Yıl: 1 Sayı: 001 Ocak 2018 - tesisat-donanim.com · Uygulamaları Dergisi Yıl: 1 Sayı: 001 Ocak...

T e s i s a t T e k n o l o j i s i v eU y g u l a m a l a r ı D e r g i s i

Yıl: 1Sayı: 001

Ocak 2018

www.tesisat-donanim.com

ISSN: 2602-442X10 TL

2 tesisat donanım I tesisat-donanim.com I ocak 2018

http://www.tesisat-donanim.com

Sustainable Indoor Climate Solutions

ISK-SODEX ISTANBUL 2018

International Exhibition for HVAC&R, Pumps, Valves, Fittings, Water Treatment and Insulation

sodex.com.tr

7-10 February 2018Tüyap Fair Convention and Congress Center İstanbul • Turkey

New Place &

New Date!

Tel. +90 212 334 69 00Fax +90 212 347 10 [email protected]

THIS FAIR IS ORGANIZED WITH THE INSPECTION OF THE UNION OF CHAMBERS AND COMMODITY EXCHANGES OF TURKEY IN ACCORDANCE WITH THE LAW NUMBER 5174

Hannover-MesseSodeks Fuarcılık A.Ş.

Co-Organizer / Supporter Associations Official Travel Agency Follow us!Supported by

��

Member

6 ENDÜSTRİYEL HABERLER

28 MÜHENDİSİN NOT DEFTERİBüyük Soğutulmuş Su (Chilled Water) Tesislerinin Performanslarının İyileştirilmesi

32 MAKALE - IEQ UYGULAMALARIDepoyu Doldurmak!

34 UYGULAMA SÖYLEŞİLERİBinanın Doğru Çalışması ve Doğru İşlemesi Önemlidir

38 SEKTÖRDE KADINKadın Mühendisler İçin Saha mı Ofis mi Sorunsalı

40 SEKTÖRÜMÜZE YÖNELİK 2018 YILI FUAR TAKVİMİ

42 UYGULAMA YAZISIMavi Hawaii

50 UYGULAMA YAZISI / 2017 ASHRAE TEKNOLOJİ ÖDÜLLERİAkut Bakım / Yalın, Yeşil & Dijital

56 TEKNİK NİTELİK İyileştirilmiş En Başarılı Enerji Geri Kazanımı

içindekiler

4234

38

50

3 ocak 2018 I tesisat-donanim.com I tesisat donanım


WIN EURASIA 2018

YI L

6 fuar tek

çatı altında

15 - 18 Mart 2018 Tüyap Fuar ve Kongre MerkeziBüyükçekmece İstanbul

win-eurasia.com

360 Derece İmalat Sanayi

BU FUARLAR 5174 SAYILI KANUN GEREĞİNCE TOBB (TÜRKİYE ODALAR VE BORSALAR BİRLİĞİ) DENETİMİNDE DÜZENLENMEKTEDİR.

Destekleyenler

Hannover Fairs TurkeyFuarcılık A.Ş.www.hfturkey.com

Organizatör Resmi Seyahat Acentesi

ResmiHavayolu

Yeni bir yayın grubu kurmak… Yeni bir sektörel dergi çıkarmak…

Kolay olmadı; oldukça yorucuydu; pek çok sorun çözmemiz gerekti.

Ve işte… Yeni yılla beraber ilk sayımızla karşınızdayız. MERHABA;

Nasıl ki sağlam ilişkiler sürekliliklerini güçlü başlangıçlara borçludur; sağlam başladığımıza inanıyoruz.

Özenle seçilmiş uygulama yazıları ve makalelerle;

Merak uyandıracak röportajlarla,

Sektörün sınırlarını zorlayarak;

İçeriği sağlam;

Çok renkli, çok sesli bir yayın olmaktı hedefimiz, başardığımızı düşünüyoruz.

Tesisat sektörünün dışarıdan görünen yüzü fazla teknik, soğuk ve mesafeli bulunuyor çoğu zaman. Biz öyle olduğuna inanmıyoruz. İnsan için fikir, yaşam alanları, ürün tasarlayan ve hayata geçiren sektör, aynı zamanda geleceği biçimlendiriyor. Dergimizle algıyı bu yönde dönüştürmeyi hedefliyoruz.

Evet iddialıyız. Sektörle hayat arasında köprü olmak için buradayız.

Insan dostu, doğa ve yaşam dostu uygulamalara, sektörün kadın dokunuşlarına bol bol yer vereceğiz.

Dergimiz yeni ama biz sektörel yayıncılıkta oldukça deneyimliyiz. On yedi yıldır iki farklı yayın grubu ve altı farklı dergi için çalıştık. Biriktirirken eskimemeye, deneyim kazanırken yeni ve dinamik kalmaya özen gösterdik.

Tam zamanıydı. Yeterince konuya hâkim, hâlâ gençken mesleki hayallerimizi hayata geçirdik. İlk adımdı en önemlisi, başlamak yolun yarısıydı…

Fikir ortaya çıktığından bu yana bize destek veren, moral katan, fikir paylaşan, güzel dileklerde bulunan sektörün değerli isimlerine;

Geride bıraktığımız şu çılgın üç ay boyunca bize katlanan, her isteğimizi güler yüzle karşılayan, yorgunluğumuzu sıcak çayla, okkalı kahveyle, bir tas hasta çorbasıyla iyileştiren ailelerimize; her başarılı kadının arkasındaki sevgili eşlerimize;

Bizimle ofisini, evden getirdiği böreğini, kurulum aşamasında internetini bonkörce paylaşan çok sevgili arkadaşımız Şengül’e;

Her aşamada aklını aklımıza katan, iyiliğimizi bizim kadar isteyen Rıdvan arkadaşımıza;

Ofisimizi hayırlı olsun hediyelerine boğan tüm dostlara teşekkür ederiz.

Dergicilik ekip işidir. Yazı işlerinden çevirmen ekibine, grafikerimizden web tasarımcımıza, matbaamıza kadar doğru insanlarla karşılaştığımız için çok mutluyuz.

Elinizden düşürmeyeceğiniz “Derginiz” olmak için yola çıktık. Olacağız.

Evet; başlamak yolun yarısıydı… Başladık! “Tesisat Donanım” hayatınızın bir parçası olmaya geldi.

Yeni yıl dileklerimize gelince…

… Kendimiz için ne istiyorsak sizin için de aynısını diliyoruz. Önce aile ve özel yaşantınızda, sonra iş hayatınızda gönlünüzce bir yıl olsun. Sağlıkla ve sevgiyle…

Dilek Merter

Ebru Faytoncu Uçar

Künye Sunuş

İlk Sayı Büyük HeyecanİMTİYAZ SAHİBİDilek Merter

[email protected]

EDiTORYALYazı İşleri Müdürü

Nalan SavaşEditör

Ebru Faytoncu Uç[email protected]

Reklam Müdürü Ebru Faytoncu Uçar

Çevirmen Arzu LeynHasan Eral

YAYIN DANIŞMA KURULUYrd. Doç. Dr. Sedat Altındaş

AkademisyenDila Dağalp

MimarSahra Solak

Kimya MühendisiSerdar Ocaktan

Ayvaz Endüstriyel Ürünler MüdürüH.Tarık Güner

Ayvaz Eğitim UzmanıErsun Gürkan

Ayvaz Arı-Armaturen Ürün Müdürü

Abone ve Okur HizmetleriRıdvan Gümet

GrafikCihan Demir

[email protected]

Baskı ve CiltŞan Ofset Matbaacılık San. Ve Tic. Ltd. Şti.

0 212 289 24 24

YAYINLAYANTEKNİK DERGİLER YAYINCILIK VE

ORGANİZASYON LTD. ŞTİ. Halil Rıfat Paşa Mh. Yüzer Havuz Sokak Perpa İş Mrk. B Blok K:9 NO.1365 Şişli /

ISTANBUL

Tel: 0 212 210 22 42 Web: www.teknikdergiler.net

www.tesisat-donanim.come-posta: [email protected]

Fiyatı: 10 TL

ISSN: 2602-442X

Ayda bir, yılda 12 sayı yayımlanır.Tüm Türkiye’de dağıtılmaktadır.

Basın Kanunu’na göre yerel süreli yayındır.

tesisat

Teknik Dergiler Yayıncılık 5 ocak 2018 I tesisat-donanim.com I tesisat donanım

WIN EURASIA 2018

YI L

6 fuar tek

çatı altında

15 - 18 Mart 2018 Tüyap Fuar ve Kongre MerkeziBüyükçekmece İstanbul

win-eurasia.com

360 Derece İmalat Sanayi

BU FUARLAR 5174 SAYILI KANUN GEREĞİNCE TOBB (TÜRKİYE ODALAR VE BORSALAR BİRLİĞİ) DENETİMİNDE DÜZENLENMEKTEDİR.

Destekleyenler

Hannover Fairs TurkeyFuarcılık A.Ş.www.hfturkey.com

Organizatör Resmi Seyahat Acentesi

ResmiHavayolu

http://www.teknikdergiler.net


mailto:[email protected]


ENDÜSTRİYEL HABERLER

Adını tesisat sektörü tarihine kazandırdığı “ilk”lerle kazı-yan firma Ayvaz, büyüklüğü ve geniş katılımcı kitlesiyle alanında “ilk ve tek” olma özelliğini taşıyan “Globally Local” sempozyumunu bu sene 16-19 Kasım tarihleri arasında Rixos Downtown Hotel Antalya’da düzenle-di. Özel sektörün ve kamu sektörünün dev projelerinde ve endüstriyel tesislerde söz sahibi üst düzey temsilcilerin yer aldığı bu büyük organi-zasyon kapsamında farklı di-siplinlerde uzman yöneticiler ve akademisyenler mesleki ve teknik bilgiler paylaştı.

Geçen yıl olduğu gibi bu yıl da Antalya’da düzenlenen sempozyumun açılış progra-mında İTÜ Makina Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ab-durrahman Kılıç, Akdeniz Üniversitesi Mak. Müh. Fak. Termodinamik Anabilim Başkanı ve aynı zamanda MMO Antalya Şubesi Baş-kan Vekili Doç. Dr. İbrahim Atmaca’nın yanı sıra Ayvaz İcra Kurulu Başkanı Serhan Alpagut yer aldı.

İlk konuşmayı yapan Serhan Alpagut, öncelikle organizas-yonun bu sene de gördüğü yoğun ilgiden çok memnun olduklarını söyledi ve emeği geçen herkese teşekkürlerini sundu. 69 yıldır sektörün ilklerini ürettiklerini ve standartları durmaksızın yükselttiklerini söyleyen İcra Kurulu Başkanı, “Bugün

açılışını gerçekleştirdiğimiz bu sempozyumun yapısı ve kapsamıyla sektör açısından bir ‘ilk’ olmasının gururunu taşıyoruz, bundan sonra da yeni ‘ilk’lerle vizyonumuzu genişleteceğimizin haberini şimdiden veriyoruz.” dedi. Konuşmasına Ayvaz firma-sının tarihi ve bugün geldiği nokta hakkında verdiği bil-gilerle devam eden Alpagut, “Kurulduğumuz yıl sadece on kişiyle çıktığımız bu müte-vazı yolculuğa, bugün sadece merkez fabrikamızda 530 kişinin çalıştığı, 95 ülkeye

ihracat yapan ve dünya ça-pında 4 fabrikaya sahip dev bir marka olarak devam edi-yoruz.” diyerek şirketin geli-şimiyle ilgili çarpıcı bilgiler verdi. Yurt içinde 10 bölge müdürlüğü ve 78 bayi, yurt dışında ise 10 bölge ofisi ve 252 distribütör ile satış orga-nizasyonu oluşturduklarını dile getiren Alpagut, alanın-da en çok ihracat yapan fir-malardan biri olduklarının ve Türkiye’nin en büyük sanayi kuruluşları listesinde her yıl gelişim kat ettiklerinin altını çizdi.

Serhan Bey’in ardından sözü alan Prof. Dr. Abdurrahman Kılıç; eğitimin ve bilimsel bilginin toplumsal hayattaki değerini konu alan doğaçla-ma sunumuyla katılımcılar-dan büyük beğeni topladı. Kılıç’ın ardından kürsüyü alan Doç. Dr. İbrahim Atmaca ise “Türkiye’nin Enerji Görünümü ve Endüs-triyel Tesislerde Alternatif Enerji Tasarruf Yöntemleri” başlıklı sunumunda, 1990 yılından günümüze Türki-ye’nin enerji tüketimindeki değişimleri ortaya koyarak özellikle endüstriyel tesisler-de alternatif enerji verim-liliği yöntemleri üzerinde durulması gerektiği ile ilgili çarpıcı bilgileri katılımcılarla paylaştı.

Sempozyumun ilk günü-nün akşamında 7 kişilik bir orkestra eşliğinde gerçekleş-tirilen canlı müzik progra-mında hoşça vakit geçiren katılımcılar, devam eden üç gün boyunca sempozyum-dan arda kalan boş zamanla-rında Rixos Downtown Ho-tel Antalya’da sunulan çeşitli olanaklardan yararlandılar.

Paralel oturumlar halinde gerçekleştirilen sempozyum-da yangın, yalıtım, buhar ve ARI-Armaturen konu baş-lıkları altında 9 farklı eğitim verildi. Alanında uzman eğitimcilerin verdiği eğitim-ler şöyleydi: Ayvaz Yangın Ürünleri Müdürü Ahmet Kahraman “Kim Korkar

Ayvaz Düzenlediği “Globally Local” Sempozyumunda Farklı Sektörlerden Üst

Düzey Temsilcileri Antalya’da Ağırladı

Tesisat sektörünün öncü firmalarından Ayvaz, bu sene ikincisini düzenlediği “Globally Local”

sempozyumunda, Türkiye’nin önde gelen projelerinde ve yatırımlarında söz sahibi 250 ismi

üç gün boyunca Antalya’da ağırladı.



Yangından: Yüksek Katlı Yapılarda Yangın Tesisatı”, Ayvaz Eğitim Uzma-nı Tarık Güner ve Endüstriyel Ürün Müdürü Serdar Ocaktan “Derdiniz Buhar Olsun: Farklı Sektör ve Pro-seslerde Buharın Verimli Kullanımı”, ARI-Armaturen Türkiye Ürün Müdü-rü Ersun Gürkan “Buhar ve Kondens Tesisatı Üzerine Konuşulması Gereken Konular”, Makine Yüksek Mühendisi Halis Tanyeri “Kızgın Yağ Sistemleri ve Uygulamaları”, EMO Ayvaz Genel Müdürü Hatice Zehra Tonyalı “Ter-mik Santrallerde Yangın Algılama ve Söndürme Sistemlerine Genel Bakış”, EMO Ayvaz Satış ve Pazarlama Mü-dürü Levent Coşkun “Basınçlandırılmış Sulu Yangın Söndürme Sistemleri”, FIKE Ülke Müdürü Ersin Akdaş “Gaz-lı Söndürme Sistemlerinde Uluslararası Onaylar ve Sertifikasyonlar”, Ayvaz Yalıtım Teknolojileri Genel Müdürü Mustafa Tavukçuoğlu “Endüstriyel Isı

Yalıtımı: Yalıtım Malzemeleri ve Seçim Kriterleri”, Aspen Aerogels Avrupa, Orta Doğu ve Afrika Bölge Sorumlusu Altaf Rahman “Yüksek Performanslı Esnek Aerojel İzolasyonu”.

Tüm katılımcıların yer aldığı eğitimlere ek olarak, Yönetim Danışmanı Necdet Uygurer’in “Tedarikçi İletişiminde Kariyer Ölümlü Hatalar: Örneklerle Kurumsal Satın Almaya “Çakılan Büyük Kazıklar” adlı 22 kişiyle sınırlı özel söyleşisi de katılımcılardan tam not aldı.

Katılımcılar tarafından muazzam bir ilgi ve beğeni görmesi nedeniyle “Glo-bally Local” sempozyumunu geleneksel hale getiren Ayvaz, her sene bir önce-kinin daha üstünde bir organizasyon düzenleme hedefini taşıyor.

Ayvaz, İklim 2017’ye Katıldı

Tesisat sektörünün güçlü markaların-dan Ayvaz, iklimlendirme sistemleri alanında ihtiyacın en çok olduğu şehir-lerden biri olan Antalya’da düzenlenen İklim 2017’ye Ayvaz Eğitim ve Proje Danışmanı H. Tarık Güner’in sun-duğu bir bildiriyle katkıda bulundu. Bu sene ilk kez düzenlenen ve iklim-lendirme sistemleri konusunun tüm boyutlarıyla tartışıldığı sempozyum üniversiteden sanayiye, uygulayıcıdan yatırımcıya pek çok kesimi Antalya’da bir araya getirdi.

16 Aralık Cumartesi günü iklimlendir-me alanındaki teknolojik yeniliklerin ve çağdaş uygulamaların gündeme geti-rildiği “Bilimsel/Teknolojik Bildiriler Oturumu”na konuşmacı olarak katılan Ayvaz Eğitim ve Proje Danışmanı H. Tarık Güner “Buharlı Nemlendiriciler-de Alternatif Hijyenik Buhar Üretimi” başlıklı bir bildiri sundu. Gerek konfor

ortamlarında gerekse bazı endüstriyel proseslerde ihtiyaç duyulan nemlendi-rilmiş havaya değinen Güner, nemlen-dirme için kullanılan suyun kalitesine de dikkat çekti. Güner, nemlendirici çe-şitlerinden de kısaca bahsettikten sonra özellikle hastane, ameliyathane, okul gibi nemlendirme istenilen ortamlarda hijyenik buharın önemini vurguladı. Nemlendirilmiş havanın sağlığa zarar vermemesi gerektiğini söyleyen Güner dolayısıyla kullanılan nemlendiricinin suyundaki bakteri konsantrasyonun sağlığa zarar vermeyecek oranda olma-sı gerektiğinin altını çizdi. Tesislerde bulunan veya bütünleşik çözümleme dahilinde ısınma, proses yanında bu-hardan hijyenik buhar üretimi yani kazan kimyasalları içermeyen temiz nemlendirme buharının elde edilmesi konusunu ayrıntılı şekilde açıklayarak sunumunu tamamladı.

Prof. Dr. Abdurrahman Kılıç

Ayvaz, 15-16 Aralık 2017 tarihleri arasında TMMOB Makina Mühendisleri Odası Antalya Şubesi tarafından düzenlenen Antalya İklimlendirme Sempozyumu 2017’de buharlı nemlendiricilerde

alternatif hijyenik buhar üretimi alanındaki bilgi ve deneyimlerini paylaştı.

H. Tarık Güner



Ekonomi Bakanlığı tarafın-dan fuar teşvikleri kapsamı-na alınan ISK-SODEX’te yerli katılımcılar yüzde 50 Bakanlık teşvik desteğinden yararlanacak. Teşvikten ya-rarlanan firmaların 30 bin TL’ye kadar maddi destek alabileceğine dikkat çeken Hannover Fairs Turkey Fuarcılık Genel Müdü-rü Alexander Kühnel şunları ifade etti:

“İklimlendirme sektö-rü 2017 yılında ihracata önemli bir katkı sağladı. Bu gelişmenin devam edebil-mesi noktasında, firmaların teşvik edilmesi ve destek-lenmesi yönünde adımlar atılıyor. Bu kapsamda ISK-SODEX katılımcılarının Ekonomi Bakanlığı teşvi-ğinden yararlanabilecek ol-ması sevindirici bir gelişme. Bu yıl fuarda çok sayıda firma, fuarı ziyaret edecek uluslararası satın alma heyetleri ile yeni işbirlikle-rinin yolunu arayacak.”

Ustalar ödül için yarışacakISK-SODEX bir yeniliğe daha imza atıyor. İstanbul

2018 Fuarı, bu yıl ilk defa düzenlenecek olan Ustalar Ligi 2018 yarışması ile bir ilke imza atacak. Yarış-mada zamanlama, doğru montaj, projeye uygunluk ve estetik kriterlerinde de-receye giren ilk üç kombi ustası Türkiye’nin en iyi ustası seçilerek ödüllendi-rilecek.

Borusan Mannesmann, E.C.A., Fıratboru ve Rot-henberger sponsorluğunda gerçekleşecek ISK-SO-DEX Ustalar Ligi 2018 yarışmasını, sektörün nite-likli teknik personel ihtiya-cına dikkat çekerek ustalık eğitimlerini desteklemek amacıyla düzenlediklerini belirten Kühnel şöyle ko-nuştu:

“Türkiye’de sanayinin hemen her dalında nitelikli ara elemana

ihtiyaç olduğunun bilincindeyiz. Sektörün bu ihtiyaç ve taleplerine dikkat çekmek istedik. Sertifikalı kalifiye personel yetiştirmek için eğitim alanında yeni yatırımla-rın hayata geçirilmesi gerekiyor. Eğitimli personelin desteklenme-sine büyük önem veriyoruz”.

Türkiye genelinde, ustalık sertifikasına sahip tüm us-taların katılabileceği yarış-manın birincisi 5.000 TL, ikincisi 3.000 TL, üçüncü-sü ise 2.000 TL değerinde ödül kazanacak. Yarışmaya başvurular 25 Aralık tari-hinde tamamlandı.

İklimlendirme sistemleri sektörü masaya yatırılacakFuar sürecinde destekleyici programların yürütüleceği ISK-SODEX’de katılımcı ve ziyaretçilere tanışma, iş bağlantıları kurma, bil-

gi ve deneyim paylaşımı konusunda yeni imkânlar sunulacak. Bu yıl katılımcı firmaların sektöre ilişkin kendi çözüm önerilerini de sergileyebilecekleri özel

forum alanlarının oluştu-rulduğuna dikkat çeken Kühnel şöyle konuştu:

“Bu yıl fuarda, katılımcıları-mızın yeni ürün ve çözümlerini anlatabilecekleri bir Forum Alanı oluşturuyoruz. Yoğun ilgi gören bu alanda 30’ün üzerinde kaıtlımcımız sunum gerçekleşti-recek. Bunun yanı sıra, sektörün tüm paydaşları arasındaki di-yalogu artırmak amacıyla bu yıl dernek ve odaların gerçekleştire-ceği etkinliklere de büyük önem veriyoruz. Fuar süresince birçok dernek ve kuruluşun seminerine ev sahipliği yapacağız. Ziyaret-çilerimiz hem Forum Alanı’na hem de seminerlere ücretsiz ola-rak katılım gösterebilecekler.”


Firmalara Bakanlık teşviki ISK-SODEX fuarında

Avrasya bölgesinin en büyük iklimlendirme sistemleri fuarı ISK-SODEX, Ekonomi Bakanlığı’nın fuar teşvikleri kapsamına alındı. katılımcı sayısının artırılması amacıyla hayata geçen düzenlemeye göre, ISK-SODEX katılımcıları Bakanlık tarafından verilen yüzde 50 devlet teşvikinden yararlanabilecek. Bu yıl ilk defa düzenlenen “ISK-SODEX Ustalar Ligi 2018” yarışması ile Türkiye’nin en iyi kombi ustalarının da belirleneceği fuar 7-10 Şubat 2018 tarihleri arasında gerçekleştirilecek.

Alexander Kühnel




Yeşil Kampüs çalışmalarıyla ülkemizde birçok yeniliği ve ilkleri hayata geçiren İstanbul Teknik Üniversitesi’nin başa-rıları uluslararası alanda da tescillendi. Sürdürülebilirlik ve çevre bilinci konu-sunda küresel farkındalık yaratan bir platform olan Green Metric, dünyanın saygın 619 üniversitesi içerisinde İstan-bul Teknik Üniversitesi’nin 77. sırada olduğunu açıkladı. İTÜ, ilk 100’e giren tek Türk üniversite olarak ülkemizin gururu oldu. Green Metric, dünyanın seçkin üniversitelerini altyapı, enerji, iklim değişikliği, geri dönüşüm, su kay-nakları, ulaşım ve eğitim gibi alanlarda değerlendiriliyor.

Prof. Dr. Karaca: “Şehrin doğaya açılan kapısıyız”İTÜ Rektörü Prof. Dr. Mehmet Karaca, yeşil kampüs projelerini 2013 yılından beri sürdürdüklerini dile getirerek şunları söyledi: “Ayazağa Yerleşkesi, trafiği ve gökdelen-leriyle anılan Maslak’ın ortasında yıl-lardır Yeşil Kampüs projeleriyle şehrin doğaya açılan bir kapısı oluyor. Yerleş-kemizi son 5 yıldır Yeşil Kampüs Projesi kapsamında çok farklı bir görünüme kavuşturduk. Doğanın güzelliklerini aktif yaşam ile buluşturacak bir ortam oluşturduk. Bisiklet ve yürüyüş yolları, yaya dostu kaldırımlar, peyzaj çalışma-ları, kampüs içi aydınlatma çalışmaları ve farklı spor alanları bu çalışmalar arasında sayılabilir. İTÜ, bir yandan sürdürülebilir gelecek için gerekli olan bilim ve teknolojiyi üretirken öte yandan yaşam kalitesini yükselten doğa dostu

yerleşkeleriyle topluma örnek oluyor. Kampüslerimiz vakit geçirilmekten ke-yif alınan ve huzur veren bir atmosfere sahip. Üniversitemizin 250. yılına doğru kurum kimliğimizee yakışır bir kampüs oluşturma çabamız hız kesmeden de-vam edecek.”

Prof.Dr. Kındap: “Yeni hedefimiz akıllı kampüs”İTÜ Rektör Yardımcısı Prof. Dr Tayfun Kındap, Yeşil Kampüs’ün sadece “yeşil” değil, engellileri, yeniden dönüşümü ve kampüsün günümüz şartlarında hem alt hem de üst yapısıyla sürdürülebilir bir hâle getirilmesi anlamlarına da gel-diğini belirtti. Şimdiye kadar yapılan alt yapı çalışmaları ve geçirimli beton gibi uygulamalarla yeşil alan sulamasının tamamen Gölet kaynaklı hale geldiğini, kampüs içi bisiklet ve yürüyüş yolları-nın artırıldığını ve bisiklet kullanımını teşvik adımlarının atıldığını, otomobil kullanımının azaltılmasına yönelik uygu-lamaların olduğunu da ifade eden Prof. Dr. Kındap; daha yaşanabilir, estetik, anlamlı ve sürdürülebilir bir yerleşke için çalışmaların tüm hızıyla sürdüğünü söyledi. Prof. Dr. Tayfun Kındap, İTÜ Yapı İşleri ve Teknik Daire Başkanlığı başta olma üzere tüm birimlerin bu başarıda payı olduğunu, öğretim üyele-rinden Prof. Dr. Hayriye Eşbah Tunçay ve Prof.Dr. Yasin Çağatay Seçkin’in tüm süreçte özverili çalışmalarının olduğunu belirtti. Prof.Dr. Kındap, Yeşil Kampüs projesiyle birlikte sıradaki hedefin “akıllı kampüs”e ulaşmak olduğunu sözlerine ekledi.

Kampüs zengin biyolojik çeşitlili-ğe sahipİTÜ öğretim üyesi Prof. Dr. Hayriye Eşbah Tunçay, Yeşil kampüs çalışma-ları başlarken ana hedefin hem yapısal yönden hem de bitki örtüsü açısından dengeli, başta Sarıyer ve çevresi olmak üzere bütün kent ekolojisine hizmet veren bir bilim yuvasına ulaşmak oldu-ğunu söyledi. İTÜ’lülere yaşanabilir bir yerleşke sunduklarını aktaran olduğunu söyleyen Tunçay, Yeşil Kampüs projesiy-le birlikte bugün gelinen noktada Aya-zağa Yerleşkesinin, tüm İstanbulluların ziyaret ettiği, az sulama gerektiren bitki kullanımı, ağaçların stres azaltımı, kar-bon emici bitkilerin kullanımına da dik-kat edilen zengin bir biyolojik çeşitliliğe sahip alan hâline geldiğini söyledi. Proje kapsamında milyonlarca bitkinin yetiş-tirildiği ve pek çok farklı türün Ayazağa Yerleşkemizde hayat bulduğunu belirten Tunçay, bunun sosyal yansımalarını da gördüklerini ifade etti.

İstanbul Teknik Üniversitesi, dünyanın seçkin üniversitelerinin kampüslerinin yeşil ve sürdürülebilirlik açısından değerlendirildiği Greenmetric (Yeşil Ölçüm) sıralamasında 619 üniversite içerisinde 77. sırada yer alarak ilk 100’e giren ilk ve tek Türk üniversitesi oldu.

Prof. Dr. Mehmet Karaca

İTÜ “Dünyanın En Yeşil 100 Üniversitesi” Arasında




Söke Hilmi Fırat Anadolu Lisesi öğrencileri, Global Yatırım Hol-ding’in sahibi olduğu dünyanın en ileri teknolojileriyle donatılmış Mavi-bayrak Enerji Tesisleri’ni ziyaret etti. Okul Müdürü Erol Barut ve Kimya Öğretmeni Sevil Candal’ın eşlik ettiği 29 öğrenci, Kazan ve Türbin Binası, Kontrol Şalt Binası, Su Arıt-ma Tesisi, Soğutma Kulesi ve diğer yardımcı tesisleri gezerek, bilgi aldı. Tesisin İşletme ve Bakım Müdürü O. Poyraz Güler’in evsahipliğinde gerçekleştirilen gezi sırasında öğrencilere, enerji santral prosesi

hakkında bilgilendirme de yapıldı. Öğrenciler ayrıca enerji santralinin çevreye etkisi, çalışma prensibi ve bu yatırımın neden Söke’de yapıldığı gibi konularda yönelttikleri soruların cevaplarını da aldı. Söke Hilmi Fırat Anadolu Lisesi öğ-rencileri, tesisi ziyaret etme şansı bul-dukları ve sorulara çok net yanıtlar aldıkları için memnuniyetlerini dile getirdi. Bazı öğrenciler ise gelecekte meslek olarak temiz enerji ile ilgili mühendislik dallarını seçmeye karar verdiklerini dile getirdi.

Tesislerinin, ileri teknoloji ile dona-tılmış, alanında dünyadaki örnek tesislerden biri olduğuna dikkat çeken Mavibayrak Enerji İşletme ve Bakım Müdürü O. Poyraz Güler, “Söke’deki tesisimiz, yüzde 100 pamuk sapından enerji üreten dünyadaki sayılı tesisler-den biri. 12 MW kurulu gücündeki santralimiz, hasat sonrasında tarlada kalan pamuk saplarını elektrik enerji-sine dönüştürüyor. 12 MW’lık kapa-site ile yılda yaklaşık 80 milyon kWs elektrik üreten santralimiz, 30 bin konutun elektrik ihtiyacını karşılıyor” şeklinde konuştu.

Liseli öğrenciler, pamuk sapından enerji üreten dünyanın sayılı

tesislerinden Mavibayrak’ı ziyaret etti

Dünyada yüzde 100 pamuk sapından enerji üreten sayılı santrallerden Mavibayrak Enerji Tesisleri liseli öğrencileri ağırladı. Söke’de ileri teknolojiyle donatılmış tesisleri gezen

Hilmi Fırat Anadolu Lisesi öğrencileri hayranlıklarını gizlemedi.




Uluslararası 6 fuar “Birlikten kuvvet doğar!” sloganıyla WIN EURASIA çatısı altında toplandı

Dünya sanayi devleri “WIN-WIN” demek için Türkiye’de bulaşacak

Avrasya bölgesinin önde gelen ulusla-rarası 6 sanayi fuarı, “Birlikten kuvvet doğar!” sloganıyla WIN EURASIA adı altında birleşti. 15 – 18 Mart 2018 tarihleri arasında TÜYAP’ta düzenlenecek WIN EURASIA, Me-talworking EURASIA, SurfaceTech-nology EURASIA, Welding EURA-SIA, IAMD EURASIA, Electrotech EURASIA ve CeMAT EURASIA fuarlarının katılımcı ve ziyaretçilerini tek çatı altında buluşturacak. Deutsc-he Messe’nin Türkiye iştiraki Hanno-ver Fairs Turkey Fuarcılık tarafından düzenlenen WIN EURASIA, dünya genelinden 3 bine yakın katılımcı ve 85 binin üzerinde ziyaretçi bekliyor.

İmalat sanayinin Avrasya üssü İstanbul, dünyayı ağırlayacakWIN EURASIA’nın Türkiye’de kendi alanında öncü ve lider fuar olduğunu vurgulayan Hannover Fairs Turkey Fuarcılık Genel Müdürü Alexander Kühnel şunları ifade etti:

“İmalat sanayinin Avrasya üssü İstanbul, yeni iş bağlantıları için dünyanın dört

bir yanından gelen sanayicilerin buluşma noktası olacak. WIN EURASIA, İstan-bul’un marka değerine büyük güç katan bir fuar. Aynı zamanda Türkiye’yi dünyanın en stratejik fuar merkezlerinden biri yap-mak için yürütülen çalışmalara da WIN EURASIA ile büyük katkı sağlayacağı-mıza inanıyoruz. WIN EURASIA hem katılımcı hem ziyaretçi tarafında uluslara-rası potansiyeli en yüksek fuarlardan biri. ABD ve Avrupa’dan gelen firmalar Avras-ya ile işbirliğinin kapısını WIN EURA-SIA’da açarken Avrasya ve Ortadoğu için de batıya açılmanın yolu olacak.”

Endüstri 4.0 deneyim alanı üretimin geleceğine ışık tutacakWIN EURASIA’nın katılımcı ve zi-yaretçileri buluşturan geniş fuar ala-nının yanı sıra Endüstri 4.0 için çok geniş bir deneyim alanı sunacağını da belirten Kühnel şöyle konuştu:

“Fuarlar, ticaretin olduğu kadar bilgi ve deneyimin de merkez üssü haline gelmeliler. Biz WIN EURASIA’da buna çok önem veriyoruz. Endüstri 4.0 için özel bir dene-yim alanı oluşturduk. Endüstri 4.0 özel

sunum alanlarımızla katılımcı ve ziya-retçilerimize interaktif bir ortam sunacak, sektörün vizyonunu genişletecek bir fuara imza atacağız.”Endüstri 4.0 başlığına özel bir yer ayrılan WIN EURASIA’da yerli ve yabancı firmalar son teknoloji ürün ve hizmetlerini İstanbul’da tanıtma fırsatı bulacak. Endüstri 4.0 odaklı özel konseptiyle hayata geçirilen özel alanları ve yeni uygulamalarıyla WIN EURASIA dünya sanayi devlerinin son teknolojilerini göstermek için yarışacağı bir vitrin olacak. İmalat sanayiine 360 derece bakış açısı sağ-lamayı amaçlayan fuar katılımcılarına otomasyon, dijitalleşme, arttırılmış gerçeklik gibi teknolojik gelişmeleri de yakından deneyimleme fırsatı su-nacak.

Sac işlemeden metal şekillendirme teknolojilerine; otomasyon hizmetlerinden elektrik ve elektronik ekipmanlara; hidrolik ve pnömatik hizmetlerden tesis içi lojistiğe kadar geleceğin fabrikaları için ihtiyaç duyulan tüm eko-sistem bu yıl WIN EURASIA’da sergilenecek.

“Birlikten kuvvet doğar!” sloganıyla 15 – 18 Mart 2018 tarihleri arasında TÜYAP’ta düzenlenecek WIN EURASIA, uluslararası 6 sanayi fuarını yeniden tek çatı altında topluyor. Deutsche Messe’nin Türkiye iştiraki Hannover Fairs Turkey Fuarcılık tarafından düzenlenen WIN EURASIA, dünya genelinden 3 bine yakın

katılımcı ve 85 binin üzerinde ziyaretçi bekliyor. Hannover Fairs Turkey Fuarcılık Genel Müdürü Alexander Kühnel, “WIN EURASIA hem katılımcı hem ziyaretçi tarafında - uluslararası potansiyeli en yüksek fuarlardan biri. WIN EURASIA ile ülkemizi dünyanın en stratejik fuar merkezlerinden biri yapmak için yürütülen çalışmalara büyük katkı sağlayacağımıza inanıyoruz. Fuarlar, ticaretin olduğu

kadar bilgi ve deneyimin de merkez üssü haline gelmeliler. Bundan hareketle, WIN EURASIA’da Endüstri 4.0 için özel bir deneyim alanı oluşturduk” diye konuştu.




LG’nin 3. nesil AWHP ürünü olan Therma V ısı pompasının Türkiye tanıtım toplantısına 100’e yakın iş ortağı katıldı. LG Electronics Türkiye Klima ve Enerji Çözümleri Bölüm Başkanı James Park’ın açılış konuşmasını gerçekleştirdiği etkinlikte, LG Electronics Türkiye Ticari Klimalar Satış Müdürü Vedat Şahin ısı pompası pazarına dair analiz ve beklentileri iş ortaklarıyla paylaşırken, LG Electronics Türkiye Ticari Klima Teknik Destek Müdürü Süleyman Çavuşoğlu da yeni ürüne özel detaylı ve karşılaştırmalı teknik bilgileri aktardı.

LG Electronics Türkiye Klima ve Enerji Çözümleri Bölüm Başkanı James Park gerçekleştirdiği açılış konuşmasında şunları söyledi: “LG Electronics olarak son kullanıcı ya da kurumsal alan fark etmeksizin, iklimlendirme çözümlerimizle hem enerji tasarrufunu ön plana çıkarıyoruz hem de yüksek performansı hedefliyoruz. Sektördeki en yeni cihaz olan LG Therma V ısı pompası ile özellikle Türkiye’de rekabet yeteneğimizi daha da geliştireceğimize inanıyoruz.

Bunu mümkün kılan iş ortaklarımız ile böyle güzel bir etkinlikte bir araya gelmekten çok mutluyuz.”

LG Therma V, 5 farklı kapasite seçeneği sunuyorIsı pompaları hava, su ve toprak gibi doğal ortamlardaki ısıyı kullanarak çalışırken, doğadaki enerjiyi çok az enerji harcayarak bina içine ısı olarak taşıyan bir sisteme sahip. LG’nin 3. nesil ısı pompası Therma V, inverter

teknolojisiyle ısıtma sisteminde ve sıcak tedariğinde en iyi çözümleri sunmanın yanı sıra dış ortamdaki enerjiyi absorbe ederek kazanlı sistemlere göre 4 kat daha fazla enerji tasarrufu sağlıyor. LG Therma V kullanıcılara, 7 kW, 9 kW, 12 kW, 14 kW ve 16 kW olmak üzere 5 farklı kavneği sunuyor. Bu model için yeni geliştirilen kumanda sayesinde kullanıcılar, ısı pompalarını daha tasarruflu kullanabiliyor.

LG Türkiye, Therma V ailesinin en yeni üyesini iş ortaklarına tanıttı

LG Electronics Türkiye, klima ve iklimlendirme çözümleri

alanındaki iş ortakları ile Hotel Wyndham Grand İzmir’de

12 Aralık’ta gerçekleştirilen etkinlikte bir araya geldi.

LG’nin Therma V yeni nesil ısı pompalarının tanıtıldığı

toplantıda, ürünle ilgili detaylı bilgilerin yanı sıra pazara ilişkin

analizler de iş ortaklarıyla paylaşıldı.




Alarko Carrier, Kahramanmaraş’taki idari kuruluşların proje ve kontrol birimlerine, Toshiba VRF Sistemi ve ısı pompası eğitimi verdi. Kahramanmaraş Clarion Otel’de düzenlenen etkinliğin açılış konuşması, Ankara Büro Bayilik Satışları Satış Müdürü Ali İsmet Koçak tarafından gerçekleştirildi. Ürün Yöneticisi Dilara Sevindik ve İş Geliştirme Müdürü Özgen Çoğulu tarafından gerçekleştirilen sunumda, cihazların genel özellikleri, enerji tüketim analizleri, ürün seçim ipuçları ve uygulamada dikkat edilmesi gereken noktalar katılımcılarla paylaşıldı. Eğitimle ilgili görüş, öneri ve talepler, etkinlik sonrasında yapılan akşam yemeğinde Adana Büro Bölge Sorumlusu Aziz Eray Karip ve Satış Şefi Nuri Akdağ tarafından değerlendirildi.

Alarko Carrier’ın yeni ısı pompası ürünü hakkında bilgi veren Koçak, “İklimlendirme sistemleriyle ilgili ihtiyaçların proje aşamasında doğru olarak belirlenmesi, teknik ekipler için büyük önem arz ediyor. Alarko Carrier olarak proje aşamasında ihtiyaç duyulan bilgileri paylaşmaktan ve ekiplere yardımcı olmaktan mutluluk duyuyoruz. Doğaya atık gaz bırakmadan yalnızca elektrikle çalışan ve çevreye zarar vermeyen yeni ısı pompası ürünümüz ve yüksek verimliliğe sahip VRF sistemlerimiz, proje ve kontrol birimleri tarafından da beğeniyle karşılandı. Önümüzdeki dönemde de kamu kurumlarına destek vermeye devam edeceğiz.” şeklinde konuştu.

ALARKO CARRİER, Kahramanmaraş’taki İdari Kurumlara

Toshiba VRF Sistemi ve Isı Pompası Eğitimi Verdi



Danfoss, 31 Ekim ve 3 Kasım tarihleri arasında Hollanda’nın başkenti Amsterdam’da düzenlenen Aquatech Fuarı’na katıldı. Günümüzde hayati önem taşıyan temiz su kaynaklarının kıtlığı ile yenilikçi ve sürdürülebilir çözümlerin gerekliliği görüşülen fuarda Danfoss, temiz su kaynağına karşı artan talebi çevreye zarar vermeden karşılayan en yüksek enerji verimliliğine sahip yüksek basınçlı çözümlerini tanıttı.Atık su teknolojisinin öncüsü Danfoss, fuarda aynı zamanda yüksek verimli APP yüksek basınç pompalarını ve iSave enerji geri kazanım cihazını (ERD) da sergiledi. Danfoss Yüksek Basınç Pompaları Satış Direktörü Jesper Bentzen: “Büyüyen ters osmoz (RO) pazarı için yenilikçi yüksek basınç pompaları geliştirmeyi, üretmeyi ve pazarlamayı hedefliyoruz. Çözümlerimizi iyileştirmek ve pazarın gereksinimlerini karşılamak için müşterilerimizle sürekli iş birliği içerisinde çalışıyoruz.” dedi.

Farklı SWRO (Deniz Suyu Ters Osmoz Sistemleri) için yüksek basınç pompaları ve ERD’ler (Enerji Geri Kazanım Cihazları)Yüksek basınç pompaları ve enerji geri kazanım cihazları (ERD) birçok farklı SWRO uygulamalarında kullanılmaktadır. Danfoss ürün portföyü ise bugün yerleşik, mobil ve konteynerli uygulamaların yanında denizcilik ve açık deniz uygulamaları için çeşitli pompalar ve ERD’leri kapsamaktadır. Her iki kategorideki ürünler güvenilir ve enerji tasarrufludur.Danfoss Yüksek Basınç Pompaları Satış Direktörü Bentzen: “Bu yıl gerçekleşen

Aquatech Fuarı’nda çok beğenilen yeni nesil iSave 21 modelimizi tanıttık. Bu yeni modelde basınç artışı, yüksek güvenilirlik sağlayacak şekilde 3 bardan 5 bara yükseltildi.’ dedi ve yeni iSave 21 Plus ürününün SWRO tesisleri için güçlü bir çözüm olduğunu da ayrıca vurguladı.Tüm iSave modellerinde olduğu gibi iSave 21 Plus da uzun hizmet aralıklarında çalışarak yüksek verimlilik sergiliyor. Mekan darlığı olan uygulamalar için ideal olan bu ürün, yeni tasarımı ile hem dikey hem de yatay kuruluma izin veriyor. Ayrıca Danfoss APP pompaları pazarda bulunan en yüksek enerji tasarrufu dağlayan modeller arasında yer alıyor. Pompanın basit yapısı uzun hizmet aralıklarında güvenilir bir şekilde çalışmasına ve kolay bakıma izin verirken, Danfoss iSave ERD cihazları rekabetçi verimlilik oranlarına ve servis dostu bir tasarıma da sahip. Kompakt

olduğu kadar kurulumu ve çalıştırması da kolay. Çift yönlü malzemeden yapılan her iki tip pompa da tuz miktarı yüksek SWRO uygulamalar içinse yine en ideal tercih denebilir.APP 5.1-10.2 modelleri, APP W 5.1-10 olarak piyasada mevcuttur. APP W pompalarının özel kaplaması atık su uygulamaları için de uygundur.Danfoss, dünya genelinde iSave 21 Plus gibi inovatif ürünler üretmeye devam ederek dijitalleşme stratejisini sürdürüyor.

Danfoss, Aquatech Fuarı’nda yer aldı


Danfoss Amsterdam’da düzenlenen Aquatech Amsterdam 2017 Fuarı’nda yer aldı.

Danfoss iSave 21 Plus hakkında:

Maksimum çıkış basıncı 83 barg ve maksimum fark basıncı 5 barg olan iSave 21 Plus modelinin akış aralığı 6-22 m3/s olarak dikkat çekiyor.Hızı 500 ila 1,500 rpm arasında olan model, günlük su kapasitesi 110 ila 350 m3 olan SWRO tesisleri için güçlü bir çözümdür ve yüksek güven sağlamasının yanı sıra bakım dahil toplam maliyetin düşürülmesi için tasarlanmıştır.




Yeni Yılda CIO’ları Bekleyen 6 Zorluk

Dijitalleşen dünyada CIO’lar yeni nesil zorluklarla karşılaşırken, rutin

iş yüklerinden kurtularak daha yaratıcı işlere odaklanmaya çalışıyor

Türkiye’nin en hızlı büyüyen veri merkezleri Radore, yeni yıl öncesinde CIO’ların ajandalarını ve iş yapış modelleri-ni gözden geçirmelerini öneriyor. Böylece yeni yılda ken-dilerini bekleyen zorluklarla başa çıkabilecekleri iş ortamı-nı sağlayan CIO’lar, 2018 yılında da şirketlerin en önemli rollerinden birini üstlenmeye devam edecekler.

Hızla dönüşen BT dünyası içerisinde yaşadıklarını dile getiren Radore Veri Merkezi Genel Müdürü Sadi Abalı, “Yeni yılda da CIO’ları çok karmaşık bir ajanda bekliyor ama bu karmaşanın çoğu teknik konulardan kaynaklanmıyor. İşleri genel olarak düşünmeye yeterince vakit ayıramamak, yaratıcı işler ortaya koymakta zorlan-mak, ekibine liderlik etmek gibi zorluklar her geçen gün CIO’ların gündemini meşgul ediyor” dedi. Abalı, CIO’la-rın yüzleşmesi gereken olası sorunları sıraladı:

• Dijital dönüşüm ile birlikte teknoloji günümüz-de işletmelerin en önemli önceliği durumuna geldi. Şirketlerin dönüşüm sürecini yöneten CIO’ların yönetimde de çok daha aktif rol oynamasına ihtiyaç duyulacak.

• Yapay zekâ gibi yeni nesil teknolojiler veri analizi uzmanlarına ve dijital yeteneklere sahip çalı-şanlara olan ihtiyacı artıracak. CIO’lar bu doğrultu-da insan kaynağı tercihleri yaparak ekiplerini büyüt-mek zorunda kalacak.

• Yeni nesil çalışanları teknolojik olarak memnun edecek altyapıların ve son kullanıcıya yönelik cihaz-larının temin edilmesi gerekecek. Aynı zamanda gi-derek artan “Kendi Cihazını Getir” yani çalışanların kendi cihazlarıyla iş süreçlerine dâhil olması akımı nedeniyle uç nokta güvenliğine yoğunlaşma ihtiyacı doğacak.

• Otomasyon ve tek düze işlerin ötesinde CIO’lardan beklentiler her geçen yıl artıyor. Rutin işleri yoluna koyarak yaratıcılığa zaman ayırmak ve katma değerli hizmet modelleri geliştirmek en önemli kazanç olacak. Bunun için sorunsuz bir altyapı ve güvenilir iş ortakları gerekecek.

• Veriyi içgörüye dönüştürecek yapıların ku-rulmasıyla rekabette avantaj sağlayacak kaynağın CIO’lar tarafından sağlanması beklenecek. Büyük veri kavramı ve veri analitiği her sektörden farklı işlet-melerin ilgi alanına girecek.

• Siber güvenlik endişeleri her geçen gün artıyor. Bilgili ya da bilgisiz tüm aktörlerin ellerine geçen siber saldırı aygıtlarını kullanabildikleri günümüzde güvenlik konusu CIO’ların odak noktası olacak. Sal-dırı katmanlarının çeşitlenmesi geleneksel önlemlerin yanında yenilikçi yaklaşımları zorunlu kılacak. Siber saldırıları engellemek için sağlam güvenlik katmanla-rının tasarlanması ve uygulanması CIO’ların önemli ölçüde vaktini alacak. CIO’ların veri güvenliği için güvenilir iş ortaklarıyla çalışması, kendi gelecekleri için faydalı olacak.



300 bin fidan TANAP ve Orman Genel Müdürlüğü iş birliğiyle büyüyecek

Trans Anadolu Doğal Gaz Boru Hattı Projesi (TANAP) ile Orman Genel Müdürlüğü (OGM) arasında boru hattı güzergahı üzerinde yer alan 6 ilin ağaçlandırılması için protokol imzalandı. Orman ve yeşil dokunun geliştirilmesi ile doğal sistemin devamlılığının sağlanmasına katkı sağlamak için

imzalanan protokol kapsamında ilk dikim, Çanakkale’de TANAP ve Orman Bölge Müdürlüğü yetkililerinin katılımıyla yapılan etkinlikte 50 bin fidanın dikilmesiyle gerçekleştirildi.

Azerbaycan’daki Şah Deniz-2 Sa-hası’ndan çıkarılan doğal gazı, Türkiye’ye ve Türkiye üzerinden Avrupa’ya taşıyacak olan Trans Ana-dolu Doğal Gaz Boru Hattı Projesi (TANAP), geçtiği güzergah boyunca ekonomik ve sosyal kalkınma ile do-ğal kaynakların korunmasına katkıda bulunmayı amaçlayan Sosyal ve Çevresel Yatırım Programları (SEIP) kapsamındaki projelerine bir yenisini ekledi.TANAP ve T.C. Orman ve Su İşleri Bakanlığı’na bağlı Orman Genel Müdürlüğü (OGM) arasında Kasım 2017’de imzalanan ‘Ağaçlandırma İş Birliği Protokolü’ çerçevesinde, TANAP’ın güzergahında yer alan Çanakkale, Kütahya, Bursa, Erzu-rum, Sivas ve Yozgat’ta ağaçlandırma çalışmaları yapılacak. TANAP Sos-

yal ve Çevresel Yatırım Programları (SEIP) kapsamında finanse edilen, OGM tarafından yürütülen çalış-malar kapsamında projenin ilk ayağı Çanakkale’nin Biga ilçesinde hayata geçirildi. 12 Aralık’ta TANAP ve Orman Bölge Müdürlüğü’nün katılı-mıyla gerçekleştirilen etkinlikte 50 bin fidan dikildi.Türkiye’nin, ormanlarının ve yeşil dokusunun geliştirilmesi ile orman varlığının devamlılığının sağlanma-sına katkıda bulunmayı amaçlayan 3 milyon lira hacmindeki iş birliği kap-samında 6 ilde 50 bin olmak üzere 300 bin fidan dikimi gerçekleştirile-cek. 12 ayda tamamlanması planla-nan ve toplam 300 bin adet fidanın dikimi ile fidanların bakımı ve korun-masını hedefleyen projenin, Biga’da gerçekleştirilen dikimle beraber Kü-

tahya ve Bursa’da 2017 yılı içerisinde, Erzurum, Sivas ve Yozgat illerinde ise iklim şartları nedeniyle 2018 baharın-da tamamlanması öngörülüyor.Projeye ilişkin konuşan TANAP Ge-nel Müdürü Saltuk Düzyol, TA-NAP inşaatının başladığı günden bu yana sosyal çevre ve doğaya duyarlı bir şekilde faaliyetlerini sürdürdük-lerini ifade etti. Düzyol, “Sosyal ve Çevresel Yatırım Programları ile sürdürü-lebilir, bölge halkının ihtiyaçlarına cevap verebilecek projeler gerçekleştirmeyi hedef-leyerek 2015’ten bu yana faaliyetlerimize devam ediyoruz. OGM’yle yaptığımız bu iş birliğiyle doğaya katkı sağlamak adına kat-ma değeri yüksek bir projeyle hedefimize bir adım daha yaklaşıyoruz. Bu protokol kap-samında belirlenen 6 ilimize 300 bin ağaç kazandıracağımız için mutluyuz” dedi.




Eğitim ortamına ve geleceğe yatırım yapan Aksaray Üni-versitesi, öğrencilerin en iyi koşullarda ders çalışabilmesi ve verimliliklerin artması için kütüphane projesin-de iç hava kalitesi yüksek, teknolojik ve enerji verimli sistemler olan İmbat çatı tipi klima cihazlarını tercih etti. Proje için istenen yedi adet plakalı ısı geri kazanımlı çatı tipi klima, Aksaray Üniver-sitesi kütüphane şantiyesine yerleştirildi.

İklimlendirme ve soğutma sistemlerindeki 26 yıllık deneyimiyle, kendi tasarımı ve üretimini gerçekleştir-diği çatı tipi klimalarla çok sayıda projenin tercihi olan İmbat, projede yer alan %0-100 aralığında taze hava ile çalışabilen, plakalı ısı geri kazanımlı ve doğal gazlı ısıt-ma modüllü paket çatı tipi klimaları ile Aksaray Üni-versitesi’nde yüksek iç hava kalitesi ve iç ortam şartlarını yüksek verimli ve ekonomik olarak sağlayacak. Inverter sürücülü plug tip fanlara sahip cihazlar, sessiz bir iklimlendirme deneyiminin

yanı sıra uzun ömür ve ener-ji tasarrufu sağlayacak.

Birden çok kompresörlü cihazlarında asimetrik kom-presör teknolojisini standart olarak uygulayan İmbat, kısmi yük ihtiyaçlarında kompresörlerin tek tek uzun süreli çalışmaları, devreye girip çıkma sayısının düşük olması ve kapasite kademe-sinin artması ile sezonsal enerji verimliliğini en yüksek değerlerde sağlıyor. Aynı zamanda, şartlandırılmış kirli iç havayı egzoz ederken kondenser üzerinden geçi-rerek yaptığı termodinamik ısı geri kazanımıyla da dü-şük kondenzasyon sıcaklığı sağlayarak verimliliği arttı-rıyor.

İki saç arasında 70 kg/m3 densiteli taş yünü izolasyonlu çift cidar gövde yapısı ile uzun ömür, yangına daya-nıklılık, ses ve ısı izolasyonu sağlayan İmbat çatı tipi

klimalar, dış hava sıcaklığı-nın ve nem oranının uygun olduğu zamanlarda, %100 dış hava ile kompresör ça-lıştırmaksızın klimatizasyon gerçekleştirebiliyor ve yüksek enerji tasarrufu sağlıyor. Dönüş havası kirliliğini kon-trol eden CO2 iç hava ka-lite sensörü, ekonomizer ile entegre çalışarak ve gerekli oranda taze hava alarak iç hava kalitesini yükseltiyor.

Cihaz üzerindeki kontrol-lerin ModBus veya Bacnet protokolleri ile uzaktan yapı-labilmesini sağlayan bir bina işletim sistemi olan ModBus sistemi ile uyumlu olan İmbat çatı tipi klimalar, iste-nen ısıtma-soğutma değerle-rinin cihaz başına gitmeden, uzaktan ayarlanabilmesi-ne imkan tanıyor.

Hem çevreci hem de ekonomik İmbat çatı tipi klimalar, dü-şük enerji tüketimiyle

yüksek performans sunuyor. İklimlendirme cihazlarının Avrupa ve uluslararası stan-dartlara göre performansını standartlaştıran ve güvenilir kılan Eurovent sertifikasına sahip, yüksek enerji tasarrufu sağlayan modelleri ile İmbat, çatı tipi klimalarıyla hem kullanıldığı mekan hem de dünya için verimlilik sağlıyor.

Yüzde yüz yerli sermaye ile kurulmuş İmbat İklimlendir-me ve Soğutma Sistemleri, İzmir Kemalpaşa Organize Sanayi Bölgesi’nde bulunan üretim tesisinde tamamen özgün ürün tasarımlarına imza atıyor ve kendi üreti-mini gerçekleştiriyor. Genç kadrosu ve ar-ge ekibiyle 30’dan fazla ülkeye, İmbat etkisini taşıyor ve Türki-ye’nin mühendisliğini temsil ediyor.

Aksaray Üniversitesi, öğrencilerine sağlıklı ve konforlu bir çalışma ortamı sağlamak için

kütüphane binasının iklimlendirmesinde İmbat çatı tipi klima sistemlerini tercih etti.

Aksaray Üniversitesi Sağlıklı İklimlendirme için İmbat’ı Tercih Etti




“3. çeyrekte ülkemiz de inşaat sektörü de iyi büyüdü”

İnşaat Malzemesi Sanayicileri Derneği (Türkiye İMSAD) tarafından düzenlenen 2017 yılının dördüncü ‘Gündem Buluşmaları’ bu kez farklı bir formatta gerçekleştirildi. ‘Ekonomide Ufuk Turu ve 2018

Beklentileri’ konu başlıklı toplantıda açılış konuşması gerçekleştiren Türkiye İMSAD Yönetim Kurulu Başkanı Ferdi Erdoğan, talep artışına karşın finansman sorunlarının en önemli engel haline geldiğini vurguladı ve “İşlerimiz şu anda iyi ama geleceğimizi açık ve net göremiyoruz. Her şeye kısa vadede

bakmak mecburiyetinde kalıyoruz. Uzun vadeli bakışın ülke ekonomisine yerleşmesi gerekiyor ” dedi.

Türkiye İMSAD Başkanı Ferdi Erdoğan:

Türkiye İnşaat Malzemesi Sanayicileri Derneği’nin (Türkiye İMSAD) yılda dört kez çeyrek periyotlarda düzenlediği ‘Gündem Buluşmaları’ kapsamında planlanan 2017 yılının dördüncü toplantısı gerçekleştirildi. ‘Ekonomide Ufuk Turu ve 2018 Beklentileri’ başlıklı buluşma, 14 Aralık Perşembe günü Ortaköy’deki Feriye Lokantası’nda iş dünyasının önde gelen isimlerini bir araya getirdi. Türkiye İMSAD Yönetim Kurulu Başkanı Ferdi Erdoğan’ın açılış konuşmasını ve moderatörlüğünü yaptığı ‘Gündem Buluşmaları-Özel’ toplantısına panelist olarak katılan Hürriyet Gazetesi Köşe Yazarı Vahap Munyar, Sabah Gazetesi Köşe Yazarı-Ekonomi Müdürü Şeref Oğuz ve Dünya Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hakan Güldağ ekonomi-iş dünyası ile ilgili değerlendirmelerini ve öngörülerini katılımcılarla paylaştı. Açılış konuşmasında, inşaat sektörünün sadece ekonominin lokomotifi, istihdamın sünger sektörü değil, dış ticarette de ciddi bir iş hacmine sahip, katma değeri yüksek bir sektör olduğunu vurgulayan Türkiye İMSAD Yönetim Kurulu Başkanı Ferdi Erdoğan, “Büyüme oranlarına baktığımızda inşaat sektörü her zaman ülke büyümesinin üzerinde bir performans gösteriyor” dedi. 2017 yılında işlerin tekrar düzeldiğini bu açıdan sektörün yüzünün güldüğünü belirten Ferdi Erdoğan, “Büyüme

rakamları oldukça umut verici. 2016 verileriyle, Türkiye’nin ihracatı 142,0 milyar dolar. 104 milyon ton mal yurtdışına taşınmış. Bu ihracatın 30 milyon tonu inşaat malzemelerine ait. Yani 3’te 1’i” diye konuştu.

Hakan Güldağ: “2018’de bu rakamları yakalamamız mümkün değil”‘Ekonomide Ufuk Turu ve 2018 Beklentileri’ başlıklı oturumda, iş dünyasının performansını değerlendiren Dünya Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hakan Güldağ, “3. çeyrekte büyümede şampiyon olduk ama unutmayalım ki geçen sene de en küçük büyümelerden birini yaşamıştık. 2018’de bu rakamları yakalamak mümkün değil” dedi. Avrupa Birliği ile ilişkileri değerlendiren Güldağ, “Özellikle Almanya ile ilişkilerimizde sıkıntılar yaşıyoruz. Türkiye’yi finanse edenler eline bir koz geçirdi. Finansman biçimini değiştirdiler. 2016’dan 2017’ye Türkiye’nin yurtdışından sağladığı kaynaklar daha istikrarlı olan krediden portföy

yatırımına döndü” diye konuştu.

Vahap Munyar: “İnşaatın arkasında ciddi bir sanayi var” İnşaatın, sanayinin önüne geçtiği eleştirilerini değerlendiren Munyar, “Paranın inşaata, betona, toprağa gömüldüğü yönünde eleştiriler var. Ama inşaatın arkasında da ciddi bir sanayi olduğunun, yani inşaat sanayicilerinin, sizlerin olduğunun iyi anlatılması

gerekiyor” diye konuştu. 2018 yılında Türkiye ekonomisinin ancak yüzde 5 büyüyeceğini öngördüklerini belirten Vahap Munyar, marka olma kültürünün Türkiye’de yavaş yavaş oturmaya başladığını, marka olmak yerine marka satın almanın da ciddi bir strateji olduğunu aktardı.

Şeref Oğuz: “Büyük kırılmalarla büyük fırsatlar ortaya çıkacak” Sabah Gazetesi Köşe Yazarı ve Ekonomi Müdürü Şeref Oğuz, “2018’in zor geçeceği konuşuluyor, 2017 için de aynı şey söylenmişti, 2020 için de söylenecek. Geçmişe bakmak lazım ama geleceği de görmek lazım” dedi. Türkiye İMSAD üyelerine seslenen Oğuz şöyle devam etti: “Param olsa sizin şirketlerinize yatırırım. Barış ekonomisi yaklaşmaya başladı. Özellikle güneyimizdeki ülkeler yeniden inşa edilecek. Bu gerçekleştiği zaman büyük kırılmalarla büyük fırsatlar ortaya çıkacaktır” dedi.




Tarihe Tanıklık Eden Binalar


Çağdaş Türk mimarisinin son 10 yılı fotoğraflarla belgelendi. Nurus’un 90’ıncı kuruluş yıldönümü etkinlikleri kapsamında düzenlenen ‘Güncel Türkiye Mimarlığı Fotoğraf Sergisi’, Ankara’da açıldı. Türkiye Müteahhitler Birliği’nin ödüllü genel merkez binasında açılan sergide, sanatçı Cemal Emden’in çektiği ve Türkiye mimarisinin farklı özelliklerini yansıtan 35 binanın fotoğrafı yer alıyor.1927 yılında Ankara’da Nurettin Usta tarafından kurulan ve bugün yaklaşık 50 ülkeye ihracat yapan global bir markaya dönüşen Nurus, ekonomik ve sosyal gelişmelerin değişik alanlara yansımasını belgelerle tarihe aktarmayı sürdürüyor. Güncel Türkiye Mimarlığı Fotoğraf Sergisi’nde; farklı mimarlık ofisleri tarafından tasarlanan ve 2010’ların Türkiye mimarisini yansıtan fotoğraflar bulunuyor. Sergide yer alan fotoğraflar gelecek nesillere referans olması için bir kitap haline de getirildi. Nurus sponsorluğunda gerçekleştirilen ve daha önce 3-21 Ekim tarihlerinde İstanbul’da ziyarete açılan sergi, 12 Ocak tarihine kadar Türkiye Müteahhitler Birliği Genel Merkezi’nde görülebilecek.

Referans niteliğinde…Nurus Baş Tasarımcısı Renan Gökyay, son 10 yıl içinde tamamlanan binaların fotoğraflarından oluşan sergi ve kitabın, yakın yüzyılın mimarisini belgelediğini ifade ederek, “Türk inşaat sektörünün başarılarına paralel

olarak, Türk mimarisi de gelişiyor, dönüşüyor. Sergimiz bu dönüşümü en güzel şekilde yansıtıyor. 10 yıl önce Turkish Design adıyla Türk endüstriyel tasarım tarihini arşiv niteliğinde derleyerek gelecek kuşaklara armağan etmiştik. Bilgi ve birikimin nesilden nesile aktarımının kıymetini çok iyi bilen bir marka olarak, bu çalışmanın da, çağdaş mimarlar, mimarlık ve tasarım öğrencileri ve genç nesillerin önemli referans kaynaklarından biri olacağını düşünüyoruz. Sergimizi yakın zamanda Almanya’da da, fotoğraf ve mimari tutkunlarının ziyaretine açmayı amaçlıyoruz” dedi.

Türk Mimarisine Işık Tutuyor…Sergiye ev sahipliği yapan Türkiye Müteahhitler Birliği (TMB) Yönetim Kurulu Başkan Vekili Selim Bora ise “Birliğimizin ideallerini temsil eden ve Türk inşaat sektörünün geldiği noktayı ortaya koyan binamızın iç dekorasyonunu gerçekleştiren çözüm ortağımız Nurus’un 90’ıncı yıl kutlamaları çerçevesinde hazırladığı bu seçkiye ev sahipliği yapmaktan büyük memnuniyet duyuyoruz. Değerli fotoğraf sanatçısı ve mimar Cemal Emden’in fotoğrafları ile güncel Türk mimarisine ışık tutan bu değerli serginin; Türk müteahhitliği markasının gücünü yansıtan binamızda gerçekleştirilmesini ayrıca anlamlı buluyoruz” diye konuştu.Türkiye Müteahhitler Birliği’nin Leed sertifikalı genel merkez binası aynı

zamanda 2014 yılında, ‘Sign of the City Awards’ yarışmasında 18 ayrı kategoride değerlendirilen 142 proje arasında ‘En İyi Mimari Tasarım’ ödülünü kazandı. Bina ayrıca İngiltere’nin prestijli mimarlık ödüllerinden, Building Awards 2014’de Yılın En İyi Uluslararası Projesi ödülüne değer görüldü.

Entelektüel Binalar!Sanatçı Cemal Emden de serginin 6 aylık bir çalışmanın ürünü olduğunu belirterek, “Binaların her biri, var olan mimari yapıların dışına çıkmayı başarabilmiş, dünyadaki başarılı örnekler arasında yer alan, entelektüel içeriğe sahip özgün yapılar. Nasıl bir coğrafyada, nasıl bir kentin içinde yer aldıklarını, iç mekânlarının ne tür özellikleri olduğunu fotoğraf karelerine aktarmak için gayret gösterdik. Ortaya çarpıcı bir tablo çıktı” diye konuştu.

Son 10 Yıla Tanıklık Eden BinalarSergideki son 10 yılın tarihine tanıklık eden binaların seçimine, Dokuz Eylül Üniversitesi Mimarlık Fakültesi’nden Prof. Dr. Deniz Güner, İstanbul Teknik Üniversitesi Doç. Dr. Funda Uz, Özyeğin Üniversitesi Mimarlık Fakültesi’nden Dr. Tayfun Gürkaş ve Pamukkale Üniversitesi Mimarlık ve Tasarım Fakültesi’nden Yrd. Doç. Dr. Burak Altınışık’ın da aralarında olduğu bağımsız bir danışma kurulu karar verdi.

Sanatçı Cemal Emden imzalı ‘Güncel Türkiye Mimarlığı’ Fotoğraf Sergisi, TMB’nin Ankara’daki Genel Merkezi’nde açıldı



Mitsubishi Electric Corporation, Mitsubishi Electric Tur-key Klima Sistemleri Üretim Anonim Şirketi tarafından ev tipi klimaların geliştirilmesi ve üretimi için Türkiye’de kurulan yeni fabrikanın 12 Aralık’ta üretime başlayacağını açıkladı. Mitsubishi Electric, ev tipi klima talebinde artış beklenen Türkiye ve Avrupa’da iş hacmini büyütmeyi amaçlıyor. Mart 2021’de sona eren mali yıl itibari ile yıllık üretim miktarının 500.000 sete (iç ve dış ünite) ulaşması hedefleniyor.

Yeni Fabrikanın Detayları

Konumu Manisa Organize Sanayi Bölgesi, Manisa, Türkiye

Tesis alanı Yaklaşık 60.000 metrekare

Kat alanı Yaklaşık 40.000 metrekare

Faaliyete geçme tarihi

12 Aralık 2017

Ürün Ev tipi klima

Üretim kapasitesi

Yılda 500.000 set (iç ve dış ünite)

Yeni Fabrikanın HedefleriMitsubishi Electric’in Avrupa’daki klima ve soğutma sis-temleri faaliyetleri her geçen gün büyüyor ve Türkiye’deki talebin de ülkenin ekonomik büyümesine ve nüfus artışına

paralel olarak artması bekleniyor. Yeni fabrikanın, Türki-ye’de ve Avrupa’daki talep dalgalanmalarına yanıt veren ve ayrıca yerel pazarlara yönelik özel tercihleri ve çevresel gereklilikleri karşılayan esnek bir tedarik zinciri sağlamak üzere lokalizasyon çalışmalarının hızlandırılmasında kilit rol oynaması bekleniyor.

Şirkete Genel Bakış

Adı

Mitsubishi Electric Turkey Klima Sistemleri Üretim Anonim Şirketiİngilizce: Mitsubishi Electric Air Conditioning Systems Manufacturing Turkey Joint Stock Company

Başkanı Katsu WadaKonumu Manisa, Türkiye

Sermayesi

382,5 milyon TL (yaklaşık olarak 11,5 milyar JPY)(Sahibi: Mitsubishi Electric Corporation, %100)

Kuruluş tarihi 4 Nisan 2016

Çalışan sayısı

Aralık 2017 itibari ile 146Mart 2021’de sona eren mali yıl itibari ile yaklaşık 400

Faaliyet alanı Ev tipi klimaların geliştirilmesi ve üretimi

Mitsubishi Electric Türkiye’de Ev Tipi Klima Fabrikası Açıyor

Avrupa ve Türkiye’de klima ve soğutma sistemleri segmentinin büyütülmesine katkı sağlayacak




Enerji Sektörü Power-Gen Fuarı’nda Buluştu

Teksan Jeneratör, yenilikçi ürünleriylePower-Gen Fuarı’ndaydı


Teksan Jeneratör yenilikçi enerji çözümleri ile sektörün en büyük buluşmalarından Power-Gen 2017 Fuarı’ndaydı. Las Vegas’ta gerçekleşen ve enerji sektörünün en büyük organizasyonlarından biri olarak kabul edilen fuar bu yıl da sektörün nabzını tutmaya devam etti. Ürünlerini 120’den fazla ülkeye ihraç eden Teksan Jeneratör’ün ürün gamında önemli yer tutan hibrit jeneratör ve mini aydınlatma kulesi Power-Gen Fuarı’nda yoğun ilgi gördü.

Enerji sektörünün yakından takip ettiği Power-Gen Fuarı bu yıl da firmaların yeni ürünlerini tanıttığı bir platforma dönüştü. Pek çok bölgeden binlerce katılımcı ve ziyaretçiyi buluşturan fuarda yaklaşık çeyrek asırdır yenilikçi çözümleri ile enerji sektöründe hizmet veren Teksan Jeneratör hibrit jeneratör ve mini aydınlatma kulesi ile yer aldı.

Teksan, Fuar ziyaretçilerinden yoğun

ilgi gören Türkiye’nin ilk hibrit jeneratörünü TÜBİTAK işbirliği ile 2015 yılında geliştirdi. Dünyada hibrit teknoloji kullanan sayılı şirketlerden olan Teksan Jeneratör, rüzgâr ve güneş gibi yenilenebilir enerji kaynaklarına entegre olarak çalışıyor. Böylece yakıttan yüzde 65 tasarruf sağlarken karbon salınımını da yüzde 80 azaltıyor.

Teksan Jeneratör’ün pratik kullanımı ve az yer kaplama özelliği ile fuarda dikkat çeken bir diğer ürünü ise mini aydınlatma kuleleri oldu. Boyutları yüzde 52 küçülen ve böylece tek seferde daha çok konteyner yüklemesine olanak sağlayan mini aydınlatma kulesi, yüzde 57 daha fazla yakıt tasarrufu sağlıyor ve yüzde 66 daha fazla aydınlık veriyor. Bakım masraflarını düşüren mini aydınlatma kuleleri daha uzun lamba ömrü ile ekonomik bir çözüm sunuyor. Elektrik enerjisinin olmadığı yerlerde, inşaat sahaları, yol, köprü projelerinin yapımı gibi pek çok alanda aydınlatma amacıyla kullanılıyor.



Türkiye Sınai Kalkınma Bankası’nın (TSKB) iştiraki TSKB Sürdürülebilirlik Danışmanlığı ESCARUS’la birlikte gerçekleştirdiği 6. Sürdürülebilirlik Atölyesi, bu yıl Bilkent Üniversitesi öğrencilerinin katılımıyla yapıldı.2012 yılından bu yana düzenlenen Sürdürülebilirlik Atölyeleri’nde geleceğin karar vericileri üniversite öğrencileriyle, akademisyenler, TSKB ve Escarus yöneticileri bir araya gelerek sürdürülebilirlik temalı vaka analizleri gerçekleştiriyor. Bu yılki atölye, sürdürülebilirlik gündeminin önemli maddelerinden olan “Entegre Düşünme ve Entegre Bakış Açısının Sağladığı Katma Değer” temasıyla düzenlendi. 30 öğrencinin katıldığı Sürdürülebilirlik Atölyesi’nde, entegre düşünme konusunda farklı yaklaşımlara sahip iki şirket değerlendirildi. TSKB’nin farklı bölümlerinden yöneticilerin, Escarus’un Genel Müdürünün ve yöneticilerinin de eşlik ettiği 6. Sürdürülebilirlik Atölye çalışmasında, öğrenciler kurgulanan senaryolar çerçevesinde sunumlar hazırladı. Atölye çalışması süresince,

sürdürülebilirlik kavramsal olarak da ele alındı ve katılımcılarla dünyadaki son gelişmeler hakkında bilgiler paylaşıldı.

Yetkin Kesler: “Sürdürülebilir iş modelleri için bilgi aktarımı önemli”6. Sürdürülebilirlik Atölyesi hakkında görüşlerini paylaşan TSKB Genel Müdür Yardımcısı Yetkin Kesler, sürdürülebilirlik alanında ilk okuryazarlık programını hayata geçirdiklerinin altını çizerek şunları söyledi: “2012 yılından bu yana geleceğin karar vericileri olan üniversite öğrencileri nezdinde farkındalık yaratmak amacıyla Sürdürülebilirlik Atölyeleri düzenliyoruz. Atölyelerde öğrenciler ile TSKB ve Escarus yöneticilerini bir araya getirerek sürdürülebilirliği farklı perspektiflerden yorumluyoruz. Şimdiye kadar Bilkent, Koç, ODTÜ, Sabancı gibi pek çok değerli okulun öğrencileriyle buluşma şansı yakaladık. Önümüzdeki yıllarda da Sürdürülebilirlik Atölyesi ile farklı okullara ulaşmaya ve geleceğin sürdürülebilir iş modellerinin şekillendirilmesine katkı sağlamaya devam edeceğiz.”

Hülya Kurt: “Gelecek, entegre düşünerek farklı değerler yaratabilmeyi bilen kuşakların elinde şekillenecek” Sürdürülebilirliğe katkının, bir misyon değil yaşadığımız dünyaya bir borç olduğunu belirten TSKB Sürdürülebilirlik Danışmanlığı ESCARUS Genel Müdürü Hülya Kurt, geleceğin sürdürülebilir olarak şekillenebilmesi için farklı fikirlere ve bakış açılarına açık düşünebilen, bilgiden değer yaratan ve katma değerli çözümler geliştiren bir neslin oluşması gerektiğine dikkat çekti. Öğrencilerin sürdürülebilirlik konusunu sahiplenmelerinin öneminin altını çizen Kurt, “Gençlerin sürdürülebilirlik bilincini yükseltmek için yarattığımız farklı plaformlar ile global vizyonumuzu aktarıyoruz. Gerçekleştirdiğimiz Sürdürülebilirlik Atölyeleri ile bu kavramı farklı açılardan değerlendirmeye ve yorumlamaya, farklı pencereler açmaya çalışıyoruz. Çünkü biliyoruz ki, gelecek entegre düşünerek farklı değerler yaratabilmeyi bilen kuşakların elinde şekillenecek” dedi.

TSKB ve Escarus’un düzenlediği 6. Sürdürülebilirlik Atölyesi

Bilkent Üniversitesi’nde gerçekleştirildi


TSKB ve iştiraki TSKB Sürdürülebilirlik Danışmanlığı ESCARUS’un işbirliğiyle düzenlenen “6. Sürdürülebilirlik Atölyesi” 14 Aralık’ta Bilkent Üniversitesi öğrencilerinin katılımıyla

gerçekleştirildi. Sürdürülebilirlik Atölyesi’ne katılan öğrenciler, çözümlenen vaka çalışması ile entegre düşünme ve entegre bakış açısının bir şirkete sağladığı değerlere odaklandılar.



Türkiye Ekonomisi Katlanarak Büyüyor

Wilo 2017’de 1.400’e yakın kişiye eğitim verdi


Türkiye ekonomisi hız kesmiyor. Bölgemizde oluşturulmaya çalışılan güvensizlik ortamına rağmen güçlü ayakları üzerinde duran Türkiye ekonomisi, tüm dünya ülkelerini kıskandıracak bir büyüme rakamına ulaştı. Üçüncü çeyrekteki yüzde 11.1’lik büyüme oranını değerlendiren TÜMSİAD Genel Başkanı Yaşar Doğan, ‘’ Sermaye yatırımlarının artışı ile birlikte gerçekleşen ihracattaki artış; büyümeyi tetikleyen en önemli etkenler arasında’’ diye konuştu. Doğan, “Döviz kuru; üretim ve beraberinde ciro artışını belirliyor. Özellikle de bu dönemde Türk mallarının kalitesinin yanında Avrupa’ya kıyasla daha ucuz hale gelmesi, ciromuzu yani büyümemizi de olumlu yönde etkiledi. Böylelikle mal ve hizmet ihracatı da üçüncü çeyrekte yıllık yüzde 17,2 arttı” dedi.

‘’2018 Yılı Daha İyi Geçecek’’Ekonominin; Kredi Garanti Fonu (KGF), istihdam ve vergi teşviklerinin desteğiyle canlandığını belirten Doğan sözlerini şöyle sürdürdü: “KGF’nin üzerinden verilen teşviklerin de yatırıma dönüşmesi üçüncü çeyrek büyümede olumlu etki gösterdi. Ekonomimizin birçok ülkeye kıyasla sağlam olması sebebiyle bütçeden verilen destek ve teşvikler ekonominin canlanmasına, büyümesine büyük katkı sağlanmıştır. Makine-teçhizat sektörünün büyümesi pozitife döndü ve büyümenin kalitesi de artmaya başladı. Tüm bu veriler ışığında 2018 yılının daha da iyi geçeceğine inanıyoruz. Fakat özellikle üçüncü çeyrekte etkili olan sanayi sektörüne yapılan yatırımların dördüncü çeyrekte de artarak devam etmesi gerektiğini düşünüyorum.”

Türkiye’yi 2023 hedeflerine emin adımlarla taşımak için çalışmalarımızı artırarak devam ettirmeliyiz diyen Doğan, “Büyümenin temeli üretimdir ve üretimimizin katma değerini daha fazla yükseltmeliyiz. Yerli üretim alanlarımızı genişleterek marka değerimizi yükseltip üretimdeki katma değeri artırmalıyız Büyümenin kalitesini artırarak yani yükte hafif değerde ağır üretimle, 2023 hedeflerimize daha fazla yaklaşmış oluruz. Cumhurbaşkanımızın gösterdiği 500 milyar dolar ihracat, 2 trilyon dolarlık GSYH ve kişi başı yıllık 25 bin dolarlık gelir hedefi bu şekilde yakalanacaktır.” Açıklamasında bulundu.

Türkiye ekonomisi ile ilgili en önemli verilerden olan üçüncü çeyrek büyüme rakamları açıklandı. Bu yılın Temmuz, Ağustos, Eylül aylarını kapsayan üçüncü çeyrekte ekonomi rekor kırarak yüzde 11.1 büyüdü. Türkiye bu büyüme rakamı ile dünya genelinde ‘en hızlı büyüyen ekonomiye’ sahip ülke oldu. “Rakamlara baktığımızda büyümenin kalitesinin de arttığını görüyoruz’’ diyen TÜMSİAD Genel Başkanı Yaşar Doğan, ‘’Özellikle mal ve hizmet ihracatındaki artış 2018 beklentilerini daha da yükseltmiştir” dedi.

TÜMSİAD Genel Başkanı Yaşar Doğan

Wilo düzenlediği eğitim seminerleriyle, pompaların günlük hayatımızdaki önemini ve yeni nesil pompa teknolojilerinin faydalarını anlatıyor. Öğrencilerin veya profesyonellerin olduğu farklı katılımcı gruplarına yönelik eğitimler veren Wilo, 2017’de yaklaşık 1.400 kişiyle deneyimlerini paylaştı. Pompa sistemleri sektörünü geliştirme sorumluluğuyla hareket eden Wilo, sürdürülebilir bir ilerleme sağlamak için eğitim çalışmalarına büyük önem veriyor. Wilo Türkiye’nin Eğitim

Departmanının hedefi, öğrencilerden sektör profesyonellerine kadar farklı kesimlere fayda sağlamak. Wilo 2017 yılında, aralarında teknik meslek lisesi öğrencileri, üniversite öğrencileri ve sektör profesyonelle-rin yer aldığı yaklaşık bin 400 kişiye eğitim verdi. Özyeğin Üniversitesi, Yıldız Teknik Üniversitesi, Marmara Üniversitesi, Yeditepe Üniversitesi, Kocaeli Üniversitesi, Okan Üni-versitesi gibi önemli üniversitelerin mühendislik bölümleri ile meslek yüksekokulu öğrencileri de Wilo’nun Tuzla’daki merkez binasında yapılan

seminerlere katıldılar. Katılımcılar, Wilo’nun faaliyetlerinin yanı sıra, temel pompa prensipleri, pompalarda kavitasyon, yeni nesil enerji verimli pompaların sağladığı faydalar gibi konularda bilgi edin-diler. Öğrenciler ayrıca Wilo’nun LEED Gold Sertifikasına sahip yeşil binasını ve laboratuvarlarını inceleme fırsatı buldular. Wilo, 2018 yılında vereceği eğitim-lerde çok daha fazla sayıda kişiye ulaşmayı hedefliyor.



İzmir’in Gediz Deltası Türkiye’nin İlk UNESCO

Dünya Doğa Mirası Olabilir


Türkiye’nin en büyük yüz ölçümüne sahip kıyı sulak alanlarından biri ve flamingoların yuvası olan İzmir’in Gediz Deltası, yeni yayınlanan bir akademik rapora göre dört UNESCO Dünya Doğa Mirası kriterlerinin tamamını sağlıyor. Doğa Derneği, alanın UNESCO Dünya

Doğa Mirası ilan edilmesini talep ediyor.

UNESCO Dünya Mirası kavramı 1975 yılında yürürlüğe giren Dünya Kültürel ve Doğal Mirasın Korunması Sözleşmesi ile uluslararası bir koruma statüsü olarak tanımlanıyor. UNESCO Dünya Mirası alanlarının on kriteri bulunuyor ve bunların altısı kültürel, dördü ise doğayla ilgili. Bir alanın UNESCO Dünya Doğa Mirası Listesi’ne dahil edilebilmesi için Dünya Miras Komitesi tarafından belirlenen olağanüstü evrensel değerini ölçen dört doğal kriterden sadece birini karşılaması yeterli.Türkiye’de bugüne kadar on yedi kültürel ve iki karma Dünya Mirası ilan edilmiş olmakla beraber, UNESCO Dünya Doğa Mirası statüsüne sahip bir alan henüz bulunmuyor. Prof. Dr. Ahmet Karataş, Yrd. Doç. Erol Kesici ve Doğa Derneği Koruma Programı Koordinatörü Itri Levent Erkol’un hazırladığı rapora göre Türkiye’nin en büyük yüz ölçümüne sahip kıyı sulak alanlarından biri ve flamingoların yuvası olan İzmir’in Gediz Deltası, UNESCO’nun Dünya Doğa Mirası ile ilgili dört kriterinin tamamını sağlıyor ve bu özelliği ile dünyadaki nadir alanlardan biri.Gediz Deltası, 158 yıldır bilimsel olarak araştırılıyor ve 1998 yılından bu yana Ramsar Sözleşmesi kapsamında Uluslararası Öneme Sahip Sulak Alan statüsüne sahip. Aynı zamanda doğal sit alanı olarak korunan İzmir’in Gediz Deltası, UNESCO’nun eşsiz doğal güzelliklere ve estetik öneme sahip olmak; önemli fizyografik özellikler göstermek; kara, tatlı su, kıyı ve deniz ekosistemleri ile canlı topluluklarının gelişiminde önem taşımak ve son olarak tehlike altındaki türleri içeren yaşam alanlarına sahip olmak konulu dört UNESCO kriterini ayrı ayrı sağlıyor. Akademisyenler tarafından hazırlanan rapor, deltanın her bir kriteri hangi gerekçelerle sağladığını tek tek ortaya koyuyor.

Amazon Yağmur Ormanları ve Grand Canyon Kadar DeğerliKonu hakkında açıklama yapan Doğa Derneği Genel Koordinatörü Dicle Tuba Kılıç: “Gediz Deltası’nın eşsizliği onlarca yıldır akademisyenler, kamu kurumları, sivil toplum kurumları ve deltada yaşayanlar tarafından dile getiriliyor. Akademisyenlerin hazırladığı bu yeni rapor, yıllardır bilinen bilgileri UNESCO’nun belirlediği kriterlere göre değerlendiriyor ve Gediz Deltası’nın Dünya Doğa Mirası unvanını fazlasıyla hak ettiğini ortaya koyuyor. 1979 yılında Grand Canyon, 2000 yılında Amazon Yağmur Ormanları ve geçtiğimiz yıllarda daha birçok doğal alan bulundukları ülkelerde UNESCO Dünya Doğa Mirası ilan edildi. Bu nedenle dünyaca bilinirlikleri arttı. İzmir’in Gediz Deltası ise hak ettiği bu unvanı almak şöyle dursun İzmir Körfez Otobanı gibi yıkım projeleri ile karşı karşıya geliyor. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu’nun da ifade ettiği gibi otoban projesi körfezdeki su sirkülasyonunu daha da azaltarak bölgedeki doğal döngülere zarar verecek. Başkan Kocaoğlu’nun Otoban Projesi nedeniyle Körfez tarama projesini erteleme kararını destekliyoruz ve Gediz Deltası’nın UNESCO Dünya Doğa Mirası olması için bizlerle birlikte harekete geçmesini diliyoruz. İzmir Büyükşehir Belediyesi, Kültür ve Turizm Bakanlığı ve diğer ilgili kurumlardan talebimiz Gediz Deltası’nın ivedi olarak UNESCO listesine alınması ve Körfez Geçiş Otobanı projesinin iptal edilmesi. Gediz Deltası, İzmir’in ve Türkiye’nin değerini tüm dünya ölçeğinde anlatan eşsiz bir doğa mirası. Böylesine değerli bir doğal alan, hiçbir zarar gelmeden yaşatılmalı, İzmir halkına, Türkiye’ye ve gelecek nesillere UNESCO Dünya Doğa Mirası olarak taşınmalı” dedi.



Y kuşağı Tüketime Aç ama Kolay Lokma Değil


Düzce Üniversitesi Kariyer Topluluğu tarafından düzenlenen ve Üniversite Medya Birliği’nin destekçisi olduğu “Marketing Empire” etkinliği 12 Aralık’ta Düzce Üniversitesi’nde gerçekleştirildi. Düzce Üniversitesi öğrencilerinin yoğun katılımıyla gerçekleşen etkinliğe konuşmacı olarak katılan E-GÜVEN İş Geliştirme, Satış ve Pazarlama Direktörü Ayşegül Topoğlu Tüzün, Y kuşağının alışkanlıkları ve dijital pazarlama alanındaki yeni eğilimler hakkında bilgi verdi.

Nüfusun yüzde 35’ini oluşturuyorlar, TV’den çok internete önem veriyorlarTürkiye nüfusunun yüzde 35’ini oluşturan Y kuşağının açık, şeffaf ve net iletişimi tercih ettiğini belirten E-GÜVEN İş Geliştirme, Satış ve Pazarlama Direktörü Ayşegül Topoğlu Tüzün, Y kuşağının ana motivasyonun grup içinde öne çıkmak olduğuna dikkat çekti: “Bu nesil, arkadaşları tarafından onaylanmak ve yaptıkları işte faydalı olduklarını bilmek istiyor. Y kuşağının %70’i arkadaşları onların önerilerini kabul ettiğinde çok sevindiğini belirtiyor. Yapılan araştırmalar, bu kuşağın televizyona ve basılı medyaya daha az ilgi duyduğunu gösteriyor. İnternetteki kampanyalarla

daha çok ilgililer. Y Kuşağı’nın sadece yüzde 26’sı haftada 20 saatten fazla TV izliyor. Y neslinin yüzde 42’si bilgisayarda TV programı izliyor.”

Alışverişte cömertler, yüzde 50’si cepten araştırma yapıyorY kuşağı için mobil araçların önemli bir bilgi kaynağı olduğunu vurgulayan Tüzün, Y kuşağının araştırmacı olduğunu, sorgulama mekanizmalarını kullanmaktan kaçınmadıklarını ifade etti: “Y kuşağı temsilcilerinin % 50’si alışveriş yaparken akıllı telefonlarından ürünlerle ilgili araştırma yapıyor. Y kuşağı para harcama ve tüketim konularında diğer nesillere göre daha cömert. Satış ve pazarlama departmanları Y kuşağı için; sosyal medya mecralarının sık kullanılması, farklı kampanyalar düzenlenmesi,

şeffaf ve güvenilir olunması, yeniliklerin takip edilmesi, online satış platformları ile faydalı içeriklerin oluşturulması ve mobil kanalların açık tutularak söz hakkı tanınması gibi farklı stratejiler belirlemek zorunda.”

Z kuşağı otoriteye karşı ve hızlı tüketmeye yatkın90’lı yıllarda doğan Z kuşağının ise teknolojiyle iç içe büyüdüğüne değinen Tüzün, “Z kuşağı, diğer nesillere göre bilgi ve zaman konularında yüksek uyum yeteneğine sahip. Bu kuşağın yenilikçi bakış açıları ve analitik zekaları ile iş hayatına yeni bir soluk getireceğini düşünüyorum. Otoriteye ve kurallara karşı olan dirençleri ise dikkat çekici düzeyde. Dijital nesil olarak da bilinen bu nesil, hızlı tüketmeye ve aynı anda birden fazla sorunla baş etmeye yatkın.” dedi.

Dijital pazarlamada sanal gerçeklik ve kripto para gündemde olacakDijital pazarlama eğilimlerini de değerlendiren Tüzün, dijital pazarlamayla geleneksel pazarlama çalışmalarına göre daha düşük maliyetlerle, daha fazla potansiyel müşteriye ulaşılabileceğini açıkladı: “Dijital pazarlama, 360 derece pazarlamanın en önemli uygulamalarından biri. Doğru uygulandığında marka bilinirliliğine katkı sağlayan dijital pazarlama; etkileşim zenginliği, coğrafi engelleri kolay aşma ve tüketici eğilimlerini daha kolay ölçme gibi avantajlar sunuyor. Tüketicilerin ürün veya hizmetle fiziksel etkileşime geçememesi, olumsuz deneyimlerin hızlı yayılıp kriz riski oluşturması, bilinçsiz ve yoğun olarak kullanıldığında rahatsızlık vermesi gibi dezavantajları da mevcut. Dijital pazarlama alanında önümüzdeki dönemde video içeriklerin daha fazla kullanılacağını, Neuro Marketing çalışmalarının sıklaşacağını, yapay zeka teknolojilerinin yaygınlaşacağını, Influencer pazarlamanın etkisini artıracağını, sanal gerçeklik teknolojisinin daha fazla kullanılacağını ve kripto paraların gündemde olacağını öngörüyorum.”

“Digital in 2017 Global Overview” raporuna göre, Türkiye’de sosyal medyaya mobilden bağlanan kullanıcı sayısı 42 milyon. En çok kullanılan sosyal medya kanalları Youtube ve Facebook. Gün

içerisinde ortalama 7 saatimizi bilgisayar karşısında, 3 saatimizi telefon üzerinden internete bağlanarak ve 3 saatimizi sosyal medya platformlarında geçiriyoruz.



Olmasaydı-1Nikola Tesla; Geceleri Gündüz Yapan Adam

İlginç ve Az Bilinir Detaylarla Yaşam Öyküsü…



Nikola Tesla 10 Temmuz 1856 yılında Hırvatistan’ın bir köyünde doğdu. Efsaneye göre şimşekler çakan, yıldırım düşen bir gecede… İnsanlar onu böyle hayal etmeyi seviyorlar. Çünkü o ömrünü elektiriğe adadı. 28 yaşından sonra bütün hayatı Amerika Birleşik Devletleri’nde geçti. Tam bir dünya vatandaşı olan Nikola Tesla’nın insanlığa hizmeti eşsizdir. Şehirlerimizin, kasaba ve köylerimizin ışıklandırılması alternatif akımın mucidi olan Tesla sayesindedir. Onun sayesinde radyo dinliyor, uzaktan kumanda ile aletlerimizi kontrol ediyoruz. Röntgen cihazı, elektirik sayacı, otomobillerin hız göstergesi, radyo frekans alternatörü, radar, elektrik saatleri… Bu liste uzadıkça uzuyor. Günümüze kadar kullanılan ve kullanılmayan 1.000’e yakın icat. İlk icadı indiksiyon motoru bile; bugün hayatın her alanında farklı makine ve aletlerde yeralmakta. Bilim ve teknolojinin hızla gelişmesinden dolayı birçok icat daha mucidi hayattayken kullanım dışı kalırken; Tesla icatları üç asra yayılmış nadir bilim insanlarındandır. O adeta bilimin hangi yöne doğru gelişeceğini önceden biliyor gibiydi. Dünya bilimi bugün bile onun eşsiz mirasından beslenmektedir. Çağımızda kullanılmaya başlanan elektronik mikroskoplar, lazer, televizyon ve mobil telefonların çalışma prensiplerinin temeli büyük ölçüde onun idealarına dayanır. Tesla tarafından gerçekleştirilen deneylerin

bazıları gerçekten çok tehlikeli çalışmalardı. 30 Haziran 1908 günü Sibirya’nın orta kesimlerindeki Tunguska Irmağı yakınlarında oluşan büyük gök patlamasının nedeni literatüre bir kuyruklu yıldız parçasının atmosferde patlaması olarak geçerken, bazı bilim insanlarına göre bu, insan eliyle ortaya çıkmış bir felaketti ve müsebbi Nikola Tesla’ydı. Her ne kadar ispatlanamamış ve oldukça aşırıya kaçan bir tez de olsa; bunun düşünülmesi bile Tesla’ya atfedilen yeteneğin bir göstergesidir. Bu olayda ortaya çıkan patlama Hiroşima bombasının on katı etkiye sahipti. Yaptığı sayısız buluşa rağmen Tesla; tüm hayatını iki temel hedefe odaklamıştı. Bedava elektrik enerjisi elde etmek ve bunu bütün gezegene kablosuz dağıtmak. Bugüne kadar başarılamayan bu iddia günümüzde halen bazı bilim insanları için saçma, bazıları için yeterli para kaynağı sağlanırsa gerçekleşebilir bulunmaktadır. Nikola Tesla hakkında bilim dünyasının ortak görüşü; tüm zamanların en büyük mucidi olduğu yönündedir. O ise ölümüne yakın yaptığı bir röportajda kendini “Yenilmiş bir adam” olarak tanımlar. Çünkü başarabildiklerinin yanında, pek çok projesini gerekli finans sağlayamadığı için hayata geçiremememiştir. Tesla yeterince desteklenseydi nasıl bir kariyeri olurdu, insanlığa daha neler kazandırırdı tahmin etmek mümkün değil.

“Bir telgraf ya da buhar makinesi, bir gramafon ya da fotoğraf, telefon ya da aklınıza gelebilecek her türlü önemli şeyi bulmak binlerce bilim insanının hayatına mal olabiliyorken, sonuncu kişi tüm ilgi ve tebriği alır, bizse geri kalanları tamamıyla unuturuz. Oysa ki onun yaptığı tek şey, sonuca minik bir parça katkıda bulunmaktır. Bu tür ibretlik olaylar bizlere, entelektüel

gelişmelerin %99’luk kısmının emek hırsızlıklarından kaynaklandığını öğretmeli, basit ve açıkça çıkarmamız gereken ders, her ne olursa olsun

mütevazı olmamız gerektiğidir. Fakat çoğumuz bunu yapamayız.”Tesla’nın yakın dostu Mark Twain



Soğutulmuş Suyun Sıcaklık Farkının (ΔT) İyileştirilmesiBirçok büyük merkezi soğutulmuş su sistemleri pompa-lama enerjisini en aza indirmek ve soğutulmuş suyun ısı depolama kapasitesini en uygun duruma getirmek için yüksek soğutulmuş su sıcaklığı farkına, ΔT, bağlıdır. Merkezi soğutulmuş su dağıtım sistemlerine bağlı binalar pompalama enerjisini en az indirecek ve merkezi çiller tesisine dönen soğutulmuş suyun sıcaklığını maksimize edecek şekilde planlanmalıdır. Yüksek ΔT uygun kangal ve kontrol valfı seçimi, boru devresi ve pompalama tasarı-mı ve tesisata beslenen suyun kontrolü ile elde edilir.Tesisata gönderilen ve dönen soğutulmuş su sıcaklıkları arasındaki farkı, ΔT, maksimize etmek soğutulmuş suyun akış oranı ile karşılanan soğutma yükünü de maksimize edecektir. Soğutulmuş suyun ΔT ‘si esas olarak yüklerdeki soğutma kangalı verimliliğiyle belirlenir ve merkezi çiller tesissisindeki kontrollar veya kontrol sıralarıyla elde edile-bilecek bir şey değildir.

Soğutma KangallarıKangal performansının maksimize edilmesi tüm soğu-tulmuş su sisteminin, yani çiller sisteminin çalışmasında çok önemlidir. Soğutulmuş suyun ΔT ‘si terminal yani çıkış cihazlarının ne kadar iyi performans gösterdikleriyle belirlenecektir. Soğutma kangalları, kangala gönderilen besleme suyunun beklenen sıcaklığını dikkate alarak yükü karşılayacak şekilde seçilmelidir1. Dağıtım sistemindekiyle birlikte sıra ısı değiştiricilerdeki ısı kazançları da dikkate alınmalıdır. Soğutucu kangalın girişindeki soğutulmuş su-yun sıcaklığı merkezi tesisten çıkan gidiş suyunun sıcaklı-

ğından birkaç derece yüksek olabilir. Dönüş suyu sıcaklığı ve her kangalda çıkan havanın durumu kangalın düzenle-mesine, kangal üzerindeki havanın akışına, giren havanın enthapisine ve giren suyun sıcaklığına bağlıdır. Merkezi tesise bağlanacak yeni binaları tasarlarken birçok defa her inch (2,54 cm) uzunluğu üzerinde 8 sıra/10 kanat olan kangal kullanmak en iyi uygulamadır 2. Mevcut bir binanın yüksek ΔT ‘si olan bir soğutulmuş su (chiller) sistemine bağlama imkânını değerlendirirken, mevcut kangalların dikkatli değerlendirmesinin yapılması, olası düşük soğutulmuş su besleme sıcaklığı ve kangalların sistem sıcaklık farkları ΔT şartlarını karşılamalarını dü-şündüğümüzde, bu ihtiyatlı bir çalışma olacaktır. AHRI

48 50

25

20

15

10

5

040 42 44 46

Soğutulmuş Su Geliş sıcaklığı °F

Soğu

tulm

uş S

u Sı

cakl

ık fa

rkı ΔΤ

,°F

Şekil 1. Orijinal tasarımı 45°F /55°F Giren/Çıkan su sıcaklığı olan bir soğutulmuş su (chilled water) kangalı için hava tarafı koşulları aynı tutularak değişen Giren su sıcaklıklarının Çıkan suyun sıcaklıklarına etkisi. Yük sabit kabul edilerek.

MÜHENDİSİN NOT DEFTERİ

“Merkezi soğutulmuş su dağıtım sistemlerinin performansını artıran ancak mühendis ve mal sahiplerinin dikkat etmediği birçok basit husus vardır. Kariyerimin büyük bir kısmını bu sistemlerin arızasını bulup gidermek ve performanslarını en iyi duruma getirmek için tasarım ve işletme konularını düzeltmekle geçirdim. Çalışmalarımda yaygın olarak rastlanan sorunları gidermek için soğutulmuş suyun sıcaklık farkını ΔT nasıl iyileştirilmesi, verili pompalama stratejileri ve binaların nasıl bu büyük dağıtım sistemlerine bağlanacağı üzerine yoğunlaştım”. Kent W. Peterson, Proje Mühendisi, bu ifadenin tamamı Ocak 2014 yılında yayınlanmıştır.

Büyük yerleşkelerin merkezi soğutulmuş su tesisleri enerji tasarrufu sağlayacak şekilde tasarlanabilmelerine rağmen genel sistemin performansı üzerine en büyük etki genellikle bu tesise bağlanan bina sistemlerinin kontrol tesisiyle karşılıklı tepki vermek için nasıl tasarlandığıdır.

Büyük Soğutulmuş Su (Chilled Water) Tesislerinin Performanslarının

İyileştirilmesi Yazar: KENT W. PETERSON, Proje Mühendisi, BEAP (Ashrae Bina Enerji Değerlendirmesi Uzmanları Belgelendirmesi Başkanlık Kurulu Üyesi / ASHRAE ÜYESİ

2 AHRI: The Air-Conditioning, Heating and Refrigeration Institute (Klima, Isıtma ve Soğutma Enstitüsü, bu kasamda dünya çapında üretim yapan firmaların kurduğu bir organizasyondur)

1 Kent W. Peterson, Proje Mühendisi, Long Beach, California P2S Mühendislik firmasında başmühendis /Genel Müdür. 189.1 Standardının hazırlama grubu eski başkanı.



tarafından onaylı kapsamlı derece-lendirme ve seçim programları mev-cut kangalların durumunu/yapısını modellemek için kullanılabilir. Kan-galın yapısı eşleştirilebilir ve faklı so-ğutulmuş su besleme sıcaklıklarının mevcut kangallar için etkileri model-lenebilir. Birçok uygulamada, yüksek ΔT ‘si olan merkezi tesisin, tesise bağlanacak mevcut bina içindeki ori-jinal kangallarınkinden daha düşük besleme suyu sıcaklığı olduğunda, binada bulunan kangalların değişti-rilmesine ihtiyaç duyulmamıştır. Kangal performansı genel olarak kangaldaki gidiş ve dönüş suyu sıcak-lıkları arasındaki ortalama sıcaklık farkına dayanır. Belli bir kangal seçimi ve yükü için, geliş suyunun daha sıcak olması, kangalın yükü karşılaması için daha fazla suya ihtiyacı olması demektir ve sonuç daha düşük dönüş sıcaklığıdır. Şekil 1 sabit yük altında farklı giriş suyu şartlarının ΔT üzerine olan etkilerini göstermektedir. Kısmi yük şartla-rında giren suyun sıcaklığı tasarım dönüş sıcaklığına yaklaştıkça ΔT de bozulacaktır.

Kangal Kontrol ValflarıΔT’yi maksimize etmede tüm soğut-ma kangalları için iki yollu kontrol valflarına ihtiyaç vardır, herhangi bir kangalda üç-yollu valflar kullanma-yın. Tam kapasitedeki akışta basınç düşmesi, sistemin hidrolik gradiyanı eğrisinde soğutma kangalının nereye koyulduğuna bağlı olarak değişebilir. Hidrolik performansı modelleme ve bina içinde boru ve valf ölçülendir-mesini en iyi duruma getirmek için birkaç kullanılması kolay hidrolik modelleme programı mevcuttur.Farklı yük şartları aralığında, yüksek ΔT elde etmek için kangal kontrol valfları ve servo motorlar (actuators):• Valfın tüm çalışma mesafesini

(full stroke) kullanması için hid-

rolik gradyan içinde seçilmeli ve ölçülendirilmelidir,

• Çok düşük yükte kontrollü ça-lışma için yüksek çalışma ara-lıklarına sahip olmalıdır,

• Öngörülen en yüksek fark ba-sınca karşı kapatma yapabilme-lidir,

• Klima santralı veya çıkış ünitesi kapandığında kapatmalı ve

• Çıkış tasarım hava şartlarını ko-rumak için kontrol edilmelidir.

Yüksek ΔT tasarım, konstrüksiyon ve kangalların çalışması, kontrol valfları ve kontrol sırasının uygun olarak yapılmasıyla başarılabilir. ΔT’nin düşük olmasının başka iş-

letmeye bağlı nedenleri de vardır, örneğin: hava tarafı ekonomizöre düşük hava giriş sıcaklığı, ki bu hiç-bir zaman ortadan kaldırılamaz. Bu nedenle soğutulmuş su tesisi tasarımı ve çiller seçimi tüm yıl boyunca ön-görülen soğutulmuş suyun ΔT ‘sinin aralığını hesaba katmalıdır.

Soğutulmuş Su Bina BağlantılarıBina bağlantılarını tasarlamadan önce merkezi soğutulmuş su dağıtım tesisinin pompalama kontrol planını anlamak çok önemlidir. Bunun için de yıl içinde karşılaşılacak bina bağ-lantılarının olası basınç farkı aralığı-nı anlamak gelir.

Kampüs tipi soğutulmuş su sistemle-rinde en yaygın bina bağlantısı; aynı birimin merkezi tesisin, dağıtımın ve binaların sahibi olması nedeniyle doğrudan bağlantıdır. Doğrudan bağlantılar yüksek katlı olmayan binaların yani dağıtım sistemindeki statik hedin (yüksekliğin) düşük tu-tulabileceği bir sistemde uygundur. Bölgesel soğutma sistemleri ısı değiş-tiriciler kullanarak dolaylı bağlantı-lar kullanma eğilimindedir. Burada müşterinin soğutulmuş su sistemi, bölge soğutulmuş su sisteminden izole edilmiş durumdadır. Bu sütun doğrudan bağlantı seçeneklerine odaklanmıştır.

Doğrudan bağlantılar ayrılmış veya ayrılmamış tarzda yapılır. Ayrılmış bir bağlantı Şekil 2’de gösterildiği gibi tipik olarak bir atlama köp-rüsü, bina pompası ve bina dönüş sıcaklığı kontrol valfı ile düzenlenir. Atlama köprüsü bina dönüş suyunun besleme yani gidiş suyuyla karışma-sını sağlar ve amacı binayı hidro-lik olarak soğutulmuş su dağıtım sisteminden ayırmaktır. Bu, değişken frekanslı sürücüler ve ağ haline geti-rilmiş dağıtım sistemlerinden önceki yaygın uygulamaydı.

Ayrılmış bağlantılar aynı zamanda merkezi soğutulmuş su sıcaklığından daha yüksek bir soğutulmuş su sıcak-lığı kullanmak üzere tasarlanmış bir binayı bağlamak için kullanılmakta-

CHWS: Soğutulmuş Su Besleme - CHWR: Soğutulmuş Su DönüşDP: dağıtım tesisi - VFD: Değişken frekanslı sürücü (inverter) - FM: Frekans modülasyonu

CHWS

CHWR

BTU Sayacı

VFD

VFD

DP

FM

Şekil 2. Ayrılmış doğrudan bina bağlantısı.





dır. Bu teknik soğutulmuş su besleme sıcaklığını orijinal daha yüksek so-ğutma kangalı tasarım sıcaklığı elde etmek için karıştırmak için kullanı-lırdı. ΔT ‘yi en iyi duruma getirmek ve iyi bir sıcaklığı ve nem kontrolünü sürdürmek için kangalda daha düşük besleme sıcaklığı kullanmak en iyi uygulamadır. Mevcut binaların soğut-ma ihtiyaçlarını karşılamada gereken daha düşük akış şartları için kontrol valflarının yenileriyle değiştirmeleri gerekmektedir. Besleme suyunun sıcaklığını yükseltmek için karışım yapmak daima pompa enerjisini yükseltecek (belki tersine- hissedilir şekilde) ve su dönüş suyu sıcaklığını düşürecektir. Bu suretle Şekil 1’de görüldüğü gibi tesisin genel olarak ΔT ‘sini azaltacaktır.

Deneyimlerime göre bu uygulamalar genel olarak bina pompalarında ve fan enerjilerinde sorunlara, kontrol kararsızlığına, kapasite ve konfor sı-kıntılarına ve bunların yanında bina-nın gizli soğutma kapasitesinde olası bir azalmaya neden olmaktadır. Bu nedenle, ayrılmış bağlantılar gereksiz-dir ve uygulamasından kaçınılmalıdır. Eğer yüksek fark sıcaklığı, ΔT, sağ-lanması isteniyorsa büyük soğutulmuş su tesislerine bağlanan binalarda üç-yollu kontrol valfları ve by-pasların kullanılmasından kaçınılmalıdır. Bazı ender durumlarda sistemin çok uzun binalarda uygulanmış olması nede-niyle soğutulmuş suyun besleme sı-caklığında bozulmalar olması endişesi varsa, dağıtım sisteminin sonuna kü-çük bir by-pass konulabilir ve soğuk besleme suyu sıcaklığının korunması için kontrol edilir.

Yeterli dağıtım fark basıncı varsa, ayrılmamış doğrudan bağlantı üze-rinde bir gidiş ve bir de dönüş borusu ile uygun bir sayaç dışında başka bir şeye ihtiyaç duyulmayabilir. Bina bağlantısındaki mevcut fark basıncı kontrol valfı gerektirdiğinden aşırı fazlaysa, bina bağlantısında fark basıncını binanın kangal kontrol valflarının uygun olarak çalışmasını sağlayacak seviyeye düşürmek için bir

fark basıncı kontrol valfı kullanılabilir. Bu durum, komple dağıtım sistemini tasarlarken soğutulmuş su dağıtım sisteminde fark basıncı gradyanını en aza indirecek bir pompalama strateji-si seçerek ortadan kaldırılır.

Bina bağlantısındaki fark basınç tüm yıl boyunca yeterli olmayacaksa, ay-rılmamış yaklaşım paralel bir by-pass ve geri döndürmez valf ile beraber monte edilmiş bir bina pompasının ilave edilmesiyle düzeltilebilir, bu suretle pompa Şekil 3’de görüleceği gibi sadece bina için fark basıncı yükseltmek gerektiğinde çalıştırılır. Paralel pompalar yedekleme sağ-lamak için de kullanılabilir. By-pas geri döndürmez valfının basınç bina pompası kaybı kapalı iken suyun için-den akmasına mani olmak için 1 psi (7 kPa)’dan daha az olmalıdır. Birçok defa, bina pompasının sadece yılın çok küçük bir süresinde, daha yüksek soğutma yükleriyle karşılaşıldığında ve bunun sonucu olarak daha yüksek bina çevrim basıncı kaybı gerektiğin-de çalışmasına ihtiyaç duyulacaktır.

Bina pompasının kontrolü binanın soğutulmuş su çevrimindeki fark ba-sınç sinyali göndericisi (transdüser) ile sağlanabilir. Fark basıncı ayar noktası en çok talep olan kangalın soğutul-muş su valfının pozisyonuna göre yeniden ayarlanmalıdır. Bina pompa-sı ise; sadece merkezi soğutulmuş su dağıtım sistemi gereken basınç farkı ayar noktası değerini karşılayamıyor-sa kullanılmalıdır.

Ayrılmamış bağlantı yaklaşımı kararlı sıcaklık ve nem kontrolü sağlarken aynı zamanda ΔT ‘ yi de maksimize eder.

Sonuç AçıklamalarıBinanın klima santralleri ve hava çıkış noktalarının soğutulmuş su sistemleriyle ile çalışmasının tasar-landığı metotlar sıklıkla soğutulmuş su sisteminin ΔT’sini en iyi duruma getirme üzerine en büyük etkiye sa-hiptir. Burada verdiğimiz ipuçlarının tasarımcılara ve soğutulmuş su sis-temi operatörlerine soğutulmuş sus siteminin performansını artırmada yardımcı olacağını ümit ediyoruz.

Referanslar

1. Peterson, K. 2009. “Cooling Sys-tems and Thermal Energy Storage.” APPA Body of Knowledge Section III-B: District Energy Systems.

2. Taylor, S. 2011. “Optimizing design & control of chiller plants.” ASHRAE Journal (12).

3. District Cooling Best Practice Gu-ide. 1st Edition 2008, International District Energy Association.

Kaynak: Ashrae Journal

Şekil 3. Ayrılmamış doğrudan bina bağlantısı.

CHWS

CHWR

BTU Sayacı

FM

VFD

VFD

DP

CHWS: Soğutulmuş Su Besleme - CHWR: Soğutulmuş Su DönüşDP: dağıtım tesisi - VFD: Değişken frekanslı sürücü (inverter) - FM: Frekans modülasyonu





EN ZORLU KOŞULLAR İÇİN TASARLANDI

Hem hava sıcaklığınıhem de nemi

algılama

Yapısı ve malzemesiyeniden tasarlanmış

kompresör

Geliştirilmiş korozyon direnci

Geliştirilmiş ısıtma

performansı

26HP'a kadar tek gövde


Bu uygulama ısıtma sistemindeki sıcaklık hedeflerini elektrik ağının kullanılma seviyesine bağlı olarak ayarlayabilecek bir kontrol sistemi gerektirmektedir. Ancak, bu işlem eğer kullanıcı seviyesi değişebilir bir tarife düzenlemesi içinde spot fiyatla-ra dönüştürülebilirse, ilk başta görün-düğünden daha basittir. Bu şüphesiz ki tanımı, kabullenişi veya tasarımıyla çok büyük hacımda sıcak su içeren büyük bir bölgesel ısıtma sistemi ile ilişkilidir. Elektrik talebi (dolayısıyla fiyatı) yüksek olduğu zaman, ısıtma çevriminin gidiş suyu yani akış sıcak-lığı azaltılabilir. Bu sistem kendisini yeniden dengelerken ısı pompasının kısa bir süre için kapasitesini düşür-mesine neden olur, ısı pompasını biraz daha verimli hale getirir, bu şekilde belli bir elektrik tüketimi için daha fazla ısı verir.

Bunun tersi durumda, yani elektrik talebi sınırlanan miktardan azsa, gidiş sıcaklığı ısı tesisatı ağını dev bir ısı depolama sistemi gibi kullanarak yük-seltilebilir. Bu; ısı pompasının verimi-ni düşürür fakat kesikli temin edilen yenilenebilir elektrik enerjisinin enerji karışımı içindeki oranı göreceli olarak yüksek olduğu uç şartlarda, elektrik dağıtım şirketi günün belli saatlerinde sizden kWh enerji almak için ücret de ödeyebilir. Dolayısıyla ısı pompasında verim düşümü, pompanın bu şekilde çalışmasının tesisin normal çalış-masının dışında ilave aşınması veya

yıpranmasına neden olmaması veya daha güvensiz hale gelmesi gibi diğer olumsuz etkileri olmaması kaydıyla o kadar önemli olmayabilir.

Eğer elektrik tarifesi, talebe bağlan-tılı olarak, değişkense bu durumda ısı pompasının sıcaklık ayar noktası elektriğin fiyatı değiştikçe buna uygun olarak kolaylıkla ayarlanabilir. Böl-gesel ısıtma ağı, ağ uygun şekilde ta-sarlanmışsa bu şekilde 36°F (20 K)’ya kadar ayarlanabilir.

Soğutma sistemlerinin aynı zamanda ağdaki kesilmesinin etkilerini yumu-şatma rolleri de vardır. Bu, tekrar so-ğutma sisteminin kullanılmasını teşvik edecek şekilde, değişken, yani elektrik ucuzken daha fazla çalıştırılmasını, pahalıyken kapatılmasını destekleye-cek bir tarifeye bağlanabilir. Genel

olarak, bu şekil kullanımla elde edilen sıcaklıktaki dalgalanmalar bölgesel ısıtma sistemindeki dalgalanmalardan daha azdır.

Kaçınılması gereken en büyük tuzak soğuk depo sıcaklıklarındaki değiş-melerin donmuş gıdalar üzerine olan etkisidir. Ürünün 0°F (–18°C), altın-da olmasının sağlanması koşuluyla, sıcaklıktaki değişme aralıklarının büyüklüğü genellikle ürünün kalitesi üzerine fiili sıcaklıktan daha fazla etki yapar, çünkü bu değişiklikler buz kris-tallerinin büyüme şeklini ve tuzların ürün içinde nasıl birikeceğini belirler. Donmuş unlu mamuller ve pişmiş hazır yemekler gibi hazır gıdalar bu yaklaşıma en uygun olanlardır. Et sıcaklık değişmelerine daha az daya-nıklıdır, dondurma dokusunun zarar görmemesi için daha düşük bir sıcak-lıkta sıkı sıcaklık kontrolü gerektirir.

Bu kısıtlamalara rağmen bu uygu-lama Avrupa’da son yıllarda yaygın olarak kullanılmaktadır ve depo sıcaklığına ve elektrik tarifesi değiş-melerine bağlandığında umut verici gelişmeler göstermektedir. Ağ üzerin-de artan yük ve elektrik kaynaklarının rüzgâr ve güneş enerjisi ile artan çeşitlilik kombinasyonları bu uygula-mayı geleceğin parlak bir teknolojisi haline getirmiştir.


MAKALE - IEQ UYGULAMALARI

Depoyu Doldurmak!Yazar: *Andy Pearson, PhD.,C.ENG, Ashrae Üyesi

Casey tren yolu sonundaki “tampona” gelmeden durmaya hazır

* Andy Pearson, PhD, Baş Mühendis, Star Refrigeration, Glasgow, İngiltere şirketinin grup müdürüdür.

Isıtma talebini elektrik ağına aktarmakla aynı anda elektrik üretiminin karbon içeriğini düşürmek arasındaki ilişki CO2 salımlarımızı düşürmek için iki yönlü bir stratejidir. Isı pompaları, doğrudan elektrikli ısıtma ile karşılaştıklarında, verilen ısıya sağladıkları çoğaltıcı etkileriyle bu stratejide çok büyük bir rol alır. İşte bu bu karmaşık senaryoda ısı pompaları ilave bir fayda sunar: Elektriği, bir termal destek deposunu doldurarak, diğer maksatlar için talep yüksekse yükü kesmek suretiyle, talebin daha az olduğu zamanlarda kullanma fırsatı.



“Aynısındanbir tane daha”yapmıyoruz!

MEDIA KIT 2018

Tutkuyla ve birlikte üretmek için “Derginiz” olmaya hazırız.

Yeni yayın grubumuzla başlangıçların enerjisini;

Deneyimli olmanın avantajlarıyla birleştirerek;

Sektöre taze ve güçlü bir nefes olacağız.

Güçlü ve özenli bir içerik;Farklı bir sunum içingeri sayım başladı…

T e s i s a t T e k n o l o j i s i v eU y g u l a m a l a r i D e r g i s i


Soldan sağa; İstinyePark Teknik Müdurü Zeki Tüzün Orjin Grubu Teknik Müdürü Rüştü Gülderer

Orjin Grup ve Doğuş Grubu ortaklığı ile 2007 yılında açı-lan ve geçtiğimiz sene onuncu yılını deviren İstinyePark, alışveriş merkezi denince ilk akla gelen isimlerden biri... Cam kubbesi ve yeşil alanlarıyla farklı bir mimari çekiciliğe sahip olan AVM; havalandırma, ısıtma ve soğutma sistem-lerinin başarısıyla ziyaretçilerine konfor ve kapalı alanlarda açık alan ferahlığı yaşatmasıyla beğeniliyor.

İstinyePark Teknik Müdürü Zeki Tüzün ve Orjin Grubu Teknik Müdürü Rüştü Gülderer ile çok samimi ve bilgilendirici bir sohbet yaptık. İşin sırrını sorduk, onlar da uygulamaya ilişkin detayları açık yürek-lilikle paylaştılar.

Tesisat sektörü kriterleri açısından İstinyePark nasıl bir mimari tasarım ve uygulamaya sahiptir?Zeki Bey; Alışveriş merkezleri kapalı, açık ve yarı açık şeklinde sınıflandırılır. İstinyePark yarı kapalı, yarı açık bir alışveriş merkezi olmasının yanı sıra kapalı alanları-nın yaklaşık %60’ının güneşi doğrudan içeriye almasıyla her bakımdan çok ferah ve konforlu bir alışveriş deneyi-mi sunar. “Markalar Sokağı” ve” Pazaryeri” konsepti ile AVM anlayışını bir üst düzeye çıkarmış bir alışveriş ve yaşam merkezidir. Rüştü Bey; İstinyePark’ın mimari konsepti Amerikan DDG firmasına aittir.

İstinyePark’ı ısıtma, soğutma ve havalandırma açısından değerlendirirsek; Türkiye’de ısı pompasının kullanıldığı ilk AVM’lerden biridir. Kiralanabilir alanlar, ısı pom-pasıyla klimatize edilmekte olup, bu alanlara ait ihtiyaç olan taze hava rotary tip ısı geri kazanımlı %100 dış ha-valı klima santralleri ile sağlanmaktadır.

Ortak alanların iklimlendirme ve havalandırması ise karışım havalı klima santralleri ile sağlanmaktadır. Ma-ğazalara ait ısı pompalarının kondenser suyu toplam 600 l/sn kapasiteli 5 adet kapalı tip soğutma kulesi ile temin edilmekte olup ortak alan soğutması toplam 3500 Kw vidalı kompresörlü soğutma grubu ile, ısıtması ise top-lam 7500 Kw kapasiteli 3 adet yoğuşmalı tip kazan ile sağlanmaktadır.

UYGULAMA SÖYLEŞİLERİ

Binanın Doğru Çalışması Ve Doğru İşlemesi Önemlidir

“Teknik şartlar yerine gelmeden açılışı onaylamıyoruz. Mantalite şu: ‘ İş doğru çözülecek.’ İşin mutlaka bedeli önemlidir ama; işin doğru çözülmesi daha önemlidir.

Bazen en pahalı çözüm, en doğru çözüm değildir. Bazen en ucuz çözüm de en güzel çözüm değildir. Dolayısıyla maliyetinden önce işin doğru çözülmesi gerekli.

İstinyePark’ın temel yola çıkış felsefesi: “Doğru işi bir seferde yapmak”tır.



Isı pompalarının hem yatırımcı hem de işletmeci açısın-dan avantajları bilinmektedir. İstinyePark mağazalarında toplam 1.000 adet ısı pompası mevcuttur. Bunların ba-kımları kiracılara ait olup, mümkün olduğunca denetim altında tutmaya çalışmaktayız. Zeki Bey; Sözleşmeli bakımları söz konusu. Yönetim olarak bakım kontrollerini yapıyoruz. Bakım yaptırma-yan mağazaları yazılı olarak uyarıyor ve onları yetkili servislere yönlendiriyoruz. Rüştü Bey; İnşaat safhasında mağazalara ait ısı pom-palarının tamamının satın alması yatırımcı tarafından yapılmış, kiracılara mağaza imalatları yapılırken fatura-landırılarak teslim edilmiştir. Mağazalara ait ısı pompaları hariç AVM’ye ait tüm me-kanik ekipmanların bakımı AVM’nin kendi teknik ekibi tarafında yapılmaktadır. Soğutma grupları, VRF grupla-rı, yangın pompası grubu periyodik bakımları ise dışar-dan alınan sözleşmeli bakım hizmeti ile sağlanmaktadır. Basınçlı kap testleri ve otomasyon saha ekipmanları kalibrasyon işlemleri akredite edilmiş yetkili firmalara yaptırılmaktadır.Zeki Bey; İstinyePark’ın diğer AVM’lerden farkı sürekli kendini yeniliyor olmasıdır. Ortak alanlarımızın büyük bölümünü açılışımızdan beri kısım kısım tadilata soktuk. Bu sene 60’ın üzerinde mağaza tadilata girdi. Bu tadilat-ları yönetmek için ayrı bir ekibimiz var. Bu ekip mağa-zaların elektrik, mekanik ve inşaat disiplinlerini kontrol ediyor. Yangın ihbar sistemlerine de değinmek istiyorum. Bu sistem mağazanın fiziki yapısı değiştikçe yenilenmek zo-runda. Öncelikle mağazaların metrekareleri değişiyor. Buna bağlı olarak; yangın ihbar sistemindeki görsel ve detektör yerleşimi de yeniden şekilleniyor. Bu süreçte muhakkak uzman bir kişinin gelip müdahale etmesi ge-

rekiyor. Dolayısıyla yaşayan bir yer olduğu için bu deste-ğin dışarıdan alınması gerekiyor.

Havalandırma, Yangın Güvenlik ve Duman Tahliye Sistemleri Rüştü Bey; Otopark havalandırması ve yangın duman kontrolü 13 adet aksiyel fan vasıtası ile kanal sistemiyle sağlanmaktadır. Havalandırma da kontrol karbon mo-noksit sensörleriyle sağlanmaktadır. Yangın anında du-man tahliyesi yangın senaryosuna göre yine aynı fanlar ile sağlanmaktadır. Rüştü Bey; Bin metrekare ve üzerindeki kiralanabilir alanlar ile ortak alanlarda duman tahliyesi aksiyel du-man egzoz fanlarıyla yapılmaktadır. Klima santralleri gi-diş ve dönüş kanalları üzerinde bulunan motorlu yangın damperleri ise yangın senaryosu doğrultusunda duman kontrolünü sağlamaktadır. Otopark alanlarında duman tahliye işlemi de bu şekilde yapılmaktadır.Zeki Bey; Yılda 4 defa yangın testi yapıyoruz. İki tane-sine yangın danışmanları katılıyor. Aslında dört gözükse de sekiz tane yapmış sayılıyoruz çünkü test öncesinde bir test daha yapmış oluyoruz. Mekanik ve elektronik senaryoyu kontrol ediyoruz. Bildiğiniz gibi elektronik senaryoda anons sistemi var. Yürüyen merdivenlerin durması var. Asansörlerin tahliye katlarına gitmesi var. Yangın 1. tahliye katında ise 2.tahliye katına gitmesi var. Tüm alışveriş merkezini kapsayan, komple bir tahliye senaryomuz var. Belki Yangın Duman Kontrol Paneli’nden de bahsetmek gerekir. Yani manuel olarak AVM’de dumanı yönlendir-mek için itfaiyenin müdahaleyi gerçekleştirebileceği bir duman kontrol panelimiz var. Rüştü Bey; Evet; algılama ve duman kontrol kısmı bu şekilde. Bunların testi yılda en az dört kere yangın danış-

UYGULAMA SÖYLEŞİLERİ UYGULAMA SÖYLEŞİLERİ



manı nezaretinde yapılmaktadır. Çeşitli zonlardan yan-gın ihbarı verilerek, yangın panelinden, bina otomasyon sisteminden ve sahada ilgili ekipmanların (mekanik-elek-tronik) senaryo dahilinde çalışıp çalışmadığı gözlemlen-mektedir. Tüm bu testler yangın esnasında duman kon-trolünü sağlayarak insanların güvenli bir şekilde binadan tahliyesini gerçekleştirmek için yapılmaktadır. Diğer önemli bir konu ise ‘Tahliye Tatbikatı’dır. Zeki Bey; Tahliye ile ilgili tatbikat senede iki defa ope-rasyon müdürü yönetiminde yapılmaktadır. Güvenlik taşeron firması, bu tatbikatta aktif olarak görev almakta ve oluşabilecek bir yangın anında binanın güvenli bir şe-kilde tahliye edilmesini sağlamaktadır. Her bir güvenlik personelinin acil durumda belirlenmiş görevleri vardır ve bu görevler, yapılan tatbikatlarla iyice öğrenilmekte ve personelin bilgileri pekiştirilmektedir. Mağaza perso-nelleri, yangın anında güvenli bir şekilde binayı tahliye etmeleri için tatbikatlara dahil edilerek bilinçlendiril-mektedir. Alışveriş merkezinde yaklaşık 4000 tane çalışan var. Ça-lışanların bu konuda eğitimleri ciddi anlamda önemli. Rüştü Bey; Normal güvenlik haricinde yangın güvenliği bizim için çok önemlidir. vvDolayısıyla bu konunun çok üzerine düşüyoruz. Titizlik ve itina gösteriyoruz. Yani ma-ğaza çalışanları, mağaza müdürleri hatta tadilat esnasında mimarından mühendisine kadar burada çalışan herkese bu konuda hassas olduğumuzu belirtiyoruz. Bu konuda her-hangi bir esnekliğimiz yok. Yangın güvenliğinin en önemli unsuru sulu söndürme siste-midir. Yangın esnasında sulu söndürme sisteminin görevini tam anlamı ile yapabilmesi en önemli konudur. Sprinkler sistemi eğer işlevini yerine getirmiyor ise tüm elektronik ih-bar sisteminin ve duman kontrol unun çalışmasına rağmen yangının önüne geçebilmek imkansızlaşır. Zeki Bey; Bir mağaza deposunda ürünler aydınlatma armatürüne kadar istiflenebiliyor ve ürün tutuşup alev alabiliyor. Oluşan sıcaklıktan sprinkler patlıyor, bu de-podaki detektörden alarm güvenlik merkezine düşüyor. Güvenlik görevlisi gidiyor. Kapı kilitli, kırıp açmaya çalışıyor. Güvenlik kırıp açana kadar patlayan siprinkler yangını kısa sürede yangını söndürüyor. Yani sprinkler sisteminin işlevsel olması oluşabilecek büyük bir yangını en baştan engelliyor. Rüştü Bey; Sulu söndürme sistemi, elektronik ihbar ve duman kontrol sistemlerinin periyodik testlerinin yanı sıra sistemlerin işlevselliğinin sürdürülebilir olması da önemlidir. Bu nedenle mağazalar, depolar ile ortak alanlar sulu söndürme ve elektronik ihbar sistemleri, restoran davlumbaz söndürme sistemlerinin işlevselliği düzenli olarak bir ekip tarafından kontrol edilmektedir.

Zeki Bey; Bu ekip aynı zamanda tadilat ve yeni ima-latlarda yapılan işin mekanik, elektrik ve mimari olarak mevcut teknik şartnameye göre kontrolünü de sağlamak-tadır.

Rüştü Bey; Mağaza tadilatlarında imalatın başlayabil-mesi için bu ekipteki tüm birimlerin uygulama projeleri-ne onay vermesi gerekmektedir.

“Birçok projede estetik mi, teknik mi ikilemini görüyoruz. Genelde teknik eğiliyor. Yani teknik, estetik için çözümler sunmak zorunda kalıyor.” Zeki Bey; Bazı projelerde mühendis ve mimar karşı gö-rüşlerde olabiliyor. Birçok projede estetik mi, teknik mi ikilemini görüyoruz. Genelde teknik eğiliyor. Yani teknik, estetik için çözümler sunmak zorunda kalıyor. Rüştü Bey; Çözümler sunuyoruz ama teknik açıdan ta-viz vermiyoruz. Tadilatlarda bile yeniden AVM yapılıyor-muş gibi özen gösteriyoruz. Bu bilinç tüm kadroya yer-leşti. Bazen teknik şartlara uygun olmadığı içi mağazanın açılmasına onay vermediğimiz zamanlar oluyor. Burada patronumuzla bile karşı karşıya gelebiliyoruz ama teknik şartlar yerine gelmeden açılışı onaylamıyoruz. Binanın doğru çalışması ve doğru işlemesi önemlidir. Orjin Grup patronlarının işe bakış açısı da bu şekildedir. Mantalite şu: ‘ iş doğru çözülecek.’ İşin mutlaka bedeli önemlidir ama; işin doğru çözülmesi daha önemlidir. Bazen en pahalı çö-züm, en doğru çözüm değildir. Bazen en ucuz çözüm de en güzel çözüm değildir. Dolayısıyla maliyetinden önce işin doğru çözülmesi gerekli. İstinyePark’ın temelde yola çıkış felsefesi: doğru işi bir seferde yapmaktır. Zeki Bey; Patronlarımız ve yatırımcılarımız için burası her zaman kendi göz bebekleri gibi itina ile kolladıkları bir yer. Bu yeri her gün nasıl daha güzelleştiririm endişesi taşıyorlar. Bu endişe sürekli olduğu için sürekli olarak bu-raya yatırım yapmaktalar. Biz bu sene de bir yatırım büt-çesi planladık ve sunduk,buraya yatırımımızı on sene önce yaptık ve daha yatırım yapmayacağız asla demiyorlar. Bu yüzden çok şanslı bir müesseseyiz.İstinyePark 280.000 m2 bir alandan oluşmaktadır. Yakla-şık 87.000 m2 si kiralanabilir alan. 140.000 m2 otoparkı var. Geri kalanı sirkülasyon alanı, servis koridorları, teknik hacimler v.s.Rüştü Bey; Tekrarlamak gerekirse, 1000 -1100 adet ısı pompası var, bunlara ait 15 megawatt açık soğutma ku-lesi bulunmakta. 3250 kilowattlık toplam ortak alanların soğutmasını sağlayan vidalı grup var ve bunlara ait 2 tane açık soğutma kulesi bulunmakta. Isı pompası tarafında toplam 600 litre saniye su sirkülasyonu söz konusu. Mall kısmında ve mağaza havalandırması kısmında yaklaşık 55 adet klima santrali vardır.




Zeki Bey; Elektriksel olarak 16 MVA (Mega Volt Am-per) kurulu gücümüz var. 9 tane jeneratörümüz, 8 kuru tip trafomuz mevcut. Yaklaşık 15.000 tane aydınlatma armatürümüz var. AVM’de kullandığımız sistemleri belirtmek gerekirse; Kartlı geçiş sistemi, yangın ihbar sistemi, kapalı devre kamera sistemi, merkezi TV yayını, bina otomasyon sistemi, aydınlatma sistemi, enerji yöne-timi sistemi, sayaç otomasyon sistemi. Rüştü Bey; Su depomuzda 600 m3 su rezervi mevcut-tur. Bunun yaklaşık 300 m3‘ü yangın rezervi, geri kalanı kullanma suyudur.Soğutma kulelerinden yapılan blöfleri su geri kazanımı sistemiyle kule besleme sistemine geri kazandırmaktayız. Böylelikle yıllık 12000 ton suyu geri kazanmaktayız. Acil Çıkış Yönlendirmeleri Zeki Bey; Yangın testlerinde dikkat ettiğimiz diğer önemli konu: acil çıkış işaretleri. Acil çıkış armatürlerini geçtiğimiz iki yılda yangın danışmanımız Kazım Bece-ren Bey nezaretinde gözden geçirdik ve yeniledik. Ma-ğaza içleriini daha önce bahsettiğimiz teknik ekip zaten sürekli kontrol ediyor ve uygun olmayan yönlendirmele-rin değişimini mağazalara yaptırıyoruz.

Isıtma ve soğutma sistemlerinin bakım periyodlarını tekrar özetlersek…Rüştü Bey; Isıtma ve soğutma sistemlerinde her ekip-manın kendine has periyodik bakım zamanı vardır. Chiller grupları için yılda 3 defa bakım yapılır. Bu ba-kımlarda dışarıdan sözleşmeli bakım hizmeti alınır. Yılda bir kerde kendi teknik ekibimizin yaptığı bakım vardır. Klima santrallerinin yıl içerisinde 4 periyodik bakımı var. Bunlardan bir tanesi yıllık ağır bakımdır. Ağır ba-kım dediğimiz şey serpantinlerin kimyasal ile yıkanması, klima santralinin içinin yıkanması, belli saatlerde ve zamanı geldiğinde kayış kasnaklı fanların kayışlarının değişimi yapılır. Bunların dışında bizim günlük ya da haftalık dediğimiz kontroller vardır. Bu kontrollerde bazı ekipmanların gözlem ölçüm yolu ile kestirmeli bakımı da sağlanır. Klima santrallerinin filtre grupları torba ve kaset filtreleri otomasyondan fark basıncı ile kirliliği tes-pit edilerek, değişimi sağlanır. İşletmemizde yıkanabilir filtre kullanmıyoruz. Tüm kullanılan filtreler atılır ve yeni filtreler takılır. Baca gazı analizini kendimiz yaparız. Bunların dışında bizim oluşturduğumuz bakım programı doğrultusunda kendi teknik ekibimizin yapacağı bakım-lar ve sözleşmeli bakımlar takip edilir. Zeki Bey; 35 teknik (elektrik, mekanik, inşaat ve oto-masyon teknisyenleri) elemanımız var. 8 adet mühendis ve mimar ve 1 adet makine teknikerimiz var. Rüştü Bey; Isıtma, soğutma boru hatlarının periyodik

olarak izolasyon kontrolü yapılır. Borulardaki tespit edi-len izolasyon yetersizlikleri giderilir. Elektrik panoları, bus-bar hatları periyodik olarak termal kameralar ile kontrol edilir. Kapalı devreler ve soğutma kulelerindeki suyun kontrolü sözleşmeli bakım ile sağlanmaktadır. Ka-palı devre içerisindeki suyun kontrolü molibdat içerikli kimyasalla yapılmaktadır. Ayrıca kapalı devrelerde demir ve bakır korozyonu periyodik olarak takip edilmektedir.

Zeki Bey; Burada 7/24 personelimiz var. Olmak zo-runda çünkü burası yaşayan bir yer,yılda 17,5 milyon ziyaretçi alıyoruz.

Rüştü Bey; Bakım konusuna mümkün olduğunca önem veriyoruz. Şuna inanıyoruz: Doğru bakım dü-zenli aralıklarla yapılırsa bina yeni kalır. Bu bakımı yapan çok özel işletmeler var, biz de o özel işlet-melerden birisiyiz.

Rüştü Bey’e ve Zeki Bey’e en içten teşekkürlerimi-zi sunuyoruz. İlk sayımızda onları ağırlamaktan onur duyduk.

“Alışveriş merkezini inşaa etmekten belki de daha meşakatli olanı ilk günkü verimliliği yıllarca sür-dürebilmekmiş.” Söyleşiyi tamamlayıp Zeki Bey ve Rüştü Bey’le vedalaştıktan sonra ağzımızdan bu cümle döküldü. Zor olanı başaran İstinyePark teknik yönetimini ve ekiplerini kutlarız.




İnşaat ve tesisat erkeklerin domine ettiği sektörler, dünyanın her yerinde bu böyle. Dergimizin önümüzdeki sayılarında konuyla ilişkili ilginç bazı makaleleri, deneme yazılarını payla-şacağız sizlerle. İlk sayımızda cinsiyetler arası bu önemli farkın nedeni ve sonuçları üzerine yapılan saha araştırmalarında or-taya çıkan sonuçları; birkaç başlık altında toparlamaya çalıştık. Konuya ilişkin kapsamlı çalışmaların az olduğunu, derlemeyi yapabilmek için son on yılda gerçekleştirilen çok sayıda söyleşi-yi de incelediğimizi belirtelim.

Mühendisliğin tarafsız, mantıksal, pragmatik, agrasif ve ya-rışmacı özellikleri gerektirdiği varsayılarak; erkeklerin bu alana daha yatkın olduğu görüşü dünyada on yıllardır rağ-bet görmekte. Uygulamada çalışan kadın mühendisler bu önyargıyı her gün yeni baştan yıkmak zorunda kaldıklarını söylemekteler.

Sahada Çalışmak İstiyorum Hocam

Dünyanın farklı üniversitelerinde mühendislik eğitimi almış ve çok başarılı işlere imza atmış bazı kadın mühendisler; lisans ve yüksek lisans eğitimleri sırasında üniversite kad-rolarının kendilerine çok da destekleyici yaklaşmadığını belirtmekte. Birçoğu saha çalışması yerine; akademik alana yönlendirilmiş.

Kız öğrenci sayısının çok az olduğu sınıflarda erkeklerin bu alana daha yetenekli oldukları ön koşulunun baskısı altında eğitimlerini tamamlamak zorunda kaldıklarını dile getir-mişler. Birçoğu bu durumu meslek hayatında karşılaştıkları “Cinsiyetçi mobbing” uygulamalarının başlangıcı kabul etti-ğini söylemekte.

Boşuna mı Okudum Yoksa

Mühendis istihdam etmeye yönelik ilanlar ağırlıklı olarak “Erkek” adaylara yönelik metinler. Bazı ülkelerde bu tanıma; “Askerliğini yapmış” maddesi kıstas olarak eklenirken terci-hin erkek mühendis yönünde olduğu açıkça belli ediliyor.

Mühendislik fakültesi mezunu kadınların bir kısmı iş ilanla-rındaki “Eril dil” nedeniyle aylar ya da yıllar süren iş arama çabasından sonra yolculuklarına daha bu aşamada son ver-miş. Kararlı olanlar ise bu bariyeri aşmak için farklı yöntem-ler denemek ve randevu almak konusunda oldukça ısrarcı olmak zorunda kalmış.

Kadın mühendislerin meslek hayatları boyunca erkeklere göre daha ikna edici, daha ısrarcı, daha pragmatist olma zorunluluğu daha bu ikinci adımda bir şarta dönüşmüş gö-rünüyor.

Her İş Görüşmesinden Sonra Sahilde Uzun Uzun Yürüdüm

İş ilanı engelini aşmayı başaran kadın mühendisin işe alım görüşmelerinde karşılaşabildiği sorulardan bazıları;

“Neden mühendislik?” “Fiziksel zorluk gerektiren işleri yapabilecek misiniz?” “Çocuk sahibi olmayı düşünüyor musunuz?” “Erkek işçileri yönetebilir misiniz?” “Sesinizi yükseltebilir misiniz?” “Geç saatlere kadar nasıl çalışacaksınız?” “Babanız / eşiniz şehir dışına çıkmanıza izin verecek mi?

SEKTÖRDE KADIN

Kadın Mühendisler İçin Saha mı Ofis mi SorunsalıDerleme: Nalan Savaş

Dünya çapında rakamlara bakıldığında kadın mühendis sayısının erkeklere oranı %5 ile % 30 arasında değişmekte. Türkiye bu alanda parlak bir örnek, en yüksek rakamlara sahip olanlardan biri. Ancak inşaat ve HVAC&R sektörlerinde sahada çalışan kadın mühendis oranlarına baktığımızda, rakamlar hızla düşüyor. Kadınların ağırlıklı olarak satış bürolarına ve müşteri ilişkilerine yönlendiğini görüyoruz.



Kadın mühendisler iş görüşmelerinde ağırlıklı olarak satış ve pazarlama branşlarına yönlendirilirken; mühendislik bil-gisinin, prezantable bir sunumla verimli sonuç sağlayacağı önermesiyle karşı karşıya kalmışlar. Bir kısmı bu aşamada pes ederek, sahaya inmekten vazgeçmiş.

Çocuklarımı Şantiyede Büyüttüm Desem Yalan olmaz

Son yıllarda bu konuda gözle görülür gelişim sağlansa da; ya-kın geçmişe kadar şantiyelerde fiziki şartlar kadınların varlığını yadsımaktaydı.

Kadın tuvaletinin olmaması ya da çok uzakta olması, kadın beden ölçülerine göre iş güvenliği kuralllarına uygun kıyafet bulunmaması gibi sorunlar şantiyeye kadar ulaşmayı başaran az sayıdaki kadın mühendisi yıldıran ve farklı alanlarda çalış-maya iten öğelerdi. Günümüze gelindiğinde bu fiziksel bari-yerler büyük oranda aşılmış görülüyor.

Ancak değişmeyen bir unsur var. İnşaat sektörü genellikle 7/24 çalışmakta. Düzensiz mesai saatleri; evlenen ve/veya çocuk sahibi olan kadın mühendisleri bir kere daha saha ça-lışmasından alıkoyarken; satış, pazarlama ve ofis hizmetleri alternatif olarak yeniden önlerine getirilmiş.

Diğer profesyonel alanlarda olduğu gibi, mühendisler için de aile yaşantısının erkekler için bir avantaj, kadınlar içinse handikap olduğu görülmekte. Kadın mesleğinde ilerlemek istiyorsa öncelikle ev işleri ve çocuk bakımı yükümlülüklerini eksiksiz bir şekilde yerine getirmeli görüşü toplumda halen yaygın bir görüş. İşyerine geldiği zaman, kadınlık rolünü ikinci planda bırakmalı, işini erkek gibi yapmalıdır. Erkek egemen bu alanda mühendis olarak çalışabilmek için kadınlık rollerini unutmalı ve erkek gibi hissetmelidir. Bu nedenle denilebilir ki, bu kadınlar aynı anda iki farklı alanda, iki farklı ve çelişkili role sahiptirler.

Ev yükümlülüklerinin kadın mühendisleri zorladıkları bir di-ğer alan da şantiye çalışmalarıdır. Uzun çalışma saatlerinden dolayı bazı kadın mühendisler çocuklarını da birlikte şantiyeye götürmek zorunda kaldıklarından bahsetmekte.

Şantiyedeki erkek çalışanların ve teknikerlerin kadın mühen-dislerle birlikte çalışmaya direnmeleri de bir başka sorun. Bir-çok kadın mühendis özellikle işe yeni başlayan ve daha az tec-rübeye sahip olanlar, sırf bu sebeple sahada çalışmaya devam etmek konusunda çalışma konusunda tereddüde düşmekte.

Her Zaman Erkeklerden Daha Fazla Çalıştım

Kadın mühendislerin yaygın görüşü; hata yaptığında bir kadının tolere edilme ihtimalinin erkek mühendisten daha düşük olduğu yönünde. Diğer bir deyişle; bir kadın mühen-dis önemli bir görev üstlendiğinde çevresindekiler hata yap-masını bekler bir tavra bürünebiliyorlar.

Bazı kadın mühendisler üzerlerinde sürekli “Bir çift göz”

hissettiklerini dile getirmiş. Aynı işi yapan erkek ve kadın mühendis; tıpatıp aynı hatayı yaptıklarında kadının işini kay-betme ihtimalinin daha yüksek olduğu yaygın bir kanı. Dola-yısıyla; kadın mühendisler daha çok çalışmak, işinin başında bizzat durmak ve her şeyi defalarca kontrol etmek zorunda hissedebildiklerini söylüyorlar.

Mühendisliğin tamamen erkek egemen bir alan olarak ta-nımlanması, onu diğer profesyonel alanlardan farklı kılmak-ta. Bu nedenle bu alanda çalışan kadınlar, diğer profesyonel alanlardaki kadınlarla ortak sorunlara sahip olmakla birlikte, bazı farklı sorunlara ve deneyimlere sahipler.

Sonuç:

Bütün bu engellere rağmen; dünyanın her yerinde çok güzel işler yapan, yıllarını saha çalışmasına vermiş başarılı kadın mühendisler var. Var olmaya da devam edecekler. Aynı şeklinde satış ve pr alanında kariyer yapan çok değerli kadın mühendisler de var. Güzel olan, herkesin gönlündeki işi, istediği yerde özgürce yapabilmesi.

SEKTÖRDE KADIN



SEKTÖRÜMÜZE YÖNELİK 2018 YILI FUAR TAKVİMİ BİTİŞ FUARIN ADI KONUSU TÜRÜ YER ŞEHİR DÜZENLEYİCİ WEB E-MAIL

07/02/2018 10/02/2018 ISK-SODEX 2018 Uluslararası Isıtma, Soğutma, Klima, Havalandırma, Su Arıtma ve Güneş Enerjisi Sistemleri Fuarı

Isıtma, Soğutma, Havalandırma, Klima, Pompa, Vana, Uluslararası İhtisas Fuarı

Tüyap Fuar ve Kongre Merkezi İstanbul Hannover Messe Sodeks Fuarcılık A.Ş.

www.sodex.com.tr [email protected]

15/02/2018 17/02/2018 REW İstanbul 2018 14.Uluslararası Geri Dönüşüm, Çevre Teknolojileri ve Atık Yönetimi Fuarı

Geri Dönüşüm, Çevre Teknolojileri ve Atık Yönetimi Uluslararası İhtisas Fuarı

Tüyap Fuar ve Kongre Merkezi İstanbul İFO İstanbul Fuar Hizmetleri A.Ş.

www.ifo.com.tr, www.rewistanbul.com

[email protected]

15/02/2018 18/02/2018 ADANA IHS 2018 11.Isıtma, Soğutma, Havalandırma, Doğalgaz Teknolojisi, Tesisat ve Yalıtım Fuarı

Isıtma, Soğutma, Havalandırma, Doğalgaz Teknolojisi, Tesisat ve Yalıtım İhtisas Fuarı Tüyap Adana Uluslararası Fuar ve Kongre Merkezi

Adana Tüyap Adana Fuarcılık A.Ş. www.tuyap.com.tr [email protected]

15/02/2018 18/02/2018 Adana İnşaat 2018 12.Yapı Malzemeleri, İnşaat Teknolojileri, İş ve İnşaat Makineleri Fuarı

Yapı Malzemeleri, İş ve İnşaat Makineleri, Altyapı, Müteahhitlik Hizmetleri İhtisas Fuarı Tüyap Adana Uluslararası Fuar ve Kongre Merkezi


06/03/2018 07/03/2018 Nükleer Santraller Zirvesi ve Fuarı Nükleer Sanayi, Nükleer Yerlileştirme, Teknoloji Transferi İhtisas Fuarı Pullman Airport Hotel Convention Center

İstanbul INPPS Fuarcılık Ltd. Şti www.inppsexpo.com [email protected]

15/03/2018 18/03/2018 WIN IAMD Eurasia 2018 Uluslararası Endüstriyel Otomasyon ve Akışkan Gücü Teknolojiler Uluslararası İhtisas Fuarı

Tüyap Fuar ve Kongre Merkezi İstanbul Hannover Fairs Turkey Fuarcılık A.Ş.

www.win-automation.com [email protected]

15/03/2018 18/03/2018 WIN Electrotech Eurasia 2018 Enerji, Elektrik ve Elektronik Teknolojileri Uluslararası İhtisas Fuarı



22/03/2018 24/03/2018 SUÇEV /Su ve Çevre Fuarı Çevre ve Su Kaynaklarının Korunması, Küresel Isınma İhtisas Fuarı Atatürk Kongre ve Kültür Merkezi Merinos

Bursa Network Fuarcılık Ltd.Şti. www.networkfuar.com [email protected]

22/03/2018 25/03/2018 Samsun 4.İnşaat Fuarı 2018 Yapı, Yapı ve İnşaat Malzemeleri, Tesisat, Isıtma, Soğutma, Havalandırma, Doğalgaz ve Teknolojileri

İhtisas Fuarı Tüyap Samsun Fuar ve Kongre Merkezi

Samsun Tüyap Tüm Fuarcılık Yapım A.Ş.

www.tuyap.com.tr [email protected]

28/03/2018 29/03/2018 Akıllı Şehirler Konferansı ve Fuarı Akıllı Şehirler, Belediyecilik, Teknoloji, Kentsel Dönüşüm, Mobilite, İhtisas Fuarı JW Marriott Hotel Ankara MCI Fuarcılık Dış Ticaret Ltd. Şti www.mcifuar.com.tr [email protected]

28/03/2018 30/03/2018 Antalya City Expo 8.Şehircilik ve Teknolojileri Fuarı

Belediye Ekipmanları ve Teknolojileri İhtisas Fuarı Antalya Fuar Merkezi Antalya Pyramids Grup Fuarcılık A.Ş. www.pyramidsfair.com [email protected]

05/04/2018 08/04/2018 Buildeast Yapı, İnşaat, Dekorasyon Malzemeleri ve Teknolojileri Fuarı

Yapı, İnşaat, Dekorasyon Malzemeleri ve Teknolojileri İhtisas Fuarı OFM Ortadoğu Fuar Merkezi Gaziantep Akort Tanıtım Organizasyon ve Fuarcılık Ltd. Şti.

www.akort.com [email protected]

11/04/2018 15/04/2018 Bursa 16. İnşaat ve Dekorasyon Fuarı Yapı ve İnşaat Malzemeleri, Isıtma, Soğutma, Havalandırma, Dekorasyon ve Aksesuarları (Güneş Enerji Sistemleri Özel Bölümü)

İhtisas Fuarı Bursa Uluslararası Fuar ve Kongre Merkezi

Bursa Tüyap Bursa Fuarcılık A.Ş. www.tuyap.com.tr [email protected]

12/04/2018 15/04/2018 Van Güneş Enerjisi ve Yenilenebilir Enerji Fuarı

Güneş Enerjisi ve Yenilenebilir Enerj, Enerji Verimliliği, İnovasyon İhtisas Fuarı Ortadoğu Expo Fuar ve Kongre Merkezi

Van Ajansasya Fuarcılık Org. Ltd. Şti. www.vanfuar.com [email protected]

19/04/2018 22/04/2018 Konya İnşaat Fuarı 15.Yapı, İnşaat Malzemeleri, İş ve İnşaat Makineleri, Isıtma, Soğutma, Havalandırma, Tesisat ve Doğalgaz Tenolojileri Fuarı

Yapı Malzemeleri, Yapı Teknolojileri, Doğalgaz, Isıtma, Soğutma, Havalandırma, İş ve İnşaat Makineleri,

İhtisas Fuarı KTO Tüyap Konya Uluslararası Fuar Merkezi

Konya Tüyap Konya Fuarcılık A.Ş. www.tuyap.com.tr [email protected]

25/04/2018 26/04/2018 6.Uluslararası İstanbul Akıllı Şebekeler ve Şehirler Kongre ve Fuarı (ICSG ISTANBUL 2018)

Akıllı Şebekeler, Akıllı Şehirler, Enerji IT, Akıllı Sayaçlar Uluslararası İhtisas Fuarı

İstanbul Kongre Merkezi İstanbul HHB Fuar Organizasyon Reklam A.Ş.

www.hhbexpo.com.tr [email protected]

02/05/2018 04/05/2018 ICCI Powered byPower Gen - Uluslararası Enerji ve Çevre Fuarı ve Konferansı

Enerji Üretimi, İletimi ve Dağıtımı Uluslararası İhtisas Fuarı

İstanbul Fuar Merkezi Yeşilköy İstanbul Sektörel Fuarcılık A.Ş. www.sektorelfuarcilik.com [email protected]

08/05/2018 12/05/2018 41.Yapı Fuarı - Turkeybuild İstanbul 2018 Yapı, İnşaat Malzemeleri ve Teknolojileri Uluslararası İhtisas Fuarı

Tüyap Fuar ve Kongre Merkezi İstanbul Yem Fuarcılık A.Ş. www.yapifuari.com.tr [email protected]

20/09/2018 23/09/2018 Citytech 12.Uluslararası Belediye ve Belediye Ekipmanları Fuarı

Belediye ve Çevre Ekipmanları, Geri Dönüşüm Teknolojileri Uluslararası İhtisas Fuarı

ANFA Altınpark Fuar Merkezi Ankara İnfo Uluslararası Fuar Tan. Org. A.Ş.

www.infofair.com.tr [email protected]

20/09/2018 23/09/2018 SU-TEK 2.Su ve Su Teknolojileri Fuarı Su Yapı Elemanları, Baraj ve Hes Teknolojileri İhtisas Fuarı ANFA Altınpark Fuar Merkezi Ankara İnfo Uluslararası Fuar Tan. Org. A.Ş.


20/09/2018 23/09/2018 CNR ENERGY İstanbul Enerji ve Çevre Teknolojileri İhtisas Fuarı İstanbul Fuar Merkezi Yeşilköy İstanbul İstanbul Fuarcılık A.Ş. www.itf-exhibitions.com [email protected]

11/10/2018 14/10/2018 Isaf Fire & Rescue Fuar 22.Uluslararası Yangın, Acil Durum, Arama ve Kurtarma Fuarı Uluslararası İhtisas Fuarı

İstanbul Fuar Merkezi Yeşilköy İstanbul Marmara Tanıtım Fuarcılık Org. Rek. ve Tic. A.Ş.

www.marmarafuar.com.tr [email protected]

01/11/2018 04/11/2018 İzmir Yapı 2018 Yapı Malzemeleri, Yapı Teknolojileri, Doğalgaz, Isıtma, Soğutma, Havalandırma, İş ve İnşaat Makineleri,

İhtisas Fuarı Fuar İzmir - Gaziemir İzmir Tüyap Fuar ve Fuarcılık Hizmetleri A.Ş.


22/11/2018 25/11/2018 Akıllı Bina Teknolojileri ve Elektrik Sistemleri Fuarı (A-TECH)

Akıllı Bina Teknolojileri ve Elektrik, Elektronik, Bina Otomasyonu İhtisas Fuarı ATO Kongre ve Sergi Sarayı Ankara Artı 2 Fuarcılık Ltd. Şti www.arti2fuar.com.tr [email protected]

29/11/2018 02/12/2018 Otomasyon Fuarı 2018 Bursa 16.Uluslararası Elektrik, Elektronik ve Makine Otomasyon Fuarı

Elektrik, Elektronik, Otomasyon, Aydınlatma, İletişim Uluslararası İhtisas Fuarı

Bursa Uluslararası Fuar ve Kongre Merkezi




SEKTÖRÜMÜZE YÖNELİK 2018 YILI FUAR TAKVİMİ BİTİŞ FUARIN ADI KONUSU TÜRÜ YER ŞEHİR DÜZENLEYİCİ WEB E-MAIL

07/02/2018 10/02/2018 ISK-SODEX 2018 Uluslararası Isıtma, Soğutma, Klima, Havalandırma, Su Arıtma ve Güneş Enerjisi Sistemleri Fuarı

Isıtma, Soğutma, Havalandırma, Klima, Pompa, Vana, Uluslararası İhtisas Fuarı

Tüyap Fuar ve Kongre Merkezi İstanbul Hannover Messe Sodeks Fuarcılık A.Ş.

www.sodex.com.tr [email protected]

15/02/2018 17/02/2018 REW İstanbul 2018 14.Uluslararası Geri Dönüşüm, Çevre Teknolojileri ve Atık Yönetimi Fuarı

Geri Dönüşüm, Çevre Teknolojileri ve Atık Yönetimi Uluslararası İhtisas Fuarı

Tüyap Fuar ve Kongre Merkezi İstanbul İFO İstanbul Fuar Hizmetleri A.Ş.

www.ifo.com.tr, www.rewistanbul.com

[email protected]

15/02/2018 18/02/2018 ADANA IHS 2018 11.Isıtma, Soğutma, Havalandırma, Doğalgaz Teknolojisi, Tesisat ve Yalıtım Fuarı

Isıtma, Soğutma, Havalandırma, Doğalgaz Teknolojisi, Tesisat ve Yalıtım İhtisas Fuarı Tüyap Adana Uluslararası Fuar ve Kongre Merkezi


15/02/2018 18/02/2018 Adana İnşaat 2018 12.Yapı Malzemeleri, İnşaat Teknolojileri, İş ve İnşaat Makineleri Fuarı

Yapı Malzemeleri, İş ve İnşaat Makineleri, Altyapı, Müteahhitlik Hizmetleri İhtisas Fuarı Tüyap Adana Uluslararası Fuar ve Kongre Merkezi


06/03/2018 07/03/2018 Nükleer Santraller Zirvesi ve Fuarı Nükleer Sanayi, Nükleer Yerlileştirme, Teknoloji Transferi İhtisas Fuarı Pullman Airport Hotel Convention Center

İstanbul INPPS Fuarcılık Ltd. Şti www.inppsexpo.com [email protected]

15/03/2018 18/03/2018 WIN IAMD Eurasia 2018 Uluslararası Endüstriyel Otomasyon ve Akışkan Gücü Teknolojiler Uluslararası İhtisas Fuarı



15/03/2018 18/03/2018 WIN Electrotech Eurasia 2018 Enerji, Elektrik ve Elektronik Teknolojileri Uluslararası İhtisas Fuarı



22/03/2018 24/03/2018 SUÇEV /Su ve Çevre Fuarı Çevre ve Su Kaynaklarının Korunması, Küresel Isınma İhtisas Fuarı Atatürk Kongre ve Kültür Merkezi Merinos

Bursa Network Fuarcılık Ltd.Şti. www.networkfuar.com [email protected]

22/03/2018 25/03/2018 Samsun 4.İnşaat Fuarı 2018 Yapı, Yapı ve İnşaat Malzemeleri, Tesisat, Isıtma, Soğutma, Havalandırma, Doğalgaz ve Teknolojileri

İhtisas Fuarı Tüyap Samsun Fuar ve Kongre Merkezi

Samsun Tüyap Tüm Fuarcılık Yapım A.Ş.


28/03/2018 29/03/2018 Akıllı Şehirler Konferansı ve Fuarı Akıllı Şehirler, Belediyecilik, Teknoloji, Kentsel Dönüşüm, Mobilite, İhtisas Fuarı JW Marriott Hotel Ankara MCI Fuarcılık Dış Ticaret Ltd. Şti www.mcifuar.com.tr [email protected]

28/03/2018 30/03/2018 Antalya City Expo 8.Şehircilik ve Teknolojileri Fuarı

Belediye Ekipmanları ve Teknolojileri İhtisas Fuarı Antalya Fuar Merkezi Antalya Pyramids Grup Fuarcılık A.Ş. www.pyramidsfair.com [email protected]

05/04/2018 08/04/2018 Buildeast Yapı, İnşaat, Dekorasyon Malzemeleri ve Teknolojileri Fuarı

Yapı, İnşaat, Dekorasyon Malzemeleri ve Teknolojileri İhtisas Fuarı OFM Ortadoğu Fuar Merkezi Gaziantep Akort Tanıtım Organizasyon ve Fuarcılık Ltd. Şti.

www.akort.com [email protected]

11/04/2018 15/04/2018 Bursa 16. İnşaat ve Dekorasyon Fuarı Yapı ve İnşaat Malzemeleri, Isıtma, Soğutma, Havalandırma, Dekorasyon ve Aksesuarları (Güneş Enerji Sistemleri Özel Bölümü)

İhtisas Fuarı Bursa Uluslararası Fuar ve Kongre Merkezi


12/04/2018 15/04/2018 Van Güneş Enerjisi ve Yenilenebilir Enerji Fuarı

Güneş Enerjisi ve Yenilenebilir Enerj, Enerji Verimliliği, İnovasyon İhtisas Fuarı Ortadoğu Expo Fuar ve Kongre Merkezi

Van Ajansasya Fuarcılık Org. Ltd. Şti. www.vanfuar.com [email protected]

19/04/2018 22/04/2018 Konya İnşaat Fuarı 15.Yapı, İnşaat Malzemeleri, İş ve İnşaat Makineleri, Isıtma, Soğutma, Havalandırma, Tesisat ve Doğalgaz Tenolojileri Fuarı

Yapı Malzemeleri, Yapı Teknolojileri, Doğalgaz, Isıtma, Soğutma, Havalandırma, İş ve İnşaat Makineleri,

İhtisas Fuarı KTO Tüyap Konya Uluslararası Fuar Merkezi

Konya Tüyap Konya Fuarcılık A.Ş. www.tuyap.com.tr [email protected]

25/04/2018 26/04/2018 6.Uluslararası İstanbul Akıllı Şebekeler ve Şehirler Kongre ve Fuarı (ICSG ISTANBUL 2018)

Akıllı Şebekeler, Akıllı Şehirler, Enerji IT, Akıllı Sayaçlar Uluslararası İhtisas Fuarı

İstanbul Kongre Merkezi İstanbul HHB Fuar Organizasyon Reklam A.Ş.

www.hhbexpo.com.tr [email protected]

02/05/2018 04/05/2018 ICCI Powered byPower Gen - Uluslararası Enerji ve Çevre Fuarı ve Konferansı

Enerji Üretimi, İletimi ve Dağıtımı Uluslararası İhtisas Fuarı

İstanbul Fuar Merkezi Yeşilköy İstanbul Sektörel Fuarcılık A.Ş. www.sektorelfuarcilik.com [email protected]

08/05/2018 12/05/2018 41.Yapı Fuarı - Turkeybuild İstanbul 2018 Yapı, İnşaat Malzemeleri ve Teknolojileri Uluslararası İhtisas Fuarı

Tüyap Fuar ve Kongre Merkezi İstanbul Yem Fuarcılık A.Ş. www.yapifuari.com.tr [email protected]

20/09/2018 23/09/2018 Citytech 12.Uluslararası Belediye ve Belediye Ekipmanları Fuarı

Belediye ve Çevre Ekipmanları, Geri Dönüşüm Teknolojileri Uluslararası İhtisas Fuarı

ANFA Altınpark Fuar Merkezi Ankara İnfo Uluslararası Fuar Tan. Org. A.Ş.


20/09/2018 23/09/2018 SU-TEK 2.Su ve Su Teknolojileri Fuarı Su Yapı Elemanları, Baraj ve Hes Teknolojileri İhtisas Fuarı ANFA Altınpark Fuar Merkezi Ankara İnfo Uluslararası Fuar Tan. Org. A.Ş.


20/09/2018 23/09/2018 CNR ENERGY İstanbul Enerji ve Çevre Teknolojileri İhtisas Fuarı İstanbul Fuar Merkezi Yeşilköy İstanbul İstanbul Fuarcılık A.Ş. www.itf-exhibitions.com [email protected]

11/10/2018 14/10/2018 Isaf Fire & Rescue Fuar 22.Uluslararası Yangın, Acil Durum, Arama ve Kurtarma Fuarı Uluslararası İhtisas Fuarı

İstanbul Fuar Merkezi Yeşilköy İstanbul Marmara Tanıtım Fuarcılık Org. Rek. ve Tic. A.Ş.

www.marmarafuar.com.tr [email protected]

01/11/2018 04/11/2018 İzmir Yapı 2018 Yapı Malzemeleri, Yapı Teknolojileri, Doğalgaz, Isıtma, Soğutma, Havalandırma, İş ve İnşaat Makineleri,

İhtisas Fuarı Fuar İzmir - Gaziemir İzmir Tüyap Fuar ve Fuarcılık Hizmetleri A.Ş.


22/11/2018 25/11/2018 Akıllı Bina Teknolojileri ve Elektrik Sistemleri Fuarı (A-TECH)

Akıllı Bina Teknolojileri ve Elektrik, Elektronik, Bina Otomasyonu İhtisas Fuarı ATO Kongre ve Sergi Sarayı Ankara Artı 2 Fuarcılık Ltd. Şti www.arti2fuar.com.tr [email protected]

29/11/2018 02/12/2018 Otomasyon Fuarı 2018 Bursa 16.Uluslararası Elektrik, Elektronik ve Makine Otomasyon Fuarı

Elektrik, Elektronik, Otomasyon, Aydınlatma, İletişim Uluslararası İhtisas Fuarı

Bursa Uluslararası Fuar ve Kongre Merkezi




Mavi Hawaii

UYGULAMA YAZISI

Ama sahilde inşaat yapıyorsanız... Ya da sahile yakın bir yerde... Bu arada söylemek zorundayım; Hawaii’deki her şey “Sahile yakın!” İşiniz çok kolay değil. Pasifik’in suyu tuzludur –Kanada devlet okulunda aldığım eğitim bu noktada kendini gösteriyor – ve dalgaları çok etkilidir. Burada insanlar tuzlu suyun aerosol haline gelerek ve o muhteşem esintiler tarafından taşınarak her şeyi koroz-yona uğratmasından şikayet eder. Özellikle sıvayı. Sıva!? Evet, sıva üzerine tuzlu su spreyi eğlenceli bir şey değil-dir. Söylediklerimden şüpheye düştüyseniz ve yolunuz Florida South Beach ya da Galveston Texas’a düşerse yerel halka bir sorun.

Bir de nem sorunu var tabii… Sıcak, nemli, tropik türde

bir nem. Ve en beteri, termitler… Onlardan bahsetmiş miydim? Burada en kötü çeşidiyle karşı karşıyasınız. Avustralya termitleri gibi kötü bir tür bu ama öyle etkili bir tür ki; kısa sürede binanıza çimden etek giydiriyor.

Hawaii’de insanlar büyük bir ikilem yaşar. Termitler yüzünden ahşap kullanamazsınız, çelik çerçeveleme yapmanız gerekir. Ama korozyon yüzünden de çelik kullanamazsınız, ahşaba mahkumsunuz. İnanın bana Hawaii’de inşaat işi yapanların en büyük harcama kale-mi terapi seanslarıdır. Kendimden biliyorum.

Dolayısıyla geldiğimiz noktada ahşap, işlenmis ahşap ve çelik konstrüksiyon karışımı bir sistemle karşı karşıyayız.

Mavi HawaiiYazar: Joseph W. Lstıburek, Ph.d., P.eng., Fellow Ashrae

Hawaii, muhteşem bir yer, tabii orada inşaat yapmak istemediğiniz sürece... Pasifik ortasındaki adalarda bina yapmanın güçlüğü ne olabilir? Yukarıdaki fotoğrafa bir göz atın. Waikiki Plajı. Uçsuz bucaksız mavi su... Mavi gökyüzü... Vay canına! Bronzlaşmak ve iyi sörf yapmak istiyorsanız sorun değil, hatta çok mutlu olursunuz. Sahilde yürümek ve ardından Blue Hawaiians kokteyli içmek istiyorsanız, yine doğru yerdesiniz.



UYGULAMA YAZISI

Çözüm sürecinde ilk sırayı termitlerle savaş alıyor. “Fiziksel bariyerler” ve “Kimyasal mücadele” nin kombinasyonu benimsenmiş du-rumda. Eskiden “Klordan” ve “Heptaklor” olarak adlan-dırılan muhteşem termit öldürücü ilaçlara sahiptik. Onları muhteşem yapan şey küçük böceklerin -termitler- varlığını tespit edememesiydi. İlaçla kaplı yüzeyde dolaşırken ölü-veriyorlardı. Ancak maalesef termit öldürücüler rastgele ve kontrolsüz bir şekilde etrafa saçıldı. Bu yapılan şey doğa yasalarına aykırıydı ve çevre için tehdit oluşturdu. Üstelik; heptaklor maddesinin diğer kötü etkilerinin yanında insan sağlığında kansere neden olduğu anlaşıldı. Riskler o kadar kötüydü ki; 1980’lerde termitlere karşı yürütülen kimyasal ilaçlama tümden yasaklandı.

Yerine konulan termit öldürücüler, klordan ve heptaklor kadar termitlere karşı ölümcüldüler ancak termitler bu kü-

çük kandırmacayı yutmuyorlardı. “Hey, oraya gitmiyorum, bu şeyler beni öldürecek” demeleri uzun sürmedi. Sabırlı bir yapıya sahip olan termitler çevrede arama yaparak kimyasal bariyerde boşluk bulmakta ustalaştılar. Boşluklara yerleşen termitler zeminle temas eden her şeye yapışarak tüm binayı tekrar tekrar kuşatıyordu. İşte delice olan da buydu. Temel inşaatı sırasında önce zeminde yürüyen bi-rinin ayak izi bile bir boşluk olabiliyordu. Zemini fiziksel bariyerle yalıtmak neredeyse mümkün değildi. Termitlerin bu savaşta 20 yıllık bir üstünlükleri bulunmaktaydı.

Günümüzde neyse ki “Fipronil” adı verilen, termitlere karşı güçlü ve heptaklor kadar ölümcül ancak insan sağlığı için riskli olmayan bir madde kullanılıyor. Ve daha da iyisi, ter-mitler bunu tespit edemiyor. Böylece mükemmel bir fiziksel bariyer uygulanması da gerekmiyor. Bu harika bir gelişme. İnsanoğlu sonunda oyunu geri kazanmaya başladı.

Foto 1. Polietilen zemin kaplamasında fibronil için doğru uygulama: Komple polietilen zemin kaplamasının, bantlanmış bağlantıların, çevre döşeme kenarının altında sarılı olduğunu ve bir polietilen “kenar” ile çevre döşeme biçimlerine bağlandığını unutmayın. Zemin, döşeme montajından önce, fipronil ile döşeme levhasının altında ve döşeme kenarında işlem görür. Foto 2. Fiziksel bariyer: Paslanmaz çelik hasır boru girişine kelepçelenmiş kütüğe bağlı fiziksel bir termit bariyeri.

Foto 3. Çelik Çerçeveleme: Çelik çerçeveleme uygulamasında bile, genellikle bir ahşap üst plaka ve pencereler gibi delinmiş açıklıklar etrafında ahşap çerçeve vardır. Foto 4. Çelik paslar: Termitler çelik yemez. Çelik çerçeveleme, beton levhayla temas halindeyken, paslanmaya karşı riski azaltmak için çeliğin taban izi bir soyma ve yapışkan zar ile sarılır. Foto 5. Minimize Ahşap: Tüm ahşaplardan kurtulmak pratik değildir. En aza indirip termitlerden uzak tutacaksın.



Termitlere karşı kimyasal savaşın kazanılma sürecinde; günümüze kadar birçok yöntem öğrenildi. Avustralyalılar, kendi zorlu ve sert yapılı termitlerine karşı kimyasal madde kullanmanın güvenli olmadığını tecrübe ettikten sonra; baş-ka bir baş etme yolu buldular. Paslanmaz çelikten mesh! Evet, Avustralyalı bir termit bile paslanmaz çelik hasırı çiğ-neyemez. Avustralyalı beton döşeme ustaları, termitler için oldukça etkileyici fiziksel engeller oluşturmak için beton içerisindeki deliklere paslanmaz çelik ha-sır uygulamaya başladı. Yer fiziğini fipro-nil ve paslanmaz çelik fiziksel bariyerler ile birleştirdiğinizde, bu savaşı işte şimdi gerçekten kazandınız demektir.Muhteşem beton plaklar mı görmek isti-yorsunuz? Kaneohe Körfezi, O’ahu’daki denizcilere sorun. 1 ve 2 nolu fotoğraf-larda bu uygulamayı görüyorsunuz. Po-lietilen zemin kaplamasının, bantlanmış bağlantıların, çevre döşeme kenarının altına sarıldığını ve çevre plaka formları-na bir polietilen “Kenar” ile bağlandığını göreceksiniz. Bu uygulamada boru penet-rasyonuna sabitlenmiş paslanmaz çelik hasır, bu fiziksel termit bariyeri yaratan kütüğe dökülür. Zemin, polietilen zemin kaplamasının kurulumundan önce plaka-nın altında ve döşeme kenarında fipronil ile işlenir.Hawai duvar konstrüksiyonlarına gelin-ce… Burada mühendislerin çelik kons-trüksiyonu sevdikleri gayet belli ( Foto 3) Termitler çelik yemiyor, bununla birlikte çelik paslanıyor. Çelik dikmelerin beton

döşeme ile kontak halinde olduğu noktalarda, korozyon riskini minimize etmek icin çeliğin alt hattı peel and stick membrane ile kaplanıyor. (Foto 4) Ancak Şekil 1’deki tüm çelik çerçeveden kurtulmak hiç de mantıklı değil. Herkes çelik konstrüksiyonun berbat termal performansı olduğunu biliyor. Çelik çerçevenin dış tarafında sürekli bir izolasyona ihtiyacımız var. İstediğiniz sürekli izolasyon tipini seçin. Bu konfigürasyonda hepsi çalışır.

UYGULAMA YAZISI

Foto 6. OSB Kılıf: OSB’nin yüzeyini kontrol etmeyin. OSB’deki bağlantılar, su kontrol katmanı sürekliliği ve hava kontrol katmanı devamlılığı sağlamak için bantlanmıştır. OSB ayrıca içe doğru buhar sürüşünü azaltan bir “Buhar gazı” görevi görür. Sıcak, nemli iklimlerde egemen buhar akışının dıştan içe doğru olduğunu unutmayın. Ayrıca böcekleri, zararlıları ve bitki büyümesini “Yapının yere temas ettiği yerden” uzak tutmak için temel çevresinin etrafındaki “Beton etek”’e dikkat edin. Daha fazla “Fiziksel engel” maddesi. Kapısını tıklatma. İşe yarıyor.

Foto 7. Sürekli Mühür: Kılıf ve beton temel arasında “Hava geçirmez” mühürü unutmayın. Teneke havanın duvar çerçevelemesine girmesini ve bağlantılarda tahribat yaratmasını istemiyoruz.

Çelik Eleman Altı Membran

Üst Plaka2x6 DikmeBoyalı Alçıpanel İç KaplamaDikmeler Arası Fiberglassveya Selülozik Yalıtım

Su Yalıtımlı OSB Levha (bağlantı noktaları yalıtımlı)

Mütemadi Yalıtım

Kaplama Altı Çıtası

Cephe Kaplaması

Sürekli Yalıtım Macunu

Figür 1. Çelik Çerçeveleme: Herkes çelik çerçevelemenin kötü bir termal performansa sahip olduğunu biliyor. Çelik çerçevenin dış tarafında sürekli izolasyona ihtiyacımız var. İstediğiniz sürekli izolasyonu seçin. Hepsi bu konfigürasyonda çalışıyorlar.



Kaba açıklık alt yüzeyindeki damlalığa ve pencere montaj profilinin direct OSB levha üzerine monte edildiğine dik-katinizi çekelim. Şekil 2B pencere montajı. Yalıtım bandı su ve hava yalıtım katmanlarının devamlılığını sağlamak için kullanılmış. Şekil 2C pencere montajı. Mutemadi yalıtım OSB levhanın üzerine uygulanmış. Su durdurucu katmanın mutemadi yalıtımın arkasında olduğuna dikkat ediniz. Böylece ahşabı minimize edip, zeminden ve dola-yısıyla termitlerden uzaklaştırmış oluyorsunuz. (Foto 5)

Kesme açısından OSB gibi işlenmiş ahşap levhaların yeri-ni tutacak bir malzeme hâlâ bulunmamaktadır. OSB’nin malzeme olarak bir problemi yoktur, tabii yanabilir ve çürüyebilir olması haricinde. OSB levhayı iki tarafından alçıpanel levha, fiber beton, sıva veya tuğla gibi yanmaz malzemelerle kaplayabilir, su ve hava kontrolünü sağla-yarak nemlenmeye bağlı çürüme ve küflenmeyi engel-leyebilir, zeminden yükselterek de termitlerden uzakta tutabilirsiniz.

Fotoğraf 6 yüzeyinde halihazırda su yalıtım katmanı bu-lunan OSB levhayı göstermektedir. OSB levha bağlantı noktaları su ve hava kontrol katmanlarının devamlılığını sağlamak amacıyla bantlamıştır. OSB aynı zamanda içe-riye doğru buhar geçisini engelleyici valf görevini de gör-mektedir. Sıcak ve nemli iklimlerde baskın buhar geçişinin dış ortamdan iç ortama doğru olduğunu hatırlayalım. Temel çevresindeki beton eteklemenin de zararlı böcek ve haşereleri ve binanın zemine temas ettiği noktalardaki bitkileri uzak tuttuğuna da dikkatinizi çekelim. Daha fazla fiziksel bariyer. Çok da irdelemeyin. İşe yarıyor.

Fotoğraf 7, kılıf ile beton temel arasında “Hava geçir-mez” bir mühür uygulamasını göstermekte. Tuzlu ha-vanın duvar konstrüksiyonuna girmesini, çelik dikme ve bağlantı noktalarında tahribat yaratmasını istemiyoruz.

Dediğimiz gibi; herkes çelik konstrüksiyonun berbat ter-mal performansı olduğunu biliyor. Çelik çerçevenin dış tarafında sürekli izolasyona ihtiyacımız var (Şekil 1). İste-diğiniz sürekli izolasyon tipini seçin. Bu konfigürasyonda hepsi çalışır. Pencereler ve diğer açıklıklar Şekil 2’de gös-terildiği gibi işlenir. “Resim çerçevesi”ne ve kaba bir açıl-ma uzatma desteği unsuru olan “ROESE” uygulamasına ihtiyaç duyulmaz.

A B C Figür 2A- Pencere Kurulumu: Kaba açıklığın alt kısmında yanıp sönen tepsiye dikkat edin ve pencere flanşının doğrudan OSB kaplamasına monte edildiğine dikkat edin. Figür 2B- Pencere Kurulumu: Yanıp sönen bant su kontrol katmanı sürekliliği ve hava kontrol katmanı devamlılığı sağlamak için kullanılır. Figür 2C- Pencere Kurulumu: Sürekli izolasyon OSB kılıf üzerine kurulmuştur. Su kontrol katmanının sürekli izolasyonun arkasında olduğunu unutmayın.

UYGULAMA YAZISI

Fotoğraf 8 Hawaii Çatıları: Hawaii’de çatıları havalandırmayın. Yalıtımı “yassı” yoldan “eğim” e götürün ve buharın buhar difüzyonu yoluyla derhal çıkmasını sağlamak için bir buhar difüzyon sırtı havalandırma borusu takın. Tavan arası ve dış arasında hava değişimi olmaz. Bunun üç büyük yararı var. İlk olarak, tavan arasına tuzlu hava gelmez ve paslanma olmaz. İkincisi, kanalın terlemesine neden olacak şekilde tavan arasına nemli bir hava gel-memesi ve tüm montajın hava geçirmezliğinde büyük bir artış olması, kısmi yük nemi sorunlarının azaltılması ve büyük bir termal fayda sağlanması. Üçüncüsü, kanallar artık kondüsyonlu alandadır ve böylelikle büyük bir termal fayda sağlamaktadır.



Hawaii’nin çatı katlarına gelince… Hawaii’de havalandırmalı çatı uygulaması, çatı makas bağlantılarının aşınmasına yol aç-makta. Çözüm basit. Hawaii gibi yerlerde çatıları havalandır-mayın. Yalıtımı “Yassı” yoldan “Eğim”e hareket ettirin (Resim 8) ve buharın buhar difüzyonu yoluyla çıkmasını sağlamak için bir buhar difüzyon sırtı havalandırma borusu takın (Şekil 3 ve Fotoğraf 9). Tavan arası ve dışı arasında hava değişimi böylece engellenmiş olur. Bunun üç büyük yararı var. İlk olarak, tavan arasına tuzlu hava gelmez ve paslanma olmaz. İkincisi, tavan arasına kanalın terlemesine neden olacak nemli hava gelmez ve tüm montajın hava geçirmezliğinde büyük bir artış olur. Böylece kısmi nem yükü sorunları azalır ve büyük bir termal fayda sağlanır. Üçüncüsü, kanallar artık sartlandırılmış alanda-dır ve böylelikle yine büyük bir termal kazanç elde edilir. Henüz bitmedi. Hâlâ başa çıkmamız gereken bir nem sorunu sözkonusu. Elimizde büyük pencereler, çok sayıda ısı yalıtımı, kompakt flüoresan, LED’ler ve kontrollü havalandırma var. Önemli bir yükle karşı karşıyayız. Nemi kaldırmamız gereki-yor. Evet, bir nem alma cihazına ihtiyacımız var (Fotoğraf 10). İşte şimdi işimiz tamamlandı.

Hawaii artık üzgün bir mavi değil, mutlu. Hawaii artık mavi okyanus, mavi gökyüzü ve kuru, rahat, passız, termitsiz evler demek.


Figür 3. Buhar Difüzyon Venti: Buhar difüzyon sırt havalandırma buharının buhar difüzyonu yoluyla tertibattan çıkmasını sağlar. Tavan arası ve dış arasında hava değişimi olmaz.

Fotoğraf 9. Buhar Difüzyon Sırtı Havalandırma: Standart sırt havalandırma deliği, sırttaki tavan kaplamasındaki yarık açıklığını kapatan, hava geçirmez ve su geçirmez bir membran ile birleşmiştir.

UYGULAMA YAZISI

Fotoğraf 10. Nem Alıcı: Karşılaşmanız gereken hâlâ bir kısmi yük nemi sorunu var. Harika camlarımız, gayet yeterli ısı yalıtımı, kom-pakt flüoresan, LED ışıklar ve kontrollü havalandırma uyguladık. Çok mantıklı gelmese de önemli bir yük söz konusu. Nemi kaldırmamız gerekiyor. Evet, bir nem alıcıya ihtiyacımız var.



[email protected] www.ugurendustri.com

Merkez Demirciler Sitesi 1. Cadde No: 39 Zeytinburnu/İstanbul Tel: (0212) 582 28 86-87-88 Faks: (0212) 582 28 80

Fabrika Akçaburgaz Mah. 3137 Sok. No: 5 Esenyurt-Kıraç/İstanbul

UĞUR TEKNİK ENDÜSTRİYEL YAPI MALZ. İMALAT SAN. VE TİC. A.Ş.

Endüstriyel yapı malzemeleri sektörüne yepyeni bir soluk geliyor.Sektörde uzun yıllara dayanan tecrübeye sahip uzman bir ekip,“Uğur Endüstri” markası ile üstün çözümler sunmaya başlıyor.

Tanışmak için bekliyoruz.

SEKTÖRE UĞUR GELDİ

Olmasaydı-2Nikola Tesla; Dünyayı Elektriklendiren Adam



Çocuk Deha…Geleneksel bir köyde doğan Tesla, daha beş yaşında icatlarına başlamıştı bile. Köyde gördüklerinden çok farklı bir su çarkı icat etti. Bu çalışması yıllar sonra yapacağı dâhiyane pervanesiz türbinin temel fikri oldu. Bir başka deneyinde uçmayı denedi. Elindeki şemsiyeyi hızla açıp kapayarak kendini ahırın çatısından aşağıya bıraktı ve ne yazık ki yere çakılarak bilincini kaybetti. Daha sonra da kürdanlardan oluşan ve böceklerin kanat çırpmasıyla çalışan mini bir yel değirmeni yapmaya çalıştı. Büyükbabasının saatlerini önce parçalıyor, sonra birleştiriyordu. Bu işte kadar da başarılı değildi, öyle ki içlerinden birini ancak 30 yıl sonra eski haline getirebildi. Unutmadı ve vazgeçmedi. Çünkü O, başladığı hiçbir işi yarım bırakamıyordu.

Annesinin keşfi… Nikola çok becerikli bir çocuktu. Ailesinin pek çok ihtiyacını tek başına karşılıyordu. Tohum ekme aşamasından başlayarak ve her şeyi kendi yaparak harika desenli kumaşlar dokuyor, evlerini kendi ürettiği eşyalarla donatıyordu.

Okuma yazma bilmeyen annesi oğlunun birinci sınıf bir mucit olduğunun farkındaydı ve mühendis olmasını istiyordu. Papaz olan babası ise onun da kendisi gibi din eğitimi alması konusunda kararlıydı.

6 yaşındayken şehre taşındılar ve okula başladı. Niagara Çağlayanı hakkında okuduğu bir yazı onu büyüledi. Hayalinde çağlayan sularının döndürdüğü devasa bir tekerlek canlandı. Daha o yaşta amcasına bir gün Amerika’ya gidip bu hayalini gerçekleştireceğini söyledi. Ancak 30 yıl sonra bu fikri başkaları tarafından hayata geçirilecekti.

Müthiş hayal gücü… Lisede aklında büyük projeler vardı. Atlantik okyanusu altında mektup alış-verişi sağlayacak tüp geçit tasarladı. Ancak suyun sürtünme kuvvetinden kaynaklanacak direnci hesaplayamadığı için vazgeçti. Bir sonraki projesi ekvatorun çevresine yapılacak bir çemberle ve dünyanın kendi çevresindeki dönme hızından faydalanarak saatte 500 km. hızla insanlara yolculuk yaptırmaktı. Bu projeler ütopikti, hayata geçmese de harikulade bir düşleme yeteneğini ortaya seriyordu.

Üniversite yılları, büyük kayıplar... Çok parlak başlayan lisans hayatı önce babasının, sonra da annesinin kaybıyla sekteye uğradı ve okulu tamamlayamadı. Çocukken büyük abisinin ölümüyle başlayan “yakınlarını kaybetme korkusu” tetiklenmişti. Belki de böyle bir korkuyu bir daha yaşamamak için ne evlendi, ne de çocuk sahibi oldu.

Çok iyi giyinen, altı dil bilen, bilimden olduğu kadar edebiyattan da anlayan kibar bir beyefendiydi. Ancak karmaşık insan ilişkilerinde ve para yönetiminde maalesef hiçbir zaman başarılı olamadı.

Geride bıraktığı yüzlerce icada rağmen, çağdaşlarının onu yeterince

desteklemedklerini ve çok üzdüklerini söylemek

mümkün. 21. Yüzyılda değeri tekrar anlaşılan

Tesla; günümüzde geniş insan grupları tarafından büyük sempati ve saygı duyulan bir bilim insanıdır.

Einstein’a bir gün; dünyadaki en zeki insan

olmanın nasıl bir duygu

olduğunu sorarlar. “Bilmiyorum, Nikola

Tesla’ya sorun” der.



Akut BakımYalın, Yeşil & Dijital

Yazar: Kurt Monteıro

BİNAYA İLK BAKIŞ

YENİ SAĞLIK BAKIM TESİSLERİ

Kuzey Amerika’daki ilk “Tam dijital” tıbbi tesisin tasarımı için ne gerekiyor? Enerji tüketiminizi önemli ölçüde arttırmadan 167.225 m2 bir binaya % 100 dış hava kullanımı nasıl sağlanır? Artan kontrol edilebilirlik, bağlantı ve otomasyon hasta bakımını nasıl geliştirebilir? Bunlar, Kanada’nın en büyük bölgesel akut bakım tesislerinden biri olan Toronto Humber Nehri Hastanesi projesindeki ekibin karşılaştığı sorulardı.

Toronto Humber River Hastanesi

Mevkii: Toronto, Ontario, Kanada

İşveren: Humber Nehri Hastanesi

Temel Kullanım: Bölgesel akut bakım hastanesi

Çalışan Sayısı: 3.500 - 4.000 personel

Projenin Tamamlandığı Tarih: 11 Mayıs 2015

Farklılıklar / Ödüller: Intelligent Health Association Special Recognition; Engineering News-Record Global En İyi Proje Ödülü; The CCCP Ulusal Inovasyon ve Mükemmeliyet Ödülü, Gümüş Madalya (Proje Finansmanı) ve Altın Madalya (Altyapı); Dünya Finans Kamu-Özel Ortaklık Ödülleri, En İyi Sağlık projesi Kuzey Amerika; Kanada Koalisyonu Yeşil Sağlık Hizmet Ödülü ve OHA Yeşil Sağlık Hizmetleri Ödülü, Bireysel Liderlik Ödülü.

UYGULAMA YAZISI / 2017 ASHRAE TEKNOLOJİ ÖDÜLLERİ



UYGULAMA YAZISI

Tasarımı ve inşaası 44 ay süren bu proje; tasarım-yapı-finansman ve bakım süreci boyunca, tasarım ekibi, kontraktörler ve tesis yönetimi arasında en iyi işbirliğinin sağlandığı parlak bir örnektir. 656 yataklı bu yeni hastane; acil, tıbbi / cerrahi bakım, zihinsel sağlık, bariatrik bakım, diyagnostik görüntüleme, diyaliz ve kan-ser bakımı gibi akut tıbbi hizmetler sunmaktadır. Hastane yöne-timinin “Yalın, yeşil ve dijital” sağlık hizmeti vizyonu “İyi hasta bakımı”nı yeniden keşfetmek için geliştirildi.

Otomasyon, bu hastanenin anahtar özelliğidir. Otomatik la-boratuvar numunesi testleri; çarşaf ve çöpleri nakletmek için pnömatik oluk sistemleri; laboratuar numunelerini ve ilaçları-nı nakletmek için pnömatik tüp sistemleri ve otomatik üniteli güdümlü araçlar ile yatarak beslenme ünitelerine malzeme ve yiyecek tedarik etmek için kullanılan tüm sistemler buna dahildir.

“Hazırlık ve yanıt verme uygulamaları” Humber River Has-tanesi’nin yapı özelliklerinin geliştirilmesi için de kritik öneme sahipti. Bu hastanede var olan; kapsamlı bir dağıtılmış yük yönetim sistemi, tamamen entegre edilmiş güvenlik sistemleri, bir tıbbi gaz sistemi, bir hemşire çağrı sistemi, kablosuz gerçek zamanlı bir konumlandırma sistemi ve birleştirilmiş gerçek zamanlı yerleştirme sistemi olan bir acil durum jeneratörü sistemi, mobil iletişim sistemleri gibi mükemmel bir koordi-nasyon gerektiren sistemler; modern bir sağlık merkezinin yapı standartını yükseltir.

Nihai tasarım aşağıdaki öğeleri içermekteydi:

• Bölgedeki en büyük tek bina sağlık tesisi;

• Kanada’daki en büyük modüler yeşil çatı kurulumu;

• Kuzey Amerika’daki en büyük elektrokromik cam takımı;

• Geliştirilmiş kapalı hava için % 100 dış hava işletmesi kalite ve enfeksiyon kontrolü;

• ASHRAE Standardı 90.1-2007’yi aşacak şekilde tasar-lanarak enerji verimliliği gereksinimlerini % 40 azaltan standartlar.

Enerji VerimliliğiHastane’nin Standard 90.1-2007’yi % 40.8 oranında aşma hedefini karşılamak için bina sistemleri (ısıtma, soğutma, havalandırma, sıhhi tesisat ve aydınlatma dahil) daha yük-

sek bir seviyeye getirildi. Bu hedefi gerçekleştirmek için tasarım sürecinde birçok seçenek analiz edildi. Her seçe-nek, yukarıda belirtilen enerji hedefine uygunluğu göster-mek için, tasarım ekibinin enerji modelleyicisi tarafından eQUEST v3.64 kullanılarak modellendi. Tesis yönetim ekibi, farklı enerji verimliliği önlemlerini yaşam döngüsü maliyetleri ile karşılaştırmak için ayrı bir enerji modelleyi-cisi kullandı.

Enerji tasarruflu tasarım, yüksek verimli havalandırma ekipmanı ve dağıtım ve hava tarafı entalpi geri kazanımı-na sahip entegre bir ısıtma ve soğutma tesisi gibi yenilikçi yaklaşımları içermekte. Gelişmiş bina zarfı, pik soğutma süreleri boyunca güneş kazancını azaltan otomatik olarak ayarlanan elektrokromik cam içeriyor. Aydınlatma için, hasta yatağının bilgisayar terminali üzerinden çalışan bir kontrol sistemi tasarlanarak, Standart 90.1-2007 gerek-sinimlerine göre % 46 daha düşük ışık güç yoğunluğuna ulaşılmış durumda.

Toronto Humber River Hastanesi’nin birçok benzersiz özelliği arasında en etkileyici özelliklerden biri, tesisin tüm alanlarına % 100 dış hava sağlanmasıdır. Normal olarak, bu girişim bir binanın enerji tüketimini önemli ölçüde artırır. Tasarım ekibi, hava hızlarını düşürmek için artan hava-taşıma ekipmanları boyutları ile % 100 dış hava ile çalışırken bu sistemlerin enerji gereksinimlerini azaltmayı başardı. Optimum performans ve basınç düşüşünün azal-tılması için özenle seçilmiş ve test edilmiş bobinler, filtreler ve ısı geri kazanım cihazları; normal çalışma noktasında maksimum verim sağlamak için seçilen yüksek verimli fan-lar ile statik basınç kayıplarını azaltmak için kanal hızlarını düşürdü.

Kritik alanlara hizmet veren hava işleme sistemlerinde (örn. Ameliyathane ve kritik bakım departmanları) sağla-nan fazlalık seviyesi, HVAC sistemindeki enerji tüketiminin azalmasına da katkıda bulundu. Bu kritik alanlar için her biri % 100 hava akışı için boyutlandırılan paralel üniteler sağlandı ve söz konusu üniteler bu kritik alanlar için kulla-nıldı.

SOLDA: Tam dijital hastane, kritik bir veri merkezi içeriyor.SAĞDA: Merkezi tesislerde soğutulmuş su dağıtımı.



Bu ünitelerin her biri normal çalışma koşulla-rında % 50 kapasitede çalışarak her bir ünite boyunca hızları ve basınç düşüşleri azaltıldı ve ek bir fan enerji düşüşü sağlandı (paralel olmayan çalışmaya kıyasla % 40). Havalandırma sistemi basınç kayıplarını yukarıda açıklanan stratejilerle azaltınca, hava taşıma sistemleri ortalama

0,4 W / cfm (0,8 W / L.s) enerji kullanımına ulaştı ve sonuç olarak Standart 90.1-2007 stan-dartlarına göre inşa edilmiş bir bina ile karşılaştı-rıldığında bu yapıda fan enerjisinin % 60 oranın-da düşürüldüğü görüldü.

Hava işleme ünitelerinin çoğunda son derece etkili olan ”Entalpi geri kazanım tekerlekleri” sisteme dahil edilerek % 100 dış hava operasyonu ile ilgili ısıtma ve soğutma yükleri azaltıldı. Hava işleme üniteleri aracılığıyla düşük hız; tekerlek etkinliği % 80 ila % 95 arasında değişen yüksek ısı transferine izin verdi. Sonuç, Standart 90.1-2007 gerekliliklerine göre inşa edilmiş binalar için minimum havalandırma havası hacminden bile daha az olan havalandırma ile ilgili ısıtma ve soğutma yükleri olmuştu (Şekil 2).

Enerji ihtiyaçlarını daha da azaltmak için entegre bir ısıtma soğutma tesisi tasarımı geliştirildi. Te-siste binanın ısıtma ve soğutması için ana kaynak olarak 1.200 tonluk (4220kW) ısı geri kazanım kapasitesinde çiller (soğutulmuş su) ünitesi bulun-maktadır. Bu çillerler binanın 7/24 çalışan çiller sisteminden (örneğin: görüntüleme teşhis cihazları, labo-ratuar, soğuk odalar, veri merkezi ve elektrik ve IT odaları gibi) atılan atık ısıyı yeniden ısıtma kanallarına, çevre ısıt-masına ve klima santrali ısıtma kangallarına hizmet eden merkezi ısıtma glikol sistemine hizmet edecek binanın su ısıtma sistemine faydalı ısı temin etmek için kullanmak-tadır. Binanın egzoz hava akışına yerleştirilen kangallar,

binanın soğutulmuş su sisteminde kullanılmayan yani geri çevrilen ve ilave ısı üretmek için kullanılan ilave ısıyı geri kazanır.

İlave olarak, fazla entalpiyi geri kazanma tekerleği kapasi-tesi, tekerlekleri %100 kapasitede çalıştırarak ve beslenen dış havayı aşırı ısıtarak kış ve hemen kış sonrasındaki ilave ısıyı geri kazanmak için kullanılır. Bu ısı daha sonra çiller

FOTOĞRAF 1. Çift yatak başlıklı hasta odası ŞEKİL 1. Yüksek düzeyde güvenilirlik sağlamak için yedek paralel hava işleme üniteleri. Ünitelerin her biri normalde % 50 oranında çalışır ve sistem fan gücü gereksinimlerini önemli ölçüde azaltır.

ŞEKİL 2. Isıtma ve soğutma tesisatı ara bağlantısı = Fazla ısı kullanarak enerji azalması.

ŞEKİL 3. Enerji kullanım yoğunluğu verileri karşılaştırması.

UYGULAMA YAZISI



(soğutulmuş su) sistemine ünitenin soğutulmuş su kangalı kullanılarak aktarılır, bu suretle ısı geri kazanım çilleri tarafın-dan kullanılabilir.

Isı geri kazanımlı soğutucular, optimizasyon yazılımı ile kon-trol edilen, yüksek verimli (0,33 kW / ton [0,09 kW / kW] ortalama NPLV) 5,100 ton (17 936 kW) VFD tahrikli değiş-ken ana santrifüjlü soğutma tesisi ile desteklendi. Yazılım, her bir soğutucu için verim eğrisine bakmakta ve soğutucuların en verimli kombinasyonunu belirlemekte. Isı geri kazanım tesisi, aynı zamanda belirli bir yükün avantaj sağlamak için mümkün olduğu kadar çok sayıda kazanı çalıştıran 60.000 MBH (17.6 milyon W) değişken ana / değişken ikincil yo-ğunlaştırma kazan tesisi ile desteklenmektedir (yine optimi-zasyon yazılımı ile kontrol edilmektedir). Yoğuşmalı kazan-larda artan kısmi yük verimliliği (minimum yanmada % 98’e kadar) ortaya çıkar. Binanın ısıtma yüklerine hizmet etmenin yanı sıra, birincil ısıtma halkası, tesis için mümkün olan en verimli sıcak suyu üretmek için kullanılır.

Toronto Humber River Hastanesi, enerji tasarrufunda liderliğe olan büyük bağlılığın bir parçası olarak, enerji ve su kullanım verilerini paylaşan Ontario Sağlık Bakım Ku-ruluşu’nun bir alt kuruluşu olan Greening Health Care’in üyesidir. Sonuç olarak, tesis ilk kez açıldıktan sonra enerji kullanımı verileri sürekli olarak toplandı. Mayıs 2015 ve Şubat 2016 tarihleri arasında hastane, 1.57 GJ / m2.yr (138 kBtu / ft2. Yr) ortalama EUI’de çalışıyordu. Humber River Hastanesi’nin enerji yoğunluğunu 2012, 2013 ve 2014 yılları için benzer bir Ontario akut bakım tesisi ile karşılaştırması Şekil 3’te gösterilmektedir. Ontario’daki bu uygulama enerji verimliliği konusunda en başarılı akut bakım tesisi olma yo-lunda ilerliyor.

Kapalı Hava Kalitesi ve Termal Rahatlık

Bu hastanede; enfeksiyon kontrolünü ve iç hava kalitesini arttırmak için, tüm hava kontrol üniteleri (tüm klinik ve idari alanlar dahil), devridaim yapılmadan % 100 temiz hava sağlar. Bu, CSA Standardı Z317.2-2010’e göre sağlık kuruluşlarındaki Isıtma, Havalandırma ve Klima (HVAC) Sistemleri için Özel Gereksinimler tarafından istenen mini-mum havalandırma hızlarından önemli ölçüde daha yüksek bir havalandırma oranını (% 300 artış) temsil etmektedir. (Bu standartlar ANSI / ASHRAE / ASHE Standard 170-2008, Sağlık Tesislerinin Havalandırılması ve Tesis Rehberi Enstitüsü gereklilikleri standartlarına benzer ve ASHRAE Standardı 62.1-2010’in Kabul Edilebilir Kapalı Hava Kali-tesinde Havalandırma kriterlerine kıyasla daha katı kriterlere sahiptir)

Uygulama aşamasında yatarak tedavi sağlanan odalar için örnek bir süit kuruldu ve seçilen difüzör minimum hava akı-şında istenmeyen sonuç oluşturmadığını göstermek için test edildi. Hastane için filtreleme seviyeleri, tüm klinik alanlar için MERV8 / MERV14 filtreleri kullanılarak; ASHRAE Standardı 170-2008 tarafından istenen düzeyleri aşan idari ve destek alanları için ise; MERV8 / MERV13 filtreleri kul-

lanılarak sağlandı.

CSA Standart Z317.2-2010 uyarınca sıcaklık ve nem aralık-larını sağlamak için tasarlanan ısıtma ve soğutma sistemleri, alan sıcaklıklarının esnekliği sayesinde hastalar ve personel için çeşitli giysi ve aktivite seviyelerinde rahatlık sağlamakta. ASHRAE Standard 55-2010 ise; İnsanların Kullanımına Yönelik Termal Çevre Koşulları’nın kriterlerini belirler. Çoğu klinik alanlar 68 ° F - 75 ° F (20 ° C - 24 ° C) arasında kontrol edilebilir, operasyon odaları 64 ° F - 75 ° F (18 ° C - 24 ° C) arasında kontrol edilen özel alanlardır. Hasta alanla-rında oda sıcaklığının hasta tercihine göre ayarlanmasına izin veren, yataklı bilgisayar terminallerinden kontrol edilebilen ayrı termostatlar bulunur.

Hasta ve çalışanların pencere camlarındaki opaklığı kontrol etmelerine, tercihlerine göre doğal ışığa erişimlerini ayarlaya-rak rahatlıklarını arttırmalarına olanak sağlamak için; yataklı odalarda bulunan bilgisayar terminalinde geçersiz kılma özelliğine sahip; otomatik olarak ayarlanan elektrokromik cam kullanılmıştır.

İnovasyon / Yenilik

Toronto Humber River Hastanesi; alternatif bir finansman ve satın alma projelendirmesiyle hayata geçirildi. “Tasarım-yapı-finans- teslimat- modeli korumak” ayaklarına sahip bir uygulama söz konusu olup; kurulum maliyeti, enerji verimliliği ve bakım gibi faktörleri de kapsamaktadır. Bu model; 30 yıllık bir süre boyunca tüm tasarım seçenekleri-ni değerlendirmek için tasarım ekibi, müteahhitler ve tesis yönetimi arasında en iyi işbirliğine izin verir. Bu faktörlerin her biri hastanenin mümkün olan en düşük yaşam döngüsü maliyetleri için gereksinimlerini karşılamaya hizmet etmekte. Uygulama; verimli hava tutuşu, geniş ısı geri kazanımı, elek-trokromik camın aktif kontrolü ve % 100 dış hava sağlanma-sı gibi çözümlerin en etkili ve düşük maliyetli bir şekilde dahil edilmesini mümkün kılmıştır.

Kullanılan enerji stratejileri kolaylıkla muhafaza edilmekte ve basit bir kontrol mantığı gerektirmektedir. Bina operatör-leri tarafından tercih edilmeyen kapsamlı bakım ve / veya karmaşık kontrol gerektiren daha karmaşık seçeneklerden kaçınılmaktadır. Bu çözümler, Humber River Hastanesi’nin artan havalandırma hızlarıyla çalışmasını ve minimum ha-valandırma hızında çalışan benzer tesislerden % 40 daha düşük bir enerji yoğunluğuna ulaşmasını sağlamıştır.

Operasyon ve Bakım

Proje tasarımcıları, tasarım ve inşaat sırasında tesis operatörleriyle yakından çalıştı ve sistemler basitlik gözetilerek tasarlandı. Ekipman sayısının ve boyutunun düzenlenmesi, bina için gerekli olan devinimi sağlamak için dikkatle düşünülmüş, aynı zamanda bakım mali-yetlerini düşürmek için ekipmanların sayısını optimize etmiştir. Isı geri kazanım tesisini ısıtma ve soğutma için birincil kaynak olarak kullanmak, hem ısıtma hem de

UYGULAMA YAZISI



UYGULAMA YAZISI

soğutma tesisleri arasında paylaşılan ekipmanın, ar-tıklık gereksinimlerini karşılamak için gerekli ekipman parçalarının sayısını azaltmak için kullanılır. Ayrıca, birincil değişken soğutucuların kullanımı pompaları ortadan kaldırdı, böylece sistem daha da basitleşti ve bakım gereklilikleri azaltıldı.

Sistemin artısı, rutin bakım ve ekipman arızası sırasın-da çalışmaya devam etmeyi sağlamasıdır. Pompalar, soğutucular, soğutma kuleleri, kazanlar ve ısı eşanjörleri dahil olmak üzere ısıtma ve soğutulmuş su sistemleri için N + 1 artı kazanç sağlandı. Gerekli hava akışının % 100’ü; boyutlandırılmış yedek hava kontrol üniteleri, ameliyat odaları, post-anestezi bakım ünitesi (PACU), operatif doğum alanı, NICU, YBÜ, acil servis depart-manı ve tıbbi görüntüleme gibi kritik alanlar için sağ-landı.

Gıda servis, diyaliz, laboratuar, steril işleme bölümü ve morg da dahil olmak üzere, operasyonel süreklilik açı-sından önem taşıyan alanlar için, çift fanlı (her biri ge-rekli hava akışının % 100’ü için boyutlandırılmış) ilave üniteler dahil edildi.

Maliyet Etkinliği

Proje sunum modeli, tasarımın 30 yıl boyunca tasa-rım, inşaat, finansman ve bakım maliyeti dahil olmak üzere en düşük maliyetli çözüm için diğer iki takıma karşı rekabet etmesini gerektiriyordu. Tüm tasarım çözümleri, yaşam döngüsü maliyetlerini belirlemek için analiz edildi. 2012 yılındaki Altus Grup İnşaat Maliyet Rehberi verilerine göre (inşaat maliyetinin% 33’ü me-kanik maliyetlerle), Ontario’daki akut bakım tesislerine yönelik mekanik maliyetler yaklaşık 150 $ / ft2 ila $ 200 / ft2 arasında değişiyor (1,615 $ / m2 ile $ 2,153 / m2 arasında değişiyor ). Humber Nehri Hastanesi’nin nihai mekanik imalat maliyeti bu sınırların alt sınırında, yaklaşık 155 $ / ft2 (1.668 / m2) seviyesindeydi.

Çevresel Etki

Humber River Hastanesi’nde kullanılan verimlilik ön-lemlerinin enerji etkisi, hastanenin elektrik ve doğal gaz tüketimini azaltarak CO2 emisyonlarını düşürmekte ve çevreye daha az yük bindirmektedir.

Birincil ısıtma kaynağı olarak bir ısı geri kazanım tesi-sinin kullanılması, mevcut ısıyı geri kazanarak ve enerji tüketimini doğalgazdan elektriğe kaydırarak CO2 emisyonlarını daha da azaltmaya yardımcı olmakta. Ontario’da, enerjinin % 85’i hidroelektrik, rüzgar, güneş enerjisi ve nükleer enerji gibi hidrokarbon ol-mayan kaynaklar kullanılarak üretilmektedir. Hastane, bu enerji tasarrufu önlemlerinin yılda 20.000 eşdeğer CO2 azaltımını, her yıl yolda 4.000 otomobilin verdi-ği doğa tahribatının eşdeğerinde kazanım sağladığını ve yıllık 7.000 dönüm orman diktiğini tahmin ediyor. Buna ek olarak, geniş yeşil çatılar ve düşük akışlı arma-türler, şehrin fırtına sisteminin su akışını filtrelemeye ve azaltmaya yardımcı olmakta. Yağmur suyu toplanıyor ve gömülü sarnıçlarda depolanıyor. Bu; tesisin mül-künün sulanması için kullanılan tek su kaynağıdır ve hastanenin şehir suyu temini üzerindeki etkisini azaltır. Bu su koruma özellikleri, hastanenin 20.6 galon / ft2 (0.84 m3 / m2) ‘lik son derece düşük su yoğunluğunda, benzer tesislerin tüketiminin neredeyse yarısı tüketimle çalışmasını sağlar.

Humber River Hastanesi’nin sürdürülebilirlik yakla-şımı, proje ve başarısı için genel vizyonun anahtarıdır. Enerji tasarruflu çözümler, hastaneye rahat ve iyi ha-valandırılmış bir ortam sağlayarak hasta konforunu ve iyileşmesini teşvik ederken; aynı zamanda kritik seviye-de enerji tasarrufu sağlar.




Çok fonksiyonlu Belimo Energy Valve™.Belimo Cloud ile çevirimiçi enerji kontrolü.Belimo Energy Valve™, enerji izleme, balanslama, debi kontrolü, güç kontrolü, ΔT kontrolü, glikol seviye izleme, tam sızdırmaz kesme, veri kaydı, cloud üzerinden erişim, uzaktan devreye alma gibi birçok fonksiyonu tek bir kompakt ünitede birleştirir. Bina sahipleri, işletmeciler, müteahhitler ve sistem entegratörleri bu akıllı teknolojinin getirdiği avantajları gözden kaçırmayacaklardır:

• Otomatik, öğrenen ve kalıcı hidronik balanslama• Hiçbir ön ayar gerektirmeksizin, uzaktan devreye alma• Belimo Cloud üzerinden enerji izleme ve veri kaydı• Basınçtan bağımsız debi, güç ve ΔT kontrolü• Bağlı bulunduğu cihazı öğrenen fonksiyon• Bağlı bulunduğu hattaki glikol seviyesini izleme• Tam sızdırmaz kesme fonksiyonu• Belimo Cloud›a bağlı vanalarda 7 sene garanti

Belimo Energy Valve™’i Cloud servisine bağladıktan sonra kullanıcılar isim ve şifreleriyle sisteme girip ısıtma/soğutma uygulamalarındaki enerji tüketimini tüm şeffaflığı ile izleyebilirler.

We set standards. www.belimo.com.tr

TEKNİK NİTELİK

Bu makale yeniden ısıtma ve ana ısıtma maksadıyla atık ısı geri kazanımının genişletilmesini, bir ısı geri kazanım sistemine artık sadece mevsimsel işle-tim olarak sınırlandırılmayacak şekilde imkân sağlanmasını ele almaktadır. Makalemiz atık ısının kullanılmasında-ki ilerlememizi göstermek için bu güne kadar tamamlanmış olan çalışmaları-mızın gözden geçirilmesiyle başlayacak ve kullanılmasının pratik sınırlarına yaklaşan yeni tasarımın tanımıyla so-nuçlanacaktır. Ticari binalarda kullanı-lan elektriğin büyük çoğunluğu giderek düşük değerdeki (sıcaklıktaki) veya 90°F(32°C) altındaki atık ısıya dönüş-mektedir. Soğuk hava şartları altında dışarıdan gelen havanın ön ısıtılma aşamasında geri kazanılabilmesine rağ-men; düşük sıcaklıkta olması etkin bir geri kazanımı ve diğer başka maksatlar

için kullanılmasını son derece zorlaştı-rır. Bu nedenle bu özellikteki atık ısının çoğu dışarı atılır.

Enerji Bakanlığı’nın raporuna göre ticari binalar ABD enerji tüketiminin sadece beşte birini temsil etmektedir. Toplam olarak ticari binalar 2009 yı-lında ısıtma olarak kullanılan enerjinin 17,9 katrilyon BTU kullanmışlardır. Başka bir ifadeyle bu bina enerji tüke-timinin %46’sına ve ABD enerji tüketi-minin %18,9’una karşılık gelmektedir. Geçen 15 yıl içinde dış havanın ön ısı-tılmasının ötesine geçen yeniden ısıtma ve çevrenin ısıtılması için uygulamalar-da ısı geri kazanımının kullanılmasını genişleten mekanik sistemleri tasarladık ve imal ettik. Binaların ısıtma operas-yonları mevsimsel olmasına karşılık yeniden ısıtma sistemleri mahal sıcak-

lığını kontrol etmek için tipik olarak sürekli çalışırlar.

Bu özellikle laboratuvar, hastane ve bunlarla ilgili tesisler için geçerlidir. Birçok büyük ofis binası aynı zaman-da ortam sıcaklığının kontrolü için yeniden ısıtma kullanmaktadır. Ilıman iklim bölgelerinde mahalin yeniden ısıtılması tarafından kullanılan enerji; binanın ısıtma enerjisi kullanımında bu enerjiyi geri kazanılan kaynakların önde gelen adayı yaparak öne çıkabilir. Bu açıklama atık ısı uygulamalarını iki kategoriye ayırır: Yüksek hava akışı talebi (örneğin laboratuvar) ve düşük hava akışı talebi (örneğin ticari binalar). Yüksek akışa ihtiyaç duyan tesislerin daha büyük ön ısıtma ve yeniden ısıt-ma talepleri vardır ve bu yükü atık ısı kaynaklarına aktarmak enerji tasar-

Fotoğraf 1. Solda gelişmiş foton kaynağının (APS) hava fotoğrafı, sağda depo ringi tünelinin iç kısmının görünüşü.

İyileştirilmiş En Başarılı Enerji Geri Kazanımı

Yazar: MARVIN KIRSHENBAUM, ASHRAE ÜYESİ, Marvin Kirshenbaum Argonne’daki Argonne Ulusal Laboratuvarında proje yöneticisidir.

Isı geri kazanımı geniş bir yelpazedeki binaların enerji verimliliklerini artırmak için en yaygın yaklaşımdır. Ticari binalar ve araştırma tesisleri için bu genellikle dış ortam havasının sınırlı bir miktarının ön soğutmasıyla sınırlandırılmıştır. Birçok bina yıl boyunca sıcaklık kontrolü için bu şekildeki ısıya bağlıdır ve bazıları bu ihtiyaçlarının bir kısmını veya tamamını karşılamak için atık kaynaklarını tekrar kullanır. Mevcut olan atık ısıya ulaşımım genişletilmesi binanın enerji verimliliğine önemli ölçüde iyileştirme sağlayacaktır. Bunun da ötesinde atık ısı akışlarının soğuk iklimlerde binanın ana ısıtmasını sağlamak maksadıyla kullanıma çekilmesi ilave enerji tasarrufu için yeni mecralar açabilir.



TEKNİK NİTELİK

rufunun etkinliğini çoğaltır. Düşük akıl talebi olan tesisler, dış havanın ön ısıtılması ve yeniden ısıtılmasına çok bağlı olmamakla beraber, yine de atık ısıdan yararlanabilir. Atık ısı kaynakla-rını ana ısıtma sistemi ihtiyacına doğru genişletmek ekonominin dengelerini etkileyebilir.

Aydınlatma ve büro makinelerinin enerji verimliliklerindeki hızlı gelişme-ler dâhili kayıpları azaltmış, bu arada iç ortam hava kalitesini korumak birçok durumda havalandırma oranlarındaki artışı körüklemiştir. Bu da mahalin aşırı soğumasını önlemek için yeniden ısıtmaya daha bağlı olma sonucunu yaratmıştır. Önerilen atık ısı geri kazan-ma sistem tasarımında nihai sürümü sunmadan önce artan atık ısı kullanı-mındaki evrimi özetleyeceğiz.

Tasarımın Evrimi

Sürdürülebilirlik için programımızın bir parçası olarak, Argonne Ulusal Laboratuvarındaki (ANL) Gelişmiş Foton Kaynağı (Advanced Photon Source (APS)) çalışmalarının bir kısmı tesisin bilimsel takım setinde üretilen düşük değerdeki (düşük sıcaklıktaki) atık ısının yeniden dönüşüne odaklandı. APS’de yapılan ilk çalışmalar kış mev-simi dış ortam havasının ön ısıtmasına odaklandı. APS’nin elektron doğrusal hızlandırma tüneline (electron linear accelerator tunnel (LINAC)) hava-landırma havası beslemek için ayrılan 4,000 ft³/dk(1,888 L/sn.) dış ortam havası besleme ünitesi düşük dereceli atık ısı kullanan klasik, uygun maliyetli ısıtma kangallarının getireceği etkinliği tesis edecek klasik birçok sıralı ısıtma kangalı ile yeniden donatıldı.

Bu sistem (Şekil 1) APS proses soğutma sisteminden gelen 82.4°F (28°C) sıcak-lıktaki atık ısıyı 2°F (1.1°C) den daha az yaklaşma sıcaklığıyla transfer etmek için bir plakalı ısı değiştirici kullanmaktadır. LINAC ön ısıtmasının %90’ını temin eder ve ortalama olarak 400 milyon Btu (117 MWh) enerji tasarrufu yapmaktadır.

Bir sonraki ısı geri kazanımı uygulama-sı 85.000 ft² (7894m²) alanı kaplayan 2006 yılında tamamlanmış ve içinde ofisler, laboratuvarlar ve temiz odalar bulunan bir nano-teknoloji araştırma binası içindi. Tasarımda dikkate alınan en önemli husus verilen nispeten düşük sıcaklıktaki (74°F ve 81°F [23°C ve 27°C] arasındaki) atık ısı kaynağı için ısı transfer potansiyelini en yükseğe çıkartmak olarak alınmıştı. Her bir ısı değiştirme kavşağındaki enerji akışı ve sıcaklık analizleri kritikti. Optimizasyon için, tasarım atık ısıyı laboratuvardan ve temiz odanın egzozundan, APS pro-ses suyundan ve bir doğal gazlı yakıt hücresinden çeken üç kademeli Glikol dolanan bir çevrim kullanmıştır (Şekil 2).

Burada yakıt hücresi askıda olan bir tesisattır, ısı geçici olarak APS (Gelişmiş foton Kaynağının) merkezi ısıtma tesi-sinden temin edilmektedir. Kullanıla-bilir atık ısı kaynağından en iyi şekilde yararlanmak için glikol çevrimi ısı akışı ısının en düşük dereceli kaynağından en yükseğine doğru kademelendirilmiş-tir.

Glikollü suyun dış ortam havasına ısı transferi verimini en yükseğe çıkartmak için tek konsolide ön ısıtma/ısı geri ka-zanım kangalı klima santralinde dönüş havası noktasının gelişine yerleştirilmiş-tir. Bu maksimize edilmiş hava-glikollü su sıcaklık farkları atık ısıyı ilk kademe olarak olası en soğuk hava girişine ve binadan dönen havanın ısısını ikinci kademe olarak kullanılarak uygular. Kangal kontrol valfı karışım haldeki hava noktasının çıkışına yerleştirilmiş bir sıcaklık sensörüyle kontrol edilir.

Tek bir kangal kullanmanın genel bir uygulama olan ısı geri kazanma ısı kangalının bir ön ısıtma kangalı eklene-rek kullanılmasında görülen fan enerji kaybını ortadan kaldırılmasıyla elde edilmiş ilave faydası vardı. Bu siste-min işletilmesinden elde edilen veriler yılda, toplamın %35’inin binanın eg-zozundan çekildiği ortalama yaklaşık 3 milyar BTU (880 MWh) atık ısı geri kazanımı yapıldığını göstermektedir. Alan sınırlamaları nedeniyle egzoz havası kangalı etrafına herhangi bir by-pas koyulmamış, ancak hesaplanan enerji kaybı toplam geri kazanılan ısı-nın %3’ü kadardır ve bu da makul bir uyum noktası olarak kabul edilmiştir.

Atık ısı kaynaklarının düşük sıcaklıkları nedeniyle en düşük sıcaklıktaki glikol karışımının dış hava ısıtma kangalına verilmesi glikol çevriminin üçüncü kademesinden (APS merkezi ısıtma tesisinden) gelen ısıtmanın minimize edilmesi bakımından kritiktir. Geliş suyu sıcaklığı ayar noktası dış havanın sıcaklığına göre değişmektedir.

Dikkatli bir ısı geri kazanım kangalı seçimi ve çeşitli glikol/su sıcaklıkları deneme ve hata deneyimleriyle, sistem büyük bir geliş dönüş suyu sıcaklık far-kıyla çalışmaktadır. Bu ise gidiş sıcak-lığını en düşükte tutmakta ve her kütle birimi için ısı transferini maksimuma çıkartmakta, düşük derecedeki atık ısı kaynağının daha verimli olarak alınma-sı ve tekrar kullanılmasını sağlamakta-dır (Şekil 3).

Isı geri kazanım sisteminin performansı birçok kış sezonu çevrimlerinde izlen-miş ve sistemin tasarım günü koşulla-rının2 yakınında yaklaşık toplam dış

Plaka ve Kasadan oluşan ısı değiştirici

LINAC Klima Ünitesi

Glikol Su karışımıbesleme 82°F proses dönüş suyu

CC PHC Filtre

CC Soğutulmuş Su Soğutma KangalıPHC Ön Isıtma Kangalı

LINAC Tüneline Hava Beslemesi

Dış ortam havası girişi

Glikol su karışımı dönüşü

Şekil 1. Doğrusal hızlandırıcı tünel (LINAC) ısı geri kazanım sistemi.



havanın ön ısıtmasının %55-%60’ının sağladığı görülmüştür (Şekil 4). Hava koşulları daha yumuşadığında atık ısıdan elde edilen ön ısıtmanın karşılan-ma oranı %100’e yaklaşmaktadır.

Tasarım değerlendirmesinde bir son-raki adım dış ortam havasının ön ısıtıl-ması uygulamasının ötesinde geçmiş ve ısıtma sisteminin üç ayağından diğer ikisine doğru genişlemiştir: Yeniden ısıtma ve binanın çevresel ısıtması. Ye-niden ısıtma uygulamalarında hava- su sıcaklıklarında yaklaşma sıcaklığının 10°F(6°C)’dan daha az olması tipik bir uygulama değildir ve normal olarak denenmez. Yeniden ısıtma sıcaklık ve nemin kontrolü için yaygın olarak kullanılan bir kontrol vasıtası olması nedeniyle bu talebin karşılanması uygu-lamanın bir takvim yılının tamamında kullanılacak şekilde genişletmiştir. Bu nedenle uygulama düşük değerli atık ısı uygulamalarının geliştirilmesinde tam bir odak noktası olmuştur. İlk ye-niden ısıtma uygulaması APS elektron depo ring tünelinin sıcaklık kontrolünü iyileştirmek maksadıyla HVAC siste-minde yapılan güncelleme içindi. Bu alan APS Deney Salonu binası içinde dairesel aynı seviyede yaklaşık 36.000 ft² (3344m²) alanda beton bir tünelden oluşur (Fotoğraf 1). Her bir klima san-trali ünitesine havayı 60°F (15.6°C) dan 76°F (24.4°C) dereceye yeniden ısıtmak için 80°F (27°C) sıcaklıktaki proses suyu atık ısısının gönderildiği yeniden ısıtma kangalı monte edilerek tadilat yapılmıştır. Burada klasik altı sıralı, üzerinde alüminyum kanatçıklar olan bakır kangallar kullanılmıştır ve 3°F (1.7°C)’lik bir yaklaşma sıcaklığı elde edilmiştir.

Sağlanan ilave fayda; düşük enerji içe-ren kaynağın kullanılmasının sistemi kararsız duruma götürecek valf modü-lasyonundaki dalgalanmaları azaltarak sistemin sıcaklığındaki kararlılığı artır-masıdır. Bu kontrollerin ayarıyla bera-ber alandaki sıcaklık dalgalanmaları pik noktadan pik noktaya 0,1°F (0,05°C) seviyesine kadar düşürülmüştür.

Tasarımın Gelişmesinde Doruk Noktası

2012 yılında APS laboratuvar ofisi binalarından birine 5.500 ft² (511 m²) alanında yeni bir ilave için tasarıma başladı. Bina tek katlı bir ofis ve labo-ratuvar dairesi şeklinde ve kendisine ait bağımsız bir klima santrali ve ısıtma sistemi olacaktı. Binanın HVAC sistemi tavandan çevresel olarak sıcak su kul-lanarak radyant ısıtma yapan değişken hava hacimli (VAV) yeniden ısıtma sis-temidir. Yeniden ısıtma sistemi APS’nin proses atık ısını, 82°F (28°)’daki ısıyı iki kademeli, ikinci kademesi APS’nin ana ısıtma sistemine bağlı, ısıtma çevrimi içine çekerek kullanmaktadır. İkinci kademe ancak APS bakım maksatlı olarak durdurulduğunda proses atık ısısının sıcaklığındaki bir düşmeye karşı destek olarak kullanılır.

Yeniden ısıtma sisteminin asıl maksadı APS sıcak su ısıtma sistemi tarafından sağlanan çevresel ısıyla 180°F (82°C) beraber sadece minimum şartlandırma havası (dışarıdan soğuk taze hava -air tempering-) sağlamaktı. Tasarım ge-liştirilirken, yüksek verimli ısı transfer kangallarının kullanılması 2°F (1°C) kadar çok yakın bir yaklaşma sıcaklığı binanın kış mevsimindeki yükünün

sadece küçük bir kısmının atık ısıyla karşılanmasına yetecek olduğu var-sayıldı. Yeniden ısıtma kangallarının imalatı için, etrafından suyun geçtiği ısı geri kazanım çevrimlerinde tanınan bir yüksek verimli kangal üreticisi ürünü-nün ölçülerini klima santrali uygulama-sına uyumlu boyuta düşürdü. İnşaatın başında, deneyler bu kangalların 1°F (0,5°C) kadar düşük yaklaşma sıcaklığı elde edebileceğini gösterdi. Daha sonra yapılan ilave denemeler önemli ölçüde yüksek akış oranlarında 2°F (1°C) sevi-yesi civarında yaklaşım sıcaklıklarının rahatlıkla elde edilebileceğini ortaya koydu.

O zaman, sistemin sınırlarını zorlama-ya ve binanın çevresel ısıtma sistemi yükünü yeniden ısıtma sistemine kay-dırmaya karar verildi. Bu karar çevresel ısıtma sistemini sadece çok aşırı soğuk hava koşullarında kullanılacak bir alter-natif durumuna getirdi. 2014 ve 2015 yıllarında meydana gelen çok önemli kutup girdabı olaylarında, yeniden ısıt-ma sistemi sürenin yaklaşık %90’ında binanın tamamının ısıtılmasını sağla-dı. Logaritmik ortalama sıcaklık farkı bakımından (log mean temperature difference (LMTD)), klasik bir kangal yaklaşık 100°F (55°C) LMTD civarın-da çalışırken, kullandığımız kangallar

100

90

80

70

60

50

40

30

20

10

0

Atık

Isı o

lara

k Ön

ısıtm

anın

Yüz

desi

Zaman (Dakika)

1 65 129

193

257

321

385

449

513

577

641

705

769

833

897

961

1,02

51,

089

1,15

31,

217

1,28

11,

345

1,40

9

Şekil 4. Kış işletmesi, tasarım hava koşullarına yakın bir günde tipik ısı geri kazanım performansı

TEKNİK NİTELİK



binanın tamamının ısıtılmasında 9°F (4°C) civarında bir LMTD ile çalıştı.

Yeterli bina ısıtması için çevresel böl-gelerdeki Değiştirilebilen Hava Debisi (VAV)kullanan çevresel zonlar (böl-geler) tasarlanan maksimum soğutma akış oranında çalıştırıldı. Bu, klima santralinden 58°F (14,5°C) çıkış hava sıcaklığı için karşılanacak aşırı yeniden ısıtma sonucunu vermesine rağmen, atık ısı kaynağının kendisi olan (APS) , yaklaşık 7MW’lık gücü ile, atık ısının bol bol bulunduğu bir rezervuardı ve çalışmalar üzerine ilave bir masraf etkisi olmadı. Kullanılabilir bu kadar çok atık ısı ile pilot proje olarak binanın düşük değerdeki atık ısı çekişini maksi-mize etme deneyi için bu şekilde pilot proje çalışmasına karar verildi.

Bugüne kadar toplanan veriler kış hava koşullarında (–4°F [–20°C]) ortalama 51.182 Btu/h (15kW)’lık ve ısıtma ol-mayan sezonda 20.470 Btu/h (6kW) yeniden dönüşüm değeri ortalamasına ulaştığımızı gösterdi. Binanın sürekli olarak ortalama 34,120 Btu/h (10 kW) atık ısıyı yeniden dönüşüme sokacağı öngörülmüştü, bu da yılda 300 Milyon Btu (88MWh) enerjiye eşdeğerdi. Bu rakam yüksek minimum ayarlar nede-niyle aşırı yeniden ortadan kaldırmak için gereken enerjiyle düzeltilince binanın yıllık ortalama atık ısı geri ka-zanımı 188 milyon Btu (55 MWh) veya 34,120 Btu/ft². Yıl (387.5MJ/m² yıl) [10 kWh/ft²·yıl(107.6 kWh/m² .yıl)] olacaktır. Potansiyel enerji tasarrufu hakkında bir perspektif kazanmak için, eğer bu teknoloji bizim büyük labo-ratuvar/ofis binalarımıza uygulansa (150,000 ft² [13935 m²]), yıllık $40.000 ve 270 metrik tonun üzerinde karbon tasarruf edeceğimiz anlamına gelir.

Düşük sıcaklıklarda çalışan bu sistem-lerle mahal ısıtması sağlanması imkânı, düşük dereceli atık ısının gerek doğ-rudan ısı transferi ve gerekse hibrit ısı pompası sistemleriyle değerlendirilmesi için yeni bir yol açmıştır. Doğrudan ısı transferiyle sistemler, ısı pompala-rının veya diğer harici enerji kullanan sistemlerin desteği olmaksızın ısıtma yapabilirler. Alternatif olarak ısı pom-

palarına gerek duyulması durumunda, çalışma sıcaklığındaki bu önemli düşüş sistemin performans katsayısını (coef-ficient of performance, CoP) bir, iki puan yükselterek pompaların enerji tüketimini büyük ölçüde azaltabilir. Düşük sıcaklıktaki ısıtma kaynaklarının kullanılmasında üzerinde durulması gereken bir konu, artan hava ve su sevk

etmek için ilave edilmesi gereken fan ve pompaların kullanacağı enerjidir. Enerji kullanımında gerçekten bir artış meydana gelmesine rağmen, bu değer bir bütünün içinde değerlendirilmelidir. Hava veya su tarafından iletilen ener-jinin akışkanın transferine harcanan enerjiye oranı beş veya 10 katı veya daha fazla büyük olabilir. Hatta akış-

Soğuk Dış Ortamdan Tamamlama Havası

Ofislerden Gelen sıcak

Tekrar Sirküle edilmiş Ilık Hava

Bürolara, Laboratuvarlara ve Temiz Odalara Gönderilen Uygun Karışımdaki Hava

APS Merkezi Isıtma Tesisi Sıcak Su –

İleride Yakıt Hücresi Soğutma suyuyla

değiştirilecek

Sıcak Su Isı Eşanjörü Kademe 3

81°F Proses Suyu Atık Isı Kaynağı: APS hızlandırıcı

Proses Suyu Isı Eşanjörü

Kademe 2

Isıtma Suyu Sıcaklık Aralığı 130°F-65°F

Laboratuvar Soğuk Egzoz Havası

Çıkan Suyun Sıcaklığı=67°F

Çıkan Suyun Sıcaklığı=78°F

Laboratuvardan Ilık Egzoz Havası

Isı Geri Kazanımı-Çıkan Isıtma Suyu Sıcaklığı 65°F ile 30°F arası

Egzoz Havası Isı Geri Kazanım Kangalı Kademe 1

Şekil 2. Nano-teknoloji binasının üç kademeli ısı geri kazanım sistemi akışı. Not: Besleme suyu sıcaklığı dış hava sıcaklığıyla değişmektedir.

1 53 105

157

209

261

313

365

417

469

521

573

625

677

729

781

833

885

937

989

1,04

11,

093

1,14

51,

197

1,24

91,

301

1,35

31,

405

Zaman (1 dk’lık aralıklar)

160

140

120

100

80

60

40

20

0

GWR sıcaklığı (°F) GWS Son Besleme sıcaklığı (°F)

DoğrusalGWR sıcaklığı (°F) Doğrusal GWR Son besleme sıcaklığı (°F)

Ortalama Glikol besleme sıcaklığı=108°FMinimum Glikol besleme sıcaklığı= 89°FMaksimum Glikol besleme sıcaklığı= 137°F

Ortalama Glikol sıcaklığı farkı=58°FMinimum Glikol sıcaklığı farkı = 35°FMaksimum Glikol besleme sıcaklığı farkı = 84°F

Ortalama Glikol sıcaklığı farkı=58°FMinimum Glikol sıcaklığı farkı = 35°FMaksimum Glikol besleme sıcaklığı farkı = 84°F

Şekil 3. Isı Geri Kazanım Glikol çevrimi besleme ve dönüş suyu sıcaklıkları, tipik bir kış işletmesi

TEKNİK NİTELİK



kanın transfer enerjisinde bir veya iki puanlık bir artış ısının geri kazanımıyla elde edilen tasarrufla karşılaştırıldığında küçüktür ve genel olarak bakıldığında enerji tasarrufları çok büyüktür.

Bu noktayı göstermek için, önceden bahsedilen laboratuvar/ofis binasın-da kanal ve boru işçilikleri için klasik yöntemlerle tasarlanmış bir hava ve su sistemi bulunmaktadır. Pik yani en yüksek akışın olduğu şartlarda ölçülen toplam besleme fanı, emiş fanı ve ilgili pompaların enerji kullanımı 6,8Hp (5,1kW) güçte veya 0,8 W/ft³-dk (1,7 W/Litre-saniye) ve fan ve pompalar minimum akış şartlarında çalışırken (kış şartlarında sadece soğutma için çalışan hava sistemi) bu değer 1,9 Hp (1,4 kW) veya 0,3 W/ft³-dk (0,6 W/Litre-saniye) değerine düşmektedir. Bu sistemin kışın soğutma olarak pik akış değerinde çalış-tırılması durumunda atık ısı kaynağının dengelenmesi için 4,2,7 W/Litre-sani-ye) kazanç sağlamaktadır.

Konuya açıklık getirmek için bu sis-temin ısıtma sezonunda böyle yüksek hava akış oranlarında çalışmak için tasarlanmadığını belirtmek gerekir; bu-rada amacımız bu operasyonun düşük dereceli ısı kaynağının performansını göstermesini sağlamaktı. Bu aşırı fan enerjisi kayıplarını ortadan kaldırmak için bir yöntem aşağıdaki açıklamalarda verilmiş ve yine aşağıda tarif edilen sistemde kullanılmıştır.

Düşük dereceli atık ısı kaynaklarıyla yapılan deneyler APS hızlandırıcıdan gelen bol miktarda ısıya dayanmakta-dır; buna karşılık birçok tesisin, labora-tuvar, ofis gibi, böyle bir kaynağa eri-şim imkânı yoktur. Çok düşük sıcaklıkta kaynakları binanın esas ısıtmasına uy-gulama potansiyeli uygulanabilir olma-sına rağmen, bu kaynakları tanımlamak ve bunlardan ısı enerjisi kaynağı olarak yararlanmak için projeler geliştirmek için yeni tekniklere ihtiyaç vardır.

HRC = Isı geri kazanım kangalı (ÇN)

Bu öneri etrafından geçen hibrit kapalı dolanımlı çevrim (run-around loop) tasarımı kullanmaktadır. Tasarım yıl

HRCHRC

TOA>72°F

88°F

68°F 52°F

Te = 72°F

55°F<TOA<72°F

68°F

HRCHRC

Kondenser (Yoğunlaştırıcı)

Evaporatör (Buharlaştırıcı)


Evaporatör (Buharlaştırıcı)

Isı Geri Kazım Çilleri

Isı Geri Kazım Çilleri

Egzoz havası Dış ortam havası


88°F

52°F

Te = 72°F

HRC HRC

88°F

52°F68°F

Yaz

Kış

İlkbahar/Sonbahar

Te =72°FTOA>55°F



Evaporatör (Buharlaştırıcı)Isı Geri Kazım

Çilleri

Şekil 5. Hibrit düşük dereceli atık ısı geri kazanım sisteminin çeşitli çalışma konumları

TEKNİK NİTELİK



boyunca sürekli olarak düşük dereceli ısı kaynağı kullanmak üzerine kurulan-mıştır. Bu tasarımda dolanımlı boru çevrimine bir ısı pompası veya ısı geri kazanım çilleri monte edilir ve çiller, talebe veya dış ortam havasındaki mev-simlik değişmeler göre, ısıyı egzoz veya dış ortam hava akışından çekmek ve 88°F (30°C)’a yükseltmek için kullanılır. Bu sistem yukarıda Şekil 5’de gösteril-miştir. Sistem akışkanın akış yolunu üç temel ısı geri kazanım işletmesine göre kontrol eder: İlkbahar/sonbahar, yaz ve kış ve gerektiğinde aynı anda ısıtma ve soğutma yapabilir.

Sistemin performansını belirlemek için basitleştirilmiş bir “bin” analizi bir yüksek akış laboratuvarı tesisinde bir de düşük akışlı bir ofis binasında yapıldı. Binaların mevki-leri İklim Bölgesi 5 olarak seçildi ve Chicago O’Hare Uluslararası Ha-vaalanından alınan bin verileri kul-lanıldı. Her bina yaklaşık 100,000 ft2 (9,300 m2) alanı olan 10 katlı bir yapıydı, basit sıcaklık kontrol bölge planlarında her katta 14 çevresel bölge (zon) ve dört iç bölge (zon) bulunmaktaydı (Şekil 6).

88°F (30°C) kaynak kullanarak hava tarafının ısıtılmasındaki verimi en iyi duruma getirmek ve yeniden ışıtıma talebini en aza indirmek için, çevresel zonlar fan ile çalışan değiş-ken hava hacimli klima üniteleriyle donatıldı. Bu uygulama soğuk pri-mer hava akışını minimumda tutarken, mahalle toplam yüksek sıcak hava akışı vermektedir. Uygulama aynı zamanda fan enerjisi ile ilgili önceden belirtilen kaygıları da dikkate almıştır. Labora-tuvar binası modelinde ise; laboratu-varlar iç kısımlarda yer almaktadır ve değişken hava hacmi (VAV) kontroller kullanmaktadır.

Laboratuvarın ısı talebini karşılamak için, yüksek verimli ısı transferi kan-galları klasik çok sıralı kangallarla mukayese edilmiştir. Klasik kangallar minimum çıkış havası sıcaklığı elde et-mede daha verimli bulunmuştur. 88°F (30°C)’dan daha düşük sıcaklıkta su ile çalışan veya daha yüksek minimum

hava akışı gerektiren modeller için yük-sek verimli ısı transfer kangalları kul-lanılmıştır. Bu bakımdan daha pahalı kangalların ekonomik karşılıkları daha düşük sıcaklıklarda çalışma verimiyle değerlendirilmelidir.

Laboratuvar/Ofis binası için bin mo-deli analizleri mahallerin günde 12 saat kullanımı üzerinden yapılmış ve aşağı-daki sonuçlar elde edilmiştir:

Binanın öngörülen ısı talebi yıllık ola-rak 68,240 Btu/ft2·yıl veya (775 MJ/m² yıl)[20 kWh/ft². yıl (215.3 kWh/m² yıl)] bunun 58.000 BTU/ft² .yıl (658,7 MJ/m² . yıl) [17 kWh/ ft2·yr (183 kWh/m²·yıl)] kadarı atık ısı kaynağın-

dan karşılanmakta ve binanın toplam ısı talebini %85 azaltmaktadır. Tesisi-mizin yıllık enerji kullanım maliyeti ve sistemin komple ısı geri kazanım kısmı-nın maliyeti yatırım olarak 120.000$ dikkate alındığında, basit olarak siste-min kendisini geri ödemesinin üç yılda tamamlanacağı tahmin edilmektedir.

Ofis binası için belirlenen tasarrufların laboratuvar binası kadar etkileyici ol-mamasına rağmen, hala da iyi bir ener-ji ve maliyet tasarrufu yaptığı söylene-bilir. Binanın toplam ısı talebi 20.100 BTU/ft²-yıl veya (228,3 MJ/m² yıl)[6,4 kWh/ft². yıl (68,9 kWh/m² yıl)] bunun 17.600 BTU/ft² .yıl (193,7 MJ/m² . yıl) [5 kWh/ ft2·yr (58,3 kWh/m²·yıl)]

kadarı atık ısı kaynağından karşılan-maktadır. Bu modelde sistemin yatırım maliyeti $70,000 ve geri ödeme basit olarak beş yılda tamamlanmaktadır.

Sonuç

Düşük sıcaklıktaki atık ısı oldukça bol olan bir enerji kaynağıdır ve nadir ola-rak tam kapasitede kullanılmaktadır. Tesislerin enerji değişmesi ya da enerji eğimlerinin dikkatli bir analizi ve stra-tejik olarak akış yollarının kontrolü ile, binanın toplam enerji tüketiminin azal-tılması için ekonomik imkânlar birkaç uygulama için sağlanabilir. Modern ısı pompalarının artan verimleri düşük sıcaklıktaki ısı kaynaklarını yükseltmek

için bir yardımcı olarak yararlanıla-bilir. Bu uygulama, bu enerji kayna-ğının kullanılabilirliğini kullanılabilir enerji eşiğine doğru genişletecek ve birçok tip tesis için atık ısıyı ekono-mik olarak geri dönüşüm çevrimine sokmada yeni yollar açacaktır.

Teşekkür

Bu çalışmanın bir kısmı ABD Enerji Bakanlığı, Bilim Ofisi tarafından DE-AC02-06CH11357 sayılı sözleşmeyle desteklenmiştir.

Referanslar

1. DOE. 2010. Building Energy Data Book, Chap. 3. U.S. Department of

Energy Office of Energy Efficiency and Renewable Energy.” http://tin-yurl.com/7a32vpj.

2. 2013 ASHRAE Handbook-Fundamen-tals.

3. Tredinnick, S. , 2009. “When is too much delta T too much? Part 2” District Energy (4):106 – 108.

4. Kirshenbaum, M. 2014. “Optimized energy recovery–closing the loop on recycling waste heat.” I2SL Annual Conference Session C1.


FP-1 FP-2 FP-3 FP-4

FP-8

FP-10

FP-14

FP-18FP-17FP-16FP-15

FP-11

FP-9

FP-1

VAV-6 VAV-7

VAV-12 VAV-13

Şekil 6. Tipik bir kat HVAC bölgelendirme planı

TEKNİK NİTELİK



Olmasaydı-3Nikola Tesla; Yüzyıl Önce Bugünü Öngören Adam



Edison – Tesla Savaşları Diğer deyişle Akım Savaşları. Nikola gençken uzaktan bir Edison hayranıydı. Amerika’ya onunla birlikte çalışmak için geldi. Başardı da. Ancak karşılığında söz verilen 50 bin dolar yerine “Amerikan espri anlayışını anlamamışsın daha, şaka yaptım” yanıtını aldı. Edison, bu genç adamdan hiç hoşlanmıyordu. İkisi birbirlerine taban tabana zıt karakterlere sahipti. Nikola kandırılmayı sindiremedi ve istifa etti. Bir yıl boyunca açlıkla mücadele ederek New York caddelerinde çukur kazdı. Gökyüzü görünmüyordu çünkü şehir Edison’un hantal kablolarıyla kaplıydı. Sonunda Tesla’ya başka bir yardım eli uzandı ve Edison aşağıladığı genci birkaç yıl sonra karşısında tek rakibi olarak buldu. Edison’un elektrik iletiminde icat ettiği AC tekniğine karşın, Tesla’nın DC tekniği çok daha uzağa iletim sağlıyordu ve ucuzdu. Edison, Nikola’yı alt etmek için etik olmayan bir karalama kampanyası yürüterek belki de hem Tesla’nın, hem de insanlığın gelişimine irtifa kaybettirdi. Sonunda bilimsel olarak kazanan Tesla olsa da; maddi olarak bir kere daha sıfırı tüketmişti.

Kaybetse De Pes Etmedi Yaşanan hayal kırıklıklarına rağmen olağanüstü mucit zekâsı üretmeye devam etti. Tesla 1898’de uzaktan kumandayı icat etti ve Madison Square Garden’da, 2 metre uzunluğundaki radyo dalgayla kontrol edilebilen tekne ile gösteri yaptı. Bugün gölde model tekne yüzdürürken yararlandığımız çalışma prensibi Tesla’nın 100 yıl önce icat ettiğinden farklı değil. Tesla’nın çalışmasının temelleri günümüzde televizyon uzaktan kumandası ya da cephelerde kullanılan insansız hava araçlarından, uzayda çalışan uydulara kadar yaygın bir alanda kullanılıyor.

Karanlık Sulara Açıldı Mı? Tesla’nın icatları insan hayatını kolaylaştıran çok değerli çalışmalar olsa da, ilerleyen yaşlarında öngörülerinin karanlık bir yola saptığı düşünülüyor. Bunu yaşadığı düş kırıklıklarının, ticari olarak her defasında dolandırılmasının bir hezeyanı olarak da tanımlamak mümkün. Pek çok şirket onun icatlarıyla milyonlar kazanırken O; alacaklılarından kaçmak için sürekli otel değiştiriyordu. Doğadaki en kuvvetli güçlerden biri depremdir. Bu gücün bir silah olarak kullanıldığını hayal edin. Tesla bir osilatör makinesi icat etti, halk arasındaki deyişle “Deprem aleti”. Eğer frekans tutturulup, Osilatörle titreşim yeterince arttırılırsa her madde parçalarına ayrılabilir. Tesla’nın bahsettiği aleti kimse görmedi. Ama iddiasına göre neden olduğu titreşimle Brooklyn köprüsünü bir saatte East River’a devirebilirdi. Bir efsaneye göre o dönem küçük osilatörüyle Aşağı Manhattan’ı dakikalarca sarstı. İzleyen yıllarda uçakları uzaktan vurabilen bir ölüm ışını icat ettiğini söyleyerek insanları dehşete düşürdü.

Deli Mi, Dahi Mi? Onun sayesinde aydınlanan Dünya, Ona, “Deli” yaftası yapıştırmak için birbiriyle yarışıyordu. Evet, Tesla’nın takıntıları, sıra dışı huyları vardı. Her şeyi üç ve üçün katları olarak yapmak, kadınların küpe takmasından nefret etmek, kimsenin saçına dokunamamak, ömrünün son yıllarını yaralı güvercinleri tedavi etmeye adamak gibi... Günümüz anlayışına göre; bu özellikleri Tesla’yı “Deli” değil, “Farklı” yapar. Akıl hastalığı olsa bile, bu “dahi” olarak tanımlanmasına engel değildir. Kişiye “Dahi” özelliğini kazandıran, çalışmaları ve eserleridir.

Tesla’nın Çevre Dostu Fikirleri Bazı fikirleri zamanının bir asır ötesindeydi, bugünü mükemmel bir şekilde öngörmüştü.

“Yenilenebilir enerji” meselesini O; yüz yıl önce kendine mesele etmişti. Petrol, kömür henüz yeni çıkarılmaya başlandığı halde, fosilenerji kaynaklarının bir gün tükeneceğini ve gelecek nesilleri düşünerek yenilenebilir enerji kaynaklarına yönelmek gerektiğini savunmuştu. Güneş’i alternatif ve sonsuz enerji kaynağı olarak tanımlamış ve değerlendirmek için önerilerde bulunmuş, bu alanda bir de patent almıştı. Bir makalesinde ise, jeotermal enerjiden bahsediyordu.Elektrik tasarrufu için Edison’un ampulünün karşısına fülorasan lamba alternatifini sundu. Bugünkü uzun ömürlü, tasarruf ampullerinin atasıdır bu icadı.

Madem Deliydi, Neden Bu Telaş 86 yaşında öldüğünde Birleşik Devletler çalışmalarına el koydu çünkü Hitler’in ele geçirmesinden korkuyorlardı. Yıllar sonra makaleleri Belgrat’ta hayata geçirilen Nikola Tesla müzesine teslim edildi ancak rivayete göre içlerinden birçoğu kayıp ve bu konu gizemini koruyor. Tesla’nın varsa, kayıp makaleleri kimin elinde?

Dünya Onu Yeniden KeşfediyorTarih onu unutmayı tercih etse de; günümüzün ana meseleleri üzerine ilk kafa yoran, üzerlerine makale yazan, icat yapan bu bilim insanı yeniden keşfediliyor. Hâlâ hayata geçirilmemiş pek çok teorisi var. Yeterli finans sağlanırsa bu icatlar üzerinde çalışmak için heyecan duyan pek çok da bilim insanı. Belki de; Tesla’nın bıraktığı asıl miras bir mucidin yaratıcı ruhu... Düşüncede sınır tanımamak… O; her şeyin mümkün olduğuna inanıyordu. Pek çok imkânsız görüneni başardı. “Bırakın doğruları gelecek söylesin. Ve herkesi eserlerine ve başarılarına göre değerlendirsin. Bugün onların olsun ama uğrunda çok uğraştığım gelecek benimdir”. Nikola Tesla.

Saygı ve sevgiyle anıyoruz. Derleyen : Nalan Savaş



T e s i s a t T e k n o l o j i s i v eU y g u l a m a l a r i D e r g i s i


….. /….. /2018

ABONE FORMU

“Tesisat Donanım Dergisi”ne 1 Yıllık(12 sayı) abone olmak istiyorum. 100,00.- TL (KDV Dahil)

ABONELİK BİLGİLERİ (Kişisel Aboneler için)

Adı Soyadı : …………………………………………………….Dergi Teslim Adresi :……………………………………….……………………………………………………………………….……………………………………………………………………….Semt :……………………………………………………………..Şehir : …………………………………………………………….Telefon : ………………………………………………………..

E-Posta : ……………………………………………….……..…..Telefon (İş) : ……………………………………………….…….Telefon (Cep) : ……….……………………………………..….Doğum Tarihi : ……………………………………………..….Mesleği : ………………………….…………………………..….Çalıştığı Kurum Adı : ……………………………………..….……………………………………………………………………..….

ABONELİK BİLGİLERİ (Kurumsal Aboneler için)

Kurum Adı : …………………………………………………….Dergi Teslim Adresi :……………………………………….……………………………………………………………………….……………………………………………………………………….Semt :……………………………………………………………..Şehir : …………………………………………………………….Telefon : ………………………………………………………..Faks : ……………………………………………………………..

E-Posta : ………………………………………………………....Fatura Ünvanı : ……………………………………………..…………………………………………………………………………...………………………………………………………………………...………………………………………………………………………...Vergi Dairesi :………………………………………………..….Vergi Numarası : …………………………………………..….

Abone olan Kişi veya Kurum İmza/Kaşe :

ÖDEME BİLGİLERİ

Abonelik bedelini; Garanti Bankası Perpa/İstanbul Şubesi ; TR 41 0006 2000 4590 0006 2918 24

numarasına ödedikten sonra, dekontun fotokopisini, abone formu ile birlikte aşağıda verilen e-posta adresine gönderebilir veya faks çekebilirsiniz.

İletişim Adresi :

Teknik Dergiler Yayıncılık ve Organizasyon Ltd. Şti.Halil Rıfat Paşa Mah. Perpa Ticaret Merkezi B Blok K.9 No.1365 Şişli/İstanbul

e-posta: [email protected]

Perpa Ticaret Merkezi B Blok K.9 No.1365 Şişli / İstanbul

Tel. +90 212 210 22 42 / +90 535 7286467 www.teknikdergiler.net

mailto:[email protected]

Teknik Dergiler Yayıncılık kendi yayınlarını üretmenin yanı sıra; farklı sektör ve kuruluşlar için kurumsal yayıncılık hizmeti de vermekte... 2018 yılı itibarıyla Türkiye Yangından Korunma ve Eğitim Vakfı süreli yayını “Tüyak Yangın Mühendisliği Dergisi”nin içerik hazırlama, baskı hizmetlerini üstlenmiş olmanın gururunu yaşıyoruz. Yangın mühendisliği alanında teori, yaklaşım ve uygulamaları konu alan, yüksek teknik niteliğin hedeflendiği dergide; ulusal ve uluslararası çok değerli makalelere yer verilmekte.

Seçkin akademik ve sektörel isimlerden oluşan yayın kurulunun hayata geçirdiği fikri; en az onlar kadar sahiplenerek bu işbirliğini geleceğe taşıyacağız.

Hoşgeldin aramıza Tüyak Yangın Mühendisliği

Dergisi

Teknik Dergiler Yayıncılık

www.teknikdergiler.net

Date post:	31-Aug-2019
Category:	Documents
Upload:	others
View:	8 times
Download:	0 times

Yıl: 1 Sayı: 001 Ocak 2018 - tesisat-donanim.com · Uygulamaları Dergisi Yıl: 1 Sayı: 001 Ocak...

Documents