+ All Categories
Home > Documents > ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019. 5. 10. · I ÖZ...

ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019. 5. 10. · I ÖZ...

Date post: 23-Aug-2020
Category:
Upload: others
View: 2 times
Download: 0 times
Share this document with a friend
69
ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK LİSANS TEZİ Esra UYANIK ADANA YÖRESİ BUĞDAY EKİLİŞLERİNDE KÖK HASTALIKLARI NEDENLERİNİN ARAŞTIRILMASI BİTKİ KORUMA ANABİLİM DALI ADANA, 2008
Transcript
Page 1: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019. 5. 10. · I ÖZ YÜKSEK LİSANS TEZİ ADANA YÖRESİ BUĞDAY EKİLİŞLERİNDE KÖK HASTALIKLARI NEDENLERİNİN

ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ

YÜKSEK LİSANS TEZİ

Esra UYANIK ADANA YÖRESİ BUĞDAY EKİLİŞLERİNDE KÖK HASTALIKLARI NEDENLERİNİN ARAŞTIRILMASI

BİTKİ KORUMA ANABİLİM DALI

ADANA, 2008

Page 2: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019. 5. 10. · I ÖZ YÜKSEK LİSANS TEZİ ADANA YÖRESİ BUĞDAY EKİLİŞLERİNDE KÖK HASTALIKLARI NEDENLERİNİN

ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ

ADANA YÖRESİ BUĞDAY EKİLİŞLERİNDE KÖK HASTALIKLARI NEDENLERİNİN ARAŞTIRILMASI

Esra UYANIK YÜKSEK LİSANS TEZİ

BİTKİ KORUMA ANABİLİM DALI Bu tez, 11/01/2008 Tarihinde Aşağıdaki Jüri Üyeleri Tarafından Oybirliği ile Kabul Edilmiştir. İmza………………… İmza………………… İmza…………......……… Prof.Dr. Mehmet BİÇİCİ Prof.Dr. Ali ERKILIÇ Prof.Dr. TacettinYAĞBASANLAR DANIŞMAN ÜYE ÜYE

Bu Tez Enstitümüz Bitki Koruma Anabilim Dalında Hazırlanmıştır

Kod No:

Prof. Dr. Aziz ERTUNÇ Enstitü Müdürü İmza ve Mühür Bu çalışma Çukurova Üniversitesi Bilimsel Araştırma Projeleri Birimi tarafından desteklenmiştir. Proje No: ZF 2006 YL 93 Not: Bu tezde kullanılan özgün ve başka kaynakta yapılan bildirişlerin, çizelge, şekil ve fotoğrafların kaynak gösterilmeden kullanımı 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunundaki hükümlere tabidir.

Page 3: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019. 5. 10. · I ÖZ YÜKSEK LİSANS TEZİ ADANA YÖRESİ BUĞDAY EKİLİŞLERİNDE KÖK HASTALIKLARI NEDENLERİNİN

I

ÖZ

YÜKSEK LİSANS TEZİ

ADANA YÖRESİ BUĞDAY EKİLİŞLERİNDE KÖK HASTALIKLARI NEDENLERİNİN ARAŞTIRILMASI

Esra UYANIK

ÇUKURAVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ

BİTKİ KORUMA ANABİLİM DALI

Danışman: Prof.Dr. Mehmet BİÇİCİ Yıl: 2008, Sayfa: 60 Jüri: Prof.Dr. Mehmet BİÇİCİ Prof.Dr. Ali ERKILIÇ Prof.Dr. Tacettin YAĞBASANLAR Bu çalışma, 2006–2007 buğday yetişme ve 2007-2008 fide dönemlerinde Adana’nın Yüreğir, Ceyhan, Karataş, Kozan, Yumurtalık, Karaisalı, İmamoğlu ve İçel’in Yenice ve Tarsus ilçelerindeki buğday alanlarında yürütülmüştür. Sörvey yapılan toplam 68 buğday tarlasında kök ve kök boğazı hastalıkları, ayrıca toprak üstü aksamında karşılaşılan bazı hastalık ve zararlılar belirlenmiştir. Yapılan izolasyonlar sonucunda beş Fusarium, iki Rhizoctonia ve bir Pythium türü patojen olarak elde edilmiştir. Tanımlama çalışmaları sonucunda Fusarium oxysporium, F. semitectum, F. crookwellense türleri belirlenmiştir. Survey sırasında tarlada yapılan gözlemler sonucunda sapa kalkma döneminden sonra külleme (Bulmeria graminis tritici), çiçeklenme devresinde kahverengi pas (Pucinia recondita tritici), buğday açık rastığı (Ustilago tritici) ve birçok tarlada buğdayda zarar oluşturan yaprak bitleri ve buğday sülüğü (Oulema melanopus L.) belirlenmiştir. Çukurova Bölgesi buğday ekim alanlarında buğdayın optimal olarak yetişmesi ve ürün vermesi ile dip çürüklüğü hastalıklarının ürünü etkilemesi yönünden bir kriter olan ekimden hasat zamanına kadar gerekli sıcaklık birikimini yansıtan zaman-sıcaklık penceresi oluşturulmuştur. Zaman-sıcaklık penceresi oluşturulurken maksimum ve minimum sıcaklık değerleri kullanılarak gün-derece birikimi hesaplanmıştır. 2006-2007 buğday yetiştirme döneminde Kasım ayında yapılan buğday ekiminde gün-derece birikimi 2568 iken, Aralık ayı buğday ekimlerinde 2147 olarak hesaplanmış, her iki değerin de yazlık buğday yetiştiriciliğinde, iyi bir ürün için gerekli 1700 civarındaki gün-derece birikiminden daha fazla olduğu saptanmıştır. Anahtar Kelimeler: Buğday Bitkisi, Kök ve Kök boğazı, Fusarium, Sıcaklık, Yağış

Page 4: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019. 5. 10. · I ÖZ YÜKSEK LİSANS TEZİ ADANA YÖRESİ BUĞDAY EKİLİŞLERİNDE KÖK HASTALIKLARI NEDENLERİNİN

II

ABSTRACT

MSc THESIS

THE INVESTIGATION OF THE ROOT DISEASES REASONS IN THE WHEAT SOWING IN THE ADANA REGION

Esra UYANIK

DEPARTMENT OF PLANT PROTECTION INSTITUTE OF NATURAL AND APPLIED SCIENCE

UNIVERSITY OF CUKUROVA

Supervisor: Prof.Dr. Mehmet BİÇİCİ Year: 2008, Pages: 60 Jury: Prof.Dr. Mehmet BİÇİCİ Prof.Dr. Ali ERKILIÇ Prof.Dr. Tacettin YAĞBASANLAR This study was carried out into wheat growth areas in the countries Yüreğir, Ceyhan, Karataş, Kozan, Yumurtalık, Karaisalı, İmamoğlu of province Adana and the countries Yenice and Tarsus of province İçel. Survey caried out total 68 wheat growth fields. In the survey, root and crown root diseases and also some leaf and head diseases and pests were noted. As a result of the isolations done from the samples taken five Fusarium, two Rhizoctonia and one Pythium species were isolated as pathogen. As a result of the definition Fusarium oxysporium, F. semitectum, F. crookwellense species were determined. As a result of the observations done in the field during the survey, after the shooting powdery mildew (Bulmeria graminis tritici), brown rust (Pucinia recondita tritici), during the flowering, wheat loose smut (Ustilago tritici) and harmful pest afid in many fields and wheat loose smut (Oulema melanopus L.) were determined. Time-Temperature windows is shown a basic temperature collection from sowing time to hervest time, is strict rule for optimal wheat growth and rot root diseases effect unproduct in Çukurova region wheat field, is occured. As making time-temperature windows, day-degree accumulation was 2568 in the wheat sowing done in the Nowember and 2147 in December during the 2006-2007 wheat growth season, summery wheat sowing and it was determined that the both values were more than around 1700 day-degree accumulation necessary for a good yield, too. Key Words: Plant wheat, Root and Root Crown, Fusarium, Temperature, Precipitation

Page 5: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019. 5. 10. · I ÖZ YÜKSEK LİSANS TEZİ ADANA YÖRESİ BUĞDAY EKİLİŞLERİNDE KÖK HASTALIKLARI NEDENLERİNİN

III

TEŞEKKÜR

Tez çalışmam boyunca her zaman yakın ilgisini gördüğüm, çalışmalarım

süresince değerli katkılarını ve yardımlarını esirgemeyen danışman hocam, Prof.Dr.

Mehmet BİÇİCİ’ ye sonsuz teşekkürlerimi sunarım.

Araştırma süresince yardımlarını esirgemeyen ve her aşamada bana destek

veren sayın hocam Prof. Dr. Ali ERKILIÇ’ a çok teşekkür ederim.

Laboratuar çalışmaları ve analizler sırasında yardımlarını gördüğüm Arş.Gör.

D. Soner AKGÜL ve arazi çıkışlarında yardımlarını esirgemeyen Zir. Yük. Müh.

Alaaddin YEŞİLOĞLU, Zir.Yük.Müh. Okan ÖZGÜR, Arş.Gör. Olcay BOZDOĞAN

ve Zir.Müh. Tamer TAŞ’ a teşekkür ederim.

Araştırmamın başlangıcından bitimine kadar her aşamada yardımlarını

gördüğüm arkadaşlarım, Zir.Yük.Müh. Işılay LAVKOR, Zir.Yük.Müh. Bülent

GÜVEN, Zir.Müh. Nazlı GAZOZCUZAĞDE, Zir.Müh. Hatice ÇETİN, Zir.Müh.

İsmail KARADENİZ, Zir.Müh. İffet ŞİRE, Zir.Müh. Nazan BAYER, ve lisans

öğrencileri Berke Özlem ÖZKIR, Yılmaz YAŞAR, Yiğit Yılmaz GÖNENÇ’e, tüm

bölüm olanaklarından yararlandığım Bitki Koruma Bölümü Başkanlığı’na ve

çalışmamı parasal olarak destekleyen Ç.Ü. Rektörlük Araştırma Fonu’na teşekkür

ederim

Beni her zaman destekleyen aileme çok teşekkür ederim.

Bu çalışmada emeği geçen adı geçmeyen tüm arkadaşlarıma da sonsuz

teşekkür ederim.

Page 6: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019. 5. 10. · I ÖZ YÜKSEK LİSANS TEZİ ADANA YÖRESİ BUĞDAY EKİLİŞLERİNDE KÖK HASTALIKLARI NEDENLERİNİN

IV

İÇİNDEKİLER SAYFA

ÖZ ............................................................................................................................ I

ABSTRACT ...........................................................................................................II

TEŞEKKÜR ........................................................................................................ III

İÇİNDEKİLER ................................................................................................... IV

ÇİZELGELER DİZİNİ ....................................................................................... V

ŞEKİLLER DİZİNİ ............................................................................................ VI

SİMGELER VE KISALTMALAR ..................................................................VII

1.GİRİŞ .................................................................................................................. 1

2.ÖNCEKİ ÇALIŞMALAR ................................................................................. 6

3.MATERYAL VE METOD.............................................................................. 11

3.1.Materyal ....................................................................................................... 11

3.2.Metod ........................................................................................................... 12

3.2.1. Sörvey Çalışmaları ................................................................................ 12

3.2.2. İnfekteli Bitki Materyallerinden Patojenlerin İzolasyonları ................. 12

3.2.3. Buğday Kök İnfeksiyonlarına Neden Olabilecek Fungusların

Tanılanması ............................................................................................ 14

3.2.4. Patojenite Çalışmaları ........................................................................... 15

3.2.5.Çukurova Bölgesi Buğday Yetişmesi İçin Zaman-Sıcaklık Penceresinin

Hesaplanması ........................................................................................ 18

4.ARAŞTIRMA BULGULARI VE TARTIŞMA............................................. 19

4.1. Sörvey Çalışmaları ve Patojenlerin İzolasyonu .......................................... 19

4.2. Patojenite Çalışmaları ................................................................................. 27

4.3. Zaman-Sıcaklık Penceresi........................................................................... 29

4.4. Survey Sırasında Rastlanan Diğer Hastalık ve Zararlılar ........................... 34

5.SONUÇ VE ÖNERİLER ................................................................................. 41

KAYNAKLAR .................................................................................................... 44

ÖZGEÇMİŞ......................................................................................................... 48

EKLER................................................................................................................. 49

Page 7: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019. 5. 10. · I ÖZ YÜKSEK LİSANS TEZİ ADANA YÖRESİ BUĞDAY EKİLİŞLERİNDE KÖK HASTALIKLARI NEDENLERİNİN

V

ÇİZELGELER DİZİNİ SAYFA

Çizelge 4.1. Sörvey Yapılan Buğday Alanlarında Bitkinin Fenolojik Durumu,

Arazi Yapısı ve İzole Edilen Patojen Funguslar……………………….20

Çizelge 4.2. Buğday Ekim Alanlarından İzole Edilen Fungusların Yaygınlık

Oranı (%) (Diseases prevalance)………………………………………26

Çizelge 4.3. Buğday Bitkilerinden İzole Edilen Fungusların Bitki Çıkışına

Etkileri ve Bitkide Oluşturdukları Hastalık Şiddeti (%) ………………27

Çizelge 4.4. 2006-2007 Buğday Yetiştirme Dönemi Gün-Derece Değerleri……….30

Çizelge 4.5.Son 10 Yılın Buğday Yetiştirme Dönemi Gün-Derece

Değerleri ve Verim……………………………………….…………….32

Page 8: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019. 5. 10. · I ÖZ YÜKSEK LİSANS TEZİ ADANA YÖRESİ BUĞDAY EKİLİŞLERİNDE KÖK HASTALIKLARI NEDENLERİNİN

VI

ŞEKİLLER DİZİNİ SAYFA

Şekil 3.1. Buğday Bitki Örneklerinin Alınması ....................................................... 12

Şekil 3.2. Hastalıklı Buğday Bitki Kökleri .............................................................. 13

Şekil 3.3. Patojenite Çalışması için Fusarium Türlerinin Kitle Üretimi.................. 17

Şekil 3.4. Üretilen İnokulumun Çeker Ocak Altında Kurutulmalar ........................ 17

Şekil 4.1. İnfekteli Buğday Köklerinden İzole Edilen Fusarium Türleri ................ 23

Şekil 4.2. İnfekteli Buğday Köklerinden İzole Edilen Fusarium spp.

Dışındaki Funguslar .................................................................................. 24

Şekil 4.3. Fusarium izolatlarının Mikroskop Altındaki Görüntüleri ....................... 25

Şekil 4.4. Patojenite Çalışmalarından Bir Görünüm................................................ 28

Şekil 4.5. Patojenite Çalışmalarında Oluşan Kök İnfeksiyonu................................ 28

Şekil 4.6. Çukurova’da 2006-2007 Ekim-Mayıs ve Kasım-Mayıs Buğday

Yetiştirme Dönemlerindeki Zaman-Sıcaklık Penceresi ............................ 31

Şekil 4.7. Çukurova’da Son 10 Yılın Ortalaması Ekim-Mayıs ve Kasım-Mayıs

Buğday Yetiştirme Dönemlerindeki Zaman-Sıcaklık Penceresi............... 33

Şekil 4.8. Buğday Bitkisinde Bulmeria graminis tritici’in Farklı Görünümleri ...... 35

Şekil 4.9. Buğday Bitkisinde Kahverengi Pas ......................................................... 37

Şekil 4.10. Buğday Açık Rastığı .............................................................................. 39

Şekil 4.11. Buğday Başağında ve Yaprağında Afid................................................. 40

Şekil 4.12. Buğday Sülüğü....................................................................................... 40

Şekil 4.13. Arpa Sarı Cücelik Virüsü....................................................................... 40

Page 9: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019. 5. 10. · I ÖZ YÜKSEK LİSANS TEZİ ADANA YÖRESİ BUĞDAY EKİLİŞLERİNDE KÖK HASTALIKLARI NEDENLERİNİN

VII

SİMGELER VE KISALTMALAR PDA : Patates Dekstroz Agar

CLA : Karanfil Yaprak Agar (Carnation Leaf-Piece Agar)

NaOCl : Sodyum Hipoklorit

TÜİK : Türkiye İstatistik Enstitüsü

°C : Derece Santigrad

Ha : Hektar

Da : Dekar

Mm : Milimetre

mg : Miligram

g : Gram

kg : Kilogram

ml : Mililitre

% : Yüzde

Page 10: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019. 5. 10. · I ÖZ YÜKSEK LİSANS TEZİ ADANA YÖRESİ BUĞDAY EKİLİŞLERİNDE KÖK HASTALIKLARI NEDENLERİNİN

1. GİRİŞ Esra UYANIK

1

1.GİRİŞ

Buğday (Triticum spp.) insan ve hayvan beslenmesinde temel bir gıda

maddesidir. Buğday tüketimi gelişmiş ülkelerde daha az olmasına karşın, kişi başına

gelir düzeyi düşük olan ülkelerde, ekmeğe, dolayısıyla buğdaya dayalı beslenme

fazladır. Türkiye’de insan beslenmesinde günlük kalori ihtiyacının %60’ı buğday ve

buğday ürünlerinden karşılanmaktadır (TZOB, 2003).

Buğday ülkemizde üretimi yapılan tahıl ürünleri içerisinde en büyük üretim

payına sahip olup, ülkemiz için önemli bir tahıl ürünüdür. Ülkemizde buğday üretimi

yaklaşık 2,9 milyon tarım işletmesinde yapılmakta, 15 milyon insan için geçim

kaynağı olmakta ve tüketim açısından ise ülkemizin tüm nüfusunu

ilgilendirmektedir. Türkiye’nin hemen her bölgesinde buğday üretimi yapılmaktadır.

Ekili-dikili tarım alanlarının yaklaşık % 50’sinde tahıl ürünleri yetiştirilmekte ve bu

alanların üçte birinde buğday üretilmektedir (TÜİK, 2005). TÜİK’in 2005 yılı

verilerine göre Türkiye’deki buğday ekim alanı 9,3 milyon hektar, yıllık buğday

üretim miktarı ise 21 milyon tondur. Ülkemiz üretim değerleri ile Dünya’da en fazla

buğday üretimi yapan ülkeler arasındadır. Adana, İçel ve Osmaniye illerini kapsayan

Çukurova Bölgesindeki buğday ekim alanı ise 772 bin hektar ve üretim yaklaşık 2

milyon tondur (TÜİK, 2001).

Ancak, buğday yetiştiriciliğinde bitki hastalıkları ile mücadele üzerinde

dikkat edilmesi gereken konulardan biridir. Her yıl hasat edilen ürünün yaklaşık %

20’sinin buğday hastalıkları ile kaybolduğu tahmin edilmektedir (Wiese, 1998).

Özellikle fungal hastalıkların neden olduğu kayıplar bazen çok ciddi boyutlara

ulaşabilmektedir. Bu hastalıklar arasında Bölgemizde zaman zaman

Gaeumannomyces graminis, Fusarium graminearum ve Monographella nivalis

(anamorph: Microdochium nivale, Fusarium nivale ) önem arz etmektedir.

Toprak kökenli patojen Gaeumannomyces graminis var. tritici tarafından

neden olunan göçerten (take-all) hastalığı en fazla çalışılmış hastalık olup dünya

çapında buğdaylarda en önemli kök hastalığıdır. 20.yy.’lın ilk yarısından itibaren

toprak kökenli patojenler ve kök hastalıkları ile ilgili çalışmalar başlatılarak yaygın

Page 11: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019. 5. 10. · I ÖZ YÜKSEK LİSANS TEZİ ADANA YÖRESİ BUĞDAY EKİLİŞLERİNDE KÖK HASTALIKLARI NEDENLERİNİN

1. GİRİŞ Esra UYANIK

2

bir hal almıştır. Bu dönemde, çalışmaların büyük bir çoğunluğunu göçerten hastalığı

oluşturmuştur. Bu zamana kadar hastalığa dayanıklı bitkiler, etkili ve ekonomik bir

fungisit olmadığı için, bir yüzyıl boyunca yapılan çalışmalar kültürel önlemler ve

biyolojik mücadeleye odaklanmıştır. Sadece belirli alanlarda başarılı olan yoğun

mücadele çalışmalarına rağmen ya ekim nöbeti, ya da mono kültür şeklinde buğday

ekimiyle hastalık azaltılabilmiştir (Cook, 2003).

Yapılan araştırmalarda Gaeumannomyces graminis’in neden olduğu göçerten

hastalığının şiddetli olduğu yıllarda ürün kayıplarının %40’a ve Fusarium cinsi

fungusların infeksiyonu sonucu ürün kayıplarının %50’ye ulaştığı saptanmıştır

(Cook,1968).

Bölgemizde yağışlı yıllarda buğdaylarda görülen göçerten (Gaeumannomyces

graminis), Monographella nivalis (anamorph: Microdochium nivale, Fusarium

nivale) ve Nisan ayı sonunda bazı yıllar oluşan dip çürüklüğü (Fusarium

graminearum) ve aşırı sıcaklar nedeniyle verim kayıpları oluştuğu bir gerçektir.

Gaeumannomyces graminis var. tritici, son yıllarda bölgemizde sık sık

karşılaşılan bu hastalık etmeni olup, önceki yıldan hastalığın görüldüğü tarlalarda

bitki artıklarında ve yabancı otlar üzerinde miselyum formunda ve askosporlar

halinde kışı geçirmektedir. Daha sonra tarlaya ürün ekilmesiyle gelişen kökler

etmenin propagüllerini içeren bitki artıklarına temas ile infektelenmektedir.

Miselyum konukçu köklerini infekte etmekte ve kökleri kaplayarak, kök sistemini

yok etmektedir. Kökler önce koyu kahverengi ile siyah renkli yüzeysel hif (runner

hif) tarafından sığ olarak infekte edilir ve sonra şeffaf hifler tarafından penetre

olmaktadır. Ksilem ve flöem dokuları bozulmaktadır. Fungus yukarı doğru gövdeyi

istila etmekte ve kök boğazına kolonize olarak bitkiyi göçertmektedir. Daha sonra

infekteli kök ve gövdede saprofit olarak yaşamına devam etmektedir. İnfeksiyon

büyüme mevsimi boyunca oluşmaktadır. Bu hastalık için 10-20˚C toprak sıcaklıkları

en uygundur. Sonbaharda veya bahar başında oluşan kök infeksiyonları taç ve dip

kısma ilerlemektedir. Bitkiden bitkiye hastalığın yayılması yüzeysel hifler ile olur.

Ayrıca bu patojenin oluşturduğu askosprolar yağmur ve rüzgarlarla yayılarak yeni

bitkileri hastalandırabilir. Göçerten nötr ile alkali topraklarda, yamaç arazilerde,

Page 12: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019. 5. 10. · I ÖZ YÜKSEK LİSANS TEZİ ADANA YÖRESİ BUĞDAY EKİLİŞLERİNDE KÖK HASTALIKLARI NEDENLERİNİN

1. GİRİŞ Esra UYANIK

3

drenajı bozuk tarlalarda, azot ve fosfor bakımında zayıf topraklarda iyi gelişir.

Hastalık özellikle ıslak toprak koşullarında oldukça yaygındır. Bu nedenle yağış

hastalığın artmasına yol açar. İnfekteli bitkilerde köklerin çürümesiyle topraktan

suyun alınması aksadığından bitkiler zamanından önce olgunlaşır. Bu nedenle kuru

sıcak havaları takiben aniden beyaz başak gelişimi görülür. Ancak bitkilerin

infeksiyonu çok daha önceden oluşmuştur.

Göçerten ile mücadelede en iyi yöntem ekim nöbetidir. Baklagiller ve mısır

ekim nöbetinde uygun ürünlerdir. Ürün artıklarının derin sürüm ile toprağa

karıştırılması bu hastalıkla mücadelede etkin bir yöntemdir. Toprağa kireç

uygulaması göçerten için uygun düşer. Özellikle pH 6’nın üstüne çıktığı zamanlar bu

durum görülür. Bu nedenle nitrat azotu yerine amonyum azotu içeren gübrelerin

uygulanması göçerten hastalığını azaltır. Diğer yandan ürünün azot, fosfor, potasyum

ve iz elementler yönünden dengeli beslenmesi hastalığın bastırılması için elzemdir.

Dip çürüklüğü, Fusarium graminearum tarafından oluşturulan kurak

koşulların hastalığıdır. Bu etmen ayrıca buğday başaklarında başak yanıklığına (scab

veya head blight) neden olmaktadır. Dip çürüklüğü yağışların yetersiz olduğu ve

özellikle olgunluk başlangıcında oluşan kurak koşularda kendini belli eder. Dip

çürüklüğüne uğramış bitkiler başaklanma sonrası nadiren simptom gösterirler. Hasta

bitkiler kök boğazının ve dipteki gövde kısmının bozulması nedeniyle topraktan su

alamadıklarından, beyaz başak oluşumu göstererek ölürler. Hastalık etmeni F.

graminearum kök boğazı infeksiyonlarına neden olur. Önceki kurak dönemlerde

infekte olmuş kök boğazından, patojen başaklanma esnasında veya başaklanmadan

kısa bir dönem sonra bitkinin 1 ile 3’üncü boğumlarına ilerlerler. Bu şekilde

infektelenmiş boğum araları kahverengi bir renk alır. Dip çürüklüğü ile mücadelede

geç ekim, aşırı azot gübrelemesinden ve yüksek ekim oranından sakınılması, bitki

artıklarının yok edilmesi, münavebe gibi kültürel önlemler önerilmektedir (Cook,

1980; Cook, 1981; Wiese, 1998).

Ayrıca bölgemizdeki yetiştiricilikte buğday saplarının alt kısımlarında uzun

zamandır siyah noktacıklar şeklinde perites oluşumu olduğu dikkati çekmektedir.

Buna bağlı olarak buğdaylar henüz fide dönemindeyken bazı çeşitlerde sararma ve

Page 13: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019. 5. 10. · I ÖZ YÜKSEK LİSANS TEZİ ADANA YÖRESİ BUĞDAY EKİLİŞLERİNDE KÖK HASTALIKLARI NEDENLERİNİN

1. GİRİŞ Esra UYANIK

4

şiddetli yanıklıklar oluşmaktadır. Bu olgular ve peritesler içindeki askosporların

özelliklerinden bu tür belirtilerin Fusarium nivale tarafından neden olunduğu

kanısına varılmıştır. Fusarium nivale (telemorph: Monographella nivalis) ile

infekteli buğday bitkilerinde ilk dönemlerde sararmalar ve yanıklıklar dikkati

çekmektedir. Sonraları buğday sapları üzerinde fungusun peritesleri oluşmaktadır.

Askosporlar genellikle tek bölmeli olsa da bölme sayısı bazen 2 veya 3’e kadar

değişebilmektedir. Bölgede bu tür simptomlar uzun zamandır gözlenmektedir. Bu tür

infeksiyonların özellikle kardeşlenme dönemi öncesi ve sonrasında esas gövde ve

kardeşlerin ölümü gibi ürüne olumsuz etkileri söz konusudur.

Diğer yandan bazı yıllar mevsim sonuna doğru aşırı sıcaklar buğday

bitkilerinde fotosentezin durmasına, solunumun artmasına, erken olgunlaşma ve

bitkilerin sonunda kuruyarak ölmelerine yol açmaktadır. Çünkü sıcaklık önemli bir

süre 32-35 ˚C den daha yüksek düzeylerde seyrettiğinde, buğday bitkilerinde büyüme

durur ve ağırlık kaybı oluşur. Bu gibi sıcaklıklar buğdayın tüm dönemlerinde

bitkileri zararlandırabilir. Aşırı sıcaklıklar yaprakların küçülmesine yol açar,

başakçıklarda yeterince çiçek gelişmez, daha az başakçık oluşumu, erkek ve dişi

organın sterilitesi görülür. Bu nedenle buğday bitkilerinin büyüme ve gelişimi

sıcaklığa bağlıdır. İdeal olarak kışlık buğday yetiştirilen alanlarda 300-350 günlük bir

dönemde 2400-2500 gün-derecenin birikimi gerekir (Cook and Veseth, 1991). Buna

karşın Çokurova gibi yazlık buğday yetiştiriciliğinde 170-180 günlük bir dönemde

1700 gün-derece birikimi yeterli olmaktadır.

Buğday yetiştirilen alanlar buğdayın büyüme ve gelişimi için zaman-sıcaklık

penceresinin büyüklüğü arttıkça uygun olabilir. Zaman-sıcaklık penceresi buğdayın

gereksindiği GDD (Büyüme gün derece)’in minimum miktarını biriktirmek için

buğdayın tolere edebileceği ve gerekli olan sıcaklık aralıklarını temsil eder (Cook

and Veseth,1991). Çünkü, ulaşılabilir verim için kritik faktör fikse olmuş karbonun

net birikimi için uygun sıcaklık aralığındaki zaman süresidir. Herhangi bir alanda

birçok yıl üzerinden en iyi ortalama verim olarak bu pencere ile sınırlı verim kabaca

tahmin edilebilmektedir. Çünkü bu pencere her bir bölge için karakteristiktir.

Page 14: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019. 5. 10. · I ÖZ YÜKSEK LİSANS TEZİ ADANA YÖRESİ BUĞDAY EKİLİŞLERİNDE KÖK HASTALIKLARI NEDENLERİNİN

1. GİRİŞ Esra UYANIK

5

Bu çalışmada bölgemizde dip çürüklüğü, kök çürüklüğü ve yüksek sıcaklıklar

nedeniyle oluşan bitkilerdeki bozulma, çürüklük, beyaz başak, vaktinden önce olum

ve bitki ölümleri araştırılmıştır. Bu hastalıklardan ne kadarının göçerten, ne kadarının

Fusarium ve ne kadarının fizyolojik nedenlerden kaynaklandığı ortaya konulmaya

çalışılmış olup, hastalıklara karşı ne gibi kültürel önlemlerin alınabileceği konusunda

öneriler geliştirilmeye çalışılmıştır.

Page 15: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019. 5. 10. · I ÖZ YÜKSEK LİSANS TEZİ ADANA YÖRESİ BUĞDAY EKİLİŞLERİNDE KÖK HASTALIKLARI NEDENLERİNİN

2. ÖNCEKİ ÇALIŞMALAR Esra UYANIK

6

2. ÖNCEKİ ÇALIŞMALAR Halfon-Meiri ve ark. (1979), büyüme çemberinde yaptıkları çalışmada ekilen

buğdaylarda çıkış öncesi ölümlerin olduğunu ve hastalıklı buğday fidelerindeki

hastalık şiddetinin tohum enfeksiyonu ile önemli derecede bağlantılı olduğunu

saptamıştır. Ayrıca araştırmacılar, F. graminearum’un seksüel dönemi olan

Gibberella zeae’yi buğday fidelerindeki infekteli kısımlarda bulmuşlardır. Bu

konuyla ilgili yapılan başka bir çalışmada F. graminearum ile bulaşık başak ya da

koçanların birçok üründe fide infeksiyonu için potansiyel oluşturduğu belirlenmiştir

(Chongo ve ark.1999).

Duthie ve Hall (1987), F.graminearum için tohum enfeksiyon düzeyi ile

sürgün–gövde enfeksiyon şiddeti arasında önemli bir pozitif ilişkinin olduğunu

belirlemişlerdir. Tarla şartlarında, %0,55-0,94 taşınma oranının tohumdan gövde ve

sürgünlere doğru olduğunu belirtmişlerdir. Ayrıca araştırmacılar, bu durumun fide

yanıklığına neden olmadığını tespit etmiş ve daha uygun şartlarda tarla koşullarında

bu oranın artabileceğini bildirmişlerdir. Kabeere ve ark. (1997), sera şartlarında

mısırda tohumdan fideye doğru taşınma oranının %52 olduğunu tespit etmişlerdir.

Buğday başak yanıklığı hastalığına genellikle F.graminearum, F. culmorum,

F. nivale, F. avevecaum’un neden olduğu, bildirilmiş olsa da, dünyada Fusarium

başak yanıklığı hastalığına daha çok F. graminearum’un neden olduğu açıklanmıştır.

Avrupa da ise genellikle bu hastalığa neden olan etmen F. culmorum olarak

saptamıştır. Sıcak iklim koşullarına sahip bölgelerde F. graminearum gelişirken,

serin yerlerde ise F. culmorum daha yaygın olarak görülmektedir (Snidjers, 1989).

Bu iki hastalık etmeninin dışında bazı Fusarium izolatlarının da buğdayda başak

yanıklığı hastalığına neden olduğu belirlenmiştir (Wang ve Miller, 1988).

Balmas ve ark. (1995), Yallaroi durum buğday çeşitlerinde yapmış oldukları

çalışmada Fusarium graminearum group 1 ile F. crookwellense arasında sera

koşularında karşılıklı patojenite testi yürütmüşlerdir. Fusarium graminearum group

1’in toprak üstü simptomlarının şiddetli ve tüm gözlem tarihlerinde F.

crookwellense’den daha yüksek bulunurken F. crookwellense’nin bazı çürüklük ve

taç nekrozlarına neden olduğunu açıklamışlardır.

Page 16: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019. 5. 10. · I ÖZ YÜKSEK LİSANS TEZİ ADANA YÖRESİ BUĞDAY EKİLİŞLERİNDE KÖK HASTALIKLARI NEDENLERİNİN

2. ÖNCEKİ ÇALIŞMALAR Esra UYANIK

7

Smiley ve Patterson (1996), 1993-1994 yılları arasında Kuzeybatı Pasifik’de

yaptıkları çalışmada sulanmamış alanlardan 288 adet toprak ve kışlık buğday bitki

örneği almışlardır. Yaptıkları çalışma sonucunda, fungusla bulaşık 10 adet Oregon ve

9 adet Washington bölgesinden alınan toplam 5390 boğum arasını infekte etmiş

izolat toplamışlar ve tanımlamışlardır. Çalışmalar sonucunda Fusarium graminearum

grup 1’in en yaygın patojen olduğunu bildirmişlerdir. F. culmorum’un ise toprakta

yaygın olarak bulunduğunu, fakat bitkide F. graminearum group 1’in sadece yarısı

kadar bulunduğunu belirlemişlerdir. Bununla birlikte diğer patojenler Bipolaris

sorokiniana, Microdochium nivale ve F. avenaceum’u belirlemişlerdir. Oldukça

değişken olan bu 5 patojenin izolasyon sıklıklarının çok kurak, ya da çok nemli

sörvey yıllarına göre değiştiğini bildirilmiştir. Her bir patojen yıllara ve bölgelere

göre değişmekle birlikte baskın veya yarı baskın olmuşlardır. Tüm bu 5 tür ile F.

acuminatum ve F. oxysporum izolatlarının sera şartlarında buğday fidelerini

öldürebilme kapasitesinde olduğu belirlenmiştir.

Aktaş ve ark. (1997), Konya Bölgesinde yaptıkları 200 tarlayı içeren sörvey

çalışmalarında ortalama hastalık şiddetinin % 36 olduğunu, hastalık şiddetlerinin

Emirgazi’de % 80, Kadınhanı’nda % 73, Tuzlukçu’da % 67, Güneysınır’da % 62,

Ereğli’de % 61, Kulu’da % 59, Karatay’da % 47, Ilgın’da % 47 ve Akşehir’de % 43

olarak bu ilçelerde yüksek rakamlara ulaştığını rapor etmişlerdir. Tarla şartlarında bir

yıl süreyle Drechslera sorokiniana, Fusarium culmorum, Fusarium maniliforme ve

Rhizoctonia cerealis ile 14 genotip kullanılarak yürütülen çeşit reaksiyon

çalışmalarında buğday ve arpa genotipleri, etmenlere karşı reaksiyonlarının farklı

olduğu, dayanıklılık yönünden genotiplerin önemli farklar gösterdiğini

bildirmişlerdir. Etmene ve genotipe bağlı olarak verim düşüşleri % 1 ile % 23

arasında değişmiş, makarnalık çeşitlerde verim düşüşü genelde fazla iken, arpa

genotiplerinde daha az olmuş, ekmeklik buğday çeşitlerinde ise önemli bir varyasyon

gözlenmiştir. Denemede kullanılan tritikale çeşidi (Talıcak 97) ise bütün etmenlere

karşı stabil bir dayanıklılık göstermiştir. Tespit edilen hastalık yoğunlukları ile verim

kaybı arsında çok sıkı bir ilişki görülmediğini bildirmişlerdir.

Aktaş ve ark. (1997), çinko noksanlığı görülen alanlarda, biri makarnalık

(Çakmak 79) biri ekmeklik (Dağdaş 94) iki buğday çeşidi ile yaptıkları çalışmada

Page 17: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019. 5. 10. · I ÖZ YÜKSEK LİSANS TEZİ ADANA YÖRESİ BUĞDAY EKİLİŞLERİNDE KÖK HASTALIKLARI NEDENLERİNİN

2. ÖNCEKİ ÇALIŞMALAR Esra UYANIK

8

istatistiksel olarak önemli olmasa bile hastalık yoğunlunun 4 ayrı hastalık etmenine

(F. culmorum, D. sorokiniana, F. moniliforme, R. cerealis) göre % 0.1 ile % 4.5

arasında değiştiğini, çinko uygulaması ile m2’de başak sayısının % 5 seviyesinde

önemli şekilde (% 6 ile % 16 arasında) arttığını, etmen etkisinin ve çeşit toleransının

farklı olduğunu bulmuşlardır. Bütün hastalık etmenlerinin dane verimini önemli

derecede düşürdüğü belirlenmiştir. Bu düşüş D. sorokiniana ile Çakmak 79’da % 26,

Dağdaş 94’te % 27 olmuştur. Çinko noksanlığı giderilince dane verimi hastalık

etmenlerine bağlı olmaksızın artmış, çinko uygulaması ve hastalık etmeni ilişkisi

önemli bulunmamıştır. D. sorokiniana bulaşık parsellere çinko uygulanması ile

verim artışları Çakmak 79 için %18, Dağdaş 94 için %22 iken, R. cerealis bulaşık

parsellerde ise çinko etkisi daha az (sırasıyla, %9 ve %8) olmuştur.

Arslan ve Baykal (2001), 1996 ve 1997 yıllarında Bursa ilinde yetiştirilen

buğdaylarda kök ve kökboğazı fungal hastalık etmenlerini belirlemek amacıyla

çalışmalar yapmışlardır. Bu çalışmalarda Bursa ilinin Karacabey, Mustafakemalpaşa,

Nilüfer, Orhaneli ve Yenişehir ilçeleri sörvey alanlarında, hastalığa yakalanma oranı

1996 ve 1997 yıllarında sırasıyla %14.53 ve %11.27, hastalık yaygınlık oranı ise

%38.81 ve %37.97 olarak bildirilmiştir. Hastalıklı buğdayların kök ve kök

boğazından en yüksek oranda izole edilen fungusların Fusarium spp., Rhizoctonia

cerealis, Alternaria alternata ve Drechslera sorokiniana olduğunu belirtmişlerdir.

Fusarium spp. ve Rhizoctonia cerealis izolatları ile yürütülen patojenite testlerinde,

patojenitesi en yüksek izolatların R. cerealis, F. culmorum ve F. graminearum 'a ait

olduğunu saptamışlardır.

Arslan ve Baykal (2002), 1996-1997 yılında yaptıkları çalışmada kök ve kök

boğazı fungal patojenleri Fusarium culmorum, F. graminearum ve Rhizoctonia

cerealis’e karşı bazı buğday çeşitlerinin reaksiyonlarını ve F. culmorum’a karşı

tohum koruyucu fungusitlerin etkisini belirlemişlerdir. Reaksiyonları araştırılan 8

buğday çeşidinden Saraybosna çeşidi F. culmorum’a orta derece de duyarlı (MS), F.

greminearum ve R. cerealis’e ise duyarlı olmuştur. Diğer 7 çeşit her bir patojene

duyarlı (S) bulunmuştur. Türkiye’de buğdayda Sürme (Tilletia foetida, T. Caries ve

Rastık (Ustilago nuda tiritici) hastalıklarına karşı ruhsatlı fungisitlerden

Page 18: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019. 5. 10. · I ÖZ YÜKSEK LİSANS TEZİ ADANA YÖRESİ BUĞDAY EKİLİŞLERİNDE KÖK HASTALIKLARI NEDENLERİNİN

2. ÖNCEKİ ÇALIŞMALAR Esra UYANIK

9

carbendazim, tebuconazole, maneb ve triconazole’un kullanım dozlarının F.

culmorum’a sırayla %80, %80, %60 ve %28 oranında etkili olduğunu saptamışlardır.

Kabbage ve Bochus (2002), Kansas’ta kışlık buğdaylarda göçertenin şiddeti

üzerine Gaeumannomyces graminis var. tritici inokulumu yerleşiminin etkisini

ortaya koymak için, etmenin toprakta dikey dağılımına karşı yatay dağılımının

etkilerini değerlendirmek amacıyla sera ve tarla denemeleri kurmuşlardır.

Denemelerde 5cm derinliğe ekilen buğday tohumlarının 0 (tohum seviyesi), 5, 10 ve

15 cm aşağısına ve 5, 10, 15cm yana doğru gelecek şekilde yulaf üzerinde

geliştirdikleri inokulumu bulaştırmışlardır. İnokulumun tohumun aşağısında

olduğunda göçertenden meydana gelen kayıplar görülmüştür. Regrasyon analizine

göre; inokulasyon 15cm den daha derinde ise veya tohumun yanındaki inokulum 6

cm’den daha fazla ise göçerten hastalığının şiddetini %50 azaltabildiğini

belirlemişlerdir. Çalışmanın sonucunda inokulum yerleşiminin göçerten şiddetini

büyük oranda etkilendiği saptanmıştır.

Demirci (2003), yaptığı çalışmada, buğdaylarda özellikle erken dönemde

zarar oluşturan kök ve kök boğazı hastalık etmenlerinden Fusarium graminearum, F.

culmorum ve Bipolaris sorokiniana' nın, ülkemizde halen üretimde kullanılan ve

yeni geliştirilen 10 farklı buğday çeşidindeki hastalık şiddeti ve çıkış oranına olan

etkilerini belirlemişdir. F. culmorum'a karşı Bezostaja 1 ve Gün 91'in orta derecede,

B. sorokiniana' ya karşı Bezostaja 1, Kutluk, Kırgız 95, Gün 91 ve Dağdaş 94'ün orta

derecede dayanıklı olduğu belirlenmiş, F. graminearum' un ise tüm çeşitlerde yüksek

hastalık şiddetine sahip olduğunu, sadece Mızrak çeşidinin az bir farkla orta derecede

hassas olduğunu belirlemiştir.

Freeman ve Ward (2004), Gaeumannomyces graminis var. tritici tarafından

neden olunan göçerten hastalığının dünya üzerinde buğdayın en önemli hastalığı

olduğunu bildirmişlerdir. Bu etmenin Triticale, arpa ve çavdarı da etkilediğini, fakat

etkisinin daha düşük olduğunu belirtmiştir. Hastalık sonucu bitkilerde bodurlaşma ve

erken olgunlaşmadan dolayı ürün kayıplarının ciddi boyutlara ulaşabileceğini

belirtmişlerdir. Asıl kayıpların ürünün ve kalitesindeki azalmadan kaynaklandığını

saptamışlardır. Hastalıklı bitki artıkları tarlada kaldığında daha sonra ekilecek hassas

bitkiler üzerinde döngünün devam ettiğini belirtmişlerdir. Ürün rotasyonunun bu

Page 19: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019. 5. 10. · I ÖZ YÜKSEK LİSANS TEZİ ADANA YÖRESİ BUĞDAY EKİLİŞLERİNDE KÖK HASTALIKLARI NEDENLERİNİN

2. ÖNCEKİ ÇALIŞMALAR Esra UYANIK

10

hastalıkla mücadelede kullanılan en önemli yöntem olduğu bildirilmişlerdir. Hassas

olamayan bitkilerin yetiştirilmesi, geç ekim ve buğdaygil yabancı otları ile

mücadelenin inokulum yoğunluğunu düşürerek hastalığın önlenmesine yardım ettiği

ifade edilmiştir.

Anonim (2004)’e göre, toprak pH’sı, kalsiyum seviyesi, azot formu ve

besinlerin alınabilirliği göçerten hastalık yönetiminde önemli bir role sahip olduğu

belirtilmektedir. Yapılan araştırmalarda amonyum azotu alımının, bitkilerde

magnesyum alımını arttırdığını ve Gaeumannomyces graminis var. tritici gelişimini

azalttığı bildirilmiştir. Benzer sonuçlar patateste Verticillium solgunluğu ve mısırda

sap çürüklüğünde ortaya çıkmıştır. Aynı kaynak magnesyum alımının artmasının

bitkilerde dayanıklılık mekanizmasının işlevi üzerine etki yaparak bitki hastalıklarını

etkilediği bildirilmektedir.

Hekimhan ve ark. (2005), Bahri Dağdaş Uluslararası Tarımsal Araştırma

Enstitüsü’nün Konya/Çumra, deneme arazisinde kuru şartlarda 3 yıl (2000-2003)

süre ile 20 hububat (12 ekmeklik buğday, 5 makarnalık buğday, 2 arpa ve 1 tritikale)

çeşidinin kök ve kök boğazı kompleks hastalık etmenlerine (Fusarium

pseudograminearum, F. culmorum ve Bipolaris sorokinana) karşı tolerans

düzeylerini belirlemişlerdir. Deneme 2 faktörlü (çeşit ve uygulama) olarak tesadüf

parselleri deneme deseninde 4 tekerrürlü olarak kurulmuş ve inokule edilen

parsellerde patojenler karışım halinde 3x105 yoğunluğunda uygulanmıştır. Kök

çürüklüğü patojenleri çeşitler üzerinden ortalama % 26 oranında verim kayıplarına

sebep olurken, bu oran yıllar arasında da önemli değişim göstermiştir (%15, 35 ve

27). Farklı hububat grupları için ortalama ve yıllık (yıl 1, yıl 2, yıl 3) verim kayıpları;

12 ekmeklik buğday materyalinde %24 (14, 32, 23), 5 makarnalık buğday

materyalinde %42 (28, 47, 49), 2 arpa materyalinde %12 (0, 31, 3) ve 1 tritikale

materyalinde ise %18 (17, 14, 23) olarak gerçekleşmiştir.

Page 20: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019. 5. 10. · I ÖZ YÜKSEK LİSANS TEZİ ADANA YÖRESİ BUĞDAY EKİLİŞLERİNDE KÖK HASTALIKLARI NEDENLERİNİN

3. MATERYAL VE METOD Esra UYANIK

11

3.MATERYAL VE METOD

3.1. Materyal

Hastalıklı bitki materyalleri 2006–2007 buğday yetişme ve 2007-2008 fide

dönemlerinde Adana’nın Yüreğir, Ceyhan, Karataş, Kozan, Yumurtalık, Karaisalı,

İmamoğlu ve İçel’in Yenice ve Tarsus ilçelerindeki buğday tarlalarından

örneklenmiştir.

Çukurova Bölgesi buğday ekim alanlarında buğdayın uygun olarak yetişmesi

ve verim vermesi için bir kriter olarak ekimden hasat zamanına kadar, gerekli

sıcaklık birikimini yansıtan Zaman-Sıcaklık penceresini oluşturabilmek için, son 10

yılın 15 Kasım-15 Mayıs ve 15 Aralık-15 Mayıs tarihleri arasında yaşanan sıcaklık

değerleri ve ayrıca yağış miktarları Adana İl Tarım Müdürlüğünden sağlanmıştır.

İnfekteli bitki materyallerinden patojenlerin izolasyonu ve tanımı amacıyla

PDA (Patates Dekstroz Agar) (Ek 1), Czapek’s Dox (Ek 2), Su Agar (Ek 3) ve CLA

(Karanfil Yaprak Agar) (Ek 4) yapay besin ortamları, alkol, NaOCl, Streptomycine

ve Penicillin gibi antibiyotikler, karanfil yaprakları, distile su, steril kurutma kağıdı

erlenmayer, Petri kutusu, bistüri, pens, mantar delici, otoklav, su banyosu, karıştırıcı,

steril benç ve inkübatör kullanılmıştır.

Patojen izolasyonları sonrası fungusların mikroskobik tanısı ve

görüntülenmesi amacıyla lam, lamel, preparat sıvıları, ışık mikroskobu, oküler-

objektif mikro metre, floresans ışık mikroskobu ve dijital fotoğraf makinesi ve

kültürlerin sonraki çalışmalar için saklanması amacıyla cam tüpler ve +4°C

buzdolabı kullanılan materyaller olmuştur.

İzole edilen fungusların buğday bitkilerinde patojenitelerinin testlenmesi

amacıyla plastik saksı, toprak-kum-çiftlik gübresi karışımı, tohumluk buğday ve sera

materyal olarak kullanılmıştır.

Page 21: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019. 5. 10. · I ÖZ YÜKSEK LİSANS TEZİ ADANA YÖRESİ BUĞDAY EKİLİŞLERİNDE KÖK HASTALIKLARI NEDENLERİNİN

3. MATERYAL VE METOD Esra UYANIK

12

3.2. Metod

3.2.1.Sörvey Çalışmaları

Sörvey çalışmaları Adana ve İçel illerine bağlı 9 ilçeye ait belde ve

köylerde toplam 68 tarlada 2006-2007 buğday yetiştirme ve 2007-2008 fide

dönemlerinde yürütülmüştür. Sörveyler taban ve yamaç arazilerde bitkilerin

kardeşlenme, sapa kalkma, kın, başak, çiçek ve süt olum dönemlerinde

yürütülmüştür (Şekil 3.1.). Bu amaçla söz konusu buğday tarlalarının farklı

bölgelerinden rast gele seçilen 10 civarında buğday bitkisi kökleri ile birlikte

alınarak etiketlenmiş, plastik torbalar içerisinde laboratuara getirilmiştir. Bu

örnekler makroskobik incelemeler ve izolasyonlar çalışmaları yapılıncaya kadar +

4°C de saklanmışlardır.

Şekil 3.1. Buğday Bitki Örneklerinin Alınması

3.2.2. İnfekteli Bitki Materyallerinden Patojenlerin İzolasyonu

İnfekteli buğday bitkileri makroskobik olarak incelendikten sonra sap

kısmından kesilerek kökleri çeşme suyu ile yıkanmış ve kök, kök boğazı ve sap

bölgelerinde infeksiyon oluşumu gözlenen bitkiler izolasyon amacıyla ayrılmıştır

Page 22: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019. 5. 10. · I ÖZ YÜKSEK LİSANS TEZİ ADANA YÖRESİ BUĞDAY EKİLİŞLERİNDE KÖK HASTALIKLARI NEDENLERİNİN

3. MATERYAL VE METOD Esra UYANIK

13

(Şekil 3.2.). İzolasyon için ayrılan infekeli bitkilerin kök, kök boğazı ve sap gibi

infekteli kısımlarındaki dokular 5-6mm büyüklüğünde kesilmiş, %2’lik NaOCl

çözeltisinde 1-2 dakika yüzey sterilizasyonu yapıldıktan sonra iki kez steril distile

suda durulanmış ve yüzeylerinin tamamen kuruması için steril kurutma kağıtları

üzerinde steril bençde 15-20 dakika bekletilmiştir. Rutin izolasyonlarda PDA ortamı

kullanılmıştır. Erlanmayerlerde hazırlanan PDA ortamı 121°C sıcaklık ve 1 atmosfer

basınçta 15 dakika steril edilmiş, sterilizasyon sonrasında su banyosunda 50°C’ye

kadar soğutulmuş ve içerisine 100mg/l penicillin ve 200mg/l streptomycine ilave

edildikten sonra 9cm çaplı steril petri kaplarına yaklaşık 15’er ml civarında

dökülmüştür. PDA ortamı katılaştıktan ve soğuduktan sonra yüzey sterilizasyonu

yapılmış infekteli doku parçaları her petriye 5’er adet olacak şekilde ekilmiştir. Bu

petriler 24°C de karanlık koşullarda 4-5 gün süre ile inkübe edilmiş ve inkübasyon

sonunda farklı gelişme gösteren koloniler saflaştırılmıştır. Saflaştırılan fungal

koloniler 7 gün süre ile 24°C de inkübe edildikten sonra sonraki çalışmalarda

kullanılmak üzere eğik agar içeren 20cm’lik deney tüplerine aktarılmış ve 24°C de 4-

5 gün inkübasyondan sonra +4°C de saklanmıştır.

Şekil 3.2. Hastalıklı Buğday Bitki Kökleri

Page 23: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019. 5. 10. · I ÖZ YÜKSEK LİSANS TEZİ ADANA YÖRESİ BUĞDAY EKİLİŞLERİNDE KÖK HASTALIKLARI NEDENLERİNİN

3. MATERYAL VE METOD Esra UYANIK

14

3.2.3. Buğday Kök İnfeksiyonlarına Neden Olabilecek Fungusların Tanılanması İzolasyonlar sonrasında gelişen tüm fungus kolonileri incelenerek buğday

köklerinde infeksiyonlara neden olabilecek, özellikle Fusarium, Pythium ve

Rhizoctonia gibi funguslar makrosbobik ve mikroskobik olarak seçilmiş ve daha

sonra bu funguslar üzerinde tanı çalışmaları yürütülmüştür. Fusarium türlerinin

tanılanması için funguslar PDA, Czapak’s Dox agar, CLA ve Su Agarı ortamlarında,

diğer funguslar ise PDA ortamında kültüre alınmıştır. Yaklaşık 10 günlük

inkübasyon sonrasında fungal kültürlerin koloni büyüklüğü, rengi, yüzeysel veya

havai gelişmesi gibi makroskobik kriterlere bağlı ayrımları yapılmış ve daha sonra

tanı kriterleri göz önüne alınarak mikroskobik tanıya geçilmiştir.

Fusarium türlerinin tanılanmasında Booth (1971), Nelson ve ark.(1983) ve

Burgess ve ark. (1994) tarafından geliştirilmiş tanı anahtarlarından yaralanılmıştır.

Buna göre Fusarium türlerinin yapay besi ortamındaki gelişme hızları, miselyumun

havai veya yüzeysel oluşumu ve renk gibi makroskobik kriterleri incelenmiştir. Daha

sonra yapay besi ortamında makro ve mikro konidi ve klamidospor oluşturup

oluşturmadıkları, konidilerin şekli, büyüklüğü, bölme sayısı, bazal ve uç hücrelerin

şekli gibi mikroskobik özellikleri belirlenmiş ve tanı anahtarı doğrultusunda tanıları

yapılmaya çalışılmıştır.

Saflaştırılan Fusarium izolatlarından tek spor izolasyonu yapılmıştır. Tek

spor izolasyonu için steril petrilere %2’lik su agarından 15’er ml dökülmüş ve

soğutulmaya bırakılmıştır. Spor süspansiyonu, 10ml’lik saf su içerisinde hazırlanıştır.

Bir steril petri kapağına daire şeklinde eşit aralıklarla 5 damla steril su taşınmıştır.

Spor süspansiyonundan, öze ucu ile alınmış ve nokta şeklinde bırakılan 1. steril su

damlasından başlamak üzere öze ucu ile karıştırılarak 5. damlaya kadar seyreltme

işlemi tekrar edilmiştir. Bu şekilde sporların seyreltilmesi sağlanmıştır. Daha sonra

en son seyreltme yapılmış spor süspansiyonu damlasından alınan bir öze spor

süspansiyonu önceden hazırlanmış su agar petrilerine çizilmiştir. Yaklaşık 12-24 saat

sonra çimlenen tek sporlar mikroskopta belirlenerek izolasyon iğnesi yardımı ile

çevresindeki 2-3 mm’lik agar bloğu ile birlikte PDA agar ortamına taşınmıştır. Ekimi

Page 24: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019. 5. 10. · I ÖZ YÜKSEK LİSANS TEZİ ADANA YÖRESİ BUĞDAY EKİLİŞLERİNDE KÖK HASTALIKLARI NEDENLERİNİN

3. MATERYAL VE METOD Esra UYANIK

15

yapılan petriler 22-25°C’de inkübe edilmiştir. Her bir Fusarium izolatının elde edilen

tek spor izolatları koloni gelişimi, ve büyüme özellikleri için CLA ve PDA agar

ortamlarına alınmış, mikroskobik olarak incelenmiş ve tür olarak tanılanmaya

çalışılmıştır.

Fusarium izolatlarının, daha fazla karakteristik spor üretmesi ve gelişmesi

amacıyla tek spor izolatlarından gelişen koloniler CLA ortamına alınmıştır. CLA için

çiçeklenmemiş karanfil yaprakları alınmış ve musluk suyu altında yaklaşık 30 dakika

yıkanıp 5-8 mm2 büyüklüğünde kesilmiştir. Kesilen yaprak parçaları havalandırmalı

etüvde 70°C’de 3 saat kurutulmuştur. Kurutulmuş yaprak parçaları steril petri

kutusuna konulup yaklaşık 48 saat UV ışığı altında sterilize edilmiştir. Steril edilmiş

karanfil yaprak parçaları petrideki %1’lik su agar ortamının yüzeyine konulmuş ve

Fusarium türlerinin tek spor izolasyonundan gelişen kolonilerinden alınan 5mm çaplı

miseliyal disk karanfil yaprağının hemen kenarına inokule edilerek 24°C’de inkube

edilmiştir.

3.2.4. Patojenite Çalışmaları

İzolasyonlar sonucunda elde edilen tamamen veya kısmen tanısı yapılan

Fusarium türlerinin patojeniteleri sera koşullarında yürütülmüştür. Fusarium

türlerinin inokulumunun hazırlaması için buğday daneleri suda haşlanmış, bünyesine

yeterince su alıp parmak arasında ezilebilecek kıvama geldiğinde suyu süzülerek

gazete kağıtları üzerine serilmiş ve kuruduktan sonra sıcaklığa dayanıklı şişelerde

hacminin 1/3’ne kadar doldurulmuş şişelerin ağzı pamuk ve alimünyum folyo ile

kapatıldıktan sonra 121°C de 1 saat süre ile otoklav edilmiştir. Hazırlanan bu ortam

soğuduktan sonra Fusarium türlerinin PDA da geliştirilmiş 10 günlük kültürlerinden

alınan 6mm çaplı 3’er disk ile inokule edilmiştir. İnokule edilen bu ortamlar 24°C de

3 hafta süre ile inkübasyona bırakılmıştır. Ancak misellerin buğday tanelerini düzgün

sarabilmeleri için 1-2 gün aralıkla şişeler çalkalanmış ve misel gelişiminin homojen

olması sağlanmıştır (Şekil 3.3.). Fusarium türleri buğday kültüründe geliştikten sonra

küvetler içerisine alınmış ve 1-2 gün çeker ocak altında kurutulmaya bırakılmıştır

(Şekil 3.4.). Kurutulmuş inokulum patojenite çalışmaları için kullanılmıştır. Bunun

için sera koşullarında 20cm çaplı saksılara 1:1:1 oranında tarla toprağı, kum, hayvan

Page 25: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019. 5. 10. · I ÖZ YÜKSEK LİSANS TEZİ ADANA YÖRESİ BUĞDAY EKİLİŞLERİNDE KÖK HASTALIKLARI NEDENLERİNİN

3. MATERYAL VE METOD Esra UYANIK

16

gübresi karışımı doldurulmuş ve doyma noktasına kadar sulanarak 1 gün

bekletilmiştir. Fusarium türlerinin buğday kültürü ile hazırlanan inokulumu her

saksıya 5gr olacak şekilde eklenmiş üzerine ince bir tabaka toprak serildikten sonra

her saksıya 25 adet Adana 99 buğday çeşidi ekilmiş ve tohumların yüzeyi toprakla

kapatıldıktan sonra hafifçe sulanmıştır.

Tohum ekimi yapılmış saksılar ortalama gece ve gündüz hava sıcaklığının 20-

25°C olduğu Ekim ayı ortasında Bitki Koruma Bölümü deme alanındaki cam seraya

yerleştirilmiştir. Gerekli zamanlarda su ve gübreleme işlemi yapılan bitkiler sapa

kalkma döneminden sonra sökülerek çıkış oranı ve kök, kök boğazı ve sap gibi

bölgelerdeki infeksiyonlar açısından değerlendirilmiştir. İnfeksiyonları

değerlendirmesinde Wildermuth ve McNamara (1994) skalası kullanılmıştır. Bu

skalaya göre her bir türe ait hastalık şiddeti hesaplanmıştır. Patojenite çalışması

tesadüf parselleri deneme desenine göre 3 tekerrürlü kurulmuş ve her tekerrürde 3

saksı yer almıştır. Kök ve kök boğazı ve ikinci nodyuma kadar olan kısım bir bütün

olarak düşünülmüş ve Wildermuth ve McNamara (1994)’nın aşağıda verilen 0-4

skalasına göre değerlendirilmiştir.

0 Sağlıklı bitki, sözü edilen bölgelerde herhangi bir renk değişimi yok

1 Nekroz alanı %25’den az

2 Nekroz alanı %25-50 arasında

3 Nekroz alanı %51-75 arasında

4 Nekroz alanı %75’den fazla

Rhizoctonia solani türü patojenitesi için PDA ortamında ki 10 günlük

kültürleri kullanılmıştır. Patojen inokulasyonunda PDA da ki kültürün 1/4 ‘ü

inokulum olarak saksı toprağına, Fusarium türlerinde olduğu şekli ile uygulanmıştır.

Page 26: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019. 5. 10. · I ÖZ YÜKSEK LİSANS TEZİ ADANA YÖRESİ BUĞDAY EKİLİŞLERİNDE KÖK HASTALIKLARI NEDENLERİNİN

3. MATERYAL VE METOD Esra UYANIK

17

Şekil 3.3. Patojenite Çalışması için Fusarium Türlerinin Kitle Üretimi

Şekil 3.4 Üretilen İnokulumun Çeker Ocak Altında Kurutulması

Page 27: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019. 5. 10. · I ÖZ YÜKSEK LİSANS TEZİ ADANA YÖRESİ BUĞDAY EKİLİŞLERİNDE KÖK HASTALIKLARI NEDENLERİNİN

3. MATERYAL VE METOD Esra UYANIK

18

3.2.5. Çukurova Bölgesi Buğday Yetişmesi İçin Zaman-Sıcaklık Penceresinin

Hesaplanması

Zaman-Sıcaklık penceresinin hesaplanması için gerekli meteorolojik veriler

Adana İl Müdürlüğünden sağlanmıştır. Bu amaçla 15 Kasım-15 Mayıs ve 15 Aralık-

15 Mayıs 2006-2007 tarihleri arasındaki günlük maksimum ve minimum değerler

kullanılmıştır. Maksimum ve minimum sıcaklık değerleri kullanılarak Gün-Derece

birikimi aşağıdaki formüle göre hesaplanmıştır.

Gün derece = Maksimum Sıcaklık(˚C) + Minimum Sıcaklık (˚C) -0

2

Bu şekilde her gün için hesaplanan gün-derece birikimi 15 Kasım’dan

başlayarak 15 Mayıs’a kadar aylık toplamlar olarak hesaplanmıştır. Elde edilen aylık

toplam gün-derece birikimi zaman-sıcaklık penceresinin oluşturulması için

kullanılmıştır. Bunun için her ayın toplam gün-derce birikimi hesaplanarak,

vegetasyon dönemi sonunda ulaşılan toplam yetişme dönemi için gün-derece birikimi

hesaplanmıştır. Elde edilen bu değer vegetasyon dönemi içerisindeki yağış miktarı ve

literatür bilgileri ile değerlendirilerek tartışılmıştır.

Page 28: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019. 5. 10. · I ÖZ YÜKSEK LİSANS TEZİ ADANA YÖRESİ BUĞDAY EKİLİŞLERİNDE KÖK HASTALIKLARI NEDENLERİNİN

4. ARAŞTIRMA BULGULARI VE TARTIŞMA Esra UYANIK

19

4.ARAŞTIRMA BULGULARI VE TARTIŞMA 4.1. Sörvey Çalışmaları ve Patojenlerin İzolasyonu

Sörvey çalışmaları Adana ve İçel illerine bağlı dokuz ilçeye ait belde ve

köylerde atmışsekiz (68) buğday tarlasında özellikle kök ve kök boğazı hastalıkları,

ayrıca toprak üstü aksamında karşılaşılabilecek bazı hastalıklar da not edilerek

yürütülmüştür. Çizelge 4.1’de görüleceği gibi sörvey çalışması buğday bitkisinin

kardeşlenme, sapa kalkma, kın, başaklanma, çiçeklenme ve süt olum dönemlerini

kapsayacak şekilde hemen hemen tüm vegetasyon dönemlerinde yapılmıştır. Sörvey

alanının büyük bir çoğunluğu taban arazisi olmasına karşın, bir kısmı da yamaç

arazilerden seçilmiştir. Yine sörvey alanındaki tarlaların büyük çoğunluğunda sulama

yapılmazken Ç.Ü. Ziraat Fakültesi Araştırma Uygulama Çiftliği tahıl alanlarındaki

sulama yapılan bazı tarlalar, farklı patojenler yakalanabilir düşüncesi ile sörvey

çalışmasına dahil edilmiştir.

Çizelge 4.1’den de görüleceği gibi kardeşlenme döneminde buğday

bitkilerinin kök ve kök boğazından sadece beş tarlada Pythium izole edilebilmiştir.

Ayrıca 2006-2007 buğday yetiştirme döneminde İçel ili Tarsus ilçesindeki bir tarlada

kardeşlenme sonunda bir Fusarium izolatı ( Fusarium 3) elde edilmiştir. Ancak

Fusarium türlerinin çoğunluğu sapa kalkma döneminden başlayarak çiçeklenme

öncesine kadar olan vegetasyon döneminde elde edilmiştir. İzolasyonlar, kök ve kök

boğazında en fazla infeksiyona Fusarium türlerinin neden olduğunu göstermiştir.

Fusarium türlerinin infeksiyonu toprak-su potansiyeli ile oldukça ilişkili olmuştur.

Toprak-su potansiyelinin yüksek olduğu tarlalarda Fusarium infeksiyonları

gelişmemiş veya çok az rastlanmıştır. Ama buna karşın yağışların az olduğu

yetiştirme dönemlerinde ve yamaç arazilerde Fusarium türlerinin kök ve kök boğazı

infeksiyonlarına daha fazla rastlanmıştır. Fusarium türleri sadece yamaç arazilerde

değil taban arazilerden de kolaylıkla izole edilebilmiştir.

Fusarium graminearum buğday ve arpada tohum çürüklüğü, fide yanıklığı ve

kök çürüklüğüne neden olur (Wiese 1987, Mathre 1997). F. graminearum esas

olarak infekteli ürün artıkları üzerinde kışlamakta olup, tohum üzerinde de

kışlayabilmektedir (Gilbert ve Tekauz, 2000, Tekauz ve ark. 2000).

Page 29: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019. 5. 10. · I ÖZ YÜKSEK LİSANS TEZİ ADANA YÖRESİ BUĞDAY EKİLİŞLERİNDE KÖK HASTALIKLARI NEDENLERİNİN

4. ARAŞTIRMA BULGULARI VE TARTIŞMA Esra UYANIK

20

Örn

ek N

oA

lındığı

yer

Gel

işm

e D

önem

iA

razi

Dur

umu

1M

isis

\Ce y

han

Kar

deşl

enm

eTa

ban

Ara

zi2

Kur

tkul

a ğı\C

eyha

nK

ardeşl

enm

eTa

ban

Ara

zi3

Kur

tkul

ağı\C

eyha

nK

ardeşl

enm

eTa

ban

Ara

zi4

Yum

urta

lık-C

eyha

nK

ardeşl

enm

eTa

ban

Ara

zi61

Kar

aisa

lı ot

oban

çık

ışı

Kar

deşl

enm

eTa

ban

Ara

ziP

ythi

um s

p.62

Sof

ulu

Bel

desi

\ Y

üreğ

irK

ardeşl

enm

eTa

ban

Ara

ziFu

sariu

m s

p. 5

63S

a yge

çit K

öyü

\ İm

amoğ

luK

ardeşl

enm

eTa

ban

Ara

zi64

Sar

ı çam

Köy

ü \ Y

üreğ

irK

ardeşl

enm

eTa

ban

Ara

ziF.

cro

okw

elle

nse

65Ç

.Ü.Z

.F. A

raş.

Uy.

Çift

.K

ardeşl

enm

eTa

ban

Ara

ziF.

cro

okw

elle

nse

66Ç

.Ü.Z

.F. A

raş.

Uy.

Çift

.K

ardeşl

enm

eTa

ban

Ara

zi67

Ç.Ü

.Z.F

. Araş.

Uy.

Çift

.K

ardeşl

enm

eTa

ban

Ara

zi68

Ç.Ü

.Z.F

. Araş.

Uy.

Çift

.K

ardeşl

enm

eTa

ban

Ara

zi5

Mis

is\C

eyha

nK

ardeşl

enm

e so

nuTa

ban

Ara

zi6

Tars

us\M

ersi

nK

ardeşl

enm

e so

nuTa

ban

Ara

zi7

Tars

us\M

ersi

nK

ardeşl

enm

e so

nuTa

ban

Ara

ziFu

sariu

m s

p. 3

Pyt

hium

sp.

8Y

e şil

Tepe

Köy

üK

ardeşl

enm

eTa

ban

Ara

zi9

Bahşiş

Köy

üK

ardeşl

enm

eTa

ban

Ara

ziP

ythi

um s

p.10

Ç.Ü

.Z.F

. Araş.

Uy.

Çift

.*S

apa

kalk

ma

Taba

n A

razi

11Ç

.Ü.Z

.F. A

raş.

Uy.

Çift

.*S

apa

kalk

ma

Taba

n A

razi

12Ç

.Ü.Z

.F. A

raş.

Uy.

Çift

.S

apa

kalk

ma

Yam

aç A

razi

Fusa

rium

sp.

3Fu

sariu

m s

p. 5

Pyt

hium

sp.

13Ç

.Ü.Z

.F. A

raş.

Uy.

Çift

.*S

apa

kalk

ma

Yam

aç A

razi

14Ç

.Ü.Z

.F. A

raş.

Uy.

Çift

.*S

apa

kalk

ma

Taba

n A

razi

15Ç

.Ü.Z

.F. A

raş.

Uy.

Çift

.*S

apa

kalk

ma

Yam

aç A

razi

F. o

xysp

orum

16Ç

.Ü.Z

.F. A

raş.

Uy.

Çift

.S

apa

kalk

ma

Taba

n A

razi

F. o

xysp

orum

Pyt

hium

sp.

32Zi

yanl

ı Köy

ü \Y

umur

talık

Kın

Taba

n A

razi

35H

amza

lı K

öyü

\ C

eyha

nK

ınTa

ban

Ara

ziR

hizo

cton

iaso

lani

36N

arlık

Kö y

ü \ C

eyha

nK

ınTa

ban

Ara

ziF.

sem

itect

um37

Sar

ımaz

ı Köy

ü \ C

eyha

nK

ınTa

ban

Ara

zi38

Bur

hanl

ı Köy

ü \ C

eyha

nK

ınTa

ban

Ara

zi39

Kıv

rıklı

Kö y

ü \ C

eyha

nK

ınTa

ban

Ara

ziFu

sariu

m s

p. 5

40Y

üzbaşı

lar K

öyü

\Kar

ataş

Kın

Taba

n A

razi

23B

ekirl

i Köy

ü\ K

arai

salı

Kın

Taba

n A

razi

43M

elet

mez

Köy

ü \ T

uzla

Kın

Taba

n A

razi

Fusa

rium

sp.

3F.

cro

okw

elle

nse

Rhi

zoct

onia

sol

ani

44M

elet

mez

Kö y

ü \ T

uzla

Kın

Taba

n A

razi

F. c

rook

wel

lens

e45

Dol

aplı

Köy

ü \ T

uzla

Kın

Taba

n A

razi

Fusa

rium

sp.

3F.

cro

okw

elle

nse

29K

adı k

ö yü

\ Tuz

laK

ınTa

ban

Ara

zi

İzol

e Ed

ilen

Fung

usla

r

Çiz

elge

4.1

. Sör

vey

Yapı

lan

Buğ

day

Ala

nlar

ında

Bitk

inin

Fen

oloj

ik D

urum

u, A

razi

Yap

ısı v

e İz

ole

Edi

len

Pat

ojen

Fun

gusl

ar

Page 30: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019. 5. 10. · I ÖZ YÜKSEK LİSANS TEZİ ADANA YÖRESİ BUĞDAY EKİLİŞLERİNDE KÖK HASTALIKLARI NEDENLERİNİN

4. ARAŞTIRMA BULGULARI VE TARTIŞMA Esra UYANIK

21

Örn

ek N

oAl

ındığı

yer

Gel

işm

e Dö

nem

iAr

azi D

urum

u 17

Del

i çay

Köy

ü\ Y

üreğ

irBa

şakl

anm

aTa

ban

Araz

iF.

cro

okw

elle

nse

Rhi

zoct

onia

cer

ealis

18D

eliç

ay K

öyü\

Yür

eğir

Başa

klan

ma

Taba

n Ar

azi

19Ka

raöm

erli

Köyü

\Yür

eğir

Başa

klan

ma

Taba

n Ar

azi

20Ç

içek

li Kö

yü\ Y

üreğ

irBa

şakl

anm

aTa

ban

Araz

i21

Çiç

ekli

Köyü

\ Yür

eğir

Başa

klan

ma

Yam

aç A

razi

22Kı

rıklı

Köyü

\ Ka

rais

alı

Başa

klan

ma

Yam

aç A

razi

24Ç

ayra

k kö

yü \

Kara

isal

ıBa

şakl

anm

aTa

ban

Araz

iFu

sariu

msp

. 3R

hizo

cton

ia s

olan

i25

Eğle

nce

Köyü

\ Ka

rais

alı

Başa

klan

ma

Taba

n Ar

azi

Fusa

rium

sp. 3

26Ka

rais

alı

Başa

klan

ma

Taba

n Ar

azi

27Ka

rais

alı

Başa

klan

ma

Yam

aç A

razi

28Ku

z gun

\ Ka

rais

alı

Başa

klan

ma

Taba

n Ar

azi

30Ç

avuş

lu k

öyü

\ Tuz

laBa

şakl

anm

aTa

ban

Araz

i31

İsm

aile

Köy

ü \ T

uzla

Başa

klan

ma

Taba

n Ar

azi

Fusa

rium

sp. 3

33Ak

pına

r Köy

ü\Yu

mur

talık

Başa

klan

ma

Taba

n Ar

azi

34Ze

ytin

beli

Köyü

\ Yu

mur

talık

Başa

klan

ma

Taba

n Ar

azi

41A y

valık

Köy

ü \

Yum

urta

lıkBa

şakl

anm

aTa

ban

Araz

i42

Çav

uşlu

Köy

ü \ T

uzla

Başa

klan

ma

Taba

n Ar

azi

F. s

emite

ctum

Rhi

zoct

onia

sol

ani

Tric

hode

rma

sp.

46Ç

avuş

lu K

öyü

\ Tuz

laBa

şakl

anm

aTa

ban

Araz

i47

Güm

ü şya

zı K

öyü

\ Tuz

laBa

şakl

anm

aTa

ban

Araz

i48

Ç.Ü

.Z.F

. Araş.

Uy.

Çift

.Ba

şakl

anm

aYa

maç

Ara

ziF.

cro

okw

elle

nse

49Ç

.Ü.Z

.F. A

raş.

Uy.

Çift

.*Ba

şakl

anm

aTa

ban

Araz

i50

Her

ekli

Köyü

\ Yü

reği

içek

lenm

e so

nuTa

ban

Araz

i51

Gem

isür

en K

öyü

\ Yür

eğir

Çiç

ekle

nme

Taba

n Ar

azi

52A ğ

zıbü

yük

Köyü

\ Yü

reği

içek

lenm

eTa

ban

Araz

i53

Ali H

ocal

ı Köy

ü \ Y

üreğ

irSü

t olu

mu

Taba

n Ar

azi

54A ğ

zıbü

yük

Köyü

\ Yü

reği

rSü

t olu

mu

Yam

aç A

razi

55Ç

antık

Köy

ü \ K

ozan

Süt o

lum

uYa

maç

Ara

zi56

Yeni

Köy

\ Ko

zan

Tane

olg

unlaşm

a Ta

ban

Araz

i57

Yeni

Kö y

\ Ko

zan

Sarı

olum

Yam

aç A

razi

58M

isis

\ C

eyha

nSa

rı ol

umTa

ban

Araz

i59

Mis

is \

Ce y

han

Sarı

olum

Taba

n Ar

azi

60Tu

zla

Sarı

olum

Taba

n Ar

azi

* Sul

anm

ı ş a

razi

ler

İzol

e Ed

ilen

Fung

usla

r

Çiz

elge

4.1

'in D

evam

ı

Page 31: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019. 5. 10. · I ÖZ YÜKSEK LİSANS TEZİ ADANA YÖRESİ BUĞDAY EKİLİŞLERİNDE KÖK HASTALIKLARI NEDENLERİNİN

4. ARAŞTIRMA BULGULARI VE TARTIŞMA Esra UYANIK

22

F. graminearum’un ayrıca mısırda tohum çürüklüğü, fide yanıklığı, kök, sap ve

koçan çürüklüğüne neden olduğu bildirilmektedir (White 1999). Buna ilaveten

hastalık etmeninin buğday ve mısırda tohum ve fide ile taşındığı saptanmıştır

(Halfon-Meiri ve ark. 1979, Duthie ve Hall 1987, Kabeere ve ark. 1997).

Kışlık buğdaylarda kök ve gövde çürüklüğü yapan Bipolaris sorokiniana ve

Fusarium graminearum sert kış koşullarında birbirleriyle etkileşerek bir hastalık

kompleksi oluşturmaktadır. Bu kompleks sinsi, inatçı, görülmeyen, her yıl ürün

kaybına neden olan ve ayrıca ekstrem koşullarda tarlanın çoğu kısmında, ya da

tamamında bitki ölümlerine neden olan bir hastalıktır. Bu hastalık kompleksinin en

büyük etkisi olarak ürünün yatması, bitkinin zayıflaması, ürün azalması ve dane

kalitesinin düşmesi olarak görülmektedir (Klein ve Wegulo 2006).

Ç.Ü. Ziraat Fakültesi Araştırma Uygulama Çiftliği işletmesinde sulanan altı

farklı tarladan sadece birisinden Fusarium oxysporium izole edilebilmiş diğer

sulanan alanlardan hiçbir patojen mikroorganizma elde edilememiştir. 2007-2008

buğday fide ve kardeşlenme dönemlerinde yapılan izolasyonlarda ise, Pythium sp.,

Fusarium sp. 5, Fusarium crookwellense izole edilmiştir. İzolasyonu yapılan

kültürlerin Petri kutusundaki görüntüleri ve Fusarium izolatlarının mikroskop

altındaki görüntüleri sırasıyla Şekil 4.1-4.2 ve Şekil 4.3’de verilmiştir.

Fusarium türlerinin tanımlanmasında en önemli ölçüt morfolojik

özelliklerdir. Fusarium türü funguslar tek veya çok dallı fiyalitler üzerinde yapışkan

spor, enterblastik spor, ya da bir dinlenme formu olan klamidosporlar üretmeleridir.

Konidiler bölmesiz ya da bir bölmeli, pyriform, fusoid-oval düz ya da kavisli

mikrokonidi ve 0-10 veya daha fazla bölmeli makro konidi şeklinde olabilmektedir

(Booth, 1971; Burgess ve ark., 1994). Fusarium’lar sporodochium üzerinde

ürettikleri şeffaf, bölmeli, orak ya da kano şeklinde makro konidi üretimi ve bazı

türlerde ise havai miselyumda mikro konidi üretimi ile karakterize edilir. Fusarium

türlerinin tanımlanmasında makrokonidilerin ve mikrokonidilerin oluşum biçimi,

şekli, klamidosporların varlığı veya yokluğu, PDA (Potato Dextrose Agar)

üzerindeki koloni morfolojisi ile gelişme oranı (koloni çapı, rengi vb.) gibi özellikleri

esas alınmaktadır (Burgess ve ark., 1994; Seifert, 1996).

Page 32: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019. 5. 10. · I ÖZ YÜKSEK LİSANS TEZİ ADANA YÖRESİ BUĞDAY EKİLİŞLERİNDE KÖK HASTALIKLARI NEDENLERİNİN

4. ARAŞTIRMA BULGULARI VE TARTIŞMA Esra UYANIK

23

A: Farklı Fusarium Türleri

B: Fusarium oxysporium C: Fusarium semitectum

D: Fusarium spp. E: Fusarium crookwellense

F: Fusarium spp.

Şekil 4.1. İnfekteli Buğday Köklerinden İzole Edilen Fusarium Türleri

Page 33: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019. 5. 10. · I ÖZ YÜKSEK LİSANS TEZİ ADANA YÖRESİ BUĞDAY EKİLİŞLERİNDE KÖK HASTALIKLARI NEDENLERİNİN

4. ARAŞTIRMA BULGULARI VE TARTIŞMA Esra UYANIK

24

Rhizoctonia ceralis Rhizoctonia soloni

Pythium sp.

Trichoderma sp.

Şekil 4.2. İnfekteli Buğday Köklerinden İzole Edilen Fusarium spp. Dışındaki Funguslar

Page 34: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019. 5. 10. · I ÖZ YÜKSEK LİSANS TEZİ ADANA YÖRESİ BUĞDAY EKİLİŞLERİNDE KÖK HASTALIKLARI NEDENLERİNİN

4. ARAŞTIRMA BULGULARI VE TARTIŞMA Esra UYANIK

25

A: Fusarium oxysporium

B: Fusarium semitectum

C: Fusarium crookwellense

Şekil 4.3. Fusarium İzolatlarının Mikroskop Altındaki Görüntüleri

Page 35: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019. 5. 10. · I ÖZ YÜKSEK LİSANS TEZİ ADANA YÖRESİ BUĞDAY EKİLİŞLERİNDE KÖK HASTALIKLARI NEDENLERİNİN

4. ARAŞTIRMA BULGULARI VE TARTIŞMA Esra UYANIK

26

Fusarium tür tanımlamalarında öncelikle anamorfik yapılar gözlenmekte ve

en modern Fusarium taksonomisi kültürel karakterlere dayanmaktadır (Guarro ve

ark., 1999; Leslie ve ark., 2001). Fusarium taksonomisinde kullanılan önemli tür

teşhis anahtarlarından bazıları, Booth (1971), Nelson ve ark. (1983) ve Burgess ve

ark. (1994) tarafından belirlenmiştir.

2006-2007 ve 2007-2008 buğday yetişme ve fide dönemlerinde sörvey

alanındaki 68 tarladan yapılan izolasyonlarda beş Fusarium, iki Rhizoctonia ve bir

Pythium türü patojen olarak izole edilmiştir (Çizelge 4.2.). Çizelge 4.2’den de

görüleceği gibi sörvey yapılan 68 tarladan 21’inde Fusarium spp. infeksiyonlarına

rastlanmış ve Fusarium türlerinin neden olduğu kök çürüklüğünün yaygınlık oranı

%35 olarak bulunmuştur.

Ancak yağışların çok az olması nedeni ile Gaeumannomyces graminis var.

tritici tarafından neden olunan göçerten hastalık etmeni izole edilmemiştir.

Çizelge 4.2. Buğday Ekim Alanlarından İzole Edilen Fungusların Yaygınlık Oranları (%) (Diseases prevalance).

Funguslarlar İzole Edildiği Yaygınlık Oranı

Tarla Sayısı (%)

Fusarium oxysporum 2 3,3

Fusarium crookwellense 7 11,7

Fusarium semitectum 2 3,3

Fusarium sp. 3 7 11,7

Fusarium sp. 5 3 5,0

Rhizoctonia solani 4 6,7

Rhizoctonia cerealis 1 1,7

Pythium sp. 5 8,3

Trichoderma sp. 1 1,7

Toplam Fusarium 21 35,0

Page 36: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019. 5. 10. · I ÖZ YÜKSEK LİSANS TEZİ ADANA YÖRESİ BUĞDAY EKİLİŞLERİNDE KÖK HASTALIKLARI NEDENLERİNİN

4. ARAŞTIRMA BULGULARI VE TARTIŞMA Esra UYANIK

27

4.2. Patojenite Çalışmaları

Sörvey sırasında izole edilen 5 Fusarium türü ve 1 Rhizoctonia solani buğday

tohumlarının çimlenmesi üzerine etkileri ve bitkide hastalık oluşturması yönünden

patojenite çalışmalarına alınmıştır. Sera koşullarında yürütülen çalışmada tohum

çimlenmesi üzerine patojenlerin etkisi bitki çıkışından 5 gün sonra, bitkide hastalık

oluşturması yönünden ise başaklanma döneminde değerlendirilmiş ve sonuçlar

Çizelge 4.3’de verilmiştir. Çizelgeden de görüleceği gibi patojenlerin tohum

çimlenmesi ve bitki çıkışına herhangibir olumsuz etkisi olmamıştır. Buna karşın

denemeye alınan bütün funguslar bitkide hastalık oluşturmuş ve en yüksek hastalık

şiddeti Fusarium 3 nolu izolat ve F. oxysporum’da sırasıyla %7.6 ve 6.4 oranında

elde edilmiştir. Ancak bütün funguslar bitkide infeksiyona neden olmasına karşın,

hastalık şiddeti düşük düzeyde bulunmuştur. Serada saksılarda yürütülen bu

çalışmada bitkileri su stresine bırakmak pek mümkün olmamıştır. Söz konusu

patojenler şiddetli infeksiyonlarını kurak koşullarda gerçekleştirebilmektedirler. Bu

nedenle hastalık şiddeti patojenite koşullarının doğal koşullara tam olarak adapte

edilememesi nedeniyle düşük bulunmuştur (Şekil 4.4 ve 4.5).

Çizelge 4.3. Buğday bitkilerinden izole edilen fungusların bitki çıkışına etkileri ve bitkide oluşturdukları hastalık şiddeti (%)

Uygulamalar Bitki Çıkışı (%) Hastalık Şiddeti(%)F. oxysporum 92,9 a 6,42 aF.crookwellense 84,4 a 3,75 bF. semitectum 87,6 a 5,58 abF-3 80,4 a 7,58 aF-5 83,1 a 3,83 bRhizoctonia solani 89,8 a 5,75 abKontrol 89,3 a 0,00 c

Page 37: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019. 5. 10. · I ÖZ YÜKSEK LİSANS TEZİ ADANA YÖRESİ BUĞDAY EKİLİŞLERİNDE KÖK HASTALIKLARI NEDENLERİNİN

4. ARAŞTIRMA BULGULARI VE TARTIŞMA Esra UYANIK

28

Şekil 4.4. Patojenite Çalışmalarından Bir Görünüm

Şekil 4.5. Patojenite Çalışmalarında Oluşan Kök İnfeksiyonu

Page 38: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019. 5. 10. · I ÖZ YÜKSEK LİSANS TEZİ ADANA YÖRESİ BUĞDAY EKİLİŞLERİNDE KÖK HASTALIKLARI NEDENLERİNİN

4. ARAŞTIRMA BULGULARI VE TARTIŞMA Esra UYANIK

29

4.3. Zaman-Sıcaklık Penceresi

Herhangi bir buğday yetiştirilen alanın zaman-sıcaklık penceresi, alınabilir su

miktarı, gün uzunluğu ve toplam güneş miktarı gibi özellikler, o bölgede verimi

sınırlayıcı faktörler olarak oldukça önemlidir. Kışlık buğday yetiştirilen bir bölgede

normal bir verim için gerçek sıcaklıkların çok düşük ve çok yüksek olmaması

durumunda 2400-2500 gün-derece değeri (GDD) birikimi yeterlidir. Ancak

Çukurova gibi ılıman bölgelerde yazlık buğday çeşitleri yetiştirilmekte olup,

vernelizasyon gerektirmeyen bu çeşitler için 1700 gün-derece birikimi üretim için

yeterli olmaktadır (Cook and Veseth, 1991). Ancak kurak olan bölgelerde bitki su

stresi gösterecektir. Buna karşın aşırı soğuk olan bölgelerde su yeterince olsa bile,

bitkiler bu sudan yararlanamayacaklardır.

Çukurova’da taban ve yamaç arazilerde, ayrıca sonbahar yağışlarının

homojen düşmemesi nedeniyle, buğday ekimi 15 Kasım-15 Aralık ayları arasında

yapılmaktadır. Çukurova’da 2006-2007 yetiştirme döneminde 15 Kasım-15 Mayıs

ayları süresince gerçekleşen maksimum ve minimum sıcaklık değerleri kullanılarak

aylık GDD hesaplanmıştır (Çizelge 4.4 ve Şekil 4.6). Çizelge ve şekilden de

görüleceği gibi Kasım ayında yapılan buğday ekiminde gün-derece birikimi 2568

iken, Aralık ayı buğday ekimlerinde 2147 olarak görülmektedir. Her iki değer de

karasal iklime sahip bölgelerde kışlık buğday tetiştiriciliğinde iyi bir ürün için gerekli

olan 2400-2500 civarındaki gün-derece birikiminden ortalama %3,8 daha azdır.

Ancak ılıman bölgelerde soğuklama ihtiyacı olmayan yazlık buğday yetiştiriciliği

için gerekli olan 1700 gün-derece birikimi düşünüldüğü zaman ise ortalama %27.9

daha fazla olmuş ve bu sıcaklık 150-181 günde birikmiştir. Buğday ekiminin

Çukurova’da Kasım veya Aralık ayında yapılıyor olması gün-derece birikimini %16

oranında değiştirmektedir. Ancak her iki durumda da yazlık buğday yetiştiriciliği için

öngörülen 1700 gün-derece birikiminden oldukça yüksektir. Bu durum özellikle

buğdayın erken ekilmesi halinde ve ardından kurak geçen yıllarda, buğdayın erken

olgunlaşmasına ve böylece verim eksikliğine neden olabilmektedir.

Page 39: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019. 5. 10. · I ÖZ YÜKSEK LİSANS TEZİ ADANA YÖRESİ BUĞDAY EKİLİŞLERİNDE KÖK HASTALIKLARI NEDENLERİNİN

4. ARAŞTIRMA BULGULARI VE TARTIŞMA Esra UYANIK

30

Aylar Aylık GGD Toplamları GDDKasım (15) 244 244Aralık 347 591Ocak 319 910Şubat 341 1250Mart 454 1705Nisan 505 2209Mayıs (15) 359 2568

Aralık-Mayıs Aralık (15) 170 170Ocak 319 489Şubat 341 829Mart 454 1284Nisan 505 1788Mayıs (15) 359 2147

Çizelge 4.4. 2006-2007 Buğday Yetiştirme DönemiGün-Derece Değerleri

Çukurova’da 2006-2007 buğday yetiştirme dönemi Tarım İl Müdürlüğünden alınan son 10 yıllık sıcaklık değerleri üzerinden GDD hesaplanmış ve sonuçlar Çizelge 4.5’de gösterilmiştir. Ayrıca tarımsal kuruluşlardan elde edilen son 10 yıllık ortalama verim değerleri de çizelgede verilmiştir. Çizelgeden de görüleceği gibi Kasım-Mayıs yetiştirme döneminde GDD, Aralık-Mayıs dönemine oranla daha yüksek olmuştur. Her iki yetiştirme döneminde de GDD sırasıyla ortalama değerler üzerinden 2532 ve 2100’dür (Şekil 4.7). Bu durum bölgede yaklaşık 150 ve 181 günlük bir üretim döneminde birikmektedir. Ortalama gün-derece 2319 olmuştur. Verim değerleri incelendiğinde 1997 yılında dekara 208kg gibi düşük bir verim görülmektedir. Söz konusu yılda Çukurova’da sarı pas (Puccinia sitriiformis) epidemisi yaşanmış ve bunun etkisi Adana 99 buğday çeşidinin yetiştirilmesine kadar kısmen sürmüştür. Ayrıca 2003-2004 yetiştirme dönemindeki yağış eksikliği de ortalama verimde kısman azalmaya neden olmuştur.

Oca

kŞu

bat

Mar

tNi

san

May

ıs

Page 40: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019. 5. 10. · I ÖZ YÜKSEK LİSANS TEZİ ADANA YÖRESİ BUĞDAY EKİLİŞLERİNDE KÖK HASTALIKLARI NEDENLERİNİN

4. ARAŞTIRMA BULGULARI VE TARTIŞMA Esra UYANIK

31

Şekil 4.6. Çukurova’da 2006-2007 Kasım-Mayıs ve Aralık-Mayıs Buğday Yetiştirme Dönemlerindeki Zaman-Sıcaklık Penceresi

0

500

1000

1500

2000

2500Ar

alık

Oca

kŞu

bat

Mar

tNi

san

May

ıs

Page 41: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019. 5. 10. · I ÖZ YÜKSEK LİSANS TEZİ ADANA YÖRESİ BUĞDAY EKİLİŞLERİNDE KÖK HASTALIKLARI NEDENLERİNİN

4. ARAŞTIRMA BULGULARI VE TARTIŞMA Esra UYANIK

32

Çizelge 4.5. Son 10 Yılın Buğday Yetiştirme Dönemi Gün-Derece Değerleri ve Verim

Buğday Üretim 15 Kasım-15 Mayıs 15 Aralık-15 Mayıs VerimDönemi Gün-Derece Toplamı Gün-Derece Toplamı kg/da

1997-1998 2568 2147 208

1998-1999 2570 2108 360

1999-2000 2490 2129 398

2000-2001 2540 2099 395

2001-2002 2450 2002 462

2002-2003 2444 2094 429

2003-2004 2717 2274 334

2004-2005 2426 1983 453

2005-2006 2663 2153 568

2006-2007 2454 2012 479

Ortalama 2532 2100 409

Cook and Veseth(1991)’e göre ideal olarak kışlık buğday yetiştirilen

alanlarda 300-350 günlük bir dönemde 2400-2500 gün-derece birikimi gereksinimi

olduğunu ifade etmektedir. Ancak yazlık buğdaylarda 1700 gün-derece değeri

düşünüldüğünde Çukurovada zaman-sıcaklık penceresi oldukça geniştir. Buna

rağmen bazı yıllar Nisan ayının son haftalarından itibaren başlayan sıcaklık

yükselmeleri ve kurak koşullar bu duruma neden olmaktadır. Dolayısıyla özellikle

28°C üzerine çıkan sıcaklık artışlarından kaynaklanan yüksek gün-derece bikrimi

bölgemizde buğday veriminin düşmesinde önemli bir etken olarak görülmektedir.

Nitekim 2003-2004 üretim yılında yaşanan bu gibi yüksek sıcaklıklar bölgede ani

erken olum ve bitki ölümleri sonuçlandırarak buğday verimin düşmesine yol

açmıştır. Bu dezavantaj hastalıklara karşı dayanıklı çeşit üretimi drenaj ve tesviyenin

uygunluğu, gerektiğinde sulama ve ön tahmine dayalı fungusit püskürtmeleri

uygulanmak şartıyla ekim tarihi bir miktar öne alınmak sureti ile kısmen giderilebilir.

Bu nedenle bölgemizde verim yönünden buğday ekimi için kasım ayı ortasından,

aralık ayı ortasına kadar olan dönemin daha uygun olacağı ortaya çıkmaktadır.

Page 42: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019. 5. 10. · I ÖZ YÜKSEK LİSANS TEZİ ADANA YÖRESİ BUĞDAY EKİLİŞLERİNDE KÖK HASTALIKLARI NEDENLERİNİN

4. ARAŞTIRMA BULGULARI VE TARTIŞMA Esra UYANIK

33

Şekil 4.7. Çukurova’da Son 10 Yıl Ortalaması Kasım-Mayıs ve Aralık-Mayıs Buğday Yetiştirme Dönemlerindeki Zaman-Sıcaklık Penceresi

0

500

1000

1500

2000

2500

3000Ka

sım

Aral

ıkO

cak

Şuba

tM

art

Nisa

nM

ayıs

0

500

1000

1500

2000

2500Ar

alık

Oca

kŞu

bat

Mar

tNi

san

May

ıs

Page 43: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019. 5. 10. · I ÖZ YÜKSEK LİSANS TEZİ ADANA YÖRESİ BUĞDAY EKİLİŞLERİNDE KÖK HASTALIKLARI NEDENLERİNİN

4. ARAŞTIRMA BULGULARI VE TARTIŞMA Esra UYANIK

34

4.4 Sörvey Sırasında Rastlanılan Diğer Hastalık ve Zararlılar Özellikle sapa kalkma döneminden sonra hemen her tarlada külleme

(Bulmeria graminis tritici), başaklanma döneminde bazı tarlalarda buğday

kahverengi pası (Pucinia recondita tritici), ender olarak buğday açık rastığı (Ustilago

tritici) ve çiçeklenme döneminden sonra da düşük düzeyde septoria yaprak leke

hastalıklarına (Septoria tritici) rastlanıştır. Külleme fungusları sapa kalkmadan sonra

alt yapraklarda yoğun olarak rastlanmasına karşın bayrak ve birinci yaprakta

rastlanmamış ve mücadeleyi gerektirecek düzeyde olmamıştır. Sürme ve rastık

infeksiyonlarına fazla rastlanılmamasının en önemli nedenlerinden birisi

Çukurova’da sertifikalı tohum üretiminin yaygınlaşması, karışık çeşit üretiminin

yapılmaması ve ayrıca ekim öncesi tohum ilaçlamasının yaygın olarak yapılmasından

kaynaklanmaktadır. Sürme ve rastık infeksiyonları daha çok karışık tohum

çeşitlerinin ekildiği ve tohum ilaçlamasının yapılmadığı Toros dağ köyleri için söz

konusudur.

Külleme Hastalıkları

Buğdayda gözlenen önemli yeşil aksam hastalıklarından külleme hastalığı

(Blumeria graminis tritici) özellikle bitkilerin alt yapraklarında daha yoğun olarak

gözlenmiştir (Şekil 4.8). Yapraklarda önceleri nokta halinde beyaz-gri renkte

püstüller halinde görülür, sonra esmerleşir. Uygun koşullarda püstüller birleşir

yaprağı tamamen kaplayabildiği gibi, sap ve başağa da ulaşmaktadır. Bitki üzerinde

yüzeysel bir tabaka oluşturan misel örtüsü rüzgar, yağmur ve sürtünmelerle

silinebilir. Hastalığa yakalanan bitkiler yatmaya daha elverişli olduğundan dolayı

ürün kaybına sebep oldukları gibi, nekrozlar meydana getirerek fotosentez yüzeyini

azaltarak da verimin düşmesine sebep olur.

Fungus konukçu üzerinde yüzeysel misel örtüsü oluşturur. Miseller epidermis

hücrelerine emeçlerini gönderirler. Epidermiste el şeklinde dallanan ve beslenip

büyüyen miseller konidi taşıyıcılarını oluştururlar. Bunların ucunda tesbih tanesi gibi

uç uca eklenmiş konidiler meydana gelir. Olgunlaşan konidiler ayrılarak yeni

enfeksiyonlar meydana getirirler.

Page 44: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019. 5. 10. · I ÖZ YÜKSEK LİSANS TEZİ ADANA YÖRESİ BUĞDAY EKİLİŞLERİNDE KÖK HASTALIKLARI NEDENLERİNİN

4. ARAŞTIRMA BULGULARI VE TARTIŞMA Esra UYANIK

35

A: Yaprak ve Gövdedeki Simptomları B: Başaktaki Simptom

C: Mikroskop Altında Koloniler

D: Mikroskop Altında Cleistothecium ve Ascus

Şekil 4.8. Buğday Bitkisinde Blumeria graminis tritici’in Farklı Görünümleri

Page 45: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019. 5. 10. · I ÖZ YÜKSEK LİSANS TEZİ ADANA YÖRESİ BUĞDAY EKİLİŞLERİNDE KÖK HASTALIKLARI NEDENLERİNİN

4. ARAŞTIRMA BULGULARI VE TARTIŞMA Esra UYANIK

36

Konidiler 12-15 mikron eninde 24-30 mikron uzunluğunda olup fıçı şeklindedir.

Konukçu buğday bitkileri sararmaya başladığı zaman misel yığınlarında

kleistotesium'lar meydana gelir. Kleistotesium 152-251 mikron çapında küre veya

oval şekildedir. Her kleistotesium 'da ortalama 30.4 mikron eninde 77.4 mikron

uzunluğunda oval veya silindir şeklinde 15-20 adet askus bulunur. Askuslar içinde

dinlenme devresinden sonra belirli koşullarda 4-8 askospor meydana gelir. Bunlar

hububatı enfekte ederek hastalığın meydana gelmesini sağlarlar.

Pas Hastalıkları

Çalışmada gözlenen kahverengi pas (Pucinia recondita tritici) genellikle

yapraklarda görülür ve bu nedenle yaprak pası olarak da isimlendirilir. Yazlık

sporların içinde bulunduğu püstüller yaprak yüzeyine gelişi güzel dağılmış

noktacıklar şeklindedir. Bunlar portakal sarısı veya yanık kahverengi rentedir.

Hastalığın ilerlemesi ile püstüller üzerindeki epidermis parçalanır, ancak bu durum

kara pas'taki kadar belirgin değildir. Bazen bir esas püstül etrafında çepeçevre bir

veya iki daire halinde daha küçük püstüller oluşur ki bu belirti özellikle kahverengi

pas'ın tanımında önemlidir. Bu pas genellikle bitkilerde sarı pas'tan sonra kara pastan

önce görülür (Şekil 4.9).

Etmenin yazlık ve kışlık sporları genelde sarı pas’ınkilere benzer. Hastalık

etmeni kışı ılıman geçen bölgelerde ve sahillerde ürediomisel veya üredospor halinde

güzlük ekinlerde ve yaz ortasında taze yaprak veren yabani Graminelerde geçirir.

İlkbaharda yazlık sporlarını oluşturarak çoğalır ve rüzgarla yayılan sporlar, uygun

koşullarda (yüksek nem ve 10–18°C sıcaklık) yeni enfeksiyonlara neden olurlar. Bu

hayat devresinde kışlık sporların bir rolü yoktur. Bu etmenin yaşam çemberine bazen

ara konukçu da girer. Bunlar Isopyrum ve Thalictrum cinsinden bitkilerdir. Kışı

geçiren teliospor, ilkbaharda çimlenerek basidiosporları oluştururlar. Bunlar rüzgârla

ara konukçulara ulaşarak onları enfekte ederler. Yapraklarda piknit ve esidiler

meydana gelir. Esidilerde oluşan esiosporlar rüzgarla dağılarak buğdayları enfekte

ederler ve sonra oluşan üredosporlarla yeni enfeksiyonlara neden olurlar.

Page 46: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019. 5. 10. · I ÖZ YÜKSEK LİSANS TEZİ ADANA YÖRESİ BUĞDAY EKİLİŞLERİNDE KÖK HASTALIKLARI NEDENLERİNİN

4. ARAŞTIRMA BULGULARI VE TARTIŞMA Esra UYANIK

37

A: Pas Püstülleri

B: Hastalığın Genel Görünümü

Şekil 4.9. Buğday Bitkisinde Kahverengi Pas

Page 47: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019. 5. 10. · I ÖZ YÜKSEK LİSANS TEZİ ADANA YÖRESİ BUĞDAY EKİLİŞLERİNDE KÖK HASTALIKLARI NEDENLERİNİN

4. ARAŞTIRMA BULGULARI VE TARTIŞMA Esra UYANIK

38

Rastık Hastalıkları

Yapılan sörvey çalışmasında gözlenen hastalıklardan en son olarak

çiçeklenme devresinde buğday açık rastığı’na (Ustilago tritici) yakalanmış

başaklardır. Bu başaklar, siyah toz yığını halinde kolayca görülebilir. Sağlam bitki

başakları çiçek devresinden sonra olgunluğa giderken, rastıklı başaklardaki sporlar

çevreye dağılır ve geride sadece çıplak başak ekseni kalır. Genelde böyle olmakla

birlikte, bazen bir başaktaki tüm başakçıkların hastalığa yakalanmadığı görülebilir.

Yine rastıkla enfekteli bir taneden oluşan kardeşlerin hepsi hastalanmayabilir.

Bu siyah tozlar 5–8 mikron çapında olup etmenin telio sporlarıdır. Önce ince

bir zarla örtülü olan başaklardan, sonradan bu zarın yırtılması ile serbest kalan

sporlar, rüzgar, yağmur v.s. ile çevreye dağılarak, buğday başakları çiçekleri üzerine

gelirler. Yumurtalığın üst tabakalarında bulunan sporlar uygun koşullarda

(Buğdayda: 5–37°C, "Optimum 20–26°C", sıcaklık derecelerinde ve %60–90 orantılı

nemde) çimlenerek misel oluştururlar. Bu miseller tohum taslağını deler ve

embriyoya kadar ilerleyerek yerleşir. Bu nedenle enfeksiyon çiçek veya embriyo

enfeksiyonu olarak isimlendirilir. Embriyoları enfekteli taneler dış görünüşleri ile

sağlamlardan ayırt edilemezler. Bu hastalıklı taneler ekildiğinde tohumlar

çimlenirken, embriyo içindeki miselde gelişmeye başlar ve bitkinin sapı içinde

onunla birlikte büyüyerek başağa ulaşır. Sağlam bitki başakları çiçeklenme devresine

geldiği zaman, rastık hastalığına yakalanan başaklar siyah toz yığını halinde

görülürler. (Şekil 4.10).

Zararlılar

Örnek alınan arazilerden birçok tarlada buğdayda zarar oluşturan buğday

zararlılarından yaprak biti (Şekil 4.11) ve buğday sülüğü (Oulema melanopus L.)

(Şekil 4.12) gözlenmiştir. Özellikle yaprak biti hemen hemen bütün tarlalarda

görülmüştür. Buğday sülüğü ise daha çok buğday bitkisinin çiçeklenme dönemi

sonun da ve sonrasında dikkati çekmiştir.

Ayrıca, Ç.Ü. Ziraat Fakültesi Araştırma Uygulama Çiftliği alanında yapılan

örneklemede buğday tarlasında Arpa Sarı Cücelik Virüs (Barley Yellow Dwarf

Luteovirus)’üne rastlamıştır (Şekil 4.13).

Page 48: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019. 5. 10. · I ÖZ YÜKSEK LİSANS TEZİ ADANA YÖRESİ BUĞDAY EKİLİŞLERİNDE KÖK HASTALIKLARI NEDENLERİNİN

4. ARAŞTIRMA BULGULARI VE TARTIŞMA Esra UYANIK

39

A: Başaktaki Simptomu

B: Mikroskop Altındaki Klamidosporlar

Şekil 4.10. Buğday Açık Rastığı

Page 49: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019. 5. 10. · I ÖZ YÜKSEK LİSANS TEZİ ADANA YÖRESİ BUĞDAY EKİLİŞLERİNDE KÖK HASTALIKLARI NEDENLERİNİN

4. ARAŞTIRMA BULGULARI VE TARTIŞMA Esra UYANIK

40

Şekil 4.11.Buğday Başağında ve Yaprağında Yaprak Bitleri Kolonileri

Şekil 4.12. Buğday Yaprağında Buğday Sülüğü Zararı

Şekil 4.13. Buğdayda Arpa Sarı Cücelik Virüsü Zararı

Page 50: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019. 5. 10. · I ÖZ YÜKSEK LİSANS TEZİ ADANA YÖRESİ BUĞDAY EKİLİŞLERİNDE KÖK HASTALIKLARI NEDENLERİNİN

5. SONUÇLAR VE ÖNERİLER Esra UYANIK

41

5. SONUÇLAR VE ÖNERİLER

Bu çalışma ile 2006-2007 ve 2007-2008 (fide dönemi) yılları arasında Adana

ve İçel illerine bağlı dokuz ilçeye ait belde ve köylerde 68 buğday tarlasının özellikle

kök ve kök boğazı hastalıkları araştırılmıştır.

Çukurova Bölgesi sahip olduğu iklim koşulları nedeniyle doğal fungus

bulaşmaları için uygun bir ekolojide yer almaktadır. Bu araştırmanın yürütüldüğü

2006-2007 buğday yetiştirme döneminde yağışların çok az olması nedeni ile

Gaeumannomyces graminis var. tritici tarafından neden olunan göçerten hastalığı

izole edilmemiştir. Fusarium türleri hem yamaç arazilerden hem de taban arazilerden

izole edilmiştir. Kardeşlenme döneminde buğday bitkilerinin kök ve kök boğazından

Pythium, başaklanma ve kın döneminde Rhizoctonia cerealis, Rhizoctonia solani

izole edilmiştir.

Sörvey yapılan 68 tarladan 21’inde Fusarium sp. infeksiyonlarına rastlanmış

ve Fusarium türlerinin neden olduğu kök çürüklüğünün yaygınlık oranı %35 olarak

bulunmuştur.

İzole edilen 5 farklı fusarium izolatlarından Fusarium oxysporium, F.

semitectum ve F. crookwellense olduğu belirlenmiş diğer iki izolat ise sporlanmadığı

için tür teşhisi yapılamamıştır.

Sörvey sırasında tarlada yapılan gözlemler sonucunda özellikle sapa kalkma

döneminden sonra hemen her tarlada külleme (Bulmeria graminis tritici), çiçeklenme

devresinde kahverengi pas (Pucinia recondita tritici), buğday açık rastığı (Ustilago

tritici) ve birçok tarlada buğdayda zarar oluşturan buğday zararlılarından yaprak biti

ve buğday sülüğü (Oulema melanopus L.) belirlenmiştir. Ayrıca, Ç.Ü. Araştırma

Deneme Çiftliği alanında yapılan örneklemede buğday tarlasında Arpa Sarı Cücelik

Virüs (Barley Yellow Dwarf Luteovirus)’üne rastlamıştır.

Buğday yetiştirilen alanın zaman-sıcaklık penceresi, alınabilir su miktarı, gün

uzunluğu ve toplam güneş miktarı gibi özellikler, o bölgede verimi sınırlayıcı

faktörler olarak oldukça önemlidir. Kışlık buğday yetiştirilen bir bölgede gerçek

sıcaklıkların çok düşük ve çok yüksek olmaması durumunda 2400-2500 gün-derece

değeri (GDD) birikimi gerekmesine karşın, yazlık buğday yetiştiriciliğinde GDD’nin

Page 51: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019. 5. 10. · I ÖZ YÜKSEK LİSANS TEZİ ADANA YÖRESİ BUĞDAY EKİLİŞLERİNDE KÖK HASTALIKLARI NEDENLERİNİN

5. SONUÇLAR VE ÖNERİLER Esra UYANIK

42

1700 civarında olması yeterlidir. Çukurova’da 2006-2007 yetiştirme döneminde 15

Kasım-15 Mayıs ayları süresince gerçekleşen sıcaklıklar esasından Kasım ayında

yapılan buğday ekiminde gün-derece birikimi 2568 iken Aralık ayı buğday

ekimlerinde 2147 olarak hesaplanmıştır. Her iki değer yazlık buğdaylarda iyi bir

ürün için gerekli 1700 civarındaki Gün-Derece birikiminden %27.9 daha fazladır.

Ayrıca son 10 yılın GDD değerlerinin de gereken miktarın üzerinde olduğu

hesaplanmıştır.

Türkiye bir tarım ülkesidir ve çok çeşitli tarım ürünlerinin yetiştirilmesine

olanak sağlayan iklim ve toprak özelliklerine sahiptir. Bununla birlikte içinde

bulunduğumuz yarı tropik iklim kuşağı ve bölgesel olarak sahip olduğumuz iklim

özelikleri, çeşitli hastalık ve zararlıların gelişimi için uygun mikro klimayı

sağlayabilmektedir. Bu nedenle, Çukurova Bölgesinin içinde bulunduğu iklim

koşulları, tarım ürünlerinde fungal popülasyonların gelişimi için uygun ortam

sağlamaktadır. Özellikle bazı yıllar Nisan ayının son haftalarından itibaren başlayan

sıcaklık yükselmeleri ve kurak koşullar bu duruma neden olmaktadır. Dolayısıyla

özellikle 28°C üzerine çıkan sıcaklık artışlarından kaynaklanan yüksek gün-derece

bikrimi bölgemizde buğday veriminin düşmesinde önemli bir etken olarak

görülmektedir. Nitekim 2003-2004 üretim yılında yaşanan bu gibi yüksek sıcaklıklar

bölgede ani erken olum ve bitki ölümleri sonuçlandırarak buğday verimin düşmesine

yol açmıştır. Bu bakımdan bölgemiz buğday verimi açısından üretim dönemi kısalığı

ve yüksek gün-derece birikimi nedeni ile dezavantajlı bir durum arz etmektedir. Bu

dezavantaj hastalıklara karşı dayanıklı çeşit üretimi drenaj ve tesviyenin uygunluğu,

gerektiğinde sulama ve ön tahmine dayalı fungusit püskürtmeleri uygulanmak

şartıyla ekim tarihi bir miktar öne alınmak sureti ile kısmen giderilebilir. Bu nedenle

bölgemizde verim yönünden buğday ekimi için kasım ayı ortasından, aralık ayı

ortasına kadar olan dönemin uygun olacağı ortaya çıkmaktadır.

Bölgemizde görülen yağış miktarlarına bakılarak yağışın az olduğu

dönemlerde sulama yapmak verimi arttırıcı bir faktör olarak önemlidir.

Buğdaylarda kök çürüklüğüne nedenolan Fusarium türleri, hasattan sonra anız üzerinde saprofitik olarak gelişmekte ve fazla miktarda sporulasyon sonucu toprakta inokulum kaynağı artmaktadır. Bu nedenle hasattan sonra anızın

Page 52: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019. 5. 10. · I ÖZ YÜKSEK LİSANS TEZİ ADANA YÖRESİ BUĞDAY EKİLİŞLERİNDE KÖK HASTALIKLARI NEDENLERİNİN

5. SONUÇLAR VE ÖNERİLER Esra UYANIK

43

sürülerek toprağa karıştırılması, bir sonraki yıl inokulum kaynağını azaltmak açısından önemlidir.

Fungusların gelişimini etkileyen önemli faktörlerden biri buğday-mısır

şeklindeki ürün münavebesidir. Bölgede, rutin olarak yapılan buğday ile birinci ve

ikinci mısır yetiştirilmesi şeklindeki münavebe programları, özellikle Fusarium

bulaşmalarını arttırmaktadır.

Page 53: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019. 5. 10. · I ÖZ YÜKSEK LİSANS TEZİ ADANA YÖRESİ BUĞDAY EKİLİŞLERİNDE KÖK HASTALIKLARI NEDENLERİNİN

44

KAYNAKLAR

AKTAŞ, H., TUNALI B., BOSTANCIOĞLU, H.,ve BAYRAM, E., 1997. Reaction

of some wheat varieties and lines against to root and foot - rot disease agents in

the Field and Laboratory conditions. J. Turkish Phytopath., 26 (2-3): 61-68.

ANONİM, 2004, www.attra.ncat.org.

ARSLAN, Ü. ve BAYKAL, N., 2001. Bursa İlinde Yetiştirilen Buğdaylarda Kök ve

Kökboğazı Fungal Hastalık Etmenlerinin Saptanması Üzerinde Araştırmalar,

Ulud. Üniv. Zir. Fak. Derg., 15, 127-138.

ARSLAN, Ü., ve BAYKAL, N., 2002. Kök ve Kök Boğazı Fungal Patojenlere Karşı

Bazı Buğday Çeşitlerinin Reaksiyonları ve Tohum Koruyucu Fungusitlerin

Fusarium culmorum (W.G.Sm)Sacc.’a Etkisi

BALMAS, V., BURGESS, L.W., and SUMMERELL, B.A., 1995. Reaction Of

Durum Wheat Cv Yallaroi to Crown and Root Rot Caused by Fusarium

graminearum group 1 and Fusarium crookwellense. Australian Plant

Pathology, 24(4): 233-237.

BOOTH, C., 1971. The Genus Fusarium Commonwealth Mycological

Institute, Key, Surrey, England. 237 pages.

BURGESS, L. W., SUMMERELL, B.A., BULLOCK, S., GOTT, K. P., and

BACKHOUSE, D., 1994. Laboratory Manual for Fusarium Research, Thrid

Ed., Fusarium Research Laboratory, Dept. Of Crop Science, Univ. Of Sydney

and Roayal Botanic Gardens, Sydney, 133 pages.

CHONGO, G., GOSSEN, B.D., KUTCHER, R., GILBERT, J., TURKINGTON, K.,

FERNANDEZ, M., and MCLAREN, D., 1999. Sedling Susceptibility of Roots

of Species to A Foliar isolate of Fusarium graminearum of Wheat. Page 110 in

Proceeding of the Candian Workshop on Fusarium Head Blight, Ed. R. Clear,

Holiday Inn Crown Plaza, Winnipeg, Manitoba, November 28-30,1999.

COOK,R.J.,1968 Fusarium Root and Foot Rot of Cereals in the Pasific Northwest.

Phytopathology, 58:1-126.

Page 54: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019. 5. 10. · I ÖZ YÜKSEK LİSANS TEZİ ADANA YÖRESİ BUĞDAY EKİLİŞLERİNDE KÖK HASTALIKLARI NEDENLERİNİN

45

COOK,R.J.,1980. Fusarium Foot Rot of Wheat and İts Control in the Pasific

Nortwest. Plant Disease 60:1061-1066.

COOK,R.J.,1981. Fusarium Diseases of Wheat and Other Small Grains in North

America: Fusarium Diseases,Biology, and Taxonomy, eds. P.E. Nelson, T.A.

Taussoun,and R.J. Cook , the Pennsylvania State Universty.Universty Park.

COOK, R.J. and VESETH, R.J., 1991 Wheat Health Management. APS Pres, St.

Paul, MN,152 pp.

COOK, R. J., 2003. Take-all Of Wheat . Physiological and Molecular Plant

Pathology Volume 62, Issue 2, Pages 73-86 Root Diseases.

DEMİRCİ, F., 2003. Bazı Buğday Çeşitlerinin Önemli Kök ve Kök Boğazı Hastalık

Etmenleri (Fusarium spp., Bipolaris sorokiniana)’ne Karşı Reaksiyonlarının

Belirlenmesi. Ankara Üniv. Ziraat Fak. Bitki Koruma Bölümü-Ankara.9 (4)

460-466

DUTHIE, J.A., and R. HALL. 1987. Transmission of Fusarium graminearum from

Seed to Stems of Winter Wheat in Plant Pathol. 36:33-37.

FREEMAN, J., and WARD, E., 2004. Gaemonnomyces graminis, Take-all Fungus

and Its Relatives.Molecular Plant Pathology, 5 (4), 235-252.

GUARRO, J., GENE, J., and STCHIGEL, A.M., 1999. Developments in Fungal

Taxonomy. Clinical Microbiology Reviews, 12:454-500.

GILBERT, J. and TEKAUZ. A., 2000.Review: Recent Developments In Research

On Fusarium Head Blight Of Wheat In Canada. Can. J. Plant Path., 22:1-8.

HALFON-MEIRI, A., KULIK, M. M., and SCHOEN. J.F., 1979. Studies on

Gibberella zeae Carried by Wheat Seeds Produced in th Mid-Atlantic Region

of the United States. Seed Sci. Technol., 7:439-448.

HEKİMHAN, H., BAĞCI, S.A., NICOL, J., TUNALI, B., 2005. Kök ve Kökboğazı

Çürüklüğü Hastalık Etmenlerinin Bazı Kışlık Hububat Verimleri Üzerine

Etkileri. Türkiye VI. Tarla Bitkileri Kongresi, 5-9 Eylül 2005, Antalya,

Araştırma Sunusu, Cilt I, Sayfa 201-206.

KABBAGE, M., and BOCHUS, W. W., 2002. Effect of Placement of Inoculum of

Gaeumannomyces graminis var. tritici on severity of Take-all in Winter

Wheat. Plant Dis. 86:298-303.

Page 55: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019. 5. 10. · I ÖZ YÜKSEK LİSANS TEZİ ADANA YÖRESİ BUĞDAY EKİLİŞLERİNDE KÖK HASTALIKLARI NEDENLERİNİN

46

KABEERE, F., HAMPTON, J.G., and HILL. M.J., 1997.Transmission of Fusarium

graminearum (Schwabe) from Maize Seeds to Seedling. Seed Sci. Technol.

25:245-252.

KLEIN, R. N., and WEGULO, S. N., 2006. Root and Crown Rot? Winterkill

Complex of Winter Wheat. Plant Diseases Field Crops 1992, Resived October

2006

LESLIE, J. F., ZELLER, K. A., and SUMMERELL, B. A., 2001. Iceberg and

species in populations of Fusarium . Physiol. Mol. Agric. 49:77-80.

MATHRE, D.E., 1997. Compendium Of Barley Diseases.2nd Edition. APS Press, St.

Paul, Minnesota. 90 pp.

NELSON, E. P., TOUSSOUN, T.A., and MARASAS, W. F. O., 1983. Fusarium

Species: An Illustrated Manual for Idetification. The Pennsylvania State

University Press, University Park and London.193 pages.

SEIFERT, K., 1996. Fusarium Interactive Key, FUSKEY. Agr.& Agri-Food Canada,

65 pages.

SMILEY, R.W., and PATTERSON, L. M., 1996. Pathogenic Fungi Associated With

Fusarium Foot Rot Of Winter Wheat In The Semiraid Pacific Northwest

USA.Plant Dis. 80:944-949

SNIDJERS, C.H.A., 1989 Current Status Of Breeding Wheat for Fusarium Head

Blight Resistant and Mycotoxin Problem In The Netherlands. Foundation of

Agricultural Plant Breeding, Wageningen. Taller Sobre La Fusariosis De La

Espiga En America Del Sur. M. M. Kohli(Ed). Mexico, D.F.: CIMMYT. Pp.

141-144.

TEKAUZ, A., McCALLUM, B., and GILBERT, J., 2000. Review: Fusarium Head

Blight Of Barley In Western Canada. Can. L. Plant Path. 22:9-16

TÜİK, 2001, Türkiye İstatistik Kurumu, Tarımsal Yapı (Üretim, Fiyat, değer),

Ankara.

TÜİK, 2005, Türkiye İstatistik Kurumu, Tarımsal Yapı (Üretim, Fiyat, değer),

Ankara.

TZOB.,2003. Ürünler, Alım Miktarları ve Fiyatları: Türkiye Ziraat Odaları Birliği

Buğday Analizi.www.tzob.org.tr.

Page 56: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019. 5. 10. · I ÖZ YÜKSEK LİSANS TEZİ ADANA YÖRESİ BUĞDAY EKİLİŞLERİNDE KÖK HASTALIKLARI NEDENLERİNİN

47

WANG, Y.Z., and MILLER, J.D., 1988. Efects Of Metabolites on Wheat Tissue In

Relation to Fusarium Head Blight Resistance. J.Phytopathol.,122:118-125.

WHITE, D.G., 1999. Compendium Of Corn Diseases. 3rd Ed. APS Press, St. Paul,

Minn. 78 pp.

WIESE, M.V., 1987. Compendium of Wheat Diseases. 2nd Ed. APS Press, St.

Paul, Minn. 112 pp.

WIESE, M.V., 1998. Compendium of Wheat Diseases. Second Edition.APS Pres, St.

Paul, MN, 112 pp.

WILDERMUTH, G.B. and McNAMARA, R.B. 1994. Testing Wheat Seedlings for

Resistance to Crown Rot Caused by Fusarium graminearum Group 1. Plant

Disease 78:949-953.

Page 57: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019. 5. 10. · I ÖZ YÜKSEK LİSANS TEZİ ADANA YÖRESİ BUĞDAY EKİLİŞLERİNDE KÖK HASTALIKLARI NEDENLERİNİN

48

ÖZGEÇMİŞ 1982 yılında Adana’da doğdum. İlk, orta ve lise eğitimini Adana’da

tamamladım. 2000 yılında Çukurova Üniversitesi Ziraat Fakültesi Bitkisel Üretim

Programı Lisans öğrenimine başladım. 2004 yılında lisans öğrenimimi

tamamladıktan sonra aynı yıl Çukurova Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü Bitki

Koruma Anabilim Dalında Yüksek Lisans öğrenimine başladım. Halen Çukurova

Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü Bitki Koruma Anabilim Dalında Yüksek Lisans

öğrencisi olarak öğrenimine devam etmekteyim.

Page 58: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019. 5. 10. · I ÖZ YÜKSEK LİSANS TEZİ ADANA YÖRESİ BUĞDAY EKİLİŞLERİNDE KÖK HASTALIKLARI NEDENLERİNİN

49

EKLER EK 1. PDA (Patates Dextrose Agar) Soyulmuş ve parçalanmış patates…………………...200g. Dextrose……………………………………..………..15g. Agar………………………………………….………..20g. Saf su………………………………………….………..1L. 1L. saf su içine 200g. Patates yumşayıncaya kadar kaynatılır ve süzülür.

Süzüntü beher içerisine alınır ve saf su ile 1 lt’ye tamamlanır. İçerisine agar ve

dextrose eklenerek, otoklavda 121°C’de 1 atm basınçta 15 dak. steril edilir. Kullanım

aşamasında gerekli görülürse ortamlara antibiyotik eklenebilir.

Page 59: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019. 5. 10. · I ÖZ YÜKSEK LİSANS TEZİ ADANA YÖRESİ BUĞDAY EKİLİŞLERİNDE KÖK HASTALIKLARI NEDENLERİNİN

50

EK 2.

Czapek’s Dox Agar

Sucrose………………………………30g.

Sodyum nitrat……………..…………..3g.

Magnezyum sülfat…………...……......0.5g.

Potasyum klorit………………..……...0.5g.

Demir sülfat……………………..…....0.01g.

Di potasyum hidrojen fosfat………….1g.

Agar……………………………..........13g.

Saf su………………………………....1L.

Ortam, otoklavda 121°C’de 1 atm basınçda 15 dak. steril edilerek kullanılır.

Page 60: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019. 5. 10. · I ÖZ YÜKSEK LİSANS TEZİ ADANA YÖRESİ BUĞDAY EKİLİŞLERİNDE KÖK HASTALIKLARI NEDENLERİNİN

51

EK 3.

Su Agarı (Water Agar)

Saf su………………………….1L.

Agar ………………………...20g.

1L. Saf su içerisine 20g. Agar eklenir ve kaynatılır. Ortam, otoklavda

121°C’de 1atm basınçta 15 dak. steril edilir.

Page 61: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019. 5. 10. · I ÖZ YÜKSEK LİSANS TEZİ ADANA YÖRESİ BUĞDAY EKİLİŞLERİNDE KÖK HASTALIKLARI NEDENLERİNİN

52

EK 4.

CLA (Carnation Leaf-Piece Agar)

Çiçeklenmemiş ve pestisit kullanılmamış genç karanfil yaprakları hasat edilir.

Musluk suyu altında yaklaşık 30 dakika yıkanıp 5-8mm2 büyüklüğünde kesilir.

Kesilen yaprak parçaları havalandırmalı etüvde 70°C’de 3 saat kurutulur.

Kurutulmuş yaprak parçaları steril petri kutusuna konulup yaklaşık 48 saat UV ışığı

altında sterilize edilir. Ortam hazırlanması;

-Su agarı hazırlanır ve petrilere 12-14 ml dökülerek soğumaya bırakılır.

-Karanfil yapraklarından 5 parça agar içerisine yerleştirilir.

-Ortam 3-4 gün oda sıcaklığında (24-25°C’de)bekletilir ve daha sonra ekim

yapılır.

Page 62: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019. 5. 10. · I ÖZ YÜKSEK LİSANS TEZİ ADANA YÖRESİ BUĞDAY EKİLİŞLERİNDE KÖK HASTALIKLARI NEDENLERİNİN

53

EK 5.

Kasım-Mayıs Ayları Süresince Gerçekleşen Meteorolojik Değerler

2006 Kasım Maksimum

Sıcaklıl (°C)

Minimum Sıcaklık

(°C)

Ortalama Sıcaklık

(°C)

GÜN DERECE (max. Sıc. + min. Sıc. / 2)

Günlük Toplam Yağış Miktarı (mm)

1 18,9 14,9 15,5 16,9 9,6 2 21,8 11,8 16 16,8 25,3 3 22,9 13,6 17,8 18,25 4 20,3 15,5 17,1 17,9 48 5 19,7 7,7 10 13,7 2,5 6 16,2 3,7 9,8 9,95 4,2 7 18,1 6 10,2 12,05 8 20,3 5,2 11,4 12,75 9 21,8 4,8 12,5 13,3 10 21,8 7,3 13,2 14,55 11 21 9,7 13,5 15,35 12 21 10,4 14,6 15,7 13 21,5 11,6 14,7 16,55 14 21 12 15 16,5 1,9 15 20,2 9,7 14,5 14,95 16 22,2 8 12,5 15,1 17 21,3 8,2 12,8 14,75 18 22,9 9,4 14,2 16,15 19 23,2 9 13,2 16,1 20 22 4,7 11,8 13,35 21 20 8,7 11,8 14,35 22 19 7,6 11,8 13,3 23 22,1 8,7 12,8 15,4 24 23,5 8,5 13,2 16 25 23,7 7,5 12,6 15,6 26 24,1 7,2 12,5 15,65 27 24 7,4 12,9 15,7 28 24,3 8 13 16,15 29 24 7,3 13,1 15,65 30 23,2 8 12,8 15,6

AYLIK TOPLAM 646 262,1 396,8 454,05 91,5 AYLIK

ORTALAMA 21,5 8,7 13,2 15,1 3,1

Page 63: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019. 5. 10. · I ÖZ YÜKSEK LİSANS TEZİ ADANA YÖRESİ BUĞDAY EKİLİŞLERİNDE KÖK HASTALIKLARI NEDENLERİNİN

54

2006 Aralık Maksimum

Sıcaklıl (°C)

Minimum Sıcaklık

(°C)

Ortalama Sıcaklık

(°C)

GÜN DERECE (max. Sıc. + min. Sıc. / 2)

Günlük Toplam Yağış Miktarı (mm)

1 22,6 6 10,6 14,3 2 22,3 5 13,9 13,65 3 20,3 6,8 11,2 13,55 4 16,2 7,1 10,2 11,65 5 17,5 5,6 10,4 11,55 6 18,5 6,8 10,6 12,65 7 18,3 5,7 9 12 8 19,2 3,9 8,5 11,55 9 19,8 4,6 10,1 12,2 10 21,2 7,6 11,3 14,4 11 20,1 4,7 9,7 12,4 12 13,8 6,1 10,7 9,95 13 21,4 7 12 14,2 14 20,3 6 11 13,15 15 16 5,9 12,5 10,95 16 20,4 2,3 8,6 11,35 17 19,4 3,7 8,8 11,55 18 19,5 5,2 10,3 12,35 19 18,9 6,3 10,2 12,6 20 19,8 5,7 10,7 12,75 21 18,6 7 10,7 12,8 22 17,3 6,7 10,7 12 23 14,3 6,3 8,6 10,3 24 17,2 1,9 7 9,55 25 16 4 8,9 10 26 15,6 5,1 8,7 10,35 27 8,1 1,9 3,2 5 28 11,3 -3 3,5 4,15 29 13,2 -1,4 4 5,9 30 15 1,9 6 8,45 31 17,1 2 7,8 9,55

AYLIK TOPLAM 549,2 144,4 289,4 346,8 0 AYLIK

ORTALAMA 17,7 4,7 9,3 11,2 0,0

Page 64: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019. 5. 10. · I ÖZ YÜKSEK LİSANS TEZİ ADANA YÖRESİ BUĞDAY EKİLİŞLERİNDE KÖK HASTALIKLARI NEDENLERİNİN

55

2007 Ocak Maksimum

Sıcaklıl (°C)

Minimum Sıcaklık

(°C)

Ortalama Sıcaklık

(°C)

GÜN DERECE (max. Sıc. + min. Sıc. / 2)

Günlük Toplam Yağış Miktarı (mm)

1 16 -0,3 5,6 7,85 2 18 2,5 8,5 10,25 3 15,3 5 10,2 10,15 4 14,9 7,8 11,4 11,35 5 11,2 5,3 7,4 8,25 6 16,4 3,6 8,4 10 7 15 3,8 9 9,4 8 15,4 1,7 6,2 8,55 9 16 2,4 6,5 9,2 10 17 2,4 7,1 9,7 11 16,5 2,9 8,3 9,7 12 16 3 6,8 9,5 13 16,6 2,9 7,1 9,75 14 17,8 2,8 8,4 10,3 15 19,3 3,8 8,8 11,55 16 19,9 5,8 11 12,85 17 19,3 3 8,9 11,15 18 18,3 3,6 9,4 10,95 19 14,3 6 10,7 10,15 20 11 7,8 9 9,4 1,2 21 16,2 7,2 9,4 11,7 7,6 22 17 1,5 7,4 9,25 23 19 3,9 9 11,45 24 20,4 4,6 10,6 12,5 25 21,8 6,1 11,7 13,95 26 22,6 6,6 11,5 14,6 27 21 5,5 11,6 13,25 28 11 7,9 9,1 9,45 29 11,1 2,8 6,2 6,95 25,3 30 13,1 3,7 6,6 8,4 31 13,8 1 7,5 7,4

AYLIK TOPLAM 511,2 126,6 269,3 318,9 34,1 AYLIK

ORTALAMA 16,5 4,1 8,7 10,3 1,1

Page 65: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019. 5. 10. · I ÖZ YÜKSEK LİSANS TEZİ ADANA YÖRESİ BUĞDAY EKİLİŞLERİNDE KÖK HASTALIKLARI NEDENLERİNİN

56

2007 Şubat Maksimum

Sıcaklıl (°C)

Minimum Sıcaklık

(°C)

Ortalama Sıcaklık

(°C)

GÜN DERECE (max. Sıc. + min. Sıc. / 2)

Günlük Toplam Yağış Miktarı (mm)

1 14 0,2 6,3 7,1 2 13,2 4,1 8,5 8,65 3 8,9 6,3 7,2 7,6 4 14,2 6 9,4 10,1 6,6 5 8,9 5,3 6,7 7,1 6 12 5,5 7,6 8,75 43,4 7 14,9 1,1 6,4 8 0,1 8 15,1 3,9 7,8 9,5 9 17,6 6 11,4 11,8 10 19,6 7,8 11,5 13,7 11 19,6 5,8 11,4 12,7 12 20 7,3 12,7 13,65 13 19,9 9,5 13,1 14,7 14 14,2 10,1 11,6 12,15 11,6 15 12,9 9,4 11 11,15 59,1 16 18,2 7,4 11,8 12,8 6,2 17 19,1 6,8 11,9 12,95 18 20,4 7,9 12,4 14,15 19 18,9 5,8 11 12,35 20 18 6 11,5 12 21 20,6 8,6 14,7 14,6 22 22,8 9,5 14,4 16,15 23 21,2 7,9 13,4 14,55 24 23,4 9,3 15 16,35 25 20,1 9,8 14,5 14,95 26 19,6 10,7 14,5 15,15 27 18,3 11 14,5 14,65 28 16 11 12,4 13,5

AYLIK TOPLAM 481,6 200 314,4 340,8 127 AYLIK

ORTALAMA 17,2 7,1 11,2 12,2 4,5

Page 66: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019. 5. 10. · I ÖZ YÜKSEK LİSANS TEZİ ADANA YÖRESİ BUĞDAY EKİLİŞLERİNDE KÖK HASTALIKLARI NEDENLERİNİN

57

2007 Mart Maksimum

Sıcaklıl (°C)

Minimum Sıcaklık

(°C)

Ortalama Sıcaklık

(°C)

GÜN DERECE (max. Sıc. + min. Sıc. / 2)

Günlük Toplam Yağış Miktarı (mm)

1 21,5 9,7 15,2 15,6 2 20 10 14,9 15 3 18,2 12,1 15,2 15,15 1,5 4 19 13 15,4 16 1,2 5 18,1 12,8 14,9 15,45 3,3 6 18,3 7,1 12,2 12,7 7,3 7 20,2 4,6 12,1 12,4 8 22,5 7 13,3 14,75 9 24,1 7,8 15,5 15,95 10 24,4 8,3 15,9 16,35 11 23,3 10,4 16,2 16,85 12 22,2 8,5 15,9 15,35 13 16,3 10,1 12,1 13,2 0,1 14 11,6 8,2 9,4 9,9 20,7 15 16,4 6,8 11,4 11,6 15 16 17,6 6 11,1 11,8 17 17,9 5,8 11 11,85 18 18,6 4,7 13,2 11,65 19 19,2 9 1,4 14,1 20 20,5 10,7 14 15,6 0,2 21 23,4 9,8 15,9 16,6 22 25,2 11,8 18 18,5 23 26 15 18,1 20,5 24 19,4 14 16,5 16,7 5 25 21,5 8,8 13,6 15,15 26 20,4 9,8 13,7 15,1 10,4 27 20,5 7,2 13,4 13,85 28 18,2 8,5 11,5 13,35 29 20,3 7,2 13,8 13,75 11 30 21,2 8,2 15,4 14,7 31 20,4 9,4 16,5 14,9

AYLIK TOPLAM 626,4 282,3 439,4 454,35 75,7 AYLIK

ORTALAMA 20,2 9,1 14,2 14,7 2,4

Page 67: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019. 5. 10. · I ÖZ YÜKSEK LİSANS TEZİ ADANA YÖRESİ BUĞDAY EKİLİŞLERİNDE KÖK HASTALIKLARI NEDENLERİNİN

58

2007 Nisan Maksimum

Sıcaklıl (°C)

Minimum Sıcaklık

(°C)

Ortalama Sıcaklık

(°C)

GÜN DERECE (max. Sıc. + min. Sıc. / 2)

Günlük Toplam Yağış Miktarı (mm)

1 19,2 12,9 15 16,05 0,1 2 20,6 9,3 13,7 14,95 3 19,5 7,3 12,5 13,4 3,7 4 19,9 8,3 14,1 14,1 5 20,3 8,6 14,8 14,45 6 22,9 13,2 17,7 18,05 0,9 7 25 13,9 18,4 19,45 8 26 10,9 16 18,45 9 21,8 11,7 16,3 16,75 100,4 10 21,9 11,5 16,8 16,7 11 22,5 10,9 16,6 16,7 12 22,2 12,7 17,1 17,45 13 25,2 12 18 18,6 14 23,2 13,6 17,7 18,4 2,6 15 18,6 10,6 12,1 14,6 16 19,5 6 13 12,75 3,8 17 19,4 6,9 14,7 13,15 18 21,1 7,8 15,9 14,45 1,4 19 21 8,8 16 14,9 0,2 20 20,1 11 15,9 15,55 21 23,6 8 16,3 15,8 22 26,1 10,8 18,2 18,45 23 28,2 15,1 19,9 21,65 24 23 10,6 16,2 16,8 25 24,2 8 16,6 16,1 26 25,1 11 19,7 18,05 27 27,8 16,6 21 22,2 28 28,5 13,7 21,2 21,1 29 22,2 14,8 18,1 18,5 2,3 30 23 11,3 18,1 17,15

AYLIK TOPLAM 681,6 327,8 497,6 504,7 115,4 AYLIK

ORTALAMA 22,7 10,9 16,6 16,8 3,8

Page 68: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019. 5. 10. · I ÖZ YÜKSEK LİSANS TEZİ ADANA YÖRESİ BUĞDAY EKİLİŞLERİNDE KÖK HASTALIKLARI NEDENLERİNİN

59

2007 Mayıs Maksimum

Sıcaklıl (°C)

Minimum Sıcaklık

(°C)

Ortalama Sıcaklık

(°C)

GÜN DERECE (max. Sıc. + min. Sıc. / 2)

Günlük Toplam Yağış Miktarı (mm)

1 25 15,8 19,7 20,4 2 26,6 15 20,9 20,8 3 32,5 16,2 23,9 24,35 0,1 4 33,9 19,8 24,9 26,85 5 31,6 17,2 24,6 24,4 6 36,8 19,4 27,8 28,1 7 38 21,9 28,6 29,95 8 33,9 20,3 25,9 27,1 9 27 20,1 22,5 23,55 0,1 10 27 17,3 22,9 22,15 11 26,2 18 20,6 22,1 1,1 12 24,6 17,3 21 20,95 15,6 13 25,3 18,4 21,1 21,85 6,8 14 26,8 18,7 20,9 22,75 0,2 15 30,3 17,2 23,4 23,75 16 31,2 19,8 24,4 25,5 17 24,8 20,5 22,3 22,65 5,3 18 24 19,2 20,5 21,6 1,7 19 31 17 23,6 24 1,1 20 34,5 20 25,5 27,25 21 26,6 19,8 22,2 23,2 22 29,4 16 23 22,7 23 28,2 17 22,5 22,6 24 30,1 17,8 23,7 23,95 25 35,5 17,2 25,2 26,35 26 28 19,4 23,4 23,7 27 28,8 19,2 23,4 24 28 26,9 20,4 22,9 23,65 29 28 19 24,1 23,5 30 36,3 20,2 27,1 28,25 31 29 22,7 24,9 25,85

AYLIK TOPLAM 917,8 577,8 727,4 747,8 32 AYLIK

ORTALAMA 29,6 18,6 23,5 24,1 1,0

Page 69: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK … · 2019. 5. 10. · I ÖZ YÜKSEK LİSANS TEZİ ADANA YÖRESİ BUĞDAY EKİLİŞLERİNDE KÖK HASTALIKLARI NEDENLERİNİN

60

EK 6.

1997

-200

7 Yılla

rı Ar

ası B

uğda

y Yet

iştirm

e Dön

emler

i GDD

.

AYLA

R20

07-2

0062

005-

2006

2004

-200

5200

3-20

0420

02-2

0032

001-

2002

2000

-200

1199

9-20

0019

98-1

9991

997-

1998

GGD

Orta

lamala

Ekim

693,

4564

8,20

765,

5571

3,55

734,

8071

1,10

659,

0571

2,15

716,

0065

8,15

701,

20

Kasım

454,

5545

4,05

505,

4050

6,05

540,

4044

1,80

524,

0549

2,40

552,

4545

6,65

492,

78

Aralı

k34

6,80

397,

8532

8,00

367,

8029

4,85

344,

1037

1,05

420,

1538

8,30

349,

8036

0,87

Ocak

318,

9030

1,75

341,

3529

1,35

362,

8527

1,60

368,

1522

9,75

356,

5028

9,90

313,

21

Şuba

t34

0,80

318,

6030

6,05

294,

8024

3,55

374,

8532

9,05

285,

8532

1,85

301,

9531

1,74

Mart

454,

3545

5,95

443,

6047

8,25

369,

3047

2,85

529,

3537

4,20

423,

7036

6,15

436,

77

Nisa

n50

4,70

562,

6056

1,45

542,

4051

8,60

501,

7057

0,50

557,

2051

2,00

555,

1053

8,63

Mayıs

747,

8070

2,45

681,

3066

2,50

765,

0565

8,00

684,

4066

1,95

717,

7068

0,80

696,

20


Recommended