir veziküler çe­kirdekli kübik hücreler ile hücrenin bazalindeyerleşmiş , oval. kromatinden fakir veziküler çekirdeklikolumnar hücrelerden oluşmuştu . Hücre si­toplazmelen hafif granüler veya solgun eozinofilik ka­rak1er gösteriyordu. Bu hücrelerin çoğun lukla yanyana diziletek bez veya kanal yapısı Oıuşturdukları

dikkati çekti (Şeki l 2 ve 3A). Bu yapıların baz ı larında

lümen boş olmasına karşın , çoğunun PAS ve mu­cicannine ile boyanan kesjtferde perrce - kınnız ı

renkte mükôz bir salg ı ile dolu olduğu gözlendi (Şekil3B ve C). Hiperkromatik çekirdekli büyük pleomorfikhücreler ile çok say ıda mitetik figürler gösteren hüc­relere de rastland ı . Stroma. içinde çok say ıda hi­peremik kan damarlan n ın da bulunduğu değişen ka·lınlıklarda bağ ckıku trabeküüeri ile turnörel odakları

lobüllü bir yapıya dönüşt ürmüştü . Kanama ve gen iş

nekroz alanlarına özellikle karac iğerdeki neoplastikodaklarda rastlandı . Tümöral kitlelerin çevresindekihepatosillerde atrofi. yağ dejenerasyonu ve geniş

nekroz alanları şekillenmişti (Şekil 2). Yine bu alan­larda kan damarlarında şiddet l i pasit hiperemi ile lenfdamartarında dilatasyon gözlendi. Bazı odakla rın

çevresindeki damarlar içleri eritrositlerle dolu, geniş

kavemöz boşluklar şekl indeydi. Özellikle kevemözdamar1ann bulundu ğu alanlarda safra kapillartarı nın

da genişlediği ve içlerinin sar ı - kahverengi safra pig­menti ile dolu olduğu görüldü. Ayrıca , yine ka­raciğerdeki bazı lenf ve kan damarları içinde tümörhücre emboluslanna da rastlandı. Portal lenf dü­ğumlerinde ; karaciğerdekilere benzer özellikleresahip tamörel doku lentoid dokunun tamamen yerinia lm ışt ı ( Şekil 4). Diafragma ve omentum üzerindekimetastatik tümörier de kanama ve nekroz alanları

hariç karaciğerdekilere benzer yapıdaydı (Şeki l 5).Dalaktan alınan kesitlerde ise tumör hücrelerinin vas­küler boşluklar çevresinden başlayarak ince bağ

doku septumları na doğru uzanan hücre kordonları

oluşturdukları (pseudc • rozet) dikkati çekti (Şeki l 6).Bez veya kanal oluşumlarına tek tük rastlandı . Bar­saklarda. şiddetli pasif hiperemi. slbperiloneal ka­pillar demerler çevresinde yer yer kanama alanları .

akciğerlerde ; hafif şiddetle pasif hiperemi ve böo­rekteroe; bazı tubulus epitellerinde sarı - kahVerengisafra pigmenti d ışında incelenen diğer organlardakayda değer birbulguya rastlanmadı.

Page 3: Gürsel Sönmez' Selda Cholangiocellular Careinoma in a Dogeurasianjvetsci.org/pdf/pdf_EJVS_146.pdf · belirtiler asites ve i kıerus tablosudur (Mouhon, 1978). Ikterusun çoğunlukla

B

1Şek~ t . KOldngiosellulet karsinom. A. Karac~erde mult inodiiler tüTT'l6ral oluşurnlar . B. Me·

lastaz sonucu portallenf duğümUnde büyüme.

2 ..

"

Şekil 2. Tümör hOCrelerin in kanal veya bez şeklinde diz il iş i ve tum6ra l kit lelerin çev-

tesindeki hepatoSl1 lerde yağ dejenerasycnu. H.E. x 100.

141

Page 4: Gürsel Sönmez' Selda Cholangiocellular Careinoma in a Dogeurasianjvetsci.org/pdf/pdf_EJVS_146.pdf · belirtiler asites ve i kıerus tablosudur (Mouhon, 1978). Ikterusun çoğunlukla

S()NMHZ. ()znll xitN

Şekil 3. A. Tümörün daha büyük büyuttmeoe görünümü. H.E. x 200. B va C. L ümenlen

müköz bir salg1 ile dolu bez veya kana l oluşumları (oklar). PAS x 200. (B). Mu­

ccam une x 400 (c).

Şek11 4 . Portai lenI düğümünde yayg ın meteerez sonucu lentoid dokunun kayb ı. H.E. x 100.

142

Page 5: Gürsel Sönmez' Selda Cholangiocellular Careinoma in a Dogeurasianjvetsci.org/pdf/pdf_EJVS_146.pdf · belirtiler asites ve i kıerus tablosudur (Mouhon, 1978). Ikterusun çoğunlukla

ŞekılS. Oıatragmadakı metasla zık tümer odaqmm mıkroskobık görünüınU. H.E. II 100.

Şekil 6. Dalakta zayıf oüeransfvasvcn gösteren metastaz ik tümör oda!)ı . Tümör hüc­

relerinin kordonlar şeklinde dizilişi ve pseuoc -rczet oluşumu (oklar) H.E. II 40.

143

Page 6: Gürsel Sönmez' Selda Cholangiocellular Careinoma in a Dogeurasianjvetsci.org/pdf/pdf_EJVS_146.pdf · belirtiler asites ve i kıerus tablosudur (Mouhon, 1978). Ikterusun çoğunlukla

S()NM EJ'~ fıZU IU i lN

Tartışma ve Sonuç

KolangiosellOler karsinomlar değişik evcil hay­van tOrlerinde btld iri lmiş olmakla btrlikte seyrek g6­nılen bir tOm6f tipidir (Mou lton. 1978). Nitekim Stra­

tuss (1976) , ıürrôdü 1664 k6peğin sadece

ta'ünde. Palnaik ve ark.• (198 1) da primer ka­racıger tOrn6r1ü 110 k6pegin 10'unda ko­

Iangiokarsinom tespit ettiklerini büdirmişlerdir . ÜL­kemizde ıse kOpeklerde ölüm sebeplerininincelendiği retrospektit bir çalışmada (Serkin ve Ai­çıg ı r , 1986) sadece bir olguda kaydedilmiştir.

KolangiosellOler karsinornlara ' kanser yaşı"

olarak kabul edilen 6 yaş ve sonras ında rast­lanmaktad ı r . Lite ratürlerde (Marler ve ark., 1977;Hayes ve ark.. 1983: Lotstedt ve ark.. 1988: Daks­

hinkar ve ark.• 1990; Krot je ve ark.• 1990) btldirilenolgularda da lümôrlü köpeklerin yaşlarının bu genelkanıya uygun oldugu dikkati çekmektedir. Strafuss(1976) da 14 safra kanah kanserinin 8 - 17 yaş

arası kOpeklerde görüldüğünü bildirmiştir. Sunulan

o~uda k6peğin 4 yaşlı oluşu kolangiokarsinom açı­

sından beaz erken sayılabilir .

Kolangiokarsinomların oluşumunda ırk diz­

pozisyonunun önemli olmadlQ ı bildirilmesine karşın

(Slrafuss . 1976; Moulton. 1978), Hayes ve ark .•(1983) , bu tOrn6rOn Labrador av köpek leri ve melezköpeklerde daha çok görüldOğünO kaydetmişlerd ir .

Sunulan olgu da melez bir av k6pe9 ine aittir.

Kolangiokarsinomlarda gelişen başlıca klinikbelirti ler asites ve i kıerus tablosudur (Mouhon,1978). Ikterusun çoğun lukla şiddetli olgularda özel­likle de diffuı t jpteki kotenqiose jluler karsinam ol­

gularında gelişebildiği bildirilmişt ir (Kelly, 1985).Hafif olaylarda klinik muayenede &arı lık rn'l!inin se­

çilemeyeceği . ancak hiperbilurbinemi ve bt­luribtnuri 'nin şekillenebtleceği ifade edilmiştir (l.ots ­tedt ve ark.. 1988; Krotje ve ark .• 1990; Lawranceve ark.. 1994). Köpeğin nekropsisinde asites sap­tanmış ancak ikterus ıespit edilememiştir . Mik·roskobik ioceıemede karaciğerde özellikle satra ka­

pillarlarında ve böbrek lıbulus epitellerinde san ­kahverengi salra pigmenlinin göfOlmesi hayvandahalıf ştddelle bir ikterusun geliştiğini du­

şOndOrmOştOr .

Tüm6nin gerek makroskobik (Ponoroarkov ve

Mackey , 1976; Marier ve ark., 19n ; Mc Clure veark., 19n; Kelly. 1985; Mueller ve erk.. 1992) ge­rekse mikroskobik (Ponomarkov ve Mackey. 1976;

Mar1er ve ark.• 19n: MouIlOfl. 1978: Kelly. 1985:Dakshinkar ve ark., 1990; Mueller ve ark ., 1992)özellik~ri literatür bilgileriyfe benıerlik gös­termektedir. Mikroskobik incelemede. 10möriı kObikve kOıull"ll'lar hücrelerin oluşturduğu , bu hücrelerin

çoğunlukla yan yana dizilerak bez veya kanal yapısımeydana getirdikleri ve müsin salgıladıkları sap­

tanmıştır . Ayrıca pleomorfik tOmör hücrelerine veyayg ı n milozlara da rastlanmı şt ı r . Marler ve ark.(1977)' nın bildird iklerine benzer şeki lde bu olgudada hemaıojen metastaıın şekillendiğ i detakta tümör

hücrelerinin bez veya kanal yerine hücre kordonla rı

şeklinde dizildikleri görülmOştOr .xoıarqoseuaıer

karsinamlarda histolojik görünümOn tümörün di­

leransiyasyon derecesine göre değtştiQi. zayıf di­leransiyasyon gösteren olgularda tum6r buc­

relerinin kordanlar şeklinde dizilebilecegibtldırilmektedir (Ponomarkov ve Mackey, 1976; Mo­

ulton, 1978). Sunulan o'guda da tOm6nin dalaktahücre kordonla n şeklinde btr yapı sergilemiş olması

lOmörUn burada daha az diferansiye oldugunu gös­

termektedir.

KoIangiokarsinom olgularında metaslaza sık­

lıkla rastlandığ ı ve en çok etkilenen organların daperiton, porlal lenl düğOmleri ve akdğer1er oldugubildirilmiştir (Strafuss. 1976; Mouııon , 1978: Patnaik

ve ark., 1981; Kelly, 1985) . Sunulan olguda da pe­riton ve portal lenf dOğümlarinde metastazlara rast­Ianmışt ır . Dialragma ve omentumda qörülen me­

tastaıik odakla rın irrolantasyoo. po rtat lenfdOğümündeki lerin lenl ojen. dalaktakilerin ise he­

matojen bir yayılma sonucu şAkillAndiği söylenebilir.

Gerek makroskobik ve gerekse mikroskobik in­celemede akdğerlerde metastaza msllanılmaması

~ginç bulunmuştur.

Kaynaklar

Berkin Ş . ve AJçI~lr G.(1986). 1973 - 1984 periyodundaincelenen 523 köpe9n post - monem bulguları üzerinde

survey çanşma . A.O. Vet. Fak. Derg.• 33(1). 153 - 164 .

144

Page 7: Gürsel Sönmez' Selda Cholangiocellular Careinoma in a Dogeurasianjvetsci.org/pdf/pdf_EJVS_146.pdf · belirtiler asites ve i kıerus tablosudur (Mouhon, 1978). Ikterusun çoğunlukla

mr Köpektc Kuh.nl(iuscllüler.••

Oakshinkar, N.P., Sapre, VA, Ohakale, M.S., Pathak,

V.P and Paikne, D.L. (1990). Cholangioceııu lar car­

cinoma in a dog. Indian Vet.J., 67(6), 569.

Hayes. H.M.. Morin. M.M. and Rubensıein, DA (1983).

Canine biliary carcinoma: Epidemiological comparisons

with man. J. Comp. Path., 93, 99 - 107

Kelly, W.G. (1985). The Liver and Biliary System. In

"Palhology ol Oomesl ic Animals". Ed., K.V.F. Jubb, P.C.

Kennedy and N. Palmer, 3rd ed., Vol. 2, pp. 305, Ace­

demiC Press.Jnc., Oneneo. Plorida.

Krofje. L.J., Fix, A.S. and Polthoff, A.O. (1990). Acquired

myasthenia gravis and cholanqiccehular carcincma in a

dog. J.A.Y.M.A., 197(4), 488 - 490.

lawrance, H.J., Erb, H.N. and Harvey, H.J. (1994).

Nonlymphomatous hepatobiliary masses in cete. Vet.

Surgery 23, 365 - 368.

l olstedt, J., Schelling, S., Stowater, J. and Morris, E.

(1988). Antemortem diagnosis ol hepane ade­

nocarctnoma in a ewe. J.A.V.M.A., 193(12), 1537 - 1538.

Luna, L.G. (1968). Manual ol histologic staining methods

ol the Armed Forces Institute 01 Pathology. 3rd ed., Mc

Graw - Hill Book Comp., New York, USA.

Merter. R.J., Cook, J.E., Semuelson, M.L. and Kennedy,G.A. (1977). Intrahepatic bile duct carcinoma with me­

tastasis to bone in a dog. Vet. PathoL., 14, 516 - 518.

145

Mc Clure, H.M., Chang, J. and Golarz, M.N. (1977). c-e­langiocarcinoma in a margay (Felis 'wiedii]. Vet. PathoL. ,

14,510 - 512.

Moulton, J.E. (1978). Tumors of the pancreas, liver, gallbladder and mesothelium. In "Tumors in Oomestic Ani­

mals". Ed, J.E. Moulton, 2nd ed., pp. 273 - 287, Univ. of

California Press, Berkeley, Los Angeles. London.

Mueller. P.O.E., Morris, 0 .0 ., Carmichael, K.P., Henry,

M.M. and Baker, J.J. (1992). Antemortem diagnosis of

chotanqioceüu'ar çarcinoma in a hcrse. J.A.V.M.A.. 201

(6). 899 - 901.

Patnaik, A.K., Hurvitz , A. ı. , Lieberman. PH and John­

son, G.F. (1981). Canine bile duct carcincma . Vet. Pal­

hol., 18(4), 439 - 444. "A lı nm ışt ı r" . Vet. Bull. 52, 294,

1982.

Ponomarkov, V. and Mackey, L.J. (1976). Tumours ol the

liver and biliaıy system. Bull. WHO., 53(2 - 3), 187 - 194.

Post, G. and Patnaik, A.K. (1992). Nonlymphomatous he­

patic neoplasms in cats: 21 cases (1983 - 1988).

JAV.M.A., 201(7), 1080 - 1086.

Straluss, A.C., Vestweber, J.G.E.. Njoku. C.O. and Ivogh­

li. B.(1973). Bile duct carcinoma in cettle: Three case re­

ports. Am. J. Vet. Res., 34(9).1203 - 1205.

Stratuss, A.C. (1976). Bile duct carememe in dogs.

J.A.V.M.A., 169(4), 429.


Recommended